zaman tüneli
18 yaşındaki kız 30 yaşındaki erkek ilişkisi
olabilir esasında ama 18 ile 40 olmaz. 30 yaş biraz daha genç ve dinamik. kız da olgun ise yaşına göre ilişkide bir uyum yakalanabilir.
greenhousecraftfood.com/
greenhousecraftfood.com/
devamını gör...
köse mihal
önceleri hadrianoi (harmankaya) tekfuru olan bir bizans soylusu iken osmanlı'ya esir düşmüş ve osman gazi tarafından serbest bırakılmıştır. osmanlı devletinin kurucusu ile dostluğu sebebi ile islamiyeti kabul etmiş ve abdullah mihal gazi adını almıştır. osman gazinin hizmetine girmesi ardından osmanlı kuruluş döneminin önemli komutanlarından birisi olmuştur. joseph von hammer mihal'in palelagos hanedanından gelen bir asilzade olduğunu ileri sürmüştür. kendisinin kıpçak kökenli olduğuna yönelik teoriler de mevcuttur. soyu mihaloğulları olarak bilinmektedir. oğulları aziz paşa, balta bey ve gazi ali beyler osmanlı hizmetine devam etmiş ve rumeli'de akıncılık yapmışlardır. mihalgazi 1327 yılında, yenişehir'de vefat ettikten sonra, bilecik'in inhisar ilçesine bağlı harmanköy'deki türbesine defnedildi.
devamını gör...
saçının bir tarafını kazıtan kız
çok fazla şeetmemek lazım gelen bir saç kesme yöntemini uygulamış kızdır. kafasının sadece o kısmı bitlenmiştir. o da şakır diye kesmiştir. bit bu, kız bu. akıl sır erer mi?
devamını gör...
süleyman demirel
gelmiş geçmiş en başarılı siyasetçimiz, seçim kazanma makinesi. erdoğan ancak ikinci olabilir ecevit ile birlikte. aynı başarıyı devlet adamlığında göstermiş midir, o tartışmalı tabii.
devamını gör...
18 yaşındaki kız 30 yaşındaki erkek ilişkisi
12 yaşında evlenseydin benim yaşında çocuğun olurdu ya da çocuğum olurdu gibi şeyler duyar gibiyim.
devamını gör...
yazarların bugünkü mutsuzluk sebebi
tramvaya ilk duraktan binmeme rağmen yer bulamadım, insanlarla üst üste gitmekteyim.
devamını gör...
meleksi kadınlar mı daha seksi şeytani kadınlar mı sorunsalı
ikisi de aynı değil mi ? sonuçta şeytan da bir melekti. kız olması yeterli gibi seksilik için. yoksa değil mi ?
devamını gör...
18 yaşındaki kız 30 yaşındaki erkek ilişkisi
aristo'ya göre mantıklımsı olandır. kendisi kadının 18, erkeğin 37 yaşında olduğu zamanı ikisinin evliliği için en iyi zaman olarak nitelendirmiş. esasen bu bugün bile uyduğumuz bir mantık, koşullar değişti sadece. şöyle ki, aristo'nun zamanında çalışanlar yani muhtemel yuvanın ihtiyaçları için birikim yapabilecek olanlar sadece erkeklerdi. 18-37 yaş aralığında erkekler 18-19 yılın bir yarısında kendi adlarına diğer yarısında eşleri adına birikim yapmış oluyorlar aristo'nun mantığına göre. şimdi ise iki cinsiyet de iş sektöründe olduğu yani kendi adlarına birikim yapabilecekleri için 27-28 yaşlarında evlilik iki cinsiyet için de en iyi yaş hâlini aldı. kısacası mantık aynı mantık, işe atılıp birikimini yaptıktan sonra evlen.
günümüz koşullarında mantıklı mıdır, kişiden kişiye değişir. iki taraf da muhafazakâr kişiler ise sorun olmayacaktır ancak birinin bile olmadığı durumda yürümez. benim kendi görüşüme göre ise mantıklı değil, evlilikte adı üstünde eş olursun. burada erkek aşırı büyük olduğundan dolayı eşini eğiten, onu şekillendiren* bir yapıda oluyor. tam bir eş müessesinden söz edemeyiz, haliyle bence mantıklı değil. ayrıca ilk yıllar erkeklerin gözlerini fal taşı gibi açsa da ilerleyen yani erkeğin ellilerini aştığı yıllarda kadın henüz otuzlarında olacak, dolayısıyla erkek kendini yetersiz* hissedecektir. bu da onu ortada fol olup olmamasına bakmaksızın paranoyak bir şüpheye itecektir, eşini aşırı kıskanır. haliyle boşanmaya gider o evlilik. ayrıca çocuklar 10 yaşına geldiğinde erkek gene yaşlanmış olacak, pek babalık edebileceğini söyleyemeyiz. dedelik edecek yaşta olacak yavaş yavaş. bu da çocukları ile sağlıklı bir ilişki kurmasını engeller. tüm bunlar kadını da mutsuz eder tabii, kısacası uzun vadede mutsuz bir evlilik olur bu.
günümüz koşullarında mantıklı mıdır, kişiden kişiye değişir. iki taraf da muhafazakâr kişiler ise sorun olmayacaktır ancak birinin bile olmadığı durumda yürümez. benim kendi görüşüme göre ise mantıklı değil, evlilikte adı üstünde eş olursun. burada erkek aşırı büyük olduğundan dolayı eşini eğiten, onu şekillendiren* bir yapıda oluyor. tam bir eş müessesinden söz edemeyiz, haliyle bence mantıklı değil. ayrıca ilk yıllar erkeklerin gözlerini fal taşı gibi açsa da ilerleyen yani erkeğin ellilerini aştığı yıllarda kadın henüz otuzlarında olacak, dolayısıyla erkek kendini yetersiz* hissedecektir. bu da onu ortada fol olup olmamasına bakmaksızın paranoyak bir şüpheye itecektir, eşini aşırı kıskanır. haliyle boşanmaya gider o evlilik. ayrıca çocuklar 10 yaşına geldiğinde erkek gene yaşlanmış olacak, pek babalık edebileceğini söyleyemeyiz. dedelik edecek yaşta olacak yavaş yavaş. bu da çocukları ile sağlıklı bir ilişki kurmasını engeller. tüm bunlar kadını da mutsuz eder tabii, kısacası uzun vadede mutsuz bir evlilik olur bu.
devamını gör...
meleksi kadınlar mı daha seksi şeytani kadınlar mı sorunsalı
ben cadı kızlar diyorum.
cadılık yakışıyor.
melek olanların içinden şeytan çıkabilir.
malum şeytan da bir melek.
cadılık yakışıyor.
melek olanların içinden şeytan çıkabilir.
malum şeytan da bir melek.
devamını gör...
meleksi kadınlar mı daha seksi şeytani kadınlar mı sorunsalı
dışarıda melek evde(yatakta) şeytan olsun .
devamını gör...
yanlış anlaşılacak davranışta bulunmak
güney koreli dostum da eun’un yaptığıdır. kendisiyle yaklaşık bir saat önce tanıştık. o kadar sıcakkanlı ki… bir tesadüf eseri kader yollarımızı kesiştirdi. aslında ben tesadüflere inanmam dostlarım. benim kağıt param bir şekilde döne dolaşa onun cebine girmiş bile olabilir. yüce mevlam bir yuva kurayım diye onu bana gönderdi. eminim buna…
sanırım ocak ayında sırf beni görmek için türkiye’ye gelecek. eminim ki bu yolculuk nikah masasıyla taçlanacak.
şuna bakar mısınız ne kadar da sevimli…
sanırım ocak ayında sırf beni görmek için türkiye’ye gelecek. eminim ki bu yolculuk nikah masasıyla taçlanacak.
şuna bakar mısınız ne kadar da sevimli…

devamını gör...
meleksi kadınlar mı daha seksi şeytani kadınlar mı sorunsalı
meleksi kız zorlasa zorlasa safinaz olur en fazla..
favori rengi kırmızı, zeki, kötülüğe kafası basan, tehlikeli ve zalim şeytani bir dilber her zaman alır be babam. offfş..
favori rengi kırmızı, zeki, kötülüğe kafası basan, tehlikeli ve zalim şeytani bir dilber her zaman alır be babam. offfş..
devamını gör...
18 yaşındaki kız 30 yaşındaki erkek ilişkisi
onaylamıyorum ama yasalara göre kız reşit ve sanırım kanun engel yok ama mesele şu ki 30 yaşında bir bayan 42 yaşında bir erkekle olsa çok sorun değil ama ergenlikten yeni çıkmış 18 yaşında bir kızın 30 yaşındaki bir adamla ilişkisine sıcak bakmıyorum, çünkü birisi daha hayatı tanımaya yeni yeni başlamışken öteki o yollardan çoktan geçmiş oluyor ve kandırma kullan ma vesaire sıkıntılar ortaya çıkıyor, mümkünse ciddi ilişkiler için erkek ya da bayan 21 yaşı aşmalıdır diye düşünüyorum yoksa maalesef ciddi sorunlar ortaya çıkabilir
devamını gör...
jason rullo
favori grubum symphony x'in süper davulcusudur. ayrıca yine önemli bir abd'li progressive metal grubu olan redemption'ın 2003 çıkışlı ilk albümünde de bateristlik görevini üstlenmiştir.
ilk dinleyişte pek etkilemeyebilir ve bunun asıl sebebinin kendisinin kompozisyonlara uygun davul partisyonları yazıp çalması olduğu kanısındayım; kompozisyonel davul yazımında metal dünyasındaki en iyi isimlerden biri olduğunu düşünüyorum jason'ın. yani çok teknik ve kabiliyetli bir bateristtir kendisi ama yetenek şovu yapmaz yerli yersiz; sadece parçaların uygun yerlerinde hünerlerini gösterir kendisi.
symphony x'in 1994'te çıkan ilk albümünden 2015'te çıkan son albümüne, sadece 1998 çıkışlı twilight in olympus haricindeki tüm albümlerinde baget sallayan kişidir; grup da halen aktif ve yeni bir albüm bekliyoruz syx'ten ve bunda da rullo'yu dinleriz bir aksilik olmazsa. bu arada kendisi kişisel sebepler gerekçesiyle tio albümünde yer alamamıştır. isonrasında ise v: the new mythology suite albümüyle gruba (iyi ki) geri dönmüştür 2000'de. 2013 senesinde bir kalp krizi geçiren isin, iyileştikten sonra kısa süre içinde sahnelere (ve stüdyolara) geri dönmüştür. bu arada, symphx'in 1998'deki albümde davulculuk görevini üstlenen thomas walling geçen sene vefat etmiştir. rip.
jason rullo'nun çok "precise" bir davulculuğu yoktur aslında. yani kendisi bir makine/robot kadar kusursuz çalamamaktadır. lakin, çok enerjik bir bateristtir ve kendisini canlı kayıt videolarında izlemek heyecan ve zevk verir. adeta kompozisyon yazdığı ve ataklarıyla süslediği ritimleri ve kompleks davul atraksiyonları kesinlikle ilgi celbedicidir. bazen de, ilk dinleyişte fark edilemeyebilecek sofistike ve bir nevi mistik numaralar yapmaktadır rullo. örneğin, v albümündeki evolution (the grand design) parçası, power yönü baskın bir eserdir. burada da düz twin pedal gittiğini düşünürüz kendisinin bazı yerlerde. fakat, dikkatli bir dinlemeyle aslında buralarda ilginç bir aksatma yaptığı fark edilir. ama bunu da parçanın power yapısını bozmadan yapıyordur. düz twinli ritim gerektiğinde ise öyle çalıyordur. dediğim gibi, davulcunun yaptığı bazı şeyleri tam manasıyla anlayabilmek için biraz ekstra dikkat gerekebiliyor.
bana göre en iyi davulcuğunu 2000 çıkışlı v: the new mythology suite albümünde göstermiştir rullo reyiz ama bu biraz da bu albümün, diğer sx albümlerine göre daha labirentsi ve sofistike olmasıyla alakalı bence. yani v'daki şarkı yapıları, bu derece kompleks bir davul yazımı ve icrasını destekliyor diye düşünüyorum. ondan sonra (aslında önce), 1995 çıkışlı, grubun ikinci stüdyo albümü the damnation game'deki dressed to kill şarkısının sonlarında da kendisinin ne derece hünerli bir müzisyen olduğuna da şahitlik edebiliriz. veya 2011 çıkışlı iconoclast albümlerine ismini veren parçanın ortalarındaki kimi atraksiyonları da takke uçurtacak cinsten; burada adeta altyapıdan bağımsız ama uyumlu da olan bir kompozisyon yazmış ve zekice oturtmuş o bölüme jason reyiz.
diğer tüm symphony x üyeleri gibi mütevazı bir insan izlenimi verir. ona buna laf attığına, birilerine sataşıp gündeme gelmeye çalıştığına falan rastlamadım ben şahsen.
baterist, joe mama's food truck ismindeki bir şeyle (yemek aracı) yemek sektörüne de atılmıştır. zaten metal müzikte belli başlı 3-5 grup dışındakiler çok da aman aman para kazanmıyorlar bu sektörden. akıllılık yapmış bence abimiz. kendisine bol kazançlar dilerim bu işte. davul dersi falan da verdiğini okumuştum. zaten gruplar artık konserlerden ve böyle ek işlerle para kazanabiliyorlarsa kazanıyorlar. eskisi gibi, albüm satışlarıyla geçinebilecek metal grupları nadirdir. megadeth gibi büyük grupların bile albüm satışlarından paylarına çok gelir düştüğünü zannetmem. metallica ve iron maiden, bu bağlamda istisnalardır muhtemelen. ama onlar da "zenginliklerini" turnelere borçludurlar. yani albüm ve çeşitli ürünlerin satışından fena sayılmayacak paralar kazanabilseler de asıl konserlerden kazanıyorlardır elbette.
birkaç örnek performansını da bırakayım madem buraya davulcunun:
ilk dinleyişte pek etkilemeyebilir ve bunun asıl sebebinin kendisinin kompozisyonlara uygun davul partisyonları yazıp çalması olduğu kanısındayım; kompozisyonel davul yazımında metal dünyasındaki en iyi isimlerden biri olduğunu düşünüyorum jason'ın. yani çok teknik ve kabiliyetli bir bateristtir kendisi ama yetenek şovu yapmaz yerli yersiz; sadece parçaların uygun yerlerinde hünerlerini gösterir kendisi.
symphony x'in 1994'te çıkan ilk albümünden 2015'te çıkan son albümüne, sadece 1998 çıkışlı twilight in olympus haricindeki tüm albümlerinde baget sallayan kişidir; grup da halen aktif ve yeni bir albüm bekliyoruz syx'ten ve bunda da rullo'yu dinleriz bir aksilik olmazsa. bu arada kendisi kişisel sebepler gerekçesiyle tio albümünde yer alamamıştır. isonrasında ise v: the new mythology suite albümüyle gruba (iyi ki) geri dönmüştür 2000'de. 2013 senesinde bir kalp krizi geçiren isin, iyileştikten sonra kısa süre içinde sahnelere (ve stüdyolara) geri dönmüştür. bu arada, symphx'in 1998'deki albümde davulculuk görevini üstlenen thomas walling geçen sene vefat etmiştir. rip.
jason rullo'nun çok "precise" bir davulculuğu yoktur aslında. yani kendisi bir makine/robot kadar kusursuz çalamamaktadır. lakin, çok enerjik bir bateristtir ve kendisini canlı kayıt videolarında izlemek heyecan ve zevk verir. adeta kompozisyon yazdığı ve ataklarıyla süslediği ritimleri ve kompleks davul atraksiyonları kesinlikle ilgi celbedicidir. bazen de, ilk dinleyişte fark edilemeyebilecek sofistike ve bir nevi mistik numaralar yapmaktadır rullo. örneğin, v albümündeki evolution (the grand design) parçası, power yönü baskın bir eserdir. burada da düz twin pedal gittiğini düşünürüz kendisinin bazı yerlerde. fakat, dikkatli bir dinlemeyle aslında buralarda ilginç bir aksatma yaptığı fark edilir. ama bunu da parçanın power yapısını bozmadan yapıyordur. düz twinli ritim gerektiğinde ise öyle çalıyordur. dediğim gibi, davulcunun yaptığı bazı şeyleri tam manasıyla anlayabilmek için biraz ekstra dikkat gerekebiliyor.
bana göre en iyi davulcuğunu 2000 çıkışlı v: the new mythology suite albümünde göstermiştir rullo reyiz ama bu biraz da bu albümün, diğer sx albümlerine göre daha labirentsi ve sofistike olmasıyla alakalı bence. yani v'daki şarkı yapıları, bu derece kompleks bir davul yazımı ve icrasını destekliyor diye düşünüyorum. ondan sonra (aslında önce), 1995 çıkışlı, grubun ikinci stüdyo albümü the damnation game'deki dressed to kill şarkısının sonlarında da kendisinin ne derece hünerli bir müzisyen olduğuna da şahitlik edebiliriz. veya 2011 çıkışlı iconoclast albümlerine ismini veren parçanın ortalarındaki kimi atraksiyonları da takke uçurtacak cinsten; burada adeta altyapıdan bağımsız ama uyumlu da olan bir kompozisyon yazmış ve zekice oturtmuş o bölüme jason reyiz.
diğer tüm symphony x üyeleri gibi mütevazı bir insan izlenimi verir. ona buna laf attığına, birilerine sataşıp gündeme gelmeye çalıştığına falan rastlamadım ben şahsen.
baterist, joe mama's food truck ismindeki bir şeyle (yemek aracı) yemek sektörüne de atılmıştır. zaten metal müzikte belli başlı 3-5 grup dışındakiler çok da aman aman para kazanmıyorlar bu sektörden. akıllılık yapmış bence abimiz. kendisine bol kazançlar dilerim bu işte. davul dersi falan da verdiğini okumuştum. zaten gruplar artık konserlerden ve böyle ek işlerle para kazanabiliyorlarsa kazanıyorlar. eskisi gibi, albüm satışlarıyla geçinebilecek metal grupları nadirdir. megadeth gibi büyük grupların bile albüm satışlarından paylarına çok gelir düştüğünü zannetmem. metallica ve iron maiden, bu bağlamda istisnalardır muhtemelen. ama onlar da "zenginliklerini" turnelere borçludurlar. yani albüm ve çeşitli ürünlerin satışından fena sayılmayacak paralar kazanabilseler de asıl konserlerden kazanıyorlardır elbette.
birkaç örnek performansını da bırakayım madem buraya davulcunun:
devamını gör...
yamaha xmax 250 abs
son kasasına hayran olduğum scooter modelidir.
-4 zamanlı, tek silindirli soch motor
-7000 dev. 16,8 kw (22,5 hp)güç
-5000 dev. 24,3 nm tork
-tci ateşleme sistemi
-4.3 lcd panel
-akıllı telefon bağlantısı
-tcs ve abs
-yenilenen far ve sinyal tasarımı
gibi pek çok özellikle, canavar gibi bir alet olmuş. tek mesele bayide liste fiyatından bulabilmek.
-4 zamanlı, tek silindirli soch motor
-7000 dev. 16,8 kw (22,5 hp)güç
-5000 dev. 24,3 nm tork
-tci ateşleme sistemi
-4.3 lcd panel
-akıllı telefon bağlantısı
-tcs ve abs
-yenilenen far ve sinyal tasarımı
gibi pek çok özellikle, canavar gibi bir alet olmuş. tek mesele bayide liste fiyatından bulabilmek.
devamını gör...
18 yaşındaki kız 30 yaşındaki erkek ilişkisi
18 yaşındaki kızın derdi de beni gerdi.
sanki kıza ayrıl desek bizi dinleyecek.
o şerefsizin 18 yaşındaki kıza kardeş gözüyle bakması gerekir. o kızın da 30 yaşındaki herife abi gözüyle.
birbirlerine başka gözle bakıyorlarsa ikisinin de analarının köyüne* kadar yolları var.
elalemin aptalını ben mi düşüneceğim?
sanki kıza ayrıl desek bizi dinleyecek.
o şerefsizin 18 yaşındaki kıza kardeş gözüyle bakması gerekir. o kızın da 30 yaşındaki herife abi gözüyle.
birbirlerine başka gözle bakıyorlarsa ikisinin de analarının köyüne* kadar yolları var.
elalemin aptalını ben mi düşüneceğim?
devamını gör...
saçının bir tarafını kazıtan kız
maskülen duruyor bence ve bu itici yapıyor. ama herkesin kendi tercihi ve hayatı. sadece benim fikrim, bundan hoşlanan erkeklerde mevcut.
devamını gör...
saçının bir tarafını kazıtan kız
o güzel oluyor da...
saçının bir tarafını (yandan) örükleyen diğer tarafını serbest bırakan kızlar da çok başka oluyor bence.
herkes bu tarzı keşfetmiş değil zannederim.
çok estetik duruyor.
saçının bir tarafını (yandan) örükleyen diğer tarafını serbest bırakan kızlar da çok başka oluyor bence.
herkes bu tarzı keşfetmiş değil zannederim.
çok estetik duruyor.
devamını gör...
evlilik aşamasının fazla karmaşık olması sorunu
yok mu içinizde lgbti'ci, seküler, vegan, solcu, feminist, kedi ve cins köpek annesi, ateist, aykırı bir tip...
seve seve basacam nikahı. beni formalitelerle, gereksiz adetlerle uğraştırmayın be gülüm. her cevrinize razıyım.
seve seve basacam nikahı. beni formalitelerle, gereksiz adetlerle uğraştırmayın be gülüm. her cevrinize razıyım.
devamını gör...
hissetmemek için yapılan şeyler
hepsi geçici olan şeylerdir. çünkü ne yaparsanız yapın ne kadar halının altın süpürürseniz süpürün, günün sonunda yine de hissedersiniz. kaçışı yoktur hissetmenin. sınırı da yoktur, suçu da yoktur. hissedin arkadaşlar. hissettikçe var oluyoruz çünkü. hissettikçe yaşadığımızı anlıyoruz. dile kolay geliyor hissedin demesi. öyle değil mi? eh ben de işin hissetme kısmından kendi payıma düşeni her zaman fazlasıyla alıyorum.
devamını gör...