maneviyat dersinde hocam şöyle bir şey demişti : "maneviyat içinde iyimserliği de barındırır. insan için en elzem şeylerden biri de iyilik görmektir."
gerçekten de öyle. birilerinin hayatına damla kadar da olsa dokununca içim ilkbahara döner. gülüşümü yansıttığım yüzlerin gülüşünü görmek çekilen çoğu çileye bedeldir. bu yüzden çok" merhaba "geçti hayatımdan, bundan sonra da geçecek gibi..
devamını gör...

1849-1917 yılları arasında yaşamış ingiliz ressam.
roma'da doğmuş. ailesi sanatla ilgilendiği için erken yaşlarda kendini geliştirme fırsatı bulmuş, babasının stüdyosunda asistanlık yapmış.
1870'de londra'da kraliyet akademisi'ne kabul edildiğinde önce heykel üzerine çalışsa da daha sonra resim yapmaya başlamış. lawrence alma tadema ve frederic leighton etkilendiği ressamlardan.
hem neo-klasisizm hem ön raffaeloculuğun en önemli temsilcilerinden. döneminde de değer görmüş, kraliyet akademisi'ne üye seçilmiş ve bir çok ressamı etkilemiştir.

kendisi hakkında bir tanım yazmadan önce eserlerini uzun bir süre inceledim. çünkü araştırırken öğreniyorum ve uzun bir süredir hangi tabloyu beğensem kendisi karşıma çıkıyor. ben de peşine düştüm.
200'den fazla çalışması var, bunların bir çoğu bir yerlerde görmüş olabileceğimiz ve hikayesi olan eserler. eserlerinde homeros'tan, shakespeare'den esintiler görebilir, tarihi karakterleri ve mitleri bulabilirsiniz. tablolarının çoğu bir hikayeyi bize ustaca anlatıyor. galiba bu yüzden çok ilgimi çeken bir ressam.
tablolarında ana figür kadın genelde. circe gibi, cleopatra gibi, the lady of shalott gibi, lamia gibi güçlü kadınları ve onların hikayelerini anlatan tabloları var ve onları çok güzel resmetmiş. duru güzelliklerine, güzel yüzlerine ve elbiselerine, özellikle tablolardaki renklere bakmaya doyamıyor insan. daha nasıl öveyim.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel the soul of the rose (1908)
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel diogenes (1882)
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel the lady of shalott (1888)

bir kaç eserini tanım olarak girmiştim, onları da buraya bırakayım.
isabella and the pot of the basil
boreas
pandora'nın kutusu

tüm eserlerini incelemek isteyenler için buradan
kaynak
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

gök ekvatoru ile ekliptik düzleminin kesiştiği noktalardan biri. ilkbahar noktası olarak da bilinir.

görselde vernal equinox ile gösterilen kırmızı nokta koç noktasıdır:

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
(görsel, aero.iitb.ac. in'den alıntıdır.)
devamını gör...

balkonuma gelen martıyla konuşmak. evet kaçmıyor da şapşik şapşik bakıyor bana.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
t. yazarların kendilerine bile garip gelen huyları.
devamını gör...

t: söylediklerinin tam tersine riayet edilmesi gereken insan türü. genellikle anti-totemistlerdir, görmezden gelinmeleri gerekir. eğer söyledikleri iyi sonuçlar doğurursa kehanet konusunda otorite olurlar, kötü çıkarsa da "sen dedin diye olmadı" cümlesi suratlarına tokat gibi çarpılıp "p*şt" olarak yaftalanırlar. çevrelerince kötümser olarak addedilseler de kendilerini tam anlamıyla bir realist olarak tanımlarlar.

kabaca, "bu iş olur" der; olmaz, "olmaz" der; olur. üst seviye şom ağızlılar insanların canına bile kıyabilirler.

örnek olay:
derin kola çekirdek sohbetlerinde bir gün şom ağızlı bir insan* "agalar hayatlarımız biteviye, bari bizi üzecek bir şeyler olsa da duygu durumumuzda kıpırdanma olsa". aynı gece bir telefon gelir, "lan, kuzenim ölmüş".
bir başka örnek olay:
felsefi bir sohbet esnasında biri diğerine "agam, evlilik kesin değil mi?" diye sorar, "aynen kanka, kısmetse yazın dalgamıza bakacağız" diye cevap alır. ertesi günün sabahında bir mesaj gelir ansızın, "kanka, aldatıyormuş beni".
devamını gör...

adelet yerini bulmuştur, kadının yüzünden neler çektiğini okuyoruz, allah tekrar aynı acıları yaşatmasın.
özgürlük kadar güzel hiç bir şey yoktur.
devamını gör...

açıkcası kayınvalide ister uyumlu olsun, ister olmasın bence olmaması gereken bir durum.

evlenmenin mantığı çünkü sevdiğin kişi ile aynı alanda birebir bir hayat kurmak ve onunla kafana göre hareket etmek.yani mahremiyet ihtiyacından ötürü ailenin evinden ayrılıyorsun.

evlendikten sonra herhangi bir tarafın ailesi ile yaşamanın flört ederken sahip olduğun durumdan farkı yok bana sorarsanız .sevgiliyken sahip olduğun standartlara evlendikten sonra sahip olmaya devam ettiğinde bence evlenmenin tatlı bir yanı kalmıyor.

evde istediğin gibi hareket edemedikten sonra alyansın olsa ne olur? yine limitlisin, yine özgür değilsin.

böyle olmaktansa sevgili kalıp, her gece kendi odanda , kendi düzeninde uyumak daha mantıklı bence.en azından onlarca tantana olmadan ( düğün, ayrı ev, eşya vs) miss gibi dertsiz hayat sürersin.
devamını gör...

muhammed rasul allah.
devamını gör...

bu da mı dert olmuş?

bu arada; bildirim biriktirmekle ilgisi yok onun her zaman. biriktiren vardır belki, bilemem. bu kadar zararsız bir eylemden keyif alıyorsa bir insan, bırakın alsın. şu ülkede keyif alabilen varsa hâlâ bir şeylerden, bozmayın moralini.

ben biriktirmiyorum. aksine rahatsız oluyorum turuncu turuncu durunca, bakıyorum hemen.

3 ay girmedim, döndüğümde manzara buydu ve evet bu kadarına ben de şaşırdığım için ss almıştım:
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kıssadan hisse; bir süre sözlüğe girmediğinizde istemeseniz de birikiyor.

bunun dışında sabahları baktığımda en fazla 20-30 arası bildirim olur ama gün içinde 10'u pek geçmez sayısı. * fakat bundan keyif alıp almadığım üzerinde hiç düşünmedim. bildirim işte yahu! kapatınca hiç gelmiyor. ne yapacağız o zaman, kendimizi bir yerden mi atacağız?

bak ama, uzun yazıları okuyup oylayan olunca mutlu oluyorum yazdıklarım boşa gitmediği için. o ayrı...
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

dedikten sonra kendisi uçurulmuş olan yazar beyanı.

30 yaş üzeriydi herhal...
devamını gör...

"ne eksikse sen tamamla,
son derece yorgunum.
çok uykum var, öp beni,
öpersen ne güzel uyurum."

-ali lidar

bugün benim için koşturmacalı bir gündü. çok yoruldum gerçekten ve bu dizelerde de dediği gibi çok uykum var ve öpülseydim ne güzel uyurdum şimdi. bazen tabii olmuyor bu ve fark ettim ki yorgunluk sevdiğinizle konuşunca da geçiyor onun sesini duymak da yorgunluğunuzu geçiriyor ama işte ah... bir öpseydi beni şimdi, ne güzel uyurdum.
devamını gör...

bayram falan gelince hatırlatın başlığı tekrar canlandıralım,yoldaş benjamin üç beş bişey ateşler belki biz yazar dostlarına.
devamını gör...

doğu türkistan'da ve tibet'de, halka sırf kültürlerini yaşadıkları için kendilerine eziyet eden faşist bir tiranlık. cumhuriyet demeye bin şahit isteyen ülkedir.
devamını gör...

çikolatalı süt
devamını gör...

"hep kuzeyi gösteren bir pusula ibresi gibi, bir erkeğin suçlayan parmağı da mutlaka bir kadını işaret eder. her zaman. bunu aklından çıkarma, meryem.

khaled hosseini, bin muhteşem güneş
devamını gör...

dalıp gidersin öylece.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

köylü yağmur duasına çıkıyormuş, bektaşi'ye "sen de gel" demişler. baba erenler kalabalığa katılmış, yolda küçük tarlasının yanından geçerken elindeki sopayı tarlaya dikmiş, göğe bakarak:
- bizimki de burası, demiş.
duadan sonra bir yağmur bir yağmur; ortalığı seller basmış. bektaşi'nin tarlasında ne varsa sular almış götürmüş. bu manzarayı gören bektaşi, ellerini yukarı kaldırmış:
- kabahat sende değil, bu tarlayı sana gösterende...
devamını gör...

kek.
kekte gurme oldum.
başka bir alana geçmeye gerek yok.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim