eğer oy verip bir de üstüne geri çekerseniz bu arkadaş hastanelik olur.
kırmayın bu arkadaşları yazıktır.

ed: birisi bunu yaptı az önce, acildeyim şu an serum taktırdım mutlu musun.
devamını gör...

"uyanık tek bir kişi, bütün uyuyanları uyandırabilir. "
(bkz: malcolm x)
devamını gör...

eski bir arkadaşımın çıkarları için (bazen de meraktan) yakınları üzerinde uzmanca uyguladığı kontrol, ikna yöntemi.
bir gün bana yakın arkadaşım olabilmek için beni manipüle ettiğini itiraf etmişti ama buna rağmen ona küsememiştim. benim dış görünüşüme sürekli laf ederek beni küçük görerek özgüvenimi yerle bir etti, bir yandan da kendisinin ne kadar güzel olduğunu söyleyip dururdu tabi. güzel biri olduğumu kabul etmem yıllar aldı. bunu fark ettiğimde de çirkin olanın o olduğunu gördüm.
böyle insanlardan kurtulmak zordur, size neler yaptığını yıllar sonra kafanız dank eder. o kişi hayatınızdan çıkardığınızda da bir daha nerede böyle bir insan olsa fark edersiniz. bazen bedelleri ağır olsa da iyi bir derstir
devamını gör...

nefes alan herkese çeyrek altın dağıtıyoruz kampanyası bile bu kadar ilgimi çekemezdi. tek kelimeyle şahane..
devamını gör...

müzikleri genellikle oldukça sakindir.pek de hareket ve enerji bulunmaz. bu nedenle dinlenmek ve aynı zamanda hayatın anlamını şöyle bir düşünmek istenen zamanlar için mükemmel bir tercih olabilir.
solistleri olan chris martin özellikle yellow'daki performansıyla sempatikliğini tepeden tırnağa hissettirmiştir bana.
devamını gör...

omurganın içinde bulunan kanal boyunca uzanan merkezi sinir sisteminin foramen magnumdan bel omuruna kadar uzanan beyinden giden ve gelen uyarılar için bir yol oluşturan motor ve refleks yanıt sağlayan bölümdür.
devamını gör...

bir star wars karakteri.

ben böyle lanet bir karakter görmedim arkadaş. kendi türü zaten enteresan bir görünüme sahip. jabba ise daha da enteresan bir yaratık. kanımca nal hutta'dan çıkan en pis varlık budur. ama esasen tatooine çocuğudur. bu mafya babası kılıklı dev sümüklü böcekte her yol vardır. bir de kafayı han solo abimize takmıştır. onunla yaptığı akçeli işler sonrasında her daim han solo abimizin ümüğüne basma eğilimi göstermiştir. çok pis kokar. jabba kokusu diye bir gerçeklik var. jean baptiste grenouille sıkıysa jabbanın kokusunu alsın da ondan parfüm yapsın! görelim bakalım hünerini. boğazından geçen tek bir helal lokma olduğunu sanmıyorum. o yüzden de yedikçe şişmiş, şiştikçe daha da pis bir hale bürünmüştür. sarayında sürekli alemler düzenler. eğlencenin dibine vurur.

adamda boyun yok. ayak yok. jöle gibi koca göbekli bir şey. gözleri ve ağzı da insanda tiksinti yaratıyor. belki iyi bir tipleme olsa sevimli bir jöle olarak değerlendirme imkanımız olurdu ama hergelenin yediği haltlar buna da mani oluyor. evlat olsa sevemezsiniz yani. lan oğlum günde 9 öğün yemek yemek ne demektir? aksırıncaya tıksırıncaya kadar yemiş haysiyet yoksunu. buna oruç tutturacaksın ki işkence neymiş anlayacak ama geçti tatooine'nin pazarı, kalmadı öyle bir şansımız. bu rezili rüsvan yaratığın hakkından leia gelmiştir. dolamıştır zinciri boynuna, son duasını edemeden hergeleyi tahtalı galaksiye yollamıştır. bu ahlak yoksununun bir de dansçı kız zaafı vardı. şimdilerde galaksi cehenneminde 300-500 yapmak suretiyle sith zebanileri ile birlikte takılıyordur. ne oldu jabba, saklandın saraylara, zevk-i sefa içinde yaşadın, şiştikçe şiştin. götürebildin mi öbür tarafa?

aklıma gelmişken yazayım; bir de sanat sevdası vardı bu değişiğin. bu tarz manyak ve psikopatlarda neden sanata karşı bir zaaf oluyor onu da sorgulamak lazım.

tipe gelin yahu;

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

ve içimizin yağlarının eridiği sahne, onunkiler erimez tabi mümkün değil;

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yarım saattir kendimi arıyorum. meğerse yokmuşum. neyse;
hincime : hircine - vahşi avın daedric prensi (the elder scrolls serisi)
isimler birbirine benzediği için tam olarak böyle canlanıyor.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ismi ile fyodor dostoyevski'ye daha doğrusu the possessed'a yaptığı güzel gönderme ile iki kitap üst üste okununca daha bir anlamlı hale gelen eser. üstte pek çok yazar konusundan ve içeriğinin neyi ifade ettiğinden bahsetmiş ben de yalnızca bir kaç alıntı bırakayım.


“you cannot buy the revolution. you cannot make the revolution. you can only be the revolution. ıt is in your spirit, or it is nowhere.”
"devrimi satın alamazsınız. devrimi yapamazsınız. devrim olabilirsiniz ancak. devrim ya ruhunuzdadır, ya da hiç bir yerde değildir."

“you can’t crush ideas by suppressing them. you can only crush them by ignoring them."
" düşünceler baskı altına alarak yok edilemez. onlar ancak dikkate alınmayarak yok edilebilir."

“and ı speak of spiritual suffering! of people seeing their talent, their work, their lives wasted. of good minds submitting to stupid ones. of strength and courage strangled by envy, greed for power, fear of change. change is freedom, change is life”
"bense ruhsal acıdan söz ediyorum! insanların yeteneklerinin, çalışmalarının, yaşamlarının boşa gittiğini görmelerinden. akıllıların aptallara boyun eğmelerinden. güçlülük ve cesaretin kıskançlık, güç hırsı ve değişme korkusu tarafından boğulduğunu görmelerinden. değişim özgürlüktür, değişim yaşamdır."

“ıt is our suffering that brings us together. ıt is not love. love does not obey the mind, and turns to hate when forced."
"bizi bir araya getiren şey, acı çekmemiz. sevgi değil. sevgi akla boyun eğmez, zorlandığında da nefrete dönüşür."

devamını gör...

1994 yılında berlin’de kurulan ve albümleri aşırı şekilde satılan, endüstriyel metalin babası olan gruptur adeta. azizim rammstein bir markadır, rammstein metal dünyasının vazgeçilmezlerinden olandır, kendileri zaten dünyada en iyi 50 metal grubunun arasına girmiştir, kalitesi de tartışılmaz bence. hangi albümünden hangi şarkısından bahsedelim ki? bir sürü var her birini buraya yazmaya kalksam gılgamış destanı gibi entry girmiş olurum. yalnız benim için değerli gruplar arasında yer alır bunu da belirteyim. neyse.

favori rammstein albümlerim; sehnsucht, kein engel, wasserreise, mutter, herzeleid, liebe ist für alle da gibi gibi. bu albümleri çıkar çıkmaz yok satan albümlerdir ve metal dünyasında en çok beğenilen albümlerindendir aynı zamanda. konserlerinde hayranlarına görsel şölen yaşatan, hayranlarına coşku veren adamlardır bunlar. bazen konser videolarını izlerim, izledikçe de oturduğum yerde kudururum adeta öyle gaz veriyor bu amcalar insana.

grubun vokali olan till lindemann’a diyecek söz yok zira kendisinin on parmağında on marifet olan biridir. hem oyuncu hem söz yazarı hem de rammstein’ı zirveye çıkaran adamdır. bazen hakkında olumsuz iddialar ortaya atılsa da o hiçbir zaman sanatını yapmaktan vazgeçmemiş. ayrıca çok güçlü bir sesi de vardır, şarkıya girer girmez bile o şarkıyı üst seviyeye çıkarmasını da iyi bilir. sevgiler saygılar olsun kendisine ve tüm rammstein grubu üyelerine.

almanya’nın manyakları bunlar anasını satıyım. manyak gibi albüm yapıp manyak gibi performans sergiliyorlar. helal olsun be…
devamını gör...

"mavi gözlü dev" lakabı ile bilinen usta şairdir.
devamını gör...

yanlış bulduğum genelleme.

okuduğum tanımın içi dolu ve aktarılış biçimi güzel ise uzunluğuna takılmıyorum; aksine daha da uzasın istiyorum.

öte yandan birkaç cümlede anlatılabilecek fikrin birkaç paragrafa yayılarak gereksiz kelimeler ve karmaşık cümlelerle verildiği tanımları ise genelde okuyamıyorum.

genelleme yaparak uzun tanımların okunmayacağı kanaatine varamayız.

aynı hataya ben de düşebilirim. bu sebeple vermek istediğim şeyi, yapabildiğim kadar daha kısa yazarak vermeye çalışıyorum.
devamını gör...

yazar belki başlığına istediği ilgi gelmediğinden silme tercihini kullanabilir veya yanlış olduğunu anlayıp doğru olanı bilgi edinmiştir ve gereksiz durmasını istemediğinden silmeyi tercih etmiş olabilir. bunun için neden özür dileyip, kafa sözlük adaletine sığınma gereği duysun ki, kişisel tercih meselesidir, kimseyi ilgilendirmeyen konudur.
devamını gör...

normal sözlük kızları, sözlüğün çoğunluğu olan kızlardır. aralarında çok candan ablalarımız da var. severiz. ideolojik olarak da bir örgütlenme yok. bazı sözlüklerin aksine bir erkeğin söylediği bir şeye katılabilme olanağını yok saymıyorlar.

ekşi sözlük kızları, yoktur. kendimizi kandırmayalım. bu kadar "türk kızlarının biraz şey olması" başlığını kadınlar açıyor olamazlar.
devamını gör...

yerel halkın mücadelesi örnek olabilir. ırktan milletten bağımsız olarak herkes bu mücadeleyi verirdi.
devlet olarak türkiye nin yangınla mücadelesi elbette ders olarak işletilmeli.
“yangına hazırlıksız mı yakalandınız, neler yaparsanız elinize yüzünüze bulaşır, yangın anında nasıl söylemlerde bulunmamalısınız? “
bunlar hep dünyaya örnek olsun ki kimseler bu hatalara düşmesin.
a haber haklı hatta belki de en doğru haberleri…
devamını gör...

karahanlılara ait bir destandır.
islamiyet'in kabulü ile birlikte türklerin hayatındaki ve kültüründeki değişiklikler destanlara da sirayet etmiştir. artık, destanlarda kahramanlıkla beraber fetih ve gaza boyutu da gelmiş ve bu hayat modelindeki sivrilen şahsiyetlerin başarıları destanlaştırılmıştır. alp tipi yerini gazi tipine bırakmıştır.
saltuk buğra han destanı, hz. muhammet' in miraç esnasında göğe yükseldiği vakit peygamber olmamasına rağmen orada saltuk buğra han'ı görmesi ile başlar. saltuk buğra han peygamberin ruhunu türkistan'da yayacak şahsiyet olarak müjdelenmiştir.
hikayesi ise bebeklik ile başlar. doğduğu gün depremler, kuraklık hasıl olmuştur. bu yüzden onun müslüman olacağını bilmişler ve de öldürmek istemişlerdir. annesi ise ne malum müslüman olacağı, olursa o gün öldürürsünüz diyerek bu belaya karşı durmuştur.
12 yaşındayken av esnasında takip ettiği tavşanın şekil değiştirdiğini görmüş, sonradan hızır olduğunu öğrendiği bu zat sayesinde de islamiyet'i kabul etmiştir.
kısa bir süre sonra babası ölmüş, taca amcası geçmiş, annesi de bu sebeple amcası ile evlenmiştir. * saltuk buğra han amcasını dinine davet etmiş, ret cevabını alınca da amca birden yer yarılıp içine girmiş, * amcası ölünce de tahta saltuk buğra han geçmiştir. hükümdar olur olmaz da ilk önce ülkesinde islamiyet'i yaymaya başlamış, sonrasında da seferler düzenlemeye başlamıştır. ve bütün savaşları kazanmıştır. çünkü onun kılıcı düşmana çevrildiği vakit kırk adım birden uzuyor, saltuk buğra han'ın ağzından çıkan ateşler ile kafirler yanıyordur. *
sınırları çin'e dayanınca da aldığı bir ilahi emir ile kaşgar' a dönmüş ve de orada ölmüştür. *
devamını gör...

"özgür değilsin, senin bağlı bulunduğun ip, öbür insanlarınkinden daha uzun, hepsi bu kadar."
devamını gör...

- başlarım böyle işe yaa
+ n'oldu lan
- yaa daha n'olsun bi başlık var sürekli karşıma çıkıyor, sinir oldum
+ hangi başlık ya
- ya yok mu şu türkiye'de tartışma kültürü başlığı, kim açtıysa artık
+ haa şu başlık, benim de her gün karşıma çıkıyor. n'olmuş ki o başlığa
- abi gıcık oldum her gün her gün karşıma çıkıyor, bu yazarlar da ne buluyorsa o başlıkta
+ sen de... ne var işte insanlar fikirlerini paylaşıyorlar
- paylaşmasınlar abi, hem sıkılmıyorlar mı aynı başlığı her gün hortlatmaktan
+ olum hasta mısın lan? salak salak konuşma! sen de her gördüğünde o başlığa yazmak istemiyor musun, hatta çok daha fazlasını istiyorsun hadi itiraf et
- şimdi orasını karıştırma
+ ne demek karıştırma, sen de işine gelmeyince orasını karıştırma diyorsun, olacak şey değil
- sen de başımıza rasyonel kesildin iyice, bi yürü git!
+ ne demek lan yürü git, aklını başına topla!
- ya sanki sen her zaman mantığınla hareket ediyormuşsun gibi, bi de kalkmış bana akıllı ol diyorsun. kabahat senle paylaşanda zaten
+ sen böyle değildin
- böyleydim tabi, her zaman da böyleydim, bir türlü kabullenemedin zaten. sen beni ne zannediyorsun ya
+ bu konuyu sonra konuşalım dostum olur mu?
- işine gelmedi mi yoksa!

bizimkiler hakaret etmeden tartışamadılar gördüğünüz gibi.

tdk'ya göre tartışmanın birinci anlamı karşıt düşüncelerin karşılıklı savunulması.
ikinci anlamı ise karşılıklı ağır sözlerle yapılan ağız dalaşı, münakaşa.

aslında kelimenin ikinci anlamıyla tam bir tartışma ülkesiyiz. fikirlerin savunulması ise çok gerilerde kaldı. hayal meyal bir şeyler hatırlıyor gibiyim.

bana sorarsanız tartışma kelimesi hepten kullanımdan kalkmalı.

kelime kökü tartmak.
siz bir fikri başka bir fikre karşı savunacaksanız, her iki fikri de iyi tartmalısınız. ağırlıklarını iyi hissetmelisiniz.
yani söz konusu fikirlere nüfuz etmeniz gerekir. aksi halde tartı yanlış şeyler gösterir.
diyelim nüfuz ettiniz ve gerçekten anladınız her iki fikri de ve diyelim ki çok iyi bir tartışma geçti ve haklı çıktınız.
tatmin oldunuz mu? evet. karşıt fikre galebe çalmış oldunuz. insansınız sonuçta haklı bir gurur yaşadınız falan.
ama ne değişti? koca bir hiç.
tüm türkiye artık sizin gibi mi düşünüyor? yoo. herkes kendi dalgasında, her zamanki gibi.

bu tartışmak dediğimiz şey tam manasıyla yapılmak istendiğinde zaten tarafgirlik hissi doğal olarak azalır.
çünkü bir fikre nüfuz edebilmeniz için bir kere önyargılarınızdan kurtulmanız, o fikir ve mensuplarıyla empati kurmanız falan lazım.
tanrısal bir bakış açısıyla yaklaşmanız lazım yani. yoksa başka türlü tartabileceğinizi zannetmiyorsunuz herhalde değil mi?

halbuki ne kadar da emindiniz tartışırken, hakikatin yılmaz bir savunucusuydunuz. ama hiç şüphe etmediniz kendinizden.

ihtiyacımız olan şey tartışmak değil, asırlardır tartışıyoruz bi halta yaramadı.
o yüzden allah belasını versin bu kelimenin.

bize başka bir şey lazım; ele almak gibi, fikir paylaşmak gibi saygı duymak gibi.
devamını gör...

canın bir şey çekmiştir, ne çektiğini bilmiyosundur ama sanki görsen tanıyacakmışsın gibi bir umutla buzdolabını açıp aradığın şeyi bulamayınca biraz buruk geri kapatmaktır.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim