recep tayyip erdoğan'ın hitabet yeteneği
öyle ki cicero yaşasaydı bu hitabet karşısında tırnaklarını yer, başlarım retoriğine ben yazılım öğrenmeye gidiyorum derdi.
devamını gör...
keyif pezevengi
her zaman her şartta kendi keyfine önem veren kişiler için kullanıldığı gibi, yaptığı her işi başkasını imrendirecek şekilde yapanlar içinde kullanılır. bu tipler genelde gamsız dediğimiz tiplerdendir ve keyif onların vazgeçilmezidir. su bile içseler bunu öyle bir şekilde süslerler ki ulan adam sanki dünyanın en güzel şarabını içiyor dersiniz.
devamını gör...
başıboşlar
güzel düşünülmüş bir sekme. ilk zamanlarında anında akıştan buraya başlıklar taşınırdı. şimdi bütün gün akışta duruyor ondan sonra başıboşlara alınıyor.
böyle devam edecekse buranın ekşiden farkı kalmaz diye düşünüyorum.
böyle devam edecekse buranın ekşiden farkı kalmaz diye düşünüyorum.
devamını gör...
iyi insanların ortak özellikleri
yaptıkları iyiliklerin farkında olmamaları. yani iyilik yapıyorlar ve bunu iyilik yapmak için yapmıyorlar.
onlar için iyilik olması gereken bir şey. iyilik normali o insanların.
onlar için iyilik olması gereken bir şey. iyilik normali o insanların.
devamını gör...
çocuklarla girilen komik diyaloglar
çocuklar neşeleri ile çoğu zaman hayatı anlamlı kılar, olaylara bakış açıları ile bizi düşündürür. diyaloğa girerken söyledikleriyle bizi de epey şaşırtırlar. büyümüş de küçülmüş derler ya…
…mahalledeki ilkokul çocukları kartopu oynamaktadır. gıcık yetişkinin biri çocuklara “bal porsuğunu kartopu manyağı yaparsanız size gofret vereceğim” der.
çocuklar bal porsuğuna döner. bal porsuğu cevap verir:
“bana atmazsanız iki katını veririm”.
çocukların lideri hemen elindeki kartopunu gıcık yetişkine fırlatır, diğer çocuklar da…özellikle yerde cephane gibi duran kartoplarını…gıcık epey kartopu yer, topuklayarak kaçmak isterken düşer, gene kartopu yer. evine girip kurtulur.
bal porsuğu çocukların liderine sorar:
“ neden açık artırma yapmadın? o belki 3 katını teklif edecekti.”
lider cevap verir:
“biz de gıcıktık ona. kartopların içine taş bile koyduk. cephane yapmıştık onun için. fırsat kolluyorduk.”
((b: siz siz olun mahalledeki çocuklar ile iyi geçinin.))
…mahalledeki ilkokul çocukları kartopu oynamaktadır. gıcık yetişkinin biri çocuklara “bal porsuğunu kartopu manyağı yaparsanız size gofret vereceğim” der.
çocuklar bal porsuğuna döner. bal porsuğu cevap verir:
“bana atmazsanız iki katını veririm”.
çocukların lideri hemen elindeki kartopunu gıcık yetişkine fırlatır, diğer çocuklar da…özellikle yerde cephane gibi duran kartoplarını…gıcık epey kartopu yer, topuklayarak kaçmak isterken düşer, gene kartopu yer. evine girip kurtulur.
bal porsuğu çocukların liderine sorar:
“ neden açık artırma yapmadın? o belki 3 katını teklif edecekti.”
lider cevap verir:
“biz de gıcıktık ona. kartopların içine taş bile koyduk. cephane yapmıştık onun için. fırsat kolluyorduk.”
((b: siz siz olun mahalledeki çocuklar ile iyi geçinin.))
devamını gör...
uykusuzkahve
her daim pozitif olmayı başarabilen nesli tükenmiş moderatör tanesi.
onu anlatmaya kelimeler kifayet etmez.*
onu anlatmaya kelimeler kifayet etmez.*
devamını gör...
mide bulantısına iyi gelen şeyler
nane limon.
devamını gör...
güne bir söz bırak
“hüzün; kalbi zayıflatır, azmi kırar, iradeye zarar verir.”
ibnü'l kayyum
ibnü'l kayyum
devamını gör...
kum köpek balığı
sivri başlı ve hantal gövdesiyle hareket eden bu türün boyu 3,5 metreye, ağırlıkları da 150 kiloya ulaşabiliyor. gece avcısı olup küçük balık ve mürekkep balıkları ile besleniyor. ülkemizde bu balıkların üreme alanı gökova körfezi. deniz ekosisteminin vazgeçilmez bir parçası olan bu balıkların insanlara yönelik tespit edilmiş bir saldırısına rastlanılmamış.
devamını gör...
kedidir kedi
ahşap köy evlerinde, çatı ile tavan arasında boşluklar olur, o boşluklar kedi girecek kadardır, gece vakti tavanın arasından gelen seslere verilen iç rahatlatıcı tepkidir kedidir kedi.
devamını gör...
dünya hayatının iniş çıkışlarla dolu olması
dünya hayatı iniş çıkışlarla doludur. allah dışında kalan hiçbir şey ebedi değildir. yeryüzünden güçlü, kuvvetli, kudretli, zengin nice insanlar, devletler vb. gelip geçmiş; ancak sünnetullah gereği her şey zirveye ulaştıktan sonra inişe geçmeye başlamıştır.
bu hususta (dünya hayatının iniş-çıkışlara dolu olması) ibretlik olması açısından şu kıssa dikkate şayandır:
medine’de heyecan ve coşkunun zirvede olduğu zamanlardan biriydi. allah rasûlü (sav)’nün dişi binek devesi adba ile bir bedevinin genç yük devesi yarışacaktı. o güne dek adba’yı geçebilen hiçbir deve olmamıştı.
ashab bu yarışta da aksinin olacağını düşünmüyordu. derken yarış başladı. bir müddet sonra bedevinin devesi adba’yı geçti. kimsenin aklına gelmezdi hz. peygamber’in devesinin yenileceği. bu durum müslümanların gücüne gitti. “adba yenildi” dediler. ashabının şaşkınlığına rağmen allah rasûlü (sav) bu durumu gayet tabii karşılamıştı, üzülmeye gerek yoktu. zira her kemalin bir zevali vardı. şöyle dedi allah’ın elçisi: “dünyada yükselttiği her şeyi geri indirmek allah’ın bir kanunudur!” (buhari, cihad, 59, rikak, 38)
hz. peygamber bu hadisle aslında hayatımızı kuşatan ama çoğu zaman unutmaya yüz tuttuğumuz ilahi bir kanunu hatırlatır: dünya hayatı, iniş ve çıkışlarla doludur. göz alıcı parlaklığıyla gündüzleri semayı süsleyen güneş, geceleri yerini aya ve yıldızlara bırakırken; baharda rengârenk çiçeklerle, yaz mevsiminde çeşit çeşit meyvelerle kuşanan ağaçlar, kış geldiğinde kurumuş dallarıyla bir başına kalırken; asırlarca hüküm süren devletler bir anda yeryüzünden silinip giderken hep aynı gerçekle yüzleştirir insanı: dünya ve içindeki her şey gelip geçicidir, her şeyin bir sonu vardır, dünyadaki her şey nakıstır, hiçbir şey mükemmel değildir. dünyadaki bu vazgeçilmez kanuna, her canlı gibi âdemoğlu da tabidir. öyle ki insan, anne karnındaki halinden başlayarak ihtiyarlığına kadar hayatı boyunca geçirdiği evreleri (rûm, 30/54) gözlemlediğinde, ömrü uzadıkça yaratılışının tersine çevrildiğini ve böylece gücünü kaybettiğini, (yasin, 36/68) nihayetinde her canlı gibi ölümü tadacağını (âl-i imran, 3/185) düşündüğünde şunu yakinen idrak eder: her türlü eksiklikten ve kusurdan münezzeh tek mükemmel varlık, baki olan yüce allah’tır. dünya hayatının geçiciliği ve aldatıcılığı kur’ân-ı kerîm’de şöyle bir benzetmeyle ifade edilir: gökten yağmur iner ve onun sayesinde yeryüzündeki bitkiler boy verip birbirine karışır. nihayet yeryüzü ziynetini takınıp rengârenk süslenir. sahipleri tam da onun üzerinde kudret sahibi olduklarını sandıkları zaman ansızın bir afet/rüzgar geliverir ve onları sanki dün yerinde hiç yokmuş gibi kökünden yolunmuş bir hâle getirir. (yunus, 10/24; ayrıca bkz. kehf, 18/45; hadid, 57/20) rabbimizin tayin ettiği gün gelince “aldatıcı metadan başka bir şey olmayan” (âl-i imran, 3/185) dünya da kuruyup kaybolan bu bitkiler misali yok olup gidecektir. insan bu hakikatin farkında olduğu sürece üstünlük, şan şöhret, asalet, mal mülk, güzellik, makam mevki, zenginlik vb. geçici dünya menfaatlerine aldanmayacaktır. “sakın dünya hayatı sizi aldatmasın” (fatır, 35/5) buyuran allah teâlâ’nın da kullarından beklentisi, geçici bir eğlenceden ibaret olan dünya hayatına aldanmadan ebedî kalınacak gerçek yurt olan ahirete hazırlanmalarıdır. yarışta kaybeden taraf olmak gibi hayatta herkesin başına gelebilecek basit bir örnekten hareketle dünyalık nimetlerin geçiciliğine dikkat çeken bu hadis, aynı zamanda allah rasûlü’nün mütevazı kişiliğini de yansıtır. nitekim ashabının gerek sevinçli gerekse üzüntülü anlarında hep yanlarında olan hz. peygamber, bir bedeviyle devesini yarıştıracak ve ona yenilmeyi gurur meselesi haline getirmeyecek kadar insani ve mütevazı bir tavır sergilemiştir.
bu hususta (dünya hayatının iniş-çıkışlara dolu olması) ibretlik olması açısından şu kıssa dikkate şayandır:
medine’de heyecan ve coşkunun zirvede olduğu zamanlardan biriydi. allah rasûlü (sav)’nün dişi binek devesi adba ile bir bedevinin genç yük devesi yarışacaktı. o güne dek adba’yı geçebilen hiçbir deve olmamıştı.
ashab bu yarışta da aksinin olacağını düşünmüyordu. derken yarış başladı. bir müddet sonra bedevinin devesi adba’yı geçti. kimsenin aklına gelmezdi hz. peygamber’in devesinin yenileceği. bu durum müslümanların gücüne gitti. “adba yenildi” dediler. ashabının şaşkınlığına rağmen allah rasûlü (sav) bu durumu gayet tabii karşılamıştı, üzülmeye gerek yoktu. zira her kemalin bir zevali vardı. şöyle dedi allah’ın elçisi: “dünyada yükselttiği her şeyi geri indirmek allah’ın bir kanunudur!” (buhari, cihad, 59, rikak, 38)
hz. peygamber bu hadisle aslında hayatımızı kuşatan ama çoğu zaman unutmaya yüz tuttuğumuz ilahi bir kanunu hatırlatır: dünya hayatı, iniş ve çıkışlarla doludur. göz alıcı parlaklığıyla gündüzleri semayı süsleyen güneş, geceleri yerini aya ve yıldızlara bırakırken; baharda rengârenk çiçeklerle, yaz mevsiminde çeşit çeşit meyvelerle kuşanan ağaçlar, kış geldiğinde kurumuş dallarıyla bir başına kalırken; asırlarca hüküm süren devletler bir anda yeryüzünden silinip giderken hep aynı gerçekle yüzleştirir insanı: dünya ve içindeki her şey gelip geçicidir, her şeyin bir sonu vardır, dünyadaki her şey nakıstır, hiçbir şey mükemmel değildir. dünyadaki bu vazgeçilmez kanuna, her canlı gibi âdemoğlu da tabidir. öyle ki insan, anne karnındaki halinden başlayarak ihtiyarlığına kadar hayatı boyunca geçirdiği evreleri (rûm, 30/54) gözlemlediğinde, ömrü uzadıkça yaratılışının tersine çevrildiğini ve böylece gücünü kaybettiğini, (yasin, 36/68) nihayetinde her canlı gibi ölümü tadacağını (âl-i imran, 3/185) düşündüğünde şunu yakinen idrak eder: her türlü eksiklikten ve kusurdan münezzeh tek mükemmel varlık, baki olan yüce allah’tır. dünya hayatının geçiciliği ve aldatıcılığı kur’ân-ı kerîm’de şöyle bir benzetmeyle ifade edilir: gökten yağmur iner ve onun sayesinde yeryüzündeki bitkiler boy verip birbirine karışır. nihayet yeryüzü ziynetini takınıp rengârenk süslenir. sahipleri tam da onun üzerinde kudret sahibi olduklarını sandıkları zaman ansızın bir afet/rüzgar geliverir ve onları sanki dün yerinde hiç yokmuş gibi kökünden yolunmuş bir hâle getirir. (yunus, 10/24; ayrıca bkz. kehf, 18/45; hadid, 57/20) rabbimizin tayin ettiği gün gelince “aldatıcı metadan başka bir şey olmayan” (âl-i imran, 3/185) dünya da kuruyup kaybolan bu bitkiler misali yok olup gidecektir. insan bu hakikatin farkında olduğu sürece üstünlük, şan şöhret, asalet, mal mülk, güzellik, makam mevki, zenginlik vb. geçici dünya menfaatlerine aldanmayacaktır. “sakın dünya hayatı sizi aldatmasın” (fatır, 35/5) buyuran allah teâlâ’nın da kullarından beklentisi, geçici bir eğlenceden ibaret olan dünya hayatına aldanmadan ebedî kalınacak gerçek yurt olan ahirete hazırlanmalarıdır. yarışta kaybeden taraf olmak gibi hayatta herkesin başına gelebilecek basit bir örnekten hareketle dünyalık nimetlerin geçiciliğine dikkat çeken bu hadis, aynı zamanda allah rasûlü’nün mütevazı kişiliğini de yansıtır. nitekim ashabının gerek sevinçli gerekse üzüntülü anlarında hep yanlarında olan hz. peygamber, bir bedeviyle devesini yarıştıracak ve ona yenilmeyi gurur meselesi haline getirmeyecek kadar insani ve mütevazı bir tavır sergilemiştir.
devamını gör...
ya kusura bakma ilişkiye hazır değilmişim ben
"kusura bakma ilişkiye hazır degil(miş)im."
parantez içindeki ile söylenince karaktersiz bir tutum, lakin parantez içindeki olmadan denirse doğal bir olay. kimisi kafa dinlemek ister, kendini bulmak illa her konuştuğu insanla sevgili olacak diye bir durum yok. arkadaşlık diye bir kavram var bilenler bilmeyenlere anlatırsa çok iyi olur.
bazen arkadaşca sohbet edersiniz, karşı taraf aynı niyetle gelmez ve duygusal bir seyler söyler. nihayetinde bu konuşma parantez içindekiler kullanılmadan karşındaki kırmadan incitmeden denir. ılla yedekte biri var anlamı çıkarmak ahmakça bir tutum.
parantez içindeki ile söylenince karaktersiz bir tutum, lakin parantez içindeki olmadan denirse doğal bir olay. kimisi kafa dinlemek ister, kendini bulmak illa her konuştuğu insanla sevgili olacak diye bir durum yok. arkadaşlık diye bir kavram var bilenler bilmeyenlere anlatırsa çok iyi olur.
bazen arkadaşca sohbet edersiniz, karşı taraf aynı niyetle gelmez ve duygusal bir seyler söyler. nihayetinde bu konuşma parantez içindekiler kullanılmadan karşındaki kırmadan incitmeden denir. ılla yedekte biri var anlamı çıkarmak ahmakça bir tutum.
devamını gör...
çocukların tiktok’a girişini engelleyin kampanyası
geçen hafta tiktok isimli sosyal paylaşım uygulaması üzerinde başlayan "kendini boğarak bayılma" akımına katılan sicilya’nın palermo kentindeki 10 yaşındaki bir kız kendi boğazını kemerle dolayıp nefessiz kalıp öldü. kaynak

bu olay üzerine italya’da alınan karar ile birlikte tiktok’un 13’ün yaşın altındaki çocukların kullanmasına resmen yasak getirildi.
tiktok'un kurallarına göre kullanıcıların en az 13 yaşında olması gerekiyor. ama kayıt aşamasında 13 yaş altındaki birçok çocuk yaşlarını büyük gösterip üye oluyor.
italya ve diğer avrupa ülkelerinde aileler uyarılarak "çocukların tiktok’a girişinin engellenmesi" konulu kampanyalar başlatıldı.
günümüzde ebeveynler çocuklar ile ilgilenmek yerine tablet ve cep telefonu veriyor. çocuklar da tiktok gibi uygulamalardan dolayı büyük zarar görüyorlar.
zira çocuklar ekranda gördükleri birçok şeyi yapma eğilimindeler.
çocuklar donmamış beton gibidirler. üzerlerine ne düşse iz bırakır. - haim jinott.

bu olay üzerine italya’da alınan karar ile birlikte tiktok’un 13’ün yaşın altındaki çocukların kullanmasına resmen yasak getirildi.
tiktok'un kurallarına göre kullanıcıların en az 13 yaşında olması gerekiyor. ama kayıt aşamasında 13 yaş altındaki birçok çocuk yaşlarını büyük gösterip üye oluyor.
italya ve diğer avrupa ülkelerinde aileler uyarılarak "çocukların tiktok’a girişinin engellenmesi" konulu kampanyalar başlatıldı.
günümüzde ebeveynler çocuklar ile ilgilenmek yerine tablet ve cep telefonu veriyor. çocuklar da tiktok gibi uygulamalardan dolayı büyük zarar görüyorlar.
zira çocuklar ekranda gördükleri birçok şeyi yapma eğilimindeler.
çocuklar donmamış beton gibidirler. üzerlerine ne düşse iz bırakır. - haim jinott.
devamını gör...
hipermetropi
hipermetroplar uzakta bulunan nesneye odaklanabilirler ancak yakında ki 100 ila 150 cm arasında bulunan nesneleri
görmek de sıkıntı çekerler.
özelikle okumak ve orta görüş alanı dediğimiz kısımda onlar için büyük bir sorun olabilir.
iki sebeple ortaya çıkar.
ilki genetik sebepler ki genetik noktada meydana gelen göz kusuru 2 yaş itibariyle belirlenebilir.
diğer sebebi presbiyopi olarak da bildirilebilir.
yaş ile ilgili olan göz kusuru,
50 ila 60 cm görüş aralığını kapsamakta olup özelikle 40 yaş ve sonrasında kendini hösterir.
bu kişiler okuma gözlüğü yada burun ucu gözlük kullanarak daha konforlu hayat sürebilirler.
yaş ile birlikte gözlerin odaklama becerisi değişir,
ancak merceklerle ileri derecedeki görüş problemi bile düzeltilebilir.
hipermetroplar da yakında bulunan nesneler bulanıktır.
bunun nedeni göz küresinin normalden daha kısa olması yada korneanın zayıf olmasıdır.
dışbükey mercek yakını görememe kusurunu düzeltmekte kullanılır.
ışığı göze ulaşmadan kırar,
böylece retinayı keskin bir görüntüye odaklar.
konveks lensler özünde taban tabana prizma sistemidir.bu nedenle konveks lense sonsuzdan(optik eksene) paralel gelen ışınlar, lensten geçtikten sonra bir odak noktasında birleşirler.
konverjan özellik gösterir yani ışığı toplarlar.
lense gelen ışınlar diverjan ise yani birbirinden uzaklaşarak geliyorsa lensten geçtikten sonra bu diverjan etki azalır veya diyoptrik güce bağlı olarak bir odak noktasında birleşir.gerçek ışınlar kesiştiği için; gücü pozitif diyoptri işareti (+)dır.
merkez kalınlıkları kenar kalınlıklarından büyüktür. bu özelliğinden dolayı konveks
lensler ince kenarlı lensler olarak da bilinir.
bir konveks lens gözden uzaklaştığında gücü artar, göze yaklaştığında gücü azalır.
hipermetropi ve prespiyopinin düzeltilmesinde kullanılır.
diyoptri değeri bütün meridyenlerde aynıdır.konveks lensten bir objeye bakarak sağa sola hareket ettirildiğinde;
görüntü, lensin
hareket yönünün tersi yönde hareket eder.
genetik faktörler sebebiyle meydana gelen hipermetropi göz kusuru;
6 ay dan ve 6 yaş a kadar 3 ayda bir düzenli kontrolleri yapmalı aktif diyoptri değerleri takip edilmelidir.

görmek de sıkıntı çekerler.
özelikle okumak ve orta görüş alanı dediğimiz kısımda onlar için büyük bir sorun olabilir.
iki sebeple ortaya çıkar.
ilki genetik sebepler ki genetik noktada meydana gelen göz kusuru 2 yaş itibariyle belirlenebilir.
diğer sebebi presbiyopi olarak da bildirilebilir.
yaş ile ilgili olan göz kusuru,
50 ila 60 cm görüş aralığını kapsamakta olup özelikle 40 yaş ve sonrasında kendini hösterir.
bu kişiler okuma gözlüğü yada burun ucu gözlük kullanarak daha konforlu hayat sürebilirler.
yaş ile birlikte gözlerin odaklama becerisi değişir,
ancak merceklerle ileri derecedeki görüş problemi bile düzeltilebilir.
hipermetroplar da yakında bulunan nesneler bulanıktır.
bunun nedeni göz küresinin normalden daha kısa olması yada korneanın zayıf olmasıdır.
dışbükey mercek yakını görememe kusurunu düzeltmekte kullanılır.
ışığı göze ulaşmadan kırar,
böylece retinayı keskin bir görüntüye odaklar.
konveks lensler özünde taban tabana prizma sistemidir.bu nedenle konveks lense sonsuzdan(optik eksene) paralel gelen ışınlar, lensten geçtikten sonra bir odak noktasında birleşirler.
konverjan özellik gösterir yani ışığı toplarlar.
lense gelen ışınlar diverjan ise yani birbirinden uzaklaşarak geliyorsa lensten geçtikten sonra bu diverjan etki azalır veya diyoptrik güce bağlı olarak bir odak noktasında birleşir.gerçek ışınlar kesiştiği için; gücü pozitif diyoptri işareti (+)dır.
merkez kalınlıkları kenar kalınlıklarından büyüktür. bu özelliğinden dolayı konveks
lensler ince kenarlı lensler olarak da bilinir.
bir konveks lens gözden uzaklaştığında gücü artar, göze yaklaştığında gücü azalır.
hipermetropi ve prespiyopinin düzeltilmesinde kullanılır.
diyoptri değeri bütün meridyenlerde aynıdır.konveks lensten bir objeye bakarak sağa sola hareket ettirildiğinde;
görüntü, lensin
hareket yönünün tersi yönde hareket eder.
genetik faktörler sebebiyle meydana gelen hipermetropi göz kusuru;
6 ay dan ve 6 yaş a kadar 3 ayda bir düzenli kontrolleri yapmalı aktif diyoptri değerleri takip edilmelidir.

devamını gör...
zeki müren'den bir şarkı bırak
alnına koyarken veda buseni
yüzüne bu türlü bakmayacaktın?
gelse de en acı sözler dilime
uçacak sanırım birkaç kelime...
bir alev halinde düştün elime
hani ey gözyaşım akmayacaktın?
hani ey gözyaşım akmayacaktın?
devamını gör...
dünyanın en değerli şeyi
zamandır. satın alınamaz, tekrarlanmaz, çoğaltılmaz ve geri döndürülemez.
devamını gör...
yazarların şu an dinledikleri şarkı
devamını gör...
balıkesir'de 17 yaşındaki çocuğun eşini öldürmesi
adı üstünde çocuk.
evliliği, adam öldürmeyi oyun sanıyorlar.
peki bunlar yaşanırken büyüklerin aklı nerede?
evliliği, adam öldürmeyi oyun sanıyorlar.
peki bunlar yaşanırken büyüklerin aklı nerede?
devamını gör...

