eşkimde böyle şu'le nedendir meger ki sen çün sûz u tâb giryede pinhansın ey gönül

ey gönül göz yaşımdaki alev nedendir?
yoksa sen ağlayışın yakıcılığında mı saklısın?
devamını gör...
eraa adlı yazarın beyanına ilavedir: gönül sözcüğünün "gön" sözcüğünden türetildiği de söylenir. nitekim gön, deri demektir. -ül, -ul, -öl sesini de ek olarak değil, sözcük olarak ele aldığımızda türk mitolojisinde "su" anlamında, divanu lugati’t-türk’te ise "her türlü duvarın temeli" anlamında kullanıldığını görürüz. su, hayatı ve canlılığı; temel ise sağlamlığı ve ayakta durmayı çağrıştırır. tüm bunları bir arada düşündüğümüzde gön-ül sözcüğünün "derinin içi", "derinin içindeki", "deriyi ayakta tutan" anlamlarına geldiğini de söyleyebiliriz. (bkz: ruh) konuyu daha iyi kavramamız için süleyman çobanoğlu'nun gön adlı şiirini buraya bırakıyorum:

"lügat der -- der ki lügat
gönül gelirmiş gönden
ki üstünde kesikler
gelip geçen her günden

tortop dürülmüş, kanlı
hayvan ölünce kalan
neydi giden şey peki
içinden uçurulan

sıkı katla ve kınnap
hiç kimseler bakmasın
kabahatler, sakatat
amanın tuz, kokmasın

yetim ağlar, şairler
yere bakar düşünür
gön işte, ört sırtına
kış ziyâde, üşünür."
devamını gör...
bilir misin,
gönül derin küser, yarasına yara açana...
devamını gör...
ota ya da b*ka konduğu söylenen bir tür canlı.
devamını gör...
yamulmuyorsam, türkçe haricinde hiç bir dilde tam karşılığı olmayan kelimeymiş.
devamını gör...
neşet ertaş deyişiyle goğül
devamını gör...
neşet ertaş'ın göğnüüm hep seni arıyor diyerek arayışını haykırdığı, orhan gencebay'ın uslanmasını istediği (uslan artık deli gönül) fiziken vücudumuzda olmayan ama varlığını hissettiğimiz, kırılan, dökülen, seven, uslanmayan duygu kaynağı.
devamını gör...
"gönül kimi severse, aşk onda güzeldir"
-neşet ertaş.
devamını gör...
eski türkçede ''göğüs'' anlamına gelen ''köŋül'' kelimesinden türeyen ve sevgi, arzu, kalp anlamlarına gelen; mecazi olarak da düşünüş, anma, hatır gibi mânâlara sahip çok fonksiyonlu bir kelimedir. gönül vermek, gönül koymak, gönül kırmak, gönül işleri, gönlü olmak, gönül aynası, gönüllü, gönülsüz, ayran gönüllü gibi birçok söz ve söz öbeklerine analık etmiştir. bana göre dilimizdeki en güzel kelimedir.

türkçemizdeki bilinen en eski kullanımı 735 tarihli orhun yazıtlarındadır: közde yaş kelser tıda köŋülde sıgıt kelser (gözden yaş gelse gönülden ağıt gelse)
devamını gör...
devamını gör...
gönül…
dilimizden başka bir adem’i lisan ile tarifi na mümkün yâr diyarı.
gönül, kirlenmiş ten elbisesi ile kapısına varılabilen ancak arınıp saflaşıp bir halde nefs putunu basamak yaparak tevazu ile kapısından girilebilen sevgili diyarı…
o diyar ki, senliğin benliğin aradan kalktığı alemlerden nur yağmurlarının birliğe süzüldüğü bir kaf diyarı.
kapısından girenler bir nidâ işitir tüm varlığı ile ve zaman içinde zaman mekan içinde mekansızlık hali yaşar o birlikte ve emir gelir kendini yok ettiği o gönül aleminden çıkması icap eder, artık halkta birdir hakta birdir hatta öylesine bir birliktir ki haykırır gönül diğer gönüllere “en el hak!” diye…
selam ola gönül ehline…
devamını gör...
fikret kızılok'un en şahanesinden bestesi/sözü. ceylan ertem düet yapmış gökhan türkmen'le.
güzel olmuş...

bunca yıl herkesten kaçtın
en sonunda buldum sandın
ansızın içini açtın
yapma dedim yaptın gönül
sen istedin, ben dinledim
"senden ayrı olmaz" dedim
en sonunda ben de sevdim
şimdi beni kurtar gönül
gözlerin bakar da görmez
ellerin tutar da bilmez
gece gündüz fark edilmez
demedim mi sana gönül?
sabahın tam üçündesin
dertlerin en gücündesin
hala onun peşindesin
"gitme" dedim gittin gönül
böylesi sevdiğin için
bir kördüğüm oldu için
ağlıyorsun için için
demedim mi sana gönül?
sen istedin ben dinledim
"senden ayrı olmaz" dedim
en sonunda ben de sevdim
şimdi beni kurtar gönül
devamını gör...
türkçeye has en anlatılamaz en en en mükemmel üstü fevkaladenin fevkinde bir kelime. kalp desen kalp değil. yürek desen hiç değil. kafa , beyin gırtlakla alakası bile yok. ama söylenmesi insanı mest ediyor. eskilerin deyimi ile şahsi manevisi var bu kelimenin. bir vatan gibi kutsal , bayrak gibi can bile verilir.

batı dillerinin hiçbirinde bu kelimenin orjinal bir karşılığı yokmuş. olması da zaten çok saçma olurdu. doğu dillerinde bilmiyorum ama belki farsçada vardır. aşığım sana ey gönül.
devamını gör...
gönül çalamazsın aşkın sazını
ne perdeye dokun ne teli incit
eğer çekemezsen gülün nazını
ne dikene dokun ne gülü incit.
devamını gör...
gönül yorgun düştüğünde, yürek dilsiz kalır.
devamını gör...
uçarı bir şey. heves dolu. laf anlamaz söz dinlemez; deli derler ondan sebep.

kalp gibi değil bu. kalbini verince ayakların kısmen yere basar. zaman zaman rasyonelsindir bir odun gibi.

gönül öyle değil başka bir şey o. gönlünü verince kim tutar seni; tüm enerjinle beraber tüm geleceğini, hayallerini, heveslerini serersin yoluna.
devamını gör...
gönül,okadar insafsız ki
birine tutulmaya görsün
laf anlatamazsin
seni rezil de eder vezir de
çoğu zaman rezil olacağını bile bile koşarsın peşinden.gonul bu işte bişey diyemiyosun söz gecmiyo .
o acıyı yasatmadan birakmiyo seni maleseff .
devamını gör...
o kadar yüksektedir ki yanına alçak kelimesini koysan mütevazı olur yine yükselir. gönlü alçaltamazsın.
devamını gör...
içsel istek, ruhsal ve bedensel iştah anlamlarına gelen çok eski bir türkçe sözcük.
devamını gör...
20.
bir (bkz: fikret kızılok) şarkısı. sözlerini yazam da tam olsun.

bunca yıl herkesten kaçtın, en sonunda buldum sandın
ansızın içini açtın yapma dedim, yaptın gönül
gözleri senden uzaktı, farkedilmez bir tuzaktı
sana böylesi yasaktı yapma dedim, yaptın gönül
o bir yolcu sen bir hancı
gördüğün en son yalancı
içindeki derin sancı
gitmez dedim kaldı gönül
sen istedin, ben dinledim
senden ayrı olmaz dedim
en sonunda ben de sevdim
şimdi beni kurtar gönül
gözlerin bakar da görmez, ellerin tutar da bilmez
gece gündüz farkedilmez
demedim mi sana gönül?
sabahın tam üçündesin, dertlerin en gücündesin
hala onun peşindesin gitme dedim, gittin gönül
böylesi sevdiğin için
bir kördüğüm oldu için
ağlıyorsun için için
demedim mi sana gönül?
sen istedin, ben dinledim
senden ayrı olmaz dedim
en sonunda ben de sevdim
şimdi beni kurtar gönül
böylesi sevdiğin için
bir kördüğüm oldu için
ağlıyorsun için için
demedim mi sana gönül?
sen istedin, ben dinledim
senden ayrı olmaz dedim
en sonunda ben de sevdim
şimdi beni kurtar gönül
o bir yolcu sen bir hancı
gördüğün en son yalancı
içindeki derin sancı
gitmez dedim kaldı gönül
sen istedin, ben dinledim
senden ayrı olmaz dedim
en sonunda ben de sevdim
şimdi beni kurtar gönül
o bir yolcu sen bir hancı
gördüğün en son yalancı
içindeki derin sancı
gitmez dedim kaldı gönül
sen istedin, ben dinledim
senden ayrı olmaz dedim
en sonunda ben de sevdim
şimdi beni kurtar gönül
o bir yolcu sen bir hancı
gördüğün en son yalancı
içindeki derin sancı
gitmez dedim kaldı gönül
sen istedin, ben dinledim
senden ayrı olmaz dedim
en sonunda ben de sevdim
şimdi beni kurtar gönül


benim en sevmediğim fikret kızılok şarkısı olabilir. kalbim'i buna ziyade hep daha çok sevmişimdir. bunun her rakı sofrasına bir şekilde dahil olmasından dolayı olabilir, bilemiyorum. o tekrarlar beni boğuyor.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"gönül" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim