güne bir söz bırak
büyük üstad ozan güvenin meşhur sözüdür.
--- alıntı ---
kaç yaşındasın sen kaç yaşındasın sen bi dakka kaç yaşındasın sen hayır kaç yaşındasın sen kaç yaşındasın sen bana yaşını söyle hayır yaşını söyle bana kaç yaşındasın sen hayır kaç yaşındasın sen kaç yaşındasın söyle kaç yaşındasın sen.
--- alıntı ---
--- alıntı ---
kaç yaşındasın sen kaç yaşındasın sen bi dakka kaç yaşındasın sen hayır kaç yaşındasın sen kaç yaşındasın sen bana yaşını söyle hayır yaşını söyle bana kaç yaşındasın sen hayır kaç yaşındasın sen kaç yaşındasın söyle kaç yaşındasın sen.
--- alıntı ---
devamını gör...
her sabah günaydın mesajı göndermek
ne için yapıldığı çok önemlidir,
her sabah göndermesi gerektiği için değilde, sabah uyandığında "ilk" aklına gelen sen olduğun için, ilk yapmak "istediği" şey "senininle konuşmak" olduğu için yapıyorsa, mesajla veya arayıp, bir şekilde temas etmeden duramıyor demektir,
ki bu da dünyanın en güzel şeyidir...
gününe böyle başlayan bir insan, yorulurmu, kavga edermi o gün, o mesajı göndermek değil mesele, her gün göndermek istemek...
her sabah göndermesi gerektiği için değilde, sabah uyandığında "ilk" aklına gelen sen olduğun için, ilk yapmak "istediği" şey "senininle konuşmak" olduğu için yapıyorsa, mesajla veya arayıp, bir şekilde temas etmeden duramıyor demektir,
ki bu da dünyanın en güzel şeyidir...
gününe böyle başlayan bir insan, yorulurmu, kavga edermi o gün, o mesajı göndermek değil mesele, her gün göndermek istemek...
devamını gör...
geceye bir şarkı bırak
massive attack- teardrop
devamını gör...
klasik müziği sıkıcı bulan insan
kaliteli müzikten keyif almıyor olabilir. avm müzikleriyle devam etsindir.
devamını gör...
kişilik doğuştan mı gelir çevreden mi edinilir sorunsalı
ikisinin karışımı olup talihi de es geçmemek lazım.
devamını gör...
bir kişide koronavirüsün iki varyantına birden rastlanması
artık umrumda değil. isterse insan formuna girsin korona. 2 yıl oldu. ömür boyu korona konuşmak istemiyorum.
devamını gör...
türkiye'de devlete kapağı atanın yan gelip yatması
turgut özal'ın söylediği ''benim memurum işini bilir'' sözünden sonra sayıları daha da artan büyük bir kitledir. en azından büyüklerimden duyduğum, okuduğum ve anlamaya çalıştığım kadarıyla daha öncesinde bu tür bir yan gelip yatma mevzusu bu kadar sık görülen bir şey değilmiş.
devamını gör...
10 aralık 2020 twitter'da selahattin demirtaş onurumuzdur tagının gündeme oturması
selahattin demirtaş onurum falan değildir, lakin haksızlığa uğradığını da söylemezsem samimiyetimi kaybetmiş olurum. demirtaş'ın pkk ile olan bağı şu an ülkeyi yönetenlerden fazla değildir. demirtaş'ın şu an tutulduğu dosyalar tutukluluk gerektiren dosyalar değildir, zaten hakkında verilmiş mahkûmiyet kararı yok. hukuksuz olarak tutulduğunu biraz araştırırsanız, yapılan hukuk oyunlarıyla, anlık dosya kapama dosya açmalarla nasıl yapıldığını görürsünüz. selahattin demirtaş ın kesinlikle katılmayacağım, katılamayacağım söylemleri vardır, ek olarak da şöyle bir gözlemim vardır. bu adam doğudaki bir sürü insandan apo algısını silmeye başlamıştı. insanlara politika ile istediklerini söyleyebileceğini göstermişti. terörün silahla bitme ihtimali yok arkadaşlar. bu bir ideoloji meselesi ve demirtaş bu konuda yardımcı olma ihtimali olan biriydi. ama ülkeyi yönetenler ülkenin selametini değil, kendilerini düşündükleri için potansiyel rakip gördüklerini her türlü düşürme peşindeler. selahattin i içeri tıktılar terör mü bitti, pkk ülkeden mi çekildi, noldu? şimdi kendileri terör estiriyorlar, pkk ya propaganda yapacak malzeme veriyorlar.
neyse adalet önemli.
teşekkür ederim, istediğiniz gibi linç edebilirsiniz, saygılar.
neyse adalet önemli.
teşekkür ederim, istediğiniz gibi linç edebilirsiniz, saygılar.
devamını gör...
yoldaş benjamin franklin'in sözlüğü bırakması
arkadaşlar yoldaşla bu konu hakkında konuştuk sözlüğü 5 tl’ye eskiciye satmış.
devamını gör...
fyodor dostoyevski isimli şahsın borcumu 4 aydır ödememesi rezaleti
fyodor dostoyevski'yi bu gevşek davranışından dolayı kınıyorum. yeni yazar arkadaşımız maşallah şeref düzyatanlar olma yolunda ilerliyor kendisini tebrik ediyor ve "en işten" dileklerimle kutluyorum.
devamını gör...
rusya denince akla gelenler
150 milyon nufusu ile dünyanın en büyük yüzölçüme sahip ülkedir.
12 farklı saat dilimine sahiptir.
kimi bölgesi akdeniz kışı geçirirken, kimi bölgede ise yıl'ın 9 ay'ı kar vardır.
komünizm geçmişli kapitalizmi iliklerine kadar yaşar.
insanı çok okur ve bilgilidir, kibar ve asabidir, verilen söze değer verilir yalan aldatmadan beter sayarlar.
8 saatten fazla çalışmazlar, çalıştıramazsınız.
yaşlıları kapitalist düzenli iktidarın yetersiz ilgisinden ötürü, putin den nefret eder, aksine gençleri putine hayrandır.
votkası meşhurdur, kızları güzeldir, erkekleri %50 (öküzlerden özür dileyerek) tam öküz ve ilgisizdir.
sonsuz ormanı ve her yerde naturel doğası mevcut olup, her semt, ilçe ve köyde mutlaka doğal veya yapay göl mevcuttur.
avrupa hayranı orta asya duşmanı, kindar bir millettir.
12 farklı saat dilimine sahiptir.
kimi bölgesi akdeniz kışı geçirirken, kimi bölgede ise yıl'ın 9 ay'ı kar vardır.
komünizm geçmişli kapitalizmi iliklerine kadar yaşar.
insanı çok okur ve bilgilidir, kibar ve asabidir, verilen söze değer verilir yalan aldatmadan beter sayarlar.
8 saatten fazla çalışmazlar, çalıştıramazsınız.
yaşlıları kapitalist düzenli iktidarın yetersiz ilgisinden ötürü, putin den nefret eder, aksine gençleri putine hayrandır.
votkası meşhurdur, kızları güzeldir, erkekleri %50 (öküzlerden özür dileyerek) tam öküz ve ilgisizdir.
sonsuz ormanı ve her yerde naturel doğası mevcut olup, her semt, ilçe ve köyde mutlaka doğal veya yapay göl mevcuttur.
avrupa hayranı orta asya duşmanı, kindar bir millettir.
devamını gör...
sözlüğü hep akıştan takip etmek
hem görevim gereği hem de daha çeşitli şeyler gördüğüm için hep akıstayım. ayrıca gündeme girince bir buhranlar basıyor beni, gelecek için olan umudumu kaybediyorum. akış güzeldir dostlar, akışı sevin.
devamını gör...
kutsal isyan
hasan izzettin dinamo'nun milli mücadele yıllarını detayları ile aktardığı 8 ciltlik (5 cilt olarak yeniden basılmıştır) romanı. 1918 kasımının cumayı cumartesiye bağlayan gecesinde enver paşanın kaçışı ile başlıyor roman. her şeyin gerçek olduğu bir kurgu tezatlığı okurken insanın hem geçmişe detaylı bir yolculuk yapmasını sağlıyor hem de günümüzde içi boşaltılmış olan pek çok kavramın o yıllarda bir şeyler ifade etmesinin altında eziyor. tarihin gerçek figürleri öyle güzel resmediliyor ki hasan izzattin dinamo tarafından, onlarca karakter ve isim bulunsa bile sanki gerçekten her yüzü görmüş herkes ile tanışmışım gibi kafam karışmamış yabancılık çekmemiştim okurken. dinamo bana bizanslı vakanüvis leo the deacon'u anımsatıyor bu eserden ötürü çünkü deacon kendi gözlemleri üzerinden tarihi aktarmaya gayret etmiş, içinde bulunmadığı bir savaşı pek yansıtmamıştı tarihi yazarken. hasan izzettin dinamo deacon gibi tarihi tamamen kendi gözlemleri ve analizleri ile hikayeleştirip oldukça akıcı bir dil ile aktarıyor. tarihi figürlerin bakış açısından olayları aktarırken mümkün mertebe sebep-sonuç ilişkisi kurup ruh hallerini tasvir ediyor ve bu durum gerçeğe en yakın olanı okuyucuya sunmasına olanak sağlıyor. mustafa kemal atatürk'ün hayatına dair ve savaş yıllarında yaptığı zekice, kararlı ve yerinde hamlelerini; yaşadığı zorlukları, yapılan fedakarlıkları daha detaylı ve gerçekçi bir biçimde okuma olanağına da sahip oluyor okuyucu aynı zamanda. kıymeti bilinmemiş, göz ardı edilmiş muhteşem bir eser. devamında hasan izzettin dinamo kutsal barış adında 7 ciltlik (4 cilt olarak yeniden basılmıştır) bir eser daha yazıp yayımlıyor aynı zamanda. "bu sağır ve dilsiz insan kalabalığından hangi yaşatan umuda yönelebilirdi?" sorusunun cevabı niteliğinde okunması gereken bir eser.
hele softalığa, gericiliğe karşı ateş püskürüyorlardı. gericilerin, her türlü ilerlemenin ve gelişmenin önünü kestiğini ve eski düzeni, istibdadın her biçimini desteklediklerini yakından biliyorlardı. yarın da ilk safta karşılarına çıkacak en azılı düşmanların bu gericilik ve gericiler olacağını da seziyorlardı. s.379
dayanmak, dayanmak, bütün memleketin üzerine yürüyen karanlık felaket dalgalarına karşı dayanmak gerek. her şeyi yitirmedik daha! her şey yitmedi. s.26
enver paşa: "sizin için orduda daima vazife mevcuttur.fakat sofya ataşemiliterliğinde kalmanız daha mühimdir."
mustafa kemal: "vatanın müdafaasına ait fiili vazifelerden daha mühim ve ulu vazife olamaz.arkadaşlarım ateş hatlarında bulunurken ben sofya'da ataşemiliterlik yapamam! " s.488
vahidettin, bu çok önemli öneriden çok hoşlanmıştı. onun istediği de bundan başkası değildi. osmanlı tahtını rakipsiz olarak , tıpkı dedeleri, fatih, yavuz,kanuni gibi yönetmek biricik düşüncesi, idealiydi. ne var ki henüz güçsüzdü. ortamsızdı, örgütsüzdü. talat'la enver'in üzerine bindikleri ittihat ve terakki ejderhası, onu bir lokmada yutabilirdi. enver'i başkumandan vekilliğinden kaldırıp atmak , bütün ordunun dizginini eline almak, çok şanlı bir davaydı. yalnız bunun kurmay başkanlığına mustafa kemal'i getirmek de aynı tehlike ile baş başa kalmak, burun buruna gelmekten başka neydi ki? mustafa kemal, askerlik bilgisi ve görüşüyle, yüksek zekâsı ve seçkin kişiliğiyle onun silik varlığını ezecek, meydandan silecek ve yerine o geçecekti. bu tehlikeyi düşünüp durmasa mustafa kemal onun için çok sağlam payanda direklerin den biri sayılırdı. s.111
enver paşa,onu (atatürk) gölgelemek için çanakkale'nin en kötü savaş bölgesine vermişse de o,burada çanakkale destanının altın sayfalarını yaratmış,hiç olmazsa istanbul'u kurtarmıştı.şimdiyse yalnız bir şehri değil,koca bir türkiye'yi kurtaracaktı. s.374
hele softalığa, gericiliğe karşı ateş püskürüyorlardı. gericilerin, her türlü ilerlemenin ve gelişmenin önünü kestiğini ve eski düzeni, istibdadın her biçimini desteklediklerini yakından biliyorlardı. yarın da ilk safta karşılarına çıkacak en azılı düşmanların bu gericilik ve gericiler olacağını da seziyorlardı. s.379
dayanmak, dayanmak, bütün memleketin üzerine yürüyen karanlık felaket dalgalarına karşı dayanmak gerek. her şeyi yitirmedik daha! her şey yitmedi. s.26
enver paşa: "sizin için orduda daima vazife mevcuttur.fakat sofya ataşemiliterliğinde kalmanız daha mühimdir."
mustafa kemal: "vatanın müdafaasına ait fiili vazifelerden daha mühim ve ulu vazife olamaz.arkadaşlarım ateş hatlarında bulunurken ben sofya'da ataşemiliterlik yapamam! " s.488
vahidettin, bu çok önemli öneriden çok hoşlanmıştı. onun istediği de bundan başkası değildi. osmanlı tahtını rakipsiz olarak , tıpkı dedeleri, fatih, yavuz,kanuni gibi yönetmek biricik düşüncesi, idealiydi. ne var ki henüz güçsüzdü. ortamsızdı, örgütsüzdü. talat'la enver'in üzerine bindikleri ittihat ve terakki ejderhası, onu bir lokmada yutabilirdi. enver'i başkumandan vekilliğinden kaldırıp atmak , bütün ordunun dizginini eline almak, çok şanlı bir davaydı. yalnız bunun kurmay başkanlığına mustafa kemal'i getirmek de aynı tehlike ile baş başa kalmak, burun buruna gelmekten başka neydi ki? mustafa kemal, askerlik bilgisi ve görüşüyle, yüksek zekâsı ve seçkin kişiliğiyle onun silik varlığını ezecek, meydandan silecek ve yerine o geçecekti. bu tehlikeyi düşünüp durmasa mustafa kemal onun için çok sağlam payanda direklerin den biri sayılırdı. s.111
enver paşa,onu (atatürk) gölgelemek için çanakkale'nin en kötü savaş bölgesine vermişse de o,burada çanakkale destanının altın sayfalarını yaratmış,hiç olmazsa istanbul'u kurtarmıştı.şimdiyse yalnız bir şehri değil,koca bir türkiye'yi kurtaracaktı. s.374
devamını gör...
laplace'ın şeytanı teorisi
adam fawer'in olasılıksız isimli kitabında uzunca anlatılan teori.hatta kitabın ana karakteri,kendini yakalamak isteyen bilim adamlarınca laplace'ın şeytanı olarak nitelendiriliyordu.
devamını gör...
bengi dönüş
nietzsche'nin sonsuz döngü manasına gelen kuramıdır. üstinsanı anlatmak için ya da üstinsanın oluşum evrelerini anlatabilmek için kullanılmış bir kavramdır. hoş üstinsan nedir, neye göre üstinsan, kime göre üstinsan vb. sorular da insanın aklına gelmiyor değil de neyse şimdi konumuz bu değil. -yani evet bu ama tam olarak değil*- gelelim bengi dönüşe. evrende olup biten her şeyin sonsuza değin tekrarlanması olarak açıklanabilecek bir kuramdır. fakat insan bu döngüyü fark etmemektedir. bu görüşü "şen bilim" adlı kitabında açıklayan ve bu durumun gerçekten var olup olmadığına dair bir kanıt sunmayan nietzsche şöyle der:
--- alıntı ---
eğer bir şeytan gece gündüz seni izlese , en gizli düşüncelerine girip şöyle derse ne olurdu : yaşamakta olduğun ve yaşamış olduğun bu yaşamı bir kez daha ve sayısız kez yaşamak zorundasın. yeni bir şeyle karşılaşmayacaksın , tersine her şey aynı olacak
--- alıntı ---
--- alıntı ---
eğer bir şeytan gece gündüz seni izlese , en gizli düşüncelerine girip şöyle derse ne olurdu : yaşamakta olduğun ve yaşamış olduğun bu yaşamı bir kez daha ve sayısız kez yaşamak zorundasın. yeni bir şeyle karşılaşmayacaksın , tersine her şey aynı olacak
--- alıntı ---
devamını gör...
ankara
yarın daha sıcak olacakmış şehri. yazamıyorum şu an telefon elimden kayıyor. yarın büyük ihtimalle hiçbir şey yazmam. esince görüşürüz.
devamını gör...



