#final yapan diziler
gerilim / gizem / suç / yerli
9.7 / 10
puan ver

öne çıkanlar | diğer yorumlar

senaryosunu hakan günday'ın yazmış olduğu ve onur saylak tarafından çekilmiş türk dizisi olup başrolde haluk bilginer ve cansu dere yer alır.

nevra komiser
âgâh beyoğlu ve kambura köyü dizinin omurgasını oluşturur.
her gün şahsiyetini biraz daha yitiren bir adamı izleriz.

1 günde bitirilecek kadar iyi bir dizidir.
jenerik müziği ve oyunculuklar mükemmeldir.
ayrıca ibrahim selim'in oyunculuğu da çok iyiydi.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
5000 km öteden hakan günday işi olduğu belli olan ve ilginç bir şekilde içimdeki caniyi inanılmaz katarsislere sokup huzura erdiren dizi. zaten haluk bilginer işlerine bayılırım. üzerine onur saylak yönetimi olunca sana aşık yalnız ben...

şahsi fikrim polisiye türünde dünyanın en iyi dizisidir şahsiyet. adı bile güzel dizinin. müzikleri... agah makamını dinlemeyen kaldı mı sahi? varsa çok ayıp. aşağıda, dinleyin derhal. kurtulun bu ayıptan. olmaz canım öyle.



renk kartelası... hiç dikkat ettiniz mi bilmiyorum ama her sahnenin belirli bir renk kartelası var. benzer durumlarda aynı kartela kullanılıyor. bu şekilde izleyici daha olayları görmeden bir fikir sahibi oluyor. dolayısıyla sahnede açık açık göstermeden hikayeyi devam ettirmek, ters köşe yapmak mümkün. mükemmel teknik...

teknik demişken peki ya o kamera açıları? onur saylak'ın epey sinema ve sanat tarihi okuması yaptığı, sağlam ders çalıştığı çok belli. ve peşinen söyleyeyim, kolay iş değildir. özellikle ezbere geçmeden konuyu anlayıp uygulamaya geçmek, bir şeyleri kopya etmeden yaratmak sektörün en zorlu işlerinden biridir. görüntü yönetmeni de şahane iş çıkarmış. tebrik ediyorum. gelsin ders versin biz çaylaklara. *

düşününce onur saylak, oyunculuktan yönetmenliğe geçerek mükemmel bir şey yaptı. kamera arkası için yaratılmış kesinlikle. bir de ali atay... bu ikisinden ben razıyım, allah da razı olsun. gözümüz, zihnimiz, gönlümüz şenleniyor.
devamını gör...
ilk sezonun üstünden yıllar geçip, ikinci sezon çekileceği haberi yayılınca hem çok sevinip hem de korkmuştum. çünkü herkes bilir ki bazı şeyler tadında güzel. ilk sezon bence herkes için efsane niteliğindeydi. verdiği mesaj, parmak bastığı konular ve şahane diyaloglarla benim için en iyi türk dizisi konumunda. ikinci sezon için ise ilk bölümlerde orta düzey derken, cinayetlerin sebebinin anlatımından sonra yükselişe geçti benim için. kısacası her iki sezonuyla da türk dizi tarihinin en iyi dizisi olmuştur benim için. ayrıca şunu belirtmek isterim; haluk bilginer'in oyunculuğu ve onur saylak'ın yönetmenliği harika ama türk dizi ve sinemasında daha fazla hakan günday kalemini görmek tek dileğim. emeği geçen herkese tek tek teşekkür ederim.
devamını gör...
kesinlikle en iyi türk dizisidir. dahil olan herkes için gurur kaynağı.



2. sezon 10. bölümü ile ilk kez ağlattı. sezonun son bölümü diye biliyorum ama umarım değildir.
agah beyoğlu öldü diye de çok korktum. ohh dedim içimden başından vurulmadığını görünce. yoksa ne 3. sezon gelebilir ne de film.

devamını gör...
5. bölümü bitirdim. ne kadar müthiş olduğunu söylemem için yeterli. uzun zamandır 1 dakikasından bile sıkılmadığım ve 1 dakikasının bile boş olmadığı bı dizi izlememiştim.
haluk bilginer'in oyunculuğundan etkilenmemek mümkün değil. tüm duyguları hissettiriyor. ne kadar ödül varsa hakediyor.
devamını gör...
ikinci sezonu ilk sezonunun gölgesinde kalan dizi. yeni sezonunda alt metinde yine 80’s döneminde “solcuları kestiler” geyiğine değinip “kader” karakterini bir nevi mit efsanesi haline gitirilen
yeşil” kişisine benzetmişler. ulan bu sol cenahın siyonistler gibi sürekli mazlumu oynaması fena halde kabak tadı vermeye başladı.
devamını gör...
ilk sezonun verdiği tadı asla veremez ama ikinci sezonu da kendine has güzel sadece daha fazla agah beyoğlu sahnesi ve daha az cinayet görmek isterim ( ilk üç bölümü izledim gereksiz bulduğum cinayetlere istinaden)
devamını gör...
yetişin a dostlar ikinci sezonu ile arzı endam etmiş dizi. ilk sezonu türk dizi tarihinde ayrı bir yer etmişti, bakalım bu sezonun da hakkını vermişler mi. ilerleyen günlerde bir edit bırakırım. adios.
devamını gör...
tamamen bitmiş bir diziyi şu iki bölümle geri döndürmek büyük saygıyı hak ediyor.

hikaye cidden tam olarak sona ermişti oradan buraya gelmesi büyük iş. hikaye küllerinden doğuyor ve bunu hiç zorlama şekilde yapmıyor.

bana göre çıtayı koydukları yerden devam etmişler ilk iki bölüm çok lezzetli şekilde izlettirdi kendini, hikayeyi bağladıkları kısım ve yeni gelen oyuncular diğer bölümler için iştah arttırdı.

aradan geçen yıllardan sonra asla yavan bir tat hissetmedim ve kaldığı yerden devam etti, eğer diğer bölümler bu ilk iki bölüm ayarında olursa bambaşka bir sezon izleriz.

“tadında bırakın yaa” tayfa mutlaka olacaktır ama bu sezon bu şekilde akarsa o tayfa çok az kişiden oluşur söyleyeyim.

onur saylak, hakan günday bildiğimiz gibi. haluk bilginer zaten şahaneyken üstüne erdal özyağcılar eklenmiş. inanılmaz.

ha unutmadan gain üç gün ücretsiz, diziyi takip etmek isteyenler üye olup ilk iki bölümü izleyip iptal edebilirler.
devamını gör...
13 kasım'da ikinci sezonu yayınlanacak olan dizi. bu sefer gain'de yayınlanacakmış. ilk sezonu ile hem oyunculuklar hem replikler sayesinde birçok kişiyi kendine hayran eden bir yapım. ben de hakan günday ve haluk bilginer hatrına başlamıştım ve severek izlemiştim. ikinci sezon için beklenti çok yüksek. kadroya yeni oyuncular eklenmiş. umarım aynı kaliteyi yakalayabilmişlerdir.
devamını gör...
puhu tv ile tanışmama vesile olan başrollerinde haluk bilginer ve cansu dere'nin bulunduğu, türk dizilerinin de kaliteli olabileceğine inancı arttıran dizidir. izlemeyen varsa izlemelidir.
devamını gör...
alzheimer hastası olduğunu öğrenen yaşlı bir adamın, şahsiyetini kaybetmeden önce, çok öncelerden yapması gereken birşeyi yapmasını konu eden güzel bir dizidir. aslında bu dizi, bir adalet arayışının öyküsüdür.

dizi; yaşlı bir adamın, insanların adalet aradığı kurumda, şahit olduğu ve unutamadığı bir zulmü; unutkanlık hastalığına yakalandığını öğrendikten sonra, kendi adalet anlayışına göre uygulamasını konu ediyor. esas ilginç olan nokta ise; uyguladığı adaleti ileri ki zamanlarda hatırlamıyor olma ihtimali, kendi adaletini uygulamasının asıl sebebi olması.

öyküde en merak ettiğim nokta şuydu; eğer agâh beyoğlu, alzheimer olduğunu ve hiçbirşey hatırlamıyor olacağını öğrenmese idi; yine de küçük bir kızın intikamını alırmıydı? en azından bir bölümde olsa; dizide alzheimer olmayan bir agâh beyoğlu profili görmek isterdim.

mevcut sistemin uygulamadığı veya uygulama noktasında aciz kaldığı bir adalet anlayışı, ne yazık ki; bireysel adalet anlayışını tetikleyen bir unsur olduğu, çarpıcı bir biçimde ortaya konmuştur bu dizide. yaşlı adamın uyguladığı kişisel adalet; ahlaki açıdan bazen sınırları zorlayan bir durum haline gelse de; küçük bir çocuğa yapılan zulmün boyutu açıklığa kavuştukça, izleyiciye derin bir nefes aldırır.

bu dizi hakkında konuşup, haluk bilginer hakkında konuşmamak haksızlık olur. türk tiyatro ve sinema tarihinin en büyük cevherlerindendir kendisi. bu diziyi, alelade bir televizyon dizisinden ayıran en büyük etken; haluk bilginer'in muhteşem oyunculuğudur. oyunculuğu replik tekrarından çıkarıp, gerçekçi bir hal ile yansıtması, diziyi kült bir dizi haline getirmiştir.
devamını gör...
ilk önce önyargıyla yaklaştığım, türk dizisi en fazla ne olabilir ki diye başladığım ama her bölümde ağzımı açık bırakacak şekilde beni heyecanladıran bir dizidir. hele cansu dere'nin bir sahnesi var ki kız arkadaşlarıyla akşam yemeğinde, haluk bilginer'in oyunculuğuna söylenecek kelime dahi yokk. boşuna emmy ödülü almadı bu adamm. uf tekrar başlama perilerim geldi ben gidiyorum. sizlerde izlemediyseniz çok şey kaybedersiniz.*
devamını gör...
puhu'da ilk yayınlandığını gördüğümde kadroda haluk bilginer olduğunu görmem yetmişti izlemek için, sonrasında işin arkasında hakan günday ve onur saylak olduğunu öğrenince daha da hevesle izlemiştim. bu diziyi önermediğim eş, dost, akraba kalmamıştı o dönem. nerdeyse türkiye'de yapılan ilk dijital dizilerden olduğu için kimsenin izlemeye yanaşmadığı bi ana denk gelmişti. tabii ki sonrasında değeri bilindi fazlasıyla. ben iyi ki ilk çıktığında izlemişim, sosyal medyada yapılan bu kadar yorumdan sonra ne denli beklentiyle izlerdim şu an izlemeye kalksam ve ne bulurdum bilmiyorum. ama yine de kendileri bence en sevdiğim türk dizisi şu an. senaryosu, oyunculukları hakkında yorum yapmıyorum, haddime de değil gibi zaten. ha o kadar sükse yaptıktan sonra bile hala izlemediyseniz tam şu anda açın izleyin, yine de bayılacaksınız bence.
devamını gör...
bence çok iyi diziydi. haluk bilginer’i hiç sevmem ona rağmen ömür boyu aklımdan çıkaramayacağım bir dizi şahsiyet. bir de bakmayın şimdi üstüne onlarca yerli dijitalde dizi gördük de götümüz kalktı bence, şahsiyet çıktığında masum vardı sadece (onu daha çok severim:) o yüzden daha heyecanlandırıcıydı. senaryosunun hakan günday olduğunu öğrenince de ilk hakan günday kitabımı alıp okumuştum, nereden baksan kârdayım.
“ah ile, vah ile, agâh ile geçti bir ömür”
devamını gör...
o kadar kaliteli bir iş ki , kısa ve öz olmasının da bun da payı çok büyük. gerek oyuncu kadrosu gerekse haluk bilginer'in oynarken adeta devleştiği şahsiyet dizisi kesinlikle izlenmeli.
devamını gör...
haluk bilginer'e emmy ödülü kazandıran dizidir.

muazzam bir diziydi.

her bölümü o kadar güzel kurgulanmış, o kadar güzel yönetilmişti ki tek oturuşta rahat en az iki bölüm izletiyordu. senarist hakan günday ve yönetmen onur saylak'ın ellerine sağlık.

haluk bilginerin oyunculuğu resmen zirve yaptırmıştı diziye. figüranından başrolüne kadar herkes o kadar iyiydi ki, izlerken garipsemiyorsunuz.

dizinin verdiği mesaj ve her bölümde en az iki tane olan mesajsal replikleri özellikle harikaydı.

kandıra'da mahkeme kâtibi olan agâh beyoğlu, alzheimer olduğunu öğrendikten sonra uzun süre içine dert olan kandıra'da yaşanan şiddet ve cinsel istismar vakalarında gerekenin yapılmadığı düşüncesi ile bu kişileri toplumdan temizlemeye başlar. bu esnada cinayet büroda göreve başlayan ilk kadın polis olan nevra elmas'ın cesetlerin üzerinde kendisine yazılmış mesajlar bulması ile işler çılgına döner.

ancak olay örgüsünün her saniyesi o kadar planlı ki. insan izlerken "vay be!" demekten kendini alıkoyamıyor.

mesajları ve tüm kadrosuyla muazzam bir iş çıkarılmış ortaya.

”sakın bana ben de sevdim deme. seninki sevgi değil, hınç. hınçla sevilmez. yok haksız tahrik, yok iyi hal… indire indire bir madalya takmadıkları kalmış sana. her zamanki gibi gereği düşünülmüş de gereği yapılmamış o mahkemede.” repliğini duvara asasım gelir.
devamını gör...
puhu tv de ücretsiz izlenebiliyor. zaten 12 bölüm.
onur saylak ın yönetmenliğini beğendim çok güzeldi. dizi de kandıra sahnelerinin çoğunu atlaya atlaya geçince bile sorun olmuyor.
haluk bilginer i yorumlamaya zaten gerek yok.
cansu dere de iyiydi . adalet sağlansın diye uğraşılan filmler diziler güzel oluyor . insan kendini onların yerine koyuyor.
ilerde tekrar izlenebilir.
devamını gör...
ben neyi anladım biliyor musunuz ? türk televizyonlarında böyle dizilerin olmamasının nedeni işin çok kaliteli falan olması değil; türk insanına gerçek yüzünü anlatırlarsa medya patronları para falan kazanamaz, kimse televizyonun yüzüne bile bakmaz. bu dizi kaliteli falan değil, bu iş saf gerçek.

ben bu kadar şahsiyetsizin olduğu bir toplumda yaşamak falan istemiyorum.
devamını gör...
bir hakan günday dizisi. en iyi türk yapımı olarak ilk 5’ime net giriyor. izlerken beni hiç sıkmadı. cansu dere, haluk bilginer uyumuna diyecek bir şeyim yok bi de üstüne senarist hakan günday olunca yemede yanında yat.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"şahsiyet (dizi)" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim