son zamanlarda kalbime basarak okuduğum bir kitap oldu. birçok hikayeden oluşuyor. insanın kendi vicdanıyla, tutkularıyla ve ikiyüzlülüğüyle hesaplaşmasına sebep oluyor. okurken fark ediyorsun ki; şeytan dışarıda değil, en çok da kendi içimizde konuşuyor.
"bozulduğu zaman insandan daha korkunç bir yaratık yoktur."
"dünyada en güç şey, içi dışı bir olmayan insanlarla yaşamaktır."
"biz kitaplar gibiyiz. çoğu insan sadece kapağımızı görüyor, azınlık sadece girişimizi okuyor, çoğu insan eleştirilere inanıyor. çok az kişi içeriğimizi bilecek." emine zola
hiç sabah insanı olamadım. sabahın bile beni görünce morali bozuluyor swh. adeta ekstrem bir spor benim için. yatakla bir saat duygusal veda sürecim oluyor. insan gibi davranmam 11'i buluyor. güne erken ve dinç başlamak isteyenlere başarılar diliyorum. ben öğlen başlayacağım ya.
biz sadece şampiyonluk değil, şan da biriktiririz. renklerimiz sarı kırmızı değil, ateş ve asaletin karışımıdır. bizim damarımızda zafer, kalbimizde galatasaray akar. teprik ediyrum.
bugün alarmım bile: "uyan aslanım!" diye kükredi. bütün gasraylı yazar arkadaşlarımı öpüyorum. klavyelerinden be! swh
evet haklısın, başımızda adam yok. o yüzden kimse bize ne giyeceğimizi, nereye gideceğimizi, kiminle konuşacağımızı söyleyemiyor. ne korkunç bir özgürlük değil mi?
biz hata yaparız, öğreniriz, yeniden deneriz; çünkü kendi hayatımızın direksiyonundayız. siz hâlâ yolcu koltuğundan akıl vermeye devam edin.
normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz.
Daha detaylı bilgi için çerez ve
gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.
online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.