gözüne baka baka atıp kırdığımdan, benim için hiç var olmamış süreç. terör estiriyordum evde.

evet, berbat bir çocuktum.
devamını gör...
bir şey kırdığımda annem kızmazdı, sana bir şey olmasın derdi. tabii bu rahat rahat bardak çanak kırabileceğim anlamına da gelmezdi, ara sıra ters ters bakışlarını da yakalardım.*
devamını gör...
efendım ben seramik, çini ve bilumum el sanatlarını sevn biri olarak; kendime yüksek fiyata çok güzel bir çin seramiği getirdim. ama nasıl güzel anlatamam renkler desenler boyle buyukce bır çanak diyeyim şekline. o zaman takribi 3-4 yaşındaki yavrum (o zamanlar yavrumdu sonra yatılı ruhban okuluna verdım) kucagında oturma odamın girişine kadar getirip, “annem kırılır” cümlesini daha beynimde tamamlamadan iki kolunu , -babam ve oğlum filmindeki “açaydım gollarımı da getme deyeydim” sahnesindeki gibi açarak newtona büyük meydan okuması sonucu (yazarken gözüm yaşlandı yine yemin ederim) atomlarına ayrılmış bir esere sahip oldum. bir süre japonların “kintsukuroi” sanatını araştırıp toplamaya çabaladım ama nafile ben japon muyum ki becerebileyim. daha fazla yazamayacagım kahroldum yine….

ne dıyorduk hah anne tepkisi, ne tepkisi verecim ağlayarak kırık topladım etraftan. allahtan cocuga bır sey olmadı.
devamını gör...
çocukken annenin kalbini kırdığını bilmen ama annenin hiç kırılmamış gibi yüzüne gülmesi, ne zaman kızacak diye bekleyip bütün olanlarını unutman gibi uzun ve gereksiz.
devamını gör...
geçmek bilmez, hele de saat/gün kavramın yoksa.

4-5 yaşlarındaydım. içinde minik bir piyano olan hikaye kitabım var böyle kapağı ciltli falan. çok güzeldi ve hiçbir yerde aynından ya da benzerini ne o zaman ne de sonrasında görmedim. ben ne yaptım, bunun içinde ne var ki diyerek piyanoyu açtım. sonra da televizyonun arkasına attım ve beklemeye koyuldum annemin bulmasını. temizlik yaparken bulduğuna göre hafta sonu olmalı (çalışıyordu çünkü). bir temiz dayak yemiştim. şaka şaka baya bi fırça kaymıştır muhtemelen, dövmezdi hiç çünkü.

hala içim buruk bu konuda, unutamıyorum o kitabı. keşke bulsam da alsam aynından. hayır piyanoyu çalmak için değil, hikayesi neydi acaba? içime hep dert oldu. *

ekleme: buldum! şuna benzer bir şeydi;
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
aliexpress’te varmış ama alınmaz ki daha siteyi açamadım. *
devamını gör...
anne baba farketmez kırdığım şeyi yerine oturtur ve onların bozduğuna ikna ederdim genelde. mesela gardrop'ta askılık düşürdüysem itina ile yerine oturturum. validenin ilk dokunuşuyla düşerdi o. hoparlöre 220 volt verirdim patlardı. ortasındaki yuvarlağı yerine oturtur geri takardım. peder bey aylar sonra kendisi bozduğunu sandı.
devamını gör...
kırıp saklanarak uzun bir süre gerileceğime gider hemen söylerdim. birkaç dakika kızsa da çabucak üstü kapanırdı olayın. ayrıca açık sözlülük yaptığım için bir daha evde bir şey kırıldığında kendim itiraf etmediğim sürece kimse benden şüphelenmezdi. stratejik ilerliyormuşum resmen.
devamını gör...
olmayan süreç.

ben bir şeyi kırdım mı zaten herkesin haberi olurdu. kimse de hesap soramazdı. azar işitecek olursam daha fazlasını kırıyordum çünkü.
devamını gör...
annenin keşfetmesi ? belgesel mi ulan bu dediğim başlıktır.

ayrıca sancılı bir süreçtir. korkuyu hissederek tedirgin dakikalar geçirirsiniz.
devamını gör...
anne yada sizi buyuten kisi kimse, onun verecegi tepkiye bagli olarak degisen kaygı derecesidir. o kaygili buyuyen cocuklar da gunumuzun kaygi bozuklugu hastaligina yakalanmis olan kisilerdir. baslikla alakali diyl gibi gorunuyor ama onemli bi durum bu.
devamını gör...
işte o çocuklar ki yarın hesap gününde sırat köprüsünden keçi gibi hoplaya zıplaya geçecekler.
devamını gör...
yaklaşık iki dakika süren süreç. sanırım radar var.
devamını gör...
duaya yöneldiğim süreç, dua kırık fincanı birleştirmiyor ama anneyi sakinleştiriyor.
devamını gör...
her türlü ali-cengiz oyununa başvurduğum süreçtir. kanıtları yok etme, olağanca masumiyetle rutinlere devam etme gibi... ama işlediğim cürüm büyükse, 'ahanda şimdi jıctık' gibi bi durum varsa, o zaman odaya gider kapıyı kapatır, uyurdum. nolsa annem beni uyandırmaya kıyamaz, uyanana kadar da siniri geçmiş olur diye. valla çok işe yarardı. bi gün televizyonu kırdım, bu taktikle yırtmıştım. tabi halıya reçel döktüğüm zaman ağzıma jıçmıştı, onu anlatmıyorum..
devamını gör...
bunun bir değişik versiyonu da delirtip delirtip odaya gidince kapıyı çarpıp sessizce "acaba dövecek mi?" bekleyişi sanırım.
devamını gör...
a aaaaa! ay ay ay noldu bu vazoyaa! bu yükselmenin duyulmasıyla karın ağrısı eşliğindeki bekleyişin zirveye ulaştığı ve tüylerin diken diken olduğu süreçtir.
devamını gör...
şüphesiz dokuz dogurulan, insanın canindan can giden, acısız intihar yöntemleri aratan, psikolojik travmalara gebe sancılı mi sancılı süreç. ölsek daha iyiydi be.
devamını gör...
insanin içi içini yer bu süreçte çok streslidir ve bu stresi kaldıramayacağınızı anladığınız an ortaya çıksın da kurtulayım istersiniz. ben de rahat 18 yaşına kadar var oldu bu süreç.
devamını gör...
zamanda yolculuk yapmanın yolunu gerçekten bulmaya çalıştığım an.
düşünsenize o an şöyle bişey yaşanıyor:zamanda yolculuk için gerçekten doğru yolda olduğunuzu düşünüyorsunuz ve tam işin detaylarına girmişken anneniz bağırıyor
-ahhhh !!! kim kırdı bunu , (orda duran bi tek sen olduğun icin otomatikmen ilk şüpheli de sensin) sen mi kırdın!!!!!! (annenin konuşmasını okurken açlıktan başı dönmüş bir kurdun elinizde bir et parçası görüp de size doğru gelirken yaptığı hırlama ve ulumayı düşünün.)
-bir dakika anne zaman makinesinin taslaklarını hazırlıyorum.
tam o anda zamanda yolculuk yapsanızda kurtulamıcağınız bir tokatla beraber gerçek dünyaya dönüyorsunuz .
devamını gör...
kabus gibidir. hiç geçmez.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"çocukken bir şey kırdıktan sonra annenin fark etmesini beklerken ki süreç" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim