zaman tüneli

olmayan durumdur. yaya olarak geçiş üstünlüğünü kullanması sizin şişik egolarınıza dokunuyordur. medenileşemeyen zihniyetinizi teşhir etme başlığı gibi olmuş burası.

dibin dibi var. ve üzgünüm dibe vurup, ardından zirveye yükselmek çoğu zaman neredeyse imkansız.

aşıksanız evlenin. evde sevdiğiniz insanla güne başlamak kadar güzel bir şey yoktur. birlikte genetiğinizi güzel çocuklara taşıyın. kadınlar evliliği bir maddi durum güncellemesi, erkekler de evde hizmetçi olacak olarak görmezlerse her şey yolunda gidecektir.* ben mesela hanım kızmasın diye ütüleri bitirdim yarım saat internet hakkımı burada kullanıyorum.*

tavsiye değil ancak dilek olur.
allah mesut etsin.

unutmadık di mi

evlat dışında kimse senden değerli değil. aile fertlerin hak ediyorsa...
yüzüne söyleyemeyeceğin sözleri insanların arkasından konuşma. hesabı zor ödersin.
hayır, evet demekten çok daha faydalı.
değer verdiğin insanlarla anılar biriktir. kaliteli vakit geçir.
yalnızlığa alış, ve yalnızlıkla barış.
asla tehdit etme, ama yapabileceklerini söylemekten de çekinme. söylediysen de yap.

içerik çekmek için tekrar kilo mu aldın be adam.

tabi ki önemseyeceğim olm, ben benim içimdeyim çünkü.
t:boş bir dertlenme

basligi acan kisinin ne demek istedigini anlamak, oncelikle insan olmayi gerektirdigi icin, pek cok varlik tarafindan kavranamayacak durum.

evli insanların tavsiyelerini lütfen dinlemeyin. bizim toplumumuzda nazar kışkışlama vardır. bu yüzden parası olan parasını, kocası iyi olan kocasını karalar. hiç kimse kolay kolay iyi giden şeylerden bahsetmez. eh bu tipleri dinlerseniz zibilyon yıl bekar kalırsınız. kendi gözlemlerime dayalı tavsiyeleri daha sonra yazacağım.

eski sevgilim, enişte (eşi) ve ben.
hmm hiç hoş değil ahaha.

ben yoldaş ve moderasyon ekibini önemsiyorum ama onlar da ortalarda yoklar. he önemsediğim birkaç kişi var onları söyleyemiyoruz maalesef.

asit yağmuru olmadıktan sonra pek de fark etmez.

böyle bir hatayı asla yapmam. çünkü eski sevgilim yok alüminyum.

tay silkildiği çayırı özlermiş.

bu güzel kitabı bana armysuzy hediye etmişti. her şeyden önce teşekkür ediyorum kendisine. sıra ancak gelebildi.

dünyada da okumayan bi ben kalmıştım herhalde. daha ağır bir kitap olduğunu düşünmüştüm ve erteleyip durmuştum.

yazarın kendi toplama kampı deneyimlerini anlattığı ve logoterapi adını verdiği terapi sistemini açıkladığı iki bölümden oluşuyor kitap.

yazar insanın pek çok sorununun anlam kaybıyla alakalı olduğuna inanıyor. her insanın bir çekirdeği olduğunu söylüyor ki ben buna öz diyorum. anlam arayışınınsa aslında rastlantısal bir arayış değil anlam yaratımında sorumluluk alınması gereken bir süreç olduğunu söylüyor. benim de çok katıldığım şeyler bunlar.

acı çekmekten kaçmak olanaksız olabilir ama acıyı yüceltmeden, yani çileci olmadan (bazı drama meraklısı kezo arkadaşlarımız gibi) ama küçültmeden de içinde durmanın ancak anlam üretmekle mümkün olacağını söylüyor.

herkese özünü koruyabildiği bir var oluş diliyoruz.
tavsiyedir.

ve bunun normal bir şey olması.

papa johns iyi beceriyor. onun haricinde kendi yaptığım hepsinden daha güzel.

ben de yılmam. sısıssısı

naapsın yaya, arkasına motor mu taksın.