nazım hikmet ran şiiri ile ali kocatepe bestesinin birlesmesiyle, girtlaga gemici dugumu atan eser.
zamaninda o ses türkiye'de yarisan emre sertkaya soylediginde yeniden gundeme gelmisti.

--- alıntı ---
geçip gitmiş günler gelin
rakı için sarhoş olun
ıslıkla bir şeyler çalın
geberiyorum kederden

ilerdeki güzel günler
beni görmeyecek onlar
bari selam yollasınlar
geberiyorum kederden

başladığım bugünkü gün
yarıda kalabilirsin
geceye varmadan yahut
çok büyük olabilirsin
--- alıntı ---

birden fazla soyleyeni var; hepsi etleri lime lime ediyor soylerken ama bana gore en buyuk okuzu ahmet aslan oturtuyor. adam oyle bir giriyor ki sarkiya; minik minik ignelerin hepsi, ayni anda zipkin gibi saplaniyor vucuda, kalkamiyorsun yerinden.

ahmet aslan oturtmasi

bunlar da bonusu;
nukhet duru oturtmasi
athena oturtmasi
devamını gör...

neden ağlıyor anlamadım ama saçma bir şekilde rahatlama getirdi. ağlamak rahatlattığı için bazen bende ağlamak istiyorum ama olmuyor.
not: kendisi doktordur uzunca bir zamandır uzmanlık sınavlarına hazırlanıyordu ondan olabilir.
devamını gör...

jose saramago körlük
dostoyevski yeraltından notlar
albert camus yabancı
bonus: franz kafka dönüşüm
devamını gör...

her gün bir şey daha biter, giderek acı vermez biten şeyler.
sertab erener
devamını gör...

evet çok seviyorum bunu ahali! belki normalde o insanın son tanımlarına bu tanım havuzunda rastlamayacağım ve o güncel tanımları asla okumamış olacağım. bu sebeple gelen bildirimle hemen acımasızca profile dalarım ve de tanımları elek ederim. hakkım olan 5 tanesini de illa bulup beğenirim. sakın demeyiniz ki bir beğeni attık hemen seriledi, inanın yok efenim o parmacıklarınızdan çıkan tanım ları okuyorum itina ile öyle beğeniyorum. ha ufak bir itiraf, şiir pek tarzım olan bir tür değil belki o tanımlarınızı bazen atlıyor olabilirim o kadar.(bkz: swh)
devamını gör...

yabancılarda, özellikle anglo sakson taraflarından insanlarda türklerde komik buldukları şey türklerin aşırı kasıntı, kendine sürekli bir kimlik çizmeye çalışan imajıdır. özellikle yurtdışına gittiğinizde türklerin çoğunluklu olduğu yerlere ; elit bir zümre veya bir varoş dönerci mahallesi olsun fark etmez ; baktığınızda daima ortak nokta olarak "biz böyleyiz" "biz buyuz", "bizim şöyle büyük bir benlik duvarımız var" tarzı kasıntı, yapmacık, iğreti hareketleri ve ilkel komünalleşme eğilimleri olduğunu göreceksiniz. ingilizce konuşup yabancılarla temel düzeyde dahi anlaşmaya çalışırken bile ; kendisine ilkokuldan itibaren aşılanan mükemmel olma, dik durma, hata yapmama gibi insanlıktan çıkma katı süperego zehrinin etkileri davranışlarında kolayca görülebilir türklerin. hani şu meşhur cem yılmaz esprilerinde olduğu gibi, tabi o biraz abartır ama aslında bu şakalarının trajik bir gerçekliği de var: maalesef türkiye özellikle ingilizce konuşulan memleketler ve insanlarına karşı ciddi bir aşağılık psikolojisiyle yetiştirilmektedir.

kural tanımazlık, kabalık gibi özellikler zaten araplarla karıştığımızdan beri genlerimize işlenen şeyler olduğu için onlar fix, onlara girmiyorum bile.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

(bkz: napoleon on the bellerophon)
bakınız
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

mesut süre'nin canımız, ciğerimiz, emektar radyo programı.
podcast halini çok daha beğendiğim radyo programı olmaktadır kendileri. akmayan sorularla akmayan cevapları dinlemek çok yorucu oluyordu. simdi her saniyesi dolu dolu. podcast sohbetleri haline evrilmiş olan spotify de bulunan şekliyle yayınlanan bölümleri çok daha eğlenceli, çok daha keyifli. eminim eski rabarbacılar bunu pek beğenmeyecekler, eski tadını alamadıklarını söyleyecekler ama şahsen böylesi çok daha dolu dolu ve çok daha eğlenceli.

anlatan adam, barış akyüz, ilker gümüşoluk, cem işçiler, zeynep atakül, buse durak gibi isimlerin konuk olduğu ve çiçek gibi bölümlere sahip olan, dinledikçe insana neşe veren bölümlere sahip bir program bence bu. şahsen ben tüm podcast bölümlerini dinleyip eskiden de fırsat buldukça rabarba dinleyen biri olarak bu podcastlerden çok keyif aldım. daha dolu dolu ve daha nitelikli sohbetler daha keyifli diyaloglar ile donatılmış gibi geldi bana. mesut süreyi de ilişki testi ile de severek takip eden biri olarak günün stresinden sıyrılmak isteyenlere bu rabarba podcastlerini şiddetle tavsiye ediyorum efendim.

odamdayım, kafamda türlü düşünceler, içimde abuk subuk meselelerle ilgili sıkıntılar, işimle ilgili tatminsizlik ve kararsızlıklar, özel hayatımdaki bütün saçmalıklar, yıllardır gelmeyen fenerbahçe şampiyonluğu, insanlardan bıkmışlık. bu podcastleri açıyorum ve kafam bir dağılıyor ki anlatamam. dinleyiniz ve dinletiniz dostlar.
devamını gör...

savaşlarda okların kullanıldığı zamandan gelme bir işaret olup basitçe şöyle açıklanabilir; okçuların orta parmakları ok atmaktan koptuğunda karşı okçu orta parmağını gösterip “ben devam edebiliyorum şimdi boku yedin” dediği harekettir.
devamını gör...

doğurma çağındaki genç kadınların tümörüdür. genellikle tek taraflıdır.
androjen salgılayıp maskülen etkiler yapar.
leydig hücreli tümörlerde reinke kristalloidleri bulunur.
devamını gör...

o bölümü ben de izledim. dun gibi aklımda. hatta yemek yiyordum, bir anda ağzım açık kalmıştı, çocuk halimle " ne oluyor yaa " diye kalakalmıştım.
devamını gör...

ıssız bir adada kalakalmak gibidir.

etrafına bakarsın. arkadaşlarına, ailene gereken önemi verememişsin. çevrendeki insanlardan bir tık uzaklaşmışsın. sevgilin ve sen yetiyordur çünkü. her şeyin farkına yavaş yavaş varırsın. gerçekten sevdiysen uzun süre içinde kalacak bir sızı olur. onla beraber gittiğiniz yerlerde gözler onu arar hep. hatta ruh hastası olursanız arkadan ona benzetip koşar adım gidip yüzüne bakmaya çalışırsınız.(ben değil bir arkadaşım, yerseniz tabi)

neyseki tamamen bitti gitti bende. ama çok zor günlerdi. sevmeye tövbe ettirir insanı uzun ilişki sonrası günler.
devamını gör...

günaydın sözlük...

ama öyle, sol elinde kahve kupası, sağ elinde cep telefonu, ön kamera açık ve kolu sevgiliye uzanmış gibi günaydın 'sıtori'si atan instagram fenomeni gibi; kamera arkası koşturmacalı, doğal gibi görünmek için çok fazla efor sarfedilmiş, buna rağmen o doğallığın yakalanamadığı, alttan link kaydırmalı falan bir günaydın değil elbette...

böyle, mesai haftanızın son günü, erken çıkışı kapmışsınız, gün bir an önce 'vıjjjjjt' diye geçip gitmiş de, saat birden 17:00 olmuş gibi, bu sıcak temmuz cumasında en yakın pub'a kendinizi atıp, koca bir arjantin bardakta 50'lik fıçı bira söylemişsiniz de, sıcaktan terlemiş o buz gibi bardağı tutup koca bir yudum almışsınız gibi bir günaydın...

sanal değil, reel bir günaydın...
tuzlu fıstıklı, patates ve sosis kızartmalı bir günaydın...
devamını gör...

dünyada herşey için; medeniyet için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit ilimdir, fendir.
ilim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir"
devamını gör...

evde şenliklerle kutlanmaya başlandı.önce cadılar bayramı gibi çılgın,ürkütücü ve gotik objelerimizi kapılarımızın bahçelerimizin önüne koyacağız sonra kendimize özgü danslarla bayramımızı taçlandıracağız.
devamını gör...

doğada saf halde veya başka cisimlerle bileşik olarak da bulunabilen elementtir.
devamını gör...

popüler olmak için saçma saçma yapmadığımız ve arkadaş toplamadığımız için herkese enseye tokat gote saplak modunda gezmediğimiz için düzgün fikirlerimizi yazabiliyoruz ve bizim amacımız gercek fikirler paylaşmak ama popüler olanlar öyle mi onlar bok yazsa favlayıp beğenecek olduğunuz icin ego tatmincisi olmaktan ileri gidemezsiniz bebeklerim kendinize bunu yapmayın öptüm
devamını gör...

upuzun ama her bir dizesi mükemmel olan cemal süreya şiiridir. okusanıza!*

kahkaha kesin bir sınırdır senin sesin için;
geçmezsin kahkahaya.
bu da gülümsemeyi,
senin tapulu malın yapar.
gülmek sende
gülümsemenin bir noktada taşkınlığı
oluyor daha çok.
bu bakımdan gülümsemenin
bütün öğelerini de birlikte getiriyor.
iş bu kadar da değil,
yeni bir takım öğeler de getiriyor.
ılıktır senin sesin.
güvenli olmaktan çok güven uyandırıcıdır.
konuşurken kimseyi dinlememene ne diyeceğiz peki?
buna karşılık sözcükleri sakıngan sakıngan kullanman var,
ona ne diyeceğiz?
alırken suçsuz, verirken duyarlı bir ses.
en büyük modaevini yönetecek olsa
sinirli tonlar kazanacağına
muhakkak nazarıyla bakılabilecek,
ama söz gelimi,
hiçbir belediye başkanı olamayacak bir sese.
sanırım, bakışlarla
sesler arasında bir bağıntı kurulabilir.
belki de yanlıştır bu varsayım.
ama doğru olsa,
senin sesinle bakışın arasında bir paralellik,
hatta bir özdeşlik olduğu görülebilir.
daha doğrusu sendeki bu özdeşlik
böyle bir varsayıma itiyor kişiyi.
kim bilir,
başka belirtiler gibi,
bakış ve ses de
aynı ruhun değişik planlardaki görünümleridir
belki de.
ruhun, özdeş yönlerini denediği
organlar olabileceği gibi,
çelişkin yönleriyle
belirdiği organlar da vardır.
olabilir.
söz bitince senin sesin de biter;
oysa
sözü tüketen sesler vardır;
söz tükenince de
sürüp giden sesler vardır;
söz tükendikten
sonra başlayan sesler vardır.
senin sesin sözle özdeş.
çığlık değil, düşünce senin sesin.
ama etin, kemiğin malı olmuş bir ses.
ömründe bir iki kez büyük ihanete dadanmak isteyebilir bu ses.
küçük ihanetler onun düşünceyle kurduğu ilkeleri aşmaz, aşamaz.
ah! razı olma sevgilim,
katıl.
katıl ama razı olma.
biraz da kendinden memnun bir ses.
en büyük eleştiriyi, yadsımayı son anda yaparsın sen:
sanırım sende bulduğum en doğru gözlem bu.
oysa eleştiriyi son anda yapmak,
razı oluşun ta kendisidir.
korkaklıktır da.
şu var:
fotoğraf çektirmek için yan yana getirilmiş iki nesne değiliz biz
güvercin curnatasında yan yana akan iki güverciniz
mesafeler birleştirdi bizi bir de sözler
razı olma hiçbir sessizliğe
biliyorsun seni seviyorum
pencereden bakmayı
öğreteceğim sana
sesin
balkona asılı çamaşırmışcasına
havalansın, havalansın dursun
sokakta değil balkonda;
dışarı çıktığın zaman
romanını yastığın altına sakla;
şiirini mutfağa koy
boş bir deterjan kutusu vardır nasıl olsa,
öykünü yanına alabilirsin elbet
müziğini de, resmini de
niçin güvenmiyorsun bana?"
devamını gör...

gülerek başlayıp, ağlayarak bitirdiğim yayın.
koskoca yayının tek cümle özeti şudur benim için; "iyi ki varsınız canım portakallar!"
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim