kulaklığı takıp tek başıma cebeciden kızılaya yürümeyi, kurtuluş parkında bir bankta oturup etrafı izlemeyi, hamamönünde çay içmeyi ve her şeyden çok orada yaşamış olduğum dostlukları özlediğim şehir.
devamını gör...
gözlerimi ilk kez açtığım ancak bana öyle geliyor ki, son kez kapatamayacağım şehirdir. şair der ya “hiç şikayet etmezler, doğdukları yerde ölenler.”

doğduk ama doyamamış olacağız ki, göçtük. göçmen kuşlar gibi. uzun bir süre ankara ile arama bir “es” girmişti. ancak bu dönemi kayıp olarak görmem. benim için kişiliğimin oluşmasında, dünyayı tanımamda büyük bir kazançtır.

döndüm. ankara ne de büyümüştü! ancak sonradan fark ettim ki, şehir büyüdükçe, insanları küçülmüş. ve artık öyle bir noktaya gelindi ki, nefes alınamaz oldu. ben bu duyguyu iyi bilirim. ama bu sefer farklıydı. sanki ankara beni değil, ben onu boğuyor gibiyim. iki elimle yapışmışım boğazına hiç bırakmıyorum. sanki bana yapılanların intikamını alırcasına. oysa yoktu şehrin bir suçu. talihsizlik, siz fizan’da bile olsanız gelir bulur.

ve sonunda anladım ki, ben gidersem ankara yeniden nefes almaya başlar.
uzun düşünceler, planlar, karar alma, gerekli görüşmeleri yapma... umarım uzun sürmez. çoğu bitti azı kaldı. ve size kısa bir süre sonra yazılarımı, martı sesleriyle açık bir denize bakarken yazarım.
devamını gör...
“bugün sana bir tepeden baktım aziz ankara” adlı çalışmam.

neredeyim la ben?
(bkz: lost)
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
çocuk gözlerimle gördüğüm ilk şehir.

literatürde ankara'nın karşılığı gri şehirdir. ister kış ayında gidin, ister yaz ayında; aklınızda kalan tek görüntü gri bulutlar olur. üstelik bonusudur ki o grilik insanın içini ürpertmez. nefret edeni de vardır fakat bir girdiniz mi, daha çıkamazsınız.
şahsen bana öyle oldu. 2 bilemediniz 3 yıldır falan görmüyorum; resmen hasretiyle yanıp tutuşmaktayım. üniversite ve ilerisi için tek hayalimdir kendisi.

bana doğduğum şehir bile bu denli tesir edemedi. dikmen'i özlüyorum, başı boş gezen sokak köpeklerini. ankara'nın sokak köpeği bile ruhsuz olur. bilgece tavırla havlar ve yürürler. asildirler. herhalde yaşadıkları yere uyum sağlıyorlar, yoksa nereden gelsin bu asillik?

velhasıl aşığım ankara'ya. kalbimdeki dört odacığın birinde dolu dolu ankara var.

not: entrynin bazı kısımlarında mübalağa yapılmıştır. diğerleri gerçekten hayattan alıntıdır.
devamını gör...
çankaya'sı ile, kızılay'ı ile, anıttepe'si ile, odtü ormanı ile, konur'u ile, karanfil'i ile, tunalı hilmi'si ile, kuğulu parkı ile, yeşili ile, kedisi ile, köpeği ile, aoç sütü ile vs... kendine has özelliklerini barındıran, sevenin çok sevdiği, sevmeyenin hiç sevmediği, orta yollu sevgisine pek rastlamadığımız başkentimiz.
devamını gör...
bir gün donduran bir gün kavuran, hele ilkbaharda ayarsızlıkta tavan olan şehir.
midemin ayarları off oldu gene.
sabah öğlen akşam ısı farkın bu kadar çok olmak zorunda mı?
evden hırka ile mi çıkmak zorundayım yazın bile?
az ortalama olsan sevecem seni be ankara.
ben sana uyamıyorum lütfen sen bana uy.
kaybedecen beni yoksa. terk edecem seni.
devamını gör...
7.
benim için ankara eşittir soğuk hava ama anıtkabir ile içimizi ısıtıyor o ayrı.
devamını gör...
sabah serinliği ile bana nerdeydin diyen şehir.
tatlı tatlı esiyor.
özlenilebiliyormuşun dostum*.
yağmurlu, gri, dumanlı karadeniz bölgesinden sonra içimi açtı resmen.
bende mi oldum angaralı, acaba.
devamını gör...
sonbaharın renklerine bürünen şehir.
atakule, balkon.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
so
devamını gör...
doğduğum, büyüdüğüm ve şu an için yaşadığım şehir.
insana sevdiği yer diken tarlası olsa bile gül bahçesi gibi gelir, sevmediğinde ise cennetten bir köşe olsa da cehennemi yaşatır. ankara'm da o misal işte. içinde sana ait sevebileceğin bir şey veya bir yer varsa mutlu olacak bir hava solursun kendine ve gökyüzünü seyredersin bütün mavileri özlediğinde.
her ilçesinin özeldir benim için. anılarım neredeyse benim ruhum orada. anıtkabir' de çocukluğum, kızılay' da gençliğim, aşti' de vedalarım, hamamönü' nde tarihim, ulus hali' ndeki balık kokulu alışverişlerimiz, merakla incelediğim çıkrıkçılar yokuşu, kuğulu parkım, dikmen vadim, ben her yerdeyim.
devamını gör...
ankara’yı bilmeyen, gerçekten tanımayan insanların hakkında yorum yapmaması gereken şehirdir.

ankara herkesin alamayacağı tarçın ve ıhlamur kokuları taşır. bunu duymak, hissetmek içinse içinizde bir ateş yanması gerekir.

ankara kendine has bir seraph’ın ateşten kanatları ile sarar gelenleri.

ve ankara’da sarılmalar uzun sürer.
devamını gör...
sonbaharın yakıştığı şehir.
görsel bu sabahtan.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
havası benim gibi belirsiz ve dengesiz olan şehirdir.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
güzel ankara'm, tüm bahtı-kararların tüm dara düşenlerin deva bulduğu şehir*.
alçakgönüllü şehrim. güzellikleri saklıdır. kolay ulaşılmaz. kendinizi geliştirmeniz gerekir çünkü boş boş oturup seyredeceğiniz bir deniz manzarası yoktur. mecburen kitapçı gezer, tiyatroya sinemaya konsere gösteriye gider, bol bol sohbet edersiniz. başka yerde izlediklerinizin ne kadar vasat, konuşmalarınızın boş olduğunu anlarsınız. yürümekten zevk alır, o ayazda üşümeden heyecanla ve mutlulukla kızılay'a inişinize şaşırırsınız. düzene alışır, kaostan hazzetmezsiniz. durakta iki kişi olunca sıraya girersiniz. dolmuşta oturma sırası ayrı, ayakta gitme sırası ayrıdır. medeni bir şehirdir. büyük ölçüde güvenle gezersiniz. herkes size benzer çünkü. bir süre yaşadıktan sonra ne kadar küçük olduğunu fark edersiniz. her gittiğiniz yerde tanıdık birini görür, her yeni tanıştığınız kişiyle ortak arkadaş bulursunuz. ama bu şehirde aşık olmayın. duygular derin, izler kalıcı olur. bir daha dönemezsiniz.
ankara'da deniz vardır. bakmasını bilene.
ankara'da deniz var mı
var dostum, var ruh-u revanım
denizlerin en güzeli ankara'da
dalgaları yalamış beni
tuzu dudaklarımda
devamını gör...
15.
gri şehir.. çok severim. ama herkes memur şehri diye tanımlar. bulut kaplı şehirdir aslında. eskiden daha az trafikli ama artık neredeyse istanbul gibi olan şehir. ilçe ilçe insanların değiştiği gözlemlenmektedir.
devamını gör...
16.
şu an benim gibi dışarıda olanlar için doğalgazı kesilmiş öğrenci evi kadar soğuk olan şehir. nesin sen? uğur derin dondurucu musun? kendine gel.
devamını gör...
17.
hep bir gün bu şehirden gideceğim diyip uzaklaşınca hiçbir şehirde yapamayıp dönmek için gün saydıran şehirdir ankara. doğuştan bu şehirde olanlar da sanırım aynı hisleri beslemektedir.
devamını gör...
emek isminde güzel bir semti ve bu semtte aynı isimle bir metro istasyonunu barındıran kenttir.
sevgi neydi?
sevgi emekti


kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

fotoğraf kaynağı: @rimbaud yani ben
devamını gör...
19.
gri şehir
devamını gör...
hayatında bir kez bile deniz görmüş insanın, ıy ankara mı? demek hakkını kendisinde gördüğü, garip bir ıy ankara popülizmi ile şu sıralar pek sevilmeyen şehir, başkent.

bir çok istanbullunun inanılmaz bir egoyla 'pabucumun başkenti en büyük başkent biziz' tavrı ile yanaşıp suratınıza aliye rona gülüşü attığı şehir.
oysa ki, tüm lekelerine rağmen, tüm askerine, yalancı milletvekillerine rağmen, güzel şehirdir ankara. zoru sevenler için idealdir. bir kişiyi sevmek için sevenlere adanmıştır her sokağı. aşk acısı çektiğinizde kaçabileceğiniz bir taksim - kadiköy mesafesi yoktur. iyi dost gibidir. yüzünüze gerçekleri vurmakta asla geç kalmaz.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"ankara" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim