kahkaha atarken gözden yaş gelmesi
bazen bir şey okursunuz. samimidir. gerçektir ve öldüresiye komiktir. yanaklarda bir serinlik ama mutlusunuzdur işte. çok sık olmaz.
devamını gör...
hıçkıra hıçkıra ağlamak
çok ağladım bugün.
çok.
bi sürü.
hiçbiri gözlerimden silinmeyecek.
çok.
bi sürü.
hiçbiri gözlerimden silinmeyecek.
devamını gör...
aşırı muhafazakarlığın kime ne yararı var sorunsalı
mevcut yönetime büyük faydası var.
zira adamlar gözünü açmış, okumuş ve değerlendirme yapmasını bilen insanları sevmiyorlar.
istiyorlar ki haline şükreden fakirler olsun hep, bizleri seçsinler istediğimiz gibi at oynatalım.
ne demiş aziz nesin;"%70'i gerizekalı olan bir ülkede en geçerli ticaret din tüccarlığıdır" boşa dememiş işte.
zira adamlar gözünü açmış, okumuş ve değerlendirme yapmasını bilen insanları sevmiyorlar.
istiyorlar ki haline şükreden fakirler olsun hep, bizleri seçsinler istediğimiz gibi at oynatalım.
ne demiş aziz nesin;"%70'i gerizekalı olan bir ülkede en geçerli ticaret din tüccarlığıdır" boşa dememiş işte.
devamını gör...
normal sözlük'ün özeti
gelsenize akış çarşaf gibi tam tanım girmelik. dalga falan yok.
devamını gör...
aspidistra
gordon para yasasına isyan etmiş bir adam. ailesi sınıf atlamak için gerekli parayı kazanabilecek tek varis olarak onu gördüğünden tüm eğitimi için ellerinden geleni yaparken bir yandan da onu bu durum için işleyerek yetiştirmiştir.
gordan ise iyi bir işte çalışıp paranın kölesi olmaktansa sefil işlerde az para ile çalışarak ruhunu özgürleştireceğine inanır.
ancak her şeyin yolu da paradır. sadakat bile para ile satın alınır. iyi bir iş hapishanesine razı olmadığından kadınlarla olan bütün ilişkilerine süreksizlik ve aldatma egemendir. paradan feragat etmek, kadından da feragat etmeyi getirir ona göre. ya para tanrısına hizmet edecek ya da kadınsız kalacaktır.
ona aşık olan rosemary'in sevgisini isterken de bir yandan onu kendinden uzaklaştırmak ister. çünkü ne kadar iyi bir insan olsa da rosemary'nin de bir gün onu yoksulluğundan dolayı aşağılayacağına inanır. bu yüzden katı, kıskanç bir bağımsızlıkla özsaygısını korumak için elinden geleni yapar.
kitabın adı da* sınıf atlama özentisindeki dar gelirlilerin bir statü göstergesi olan çiçeksiz bir zambak türünden gelir.
"insanoğlunun ve meleklerin diliyle konuşsam da, param olmadığından, ses üfleyen bir trompet ya da çınlayan bir çembalo konumundayım. geleceği görme, bütün gizemleri ve bütün bilgileri anlama yetim olsa da, dağları yerinden oynatacağıma inansam da param yoksa, bir hiçim. bütün varlığımı yoksulları doyurmaya adasam da, yakılmak üzere bedenimi sunsam da, param yoksa, bunların bana hiçbir yararı yok. para çok acı çeker, naziktir; para kıskanmaz; para kendini övmez, şişinmez, uygunsuz davranmaz, kendini düşünmez, kolay aldanma, kötü şey düşünmez; eşitsizlikten hoşlanmaz ama hakikatle coşar; her şeye katlanır, her şeye inanır, her şeyi umar, her şeye dayanır... ve şimdi, inanç, umut ve para hüküm sürmekte; bu üçü egemen ama içlerinde en yücesi, para."
gordan ise iyi bir işte çalışıp paranın kölesi olmaktansa sefil işlerde az para ile çalışarak ruhunu özgürleştireceğine inanır.
ancak her şeyin yolu da paradır. sadakat bile para ile satın alınır. iyi bir iş hapishanesine razı olmadığından kadınlarla olan bütün ilişkilerine süreksizlik ve aldatma egemendir. paradan feragat etmek, kadından da feragat etmeyi getirir ona göre. ya para tanrısına hizmet edecek ya da kadınsız kalacaktır.
ona aşık olan rosemary'in sevgisini isterken de bir yandan onu kendinden uzaklaştırmak ister. çünkü ne kadar iyi bir insan olsa da rosemary'nin de bir gün onu yoksulluğundan dolayı aşağılayacağına inanır. bu yüzden katı, kıskanç bir bağımsızlıkla özsaygısını korumak için elinden geleni yapar.
kitabın adı da* sınıf atlama özentisindeki dar gelirlilerin bir statü göstergesi olan çiçeksiz bir zambak türünden gelir.
"insanoğlunun ve meleklerin diliyle konuşsam da, param olmadığından, ses üfleyen bir trompet ya da çınlayan bir çembalo konumundayım. geleceği görme, bütün gizemleri ve bütün bilgileri anlama yetim olsa da, dağları yerinden oynatacağıma inansam da param yoksa, bir hiçim. bütün varlığımı yoksulları doyurmaya adasam da, yakılmak üzere bedenimi sunsam da, param yoksa, bunların bana hiçbir yararı yok. para çok acı çeker, naziktir; para kıskanmaz; para kendini övmez, şişinmez, uygunsuz davranmaz, kendini düşünmez, kolay aldanma, kötü şey düşünmez; eşitsizlikten hoşlanmaz ama hakikatle coşar; her şeye katlanır, her şeye inanır, her şeyi umar, her şeye dayanır... ve şimdi, inanç, umut ve para hüküm sürmekte; bu üçü egemen ama içlerinde en yücesi, para."
devamını gör...
telefonu kapatmak için üretilen bahaneler
karşı taraf fark ederse elde patlayacak bahaneler. bence direkt 'yeter bu kadar konuştuğun kapat telefonu' deyin gitsin. bu şekilde karşı taraf bir dahaki aramada kısa kesmesi gerektiğini anlayacaktır diye düşünüyorum. anlamazsa kandırmaya devam. o zaman ben de şu bahaneyi bırakayım; misafir geldi onlarla ilgilenmem gerek, sonra konuşuruz.
devamını gör...
metpamid
kafa yaptığı için arada satıştan çıkarılan, mide bulantısını anında kesen ilaç.
bulunca bir kaç kutu alın, bir kaç kez satışının yasaklandığına şahit oldum. *
bulunca bir kaç kutu alın, bir kaç kez satışının yasaklandığına şahit oldum. *
devamını gör...
şu an dinlenen şarkıdan bir cümle
alışıyor musun?
alışıyor mu kalbin benim eksikliğime?
unutuyor musun?
siliniyor mu yazdıklarım defterlerine?
alışıyor mu kalbin benim eksikliğime?
unutuyor musun?
siliniyor mu yazdıklarım defterlerine?
devamını gör...
baby driver
başrolünde sırf ansel elgort oynadığı için merakımdan açıp izlediğim film olur. 2017 çıkışlı aksiyon türünde bir filmdir.
konusu açılmışken ansel elgort'un diğer filmleri için;
(bkz: the fault in our stars) *
(bkz: divergent)
türkçeye "tam gaz" olarak çevrilen filmin büyük çoğunluğunu hırsızlık boyunca kulağında kulaklığı ve sürekli çalan müziği ile baby'nin muhteşem direksiyon şovu oluşturuyor.
ayrıca filmde de geçtiği için bana hey baby baby şarkı sözlerini hatırlatır sürekli.
"o iyi bir çocuk, direksiyon başında ise bir şeytan."
konusu açılmışken ansel elgort'un diğer filmleri için;
(bkz: the fault in our stars) *
(bkz: divergent)
türkçeye "tam gaz" olarak çevrilen filmin büyük çoğunluğunu hırsızlık boyunca kulağında kulaklığı ve sürekli çalan müziği ile baby'nin muhteşem direksiyon şovu oluşturuyor.
ayrıca filmde de geçtiği için bana hey baby baby şarkı sözlerini hatırlatır sürekli.
"o iyi bir çocuk, direksiyon başında ise bir şeytan."
devamını gör...
geceye cevabı olmayan bir soru bırak
düriye'nin güğümleri neden kalaylı?
devamını gör...
üzgünken yapılanlar
bildiğin üzgünsündür. film izlersin arka planda üzgünsün, arkadaşınla konuşursun, içersin, müzik dinlersin, spor yaparsın, çalışırsın, yemek yaparsın vs vs. hep arka planda kapatılmamış bir üzüntü sayfası vardır veri yiyordur alanı meşgul ediyordur.
zaman herşeyin ilacı derler ya doğrudur.
zaman herşeyin ilacı derler ya doğrudur.
devamını gör...
kış uykusu
izlediğim en iyi nuri bilge ceylan filmi.
tiratlar o kadar güzel ki, altyazısız izleme lüksüne sahip olduğum için çok şanslı hissediyorum kendimi.
tiratlar o kadar güzel ki, altyazısız izleme lüksüne sahip olduğum için çok şanslı hissediyorum kendimi.
devamını gör...
insan neden çocuk yapar sorunsalı
bir insanın ilk gününden itibaren büyüdüğünü, geliştiğini, değiştiğini, ona öğretebilmenin ve öğrenmesinin verdiği hazzı, onu sevmenin başka hiç kimseyi sevmekle kıyaslanamaz olduğunu görmek istediği için çocuk yapmıştır belki. dünya çok kötü evet. o dünyayı güzelleştirecek bir varlık olsun istemiştir.
ben mesela bugün bir sürü yazardan anneler günü mesajı aldım. sırf bunun için çocuk yaptım.
yeterki sorunsallarınız giderilsin
ben mesela bugün bir sürü yazardan anneler günü mesajı aldım. sırf bunun için çocuk yaptım.
yeterki sorunsallarınız giderilsin
devamını gör...
konstantinopolis
istanbul'un bir önceki ismidir. osmanlı'da uzunca bir dönem "kostantiniyye" şekliyle kullanılmaktaydı. ne yazık ki istanbul kelimesi de bunun bozulmuş halinden başka bir şey değildir. özde yine aynı olduğundan, bu kelimeyi de duyunca sinirlenmeye gerek yoktur. tıpkı:
ancyra - ankara
magnesia - manisa
kaisareia - kayseri vs. olunca sinirlenmediğimiz gibi.
ancyra - ankara
magnesia - manisa
kaisareia - kayseri vs. olunca sinirlenmediğimiz gibi.
devamını gör...
ketçap
domateslerin, çoğunun sandığının aksine, her zaman anahtar bir rol oynamamış olduğu sostur. kaynağımıza göre ketçap için ilk tarif ms 544'te çin'den (balık bazlı olan bu sos denizciler tarafından ke-tchup olarak anılırmış) geliyormuş ve "sarı balık, köpek balığı ve kefalın bağırsağı, midesi ve mesanesini" ve tüketilmeden önce 20 günlük bir inkübasyon sürecini gerektiriyormuş. ilkbaharda veya sonbaharda, bu kuluçka süresi 50 güne ve kışın 100 güne çıkıyormuş.
domatesi ketçaba ekleyenlerin ise amerikalılar olduğu tahmin ediliyor. domates ketçapının bilinen ilk yazılı tarifi 1812'de philadelphia'daki bahçıvanlık uzmanı james mease'den gelmiş. mease'nin tarifi baharat, brendi ve tabii ki "aşk elması" olarak adlandırdığı domatesleri içeriyormuş.
aynı zamanda 1834'te ohio'lu bir doktor olan dr. john cook bennett, "dispepsiden koleraya kadar hemen hemen her şeye" çare olan bir mucize olduğunu söylemiş. bunun sonucunda da domates ketçabı tarifleri yayınlanmış.
domatesi ketçaba ekleyenlerin ise amerikalılar olduğu tahmin ediliyor. domates ketçapının bilinen ilk yazılı tarifi 1812'de philadelphia'daki bahçıvanlık uzmanı james mease'den gelmiş. mease'nin tarifi baharat, brendi ve tabii ki "aşk elması" olarak adlandırdığı domatesleri içeriyormuş.
aynı zamanda 1834'te ohio'lu bir doktor olan dr. john cook bennett, "dispepsiden koleraya kadar hemen hemen her şeye" çare olan bir mucize olduğunu söylemiş. bunun sonucunda da domates ketçabı tarifleri yayınlanmış.
devamını gör...
truva savaşı
efsanevi truva kenti* dardanelles'e hakim bir konumda olduğundan jeopolitik olarak oldukça değerliydi, özellikle de denizci bir millet olan yunanlar için. ancak olay böyle basit bir stratejik hamleden ibaret değil.
peleus ve thetis'in düğününe karmaşa tanrıçası veya daimon'u eris hariç tüm olympos ahalisi davet edilmişti. kendisinin davetli olmayan tek kişi olduğunu öğrenen eris ise düğünü basmış ve "en adil olanınıza" diyerek ortaya bir altın elma fırlarmıştır. olympos'un en güzel adili olduğunu düşünen hera, athena ve aphrodite elmayı kimin alacağını tartışırken, zeus ise hermes'e emir vererek bu üç tanrıçayı truva prensi paris'e götürmesini ve kararı onun vermesini emretmiştir. kendi halinde keçi güderken bu üç tanrıçayı karşısında gören paris ise karar vermekte zorlansa da, aphrodite'nin kendisine dünyanın en güzel kadını olan helene'yi vereceğini duyunca altın elma'yı ona vermiş ve ardından olaylar gelişmiştir.
rüşveti kabul etmesi neticesinde kendisine aşık olan sparta kralı menalaus'un eşi helene'yi kaçıran paris, rakibinin eline direkt olarak bir casus belli vermiştir. yunanların, yani akhaların bu pis harekete cevabı menalaus'un ağabeyi miken kralı agamemnon komutası altında tüm koloni ordularını toplayıp bin gemi ve elli bin hoplit ile truva kentini kuşatmak olmuştur.
savaşın başında zeus diğer tüm olymposlulara insanların işine karışmayı yasaklasa da, tanrı ve tanrıçalar böylesi bir tantanayı kaçırmak istemeyip zaman zaman bizzat savaş alanına inmişlerdir. apollo, artemis, ares ve aphrodite truvalıların yanında savaşırken; athena, hera, hephaistos ve poseidon akhaların tarafını tutmuşlardır. ilyada'yı okuyanlar sefere çıkmadan önce akhaların denizleri ve rüzgarları sakinleştirmesi için agamemnon'un kızı iphigeneia'yı poseidon'a kurban ettiğini, filmi izleyenler ise truva kıyılarına çıkan akhilles'in apollo heykelinin başını kırarak tanrının gazabını üstüne çektiğini hatırlayacaklardır.
olymposluların müdahalesi sonucu belki de kısa bir sürede bitebilecek olan kuşatma tam on yıl sürmüş, sevgilisi patroklos hektor tarafından öldürülünce akhilles savaştan çekilmiş ve sonra güç bela ikna edilerek geri dönmüş, truva prensi hektor'u düelloda öldürmüştür. bu düelloda athena akhilles'in, aphrodite ve apollo ise hektor'un yanında dövüşmüştür.
hektor ve aias* gibi iki tarafın da yenilemez kahramanlarını kaybettiği on yılın sonunda şehrin düşmeyeceğini anlayan akhalar tası tarağı toplayıp geri çekilecekken, tanrılar kurnaz odysseus'un aklına bir fikir sokar. akhalar devasa bir tahta at yapar, donanma truvalıların kutsal saydığı bu hayvanı athena'dan bir armağan olarak bırakıp geri çekilir. truvalıların tartışması sonucu atın şehre alınması kararı çıkar ve bu şehrin sonu olur. truvalılar kutlamalarda sarhoş olduktan sonra atın içine gizlenmiş olan akhalar kentin kapılarını açar ve geri dönen ordu kentin altını üstüne getirir. bu sırada savaştan önce savaşta öleceği kehanet edilen akhilles prens paris tarafından öldürülür. kentten sağ kaçabilenler ise truvalı aeneas önderliğinde ve poseidon'un kol kanat germesiyle çeşitli maceralar yaşadıktan sonra roma'ya yerleşip romalıların ataları olurlar. hatta büyük constantinus, yeni roma'yı kurmak istediğinde ilk olarak truva'ya gelir ve şehri inşa etmeye başlar, ancak tanrı rüyasında girerek şehri bizantion kentinde kurmasını söyler ve böylece nova roma constantinopolitana çanakkale değil istanbul olur.
düzeltme: özür dilerim, akhilles'in savaştan çekilme sebebi kölesi briseis'in agamemnon tarafından alınması, patroklos'un öldürülmesi ise tekrar savaşa dahil olma sebebi.
peleus ve thetis'in düğününe karmaşa tanrıçası veya daimon'u eris hariç tüm olympos ahalisi davet edilmişti. kendisinin davetli olmayan tek kişi olduğunu öğrenen eris ise düğünü basmış ve "en adil olanınıza" diyerek ortaya bir altın elma fırlarmıştır. olympos'un en güzel adili olduğunu düşünen hera, athena ve aphrodite elmayı kimin alacağını tartışırken, zeus ise hermes'e emir vererek bu üç tanrıçayı truva prensi paris'e götürmesini ve kararı onun vermesini emretmiştir. kendi halinde keçi güderken bu üç tanrıçayı karşısında gören paris ise karar vermekte zorlansa da, aphrodite'nin kendisine dünyanın en güzel kadını olan helene'yi vereceğini duyunca altın elma'yı ona vermiş ve ardından olaylar gelişmiştir.
rüşveti kabul etmesi neticesinde kendisine aşık olan sparta kralı menalaus'un eşi helene'yi kaçıran paris, rakibinin eline direkt olarak bir casus belli vermiştir. yunanların, yani akhaların bu pis harekete cevabı menalaus'un ağabeyi miken kralı agamemnon komutası altında tüm koloni ordularını toplayıp bin gemi ve elli bin hoplit ile truva kentini kuşatmak olmuştur.
savaşın başında zeus diğer tüm olymposlulara insanların işine karışmayı yasaklasa da, tanrı ve tanrıçalar böylesi bir tantanayı kaçırmak istemeyip zaman zaman bizzat savaş alanına inmişlerdir. apollo, artemis, ares ve aphrodite truvalıların yanında savaşırken; athena, hera, hephaistos ve poseidon akhaların tarafını tutmuşlardır. ilyada'yı okuyanlar sefere çıkmadan önce akhaların denizleri ve rüzgarları sakinleştirmesi için agamemnon'un kızı iphigeneia'yı poseidon'a kurban ettiğini, filmi izleyenler ise truva kıyılarına çıkan akhilles'in apollo heykelinin başını kırarak tanrının gazabını üstüne çektiğini hatırlayacaklardır.
olymposluların müdahalesi sonucu belki de kısa bir sürede bitebilecek olan kuşatma tam on yıl sürmüş, sevgilisi patroklos hektor tarafından öldürülünce akhilles savaştan çekilmiş ve sonra güç bela ikna edilerek geri dönmüş, truva prensi hektor'u düelloda öldürmüştür. bu düelloda athena akhilles'in, aphrodite ve apollo ise hektor'un yanında dövüşmüştür.
hektor ve aias* gibi iki tarafın da yenilemez kahramanlarını kaybettiği on yılın sonunda şehrin düşmeyeceğini anlayan akhalar tası tarağı toplayıp geri çekilecekken, tanrılar kurnaz odysseus'un aklına bir fikir sokar. akhalar devasa bir tahta at yapar, donanma truvalıların kutsal saydığı bu hayvanı athena'dan bir armağan olarak bırakıp geri çekilir. truvalıların tartışması sonucu atın şehre alınması kararı çıkar ve bu şehrin sonu olur. truvalılar kutlamalarda sarhoş olduktan sonra atın içine gizlenmiş olan akhalar kentin kapılarını açar ve geri dönen ordu kentin altını üstüne getirir. bu sırada savaştan önce savaşta öleceği kehanet edilen akhilles prens paris tarafından öldürülür. kentten sağ kaçabilenler ise truvalı aeneas önderliğinde ve poseidon'un kol kanat germesiyle çeşitli maceralar yaşadıktan sonra roma'ya yerleşip romalıların ataları olurlar. hatta büyük constantinus, yeni roma'yı kurmak istediğinde ilk olarak truva'ya gelir ve şehri inşa etmeye başlar, ancak tanrı rüyasında girerek şehri bizantion kentinde kurmasını söyler ve böylece nova roma constantinopolitana çanakkale değil istanbul olur.
düzeltme: özür dilerim, akhilles'in savaştan çekilme sebebi kölesi briseis'in agamemnon tarafından alınması, patroklos'un öldürülmesi ise tekrar savaşa dahil olma sebebi.
devamını gör...
kedilere özgü gariplikler
yerden yüksekte duran bir cismi sebepsiz yere, gözüme baka baka itmesi.
devamını gör...


