çilek ay
ingilizce'ye strawberry moon olarak çevrilen ve amerika'daki çilek hasadının yapılacağı haftalar içerisinde kendini gösteren pembiş renkli ay.

ay'a böyle denmesinin sebebi rengi değil anlayacağınız üzere. haziran ayında görülüyor ve birçok yerde farklı isimlerle anılıyor. mesela avrupa'da güllerin yeşerdiği haftaya denk geldiğinden kendisine "rose moon" diyenlerde var.

manhatttan.
aya ismini algonquian kabileleri'nin verdiği düşünülüyor. kanlı ay tutulması kadar olmasa da oldukça etkileyici bir görsel şölen.
2020 yılının altıncı ayında da tutulma gerçekleşti. rivayetlere göre 70 yılda bir gerçekleşiyor ve çoğu kişinin yeniden görmeye ömrü yetmiyor. *

ay'a böyle denmesinin sebebi rengi değil anlayacağınız üzere. haziran ayında görülüyor ve birçok yerde farklı isimlerle anılıyor. mesela avrupa'da güllerin yeşerdiği haftaya denk geldiğinden kendisine "rose moon" diyenlerde var.

manhatttan.
aya ismini algonquian kabileleri'nin verdiği düşünülüyor. kanlı ay tutulması kadar olmasa da oldukça etkileyici bir görsel şölen.
2020 yılının altıncı ayında da tutulma gerçekleşti. rivayetlere göre 70 yılda bir gerçekleşiyor ve çoğu kişinin yeniden görmeye ömrü yetmiyor. *
devamını gör...
me11isho (yazar)
servet başlığına yazdığı tanımıyla gece gece gülmeme vesile olmuş yazarımız. okudukça güldüm, güldükçe okudum, kalemine sağlık sevgili yazar, hoş geldin. *
devamını gör...
babanın sevgisini gösterememesi
çocuğun hayatı boyunca üzerinden atamayacağı en büyük eksiklik olup geleceğini şekillendiren travma şeklidir.ah keşkelerin başlangıcı.
devamını gör...
baytar
aslında "ahır beyi" demektir. bu yüzden bir meslek tanımı değildir, halk ağzıdır. (bkz: veteriner hekim)
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının çektiği fotoğraflar
boş zamanlarımda pencereden bacağımı uzatıyorum.
bana entel diyenlerin kafasına vururum bu topukla. kızım sana söylüyorum, domestic sen anla
edit: işbu foto kapak fotoğrafıma özenilerek trafiğe kapalı alanda denenmiştir ve zaman içerisinde kendini imha edebilitesi vardır.
edit2: al kırdın, kırdın! sildim gitti.
bana entel diyenlerin kafasına vururum bu topukla. kızım sana söylüyorum, domestic sen anla
edit: işbu foto kapak fotoğrafıma özenilerek trafiğe kapalı alanda denenmiştir ve zaman içerisinde kendini imha edebilitesi vardır.
edit2: al kırdın, kırdın! sildim gitti.
devamını gör...
çok tuhaf soruşturma
ikinci perdenin sonlarına doğru ibrahim'in "dalyanak" tişörtüyle göz kamaştırdığı oyun.
ibrahim: hastaneden kaçması buradan kaçmaktan kolaydır. siz onu biliyor muydunuz? bilmiyordunuz. şiştiniz mi? şimdi şişik şişik dinleyin bakalım. hastaneye girer girmez hemşirelerden birini kafaya alıyorum, aramızda ani, geri dönülemez, vıcık bir aşk başlıyor. kafadan evlenme teklif ediyorum hemşireye. merhaba, nasılsınız, benimle evlenir misiniz? sittin yıldır bu teklifi bekleyen hemşirenin gözü bir dönüyor, bizi kocam ve arkadaşları diyerekten pelerininin altına alıyor, acil çıkış exit kapısından çıkarıyor. acil çıkış kapısında, ambulansın direksiyonunda bizi kim bekliyor ha? kim bekliyoor? ambül ağbi! biniyoruz ambulansa, vınn stutgart, nasıl plan?
aydın: ya hemşire evlenme teklifini kabul etmezse?
ibrahim: olum bozmasana şimdi mükemmel planı.
ibrahim: hastaneden kaçması buradan kaçmaktan kolaydır. siz onu biliyor muydunuz? bilmiyordunuz. şiştiniz mi? şimdi şişik şişik dinleyin bakalım. hastaneye girer girmez hemşirelerden birini kafaya alıyorum, aramızda ani, geri dönülemez, vıcık bir aşk başlıyor. kafadan evlenme teklif ediyorum hemşireye. merhaba, nasılsınız, benimle evlenir misiniz? sittin yıldır bu teklifi bekleyen hemşirenin gözü bir dönüyor, bizi kocam ve arkadaşları diyerekten pelerininin altına alıyor, acil çıkış exit kapısından çıkarıyor. acil çıkış kapısında, ambulansın direksiyonunda bizi kim bekliyor ha? kim bekliyoor? ambül ağbi! biniyoruz ambulansa, vınn stutgart, nasıl plan?
aydın: ya hemşire evlenme teklifini kabul etmezse?
ibrahim: olum bozmasana şimdi mükemmel planı.
devamını gör...
yalnızken yapılacak en güzel aktivite
yalnızken çoğu şey daha güzel geliyor gözüme.
tek başına sinemaya gitmek, tek başına saatlerce masadan kalkamamalı kahvaltı etmek ,dizi-film izlemek, tek başına gezmek.. “kendinizi, kendinizle zaman geçirmeyi yalnızlık sanmayacağınız şekilde yetiştirin." demiş tarkovski.
tek başına sinemaya gitmek, tek başına saatlerce masadan kalkamamalı kahvaltı etmek ,dizi-film izlemek, tek başına gezmek.. “kendinizi, kendinizle zaman geçirmeyi yalnızlık sanmayacağınız şekilde yetiştirin." demiş tarkovski.
devamını gör...
çocukken unutamadığımız anlar
çok severdim dedemi. o da beni çok severdi, çok yakın otururduk. öğleden sonra bize gelir, beni alırdı. dışarı çıkardık. o zamanlar dereboyu caddesi ya da ortaköy sahilin şimdiki popülaritesi yok. ortaköylülerindi. sahildeki kahvelerde gider, oralet içerdik. parkta oynardık. elimden sıkı sıkı tutardı. veremdi dedeciğim. hastalığı iyice ağırlaşınca, istanbul'dan taşınıp, bol yeşillikli köyümüze taşınmaya karar verdiler. içimden bir parça koptu sanki. kısa süre sonra durumu ağırlaştı, istanbul'a hastahaneye yatırıldı. gece telefon geldi. babamın o anki yıkılışı, gözümün önünden hiç gitmiyor. babamın üzülmesine mi daha çok üzüldüm, dedemi kaybetmemize mi hala karar veremiyorum.
devamını gör...
eş cinsel olmadığımı ispat edeceğim diyen milletvekili
chpden istifa eden denizli milletvekili teoman sancar başlıktaki ifadeyi kullanmış.
kendisine kaset kumpası kurulduğunu iddia eden milletvekili, kendisinin olduğu iddia edilen görüntülerle şantaja uğradığını da söylemiş.
çok çirkin tabii, eğer bir şantaj montaj varsa asla kabul edilemez, herkes suçunun cezasını çekmeli.
bu eşcinsel olmadığımı ispat edeceğim söylemi ise aşırı sarkastik. nasıl yaa? eşcinsel değilim dediği anda konu kapanır, bunun ispatı mı olur?
ayrıca eşcinsel olmak kişinin hayatta sahip olduğu tüm titrlerden ötedir. kimse kimsenin özel yaşamında ne yaşadığına karışmamalı ve bu yönde suçlamalarda bulunmamalıdır.
bana ne, sana ne, size ne?
şuradan bakabilirsiniz
kendisine kaset kumpası kurulduğunu iddia eden milletvekili, kendisinin olduğu iddia edilen görüntülerle şantaja uğradığını da söylemiş.
çok çirkin tabii, eğer bir şantaj montaj varsa asla kabul edilemez, herkes suçunun cezasını çekmeli.
bu eşcinsel olmadığımı ispat edeceğim söylemi ise aşırı sarkastik. nasıl yaa? eşcinsel değilim dediği anda konu kapanır, bunun ispatı mı olur?
ayrıca eşcinsel olmak kişinin hayatta sahip olduğu tüm titrlerden ötedir. kimse kimsenin özel yaşamında ne yaşadığına karışmamalı ve bu yönde suçlamalarda bulunmamalıdır.
bana ne, sana ne, size ne?
şuradan bakabilirsiniz
devamını gör...
aşırı okuyan biriyle sohbet etmek
aşırı okuduğunu belirten biriyle sohbet etmeyin.
okumayı okuduğu kitap sayısıyla göstermeye çalışana itibar etmeyin.
okuyunca entelektüel olduğunu düşünen bir insanla iletişim kurmayın.
kısacası okuduğu kitabı size karşı en ufak bir şekilde üstünlük kurma yolunda araç olarak kullanacak kimseyi ciddiye almayın.
eğer gerçekten okuduğunu anlasa idi, dünyadaki bütün kitapları okusa dahi sizden öğreneceği bir şey olduğunu bilirdi.
okumayı okuduğu kitap sayısıyla göstermeye çalışana itibar etmeyin.
okuyunca entelektüel olduğunu düşünen bir insanla iletişim kurmayın.
kısacası okuduğu kitabı size karşı en ufak bir şekilde üstünlük kurma yolunda araç olarak kullanacak kimseyi ciddiye almayın.
eğer gerçekten okuduğunu anlasa idi, dünyadaki bütün kitapları okusa dahi sizden öğreneceği bir şey olduğunu bilirdi.
devamını gör...
sözlük yazarlarının sahip olmak istediği doğaüstü güçler
kafastore'da sınırsız alışveriş imkânına sahip olmaktır.
devamını gör...
61 baro başkanlığının arka sokaklar'ı rtük'e şikayet etmesi
ilginç olay.
26 mart 2021 tarihinde yayınlanan bölümde senaryo gereği avukat, polis memurları tarafından ters kelepçelenerek emniyet merkezine götürüldü. ardından polis memurunun avukata tokat atması ve “oğlum tutsanıza şunu”, “bir adamı zapt edemiyorsunuz” tarzında ifadeler, türkiye’deki avukatların tepkisini topladı ve adana barosu’ndan sinop barosu’na kadar toplamda 61 baro, rtük’e şikayette bulundu.
hazırlanan şikayetnamede şu ifadeler yer aldı; “ilk olarak belirtilmesi gereken şudur ki; avukatlık mesleği, 1136 sayılı avukatlık kanunu ve sair mevzuat uyarınca kamu hizmetidir. ülkemizde yargı mekanizması 3 sacayağından oluşmaktadır. bunlar iddia, savunma ve hüküm olmakla birlikte savunma mekanizmasını ifa eden kişiler kamu görevlisi sıfatına haiz avukatlardır.
ne yazık ki toplumumuzda sık sık avukatların müvekkillerinin haklarını savunan bir vekil olduğu göz ardı edilmekte ve ilgilendikleri davalarla özdeş tutulmaktadır. bu sebeple senaryo gereği dahi olsa bir kamu görevlisinin yine bir başka kamu görevlisi tarafından hakarete uğraması, darp edilmesi ve sokak ortasında herkesin görebileceği bir biçimde aşağılanarak ters kelepçe ile zorla polis aracına bindirilmesi toplum vicdanını derinden yaralamıştır.
hangi sebeple olursa olsun avukat olduğunu beyan etmiş bir kimseye bu tarz bir muamele yapılabilmesi kabul edilebilir değildir. üstelik dizide polis rolünü üstlenen kişi, vatandaşlara karşı yerinde olarak ‘iyi polis’ olarak lanse edilmekte, sanki onun yaptığı tüm fiiller de doğruymuş gibi bir algı oluşturulmaya çalışılmıştır. hal böyle olunca hukuka aykırılığın boyutu daha da artmaktadır.”
kaynak:
www.webtekno.com/arka-sokak...
26 mart 2021 tarihinde yayınlanan bölümde senaryo gereği avukat, polis memurları tarafından ters kelepçelenerek emniyet merkezine götürüldü. ardından polis memurunun avukata tokat atması ve “oğlum tutsanıza şunu”, “bir adamı zapt edemiyorsunuz” tarzında ifadeler, türkiye’deki avukatların tepkisini topladı ve adana barosu’ndan sinop barosu’na kadar toplamda 61 baro, rtük’e şikayette bulundu.
hazırlanan şikayetnamede şu ifadeler yer aldı; “ilk olarak belirtilmesi gereken şudur ki; avukatlık mesleği, 1136 sayılı avukatlık kanunu ve sair mevzuat uyarınca kamu hizmetidir. ülkemizde yargı mekanizması 3 sacayağından oluşmaktadır. bunlar iddia, savunma ve hüküm olmakla birlikte savunma mekanizmasını ifa eden kişiler kamu görevlisi sıfatına haiz avukatlardır.
ne yazık ki toplumumuzda sık sık avukatların müvekkillerinin haklarını savunan bir vekil olduğu göz ardı edilmekte ve ilgilendikleri davalarla özdeş tutulmaktadır. bu sebeple senaryo gereği dahi olsa bir kamu görevlisinin yine bir başka kamu görevlisi tarafından hakarete uğraması, darp edilmesi ve sokak ortasında herkesin görebileceği bir biçimde aşağılanarak ters kelepçe ile zorla polis aracına bindirilmesi toplum vicdanını derinden yaralamıştır.
hangi sebeple olursa olsun avukat olduğunu beyan etmiş bir kimseye bu tarz bir muamele yapılabilmesi kabul edilebilir değildir. üstelik dizide polis rolünü üstlenen kişi, vatandaşlara karşı yerinde olarak ‘iyi polis’ olarak lanse edilmekte, sanki onun yaptığı tüm fiiller de doğruymuş gibi bir algı oluşturulmaya çalışılmıştır. hal böyle olunca hukuka aykırılığın boyutu daha da artmaktadır.”
kaynak:
www.webtekno.com/arka-sokak...
devamını gör...
browni reklamları
bu tür reklamlarla dalga geçen çok güzel bir reklam filmi çekmiştir panda*.
tabii ki batesmotelpro eliyle:
tabii ki batesmotelpro eliyle:
devamını gör...
erkekler olarak sizi memnun etmek zorunda değiliz
zorundasınız, memnun ediliyorsanız,
memnun etmek zorundasınız.
memnun etmek zorundasınız.
devamını gör...
sen hiç ateşböceği gördün mü
öncelikle konu için iki ayrı başlık açılmış. umarım mod’lar bunları birleştirirler.
tiyatrosunu izlemiş olanların, beğenmediği filmdir. galiba, zannumca, sanursam.
filme gelelim;
senaryosunu yılmaz erdoğan’ın yönetmenliğini andaç haznedaroğlu’nun üstendiği film; türkiye’nin 1950 sonrasından bugünlere uzanan bir kesitini aktarıyor.
dünyada değişimin en hızlı yaşandığı bir dönemi, bir sinema filmine aktarmak zordur. ancak bunu iyi yapabilen örnekler de çoktur. öncelikle filmin en büyük sorunu, bizim sözlüğün sorunu ile aynı olduğunu belirteyim. “akış“ ben boşuna sol frame’den şikayet etmiyorum.
filmin akışında bir sorun olduğunu düşünüyorum. açıkcası ben izlerken sıkıldım. bir diğer konu ise filmde müzik yok. yani bildiğin yok! bazı sahnelerde altta çalan fonlar hem alakasız hem başarısız. konu geçişleri kopuk, espiriler iyi satılamamış, dönemi anlatan dekor fazla abartılı. o kadar ki gerçekçilikten uzak, masala yakın.
beğenenler olmuştur. sonuçta sinema biraz da zevk meselesi.
bence yılmaz erdoğan kendi dönüşümünü anlatan bir film yapsa daha iyi olur. eminim çok güleriz. bu şahsiyetsiz herifi hiç sevmem. nedeni ise, ilk çıktığı dönemde sırtını ülkenin sol cenahına yaslamış, buradan aldığı destekle bir yerlere gelmiş ancak akp dönemi ile kafka’ya bile taş çıkartacak bir dönüşüm yaşamış, sanatçı muhalif kişiliğinden, paranın yeşiline doğru “eğilmiş” olmasıdır.
tiyatro oyunundan eksiltilen sahneler olduğu kadar, yeni eklenen durumlarda var. ancak bu tersine “dönüşmüş” herif, son yaptığı işlerde özellikle sol görüşlü karakterleri doğru yansıtmak yerine, karikatürize etmeyi seçmiştir. biri bu dangalaya 68 kuşağının ne olduğunu anlatmalı. bu insanlar hayatlarını verdiler ya! senin gibi akp’ye seks pozisyonu vermediler.
sağlam kişiliği olmayan, kıçı başı ayrı oynayan bu tipleri sevmiyorum. filmi izlediğim içinde kendimden özür diliyorum.
sizlere iyi seyirler.
tiyatrosunu izlemiş olanların, beğenmediği filmdir. galiba, zannumca, sanursam.
filme gelelim;
senaryosunu yılmaz erdoğan’ın yönetmenliğini andaç haznedaroğlu’nun üstendiği film; türkiye’nin 1950 sonrasından bugünlere uzanan bir kesitini aktarıyor.
dünyada değişimin en hızlı yaşandığı bir dönemi, bir sinema filmine aktarmak zordur. ancak bunu iyi yapabilen örnekler de çoktur. öncelikle filmin en büyük sorunu, bizim sözlüğün sorunu ile aynı olduğunu belirteyim. “akış“ ben boşuna sol frame’den şikayet etmiyorum.
filmin akışında bir sorun olduğunu düşünüyorum. açıkcası ben izlerken sıkıldım. bir diğer konu ise filmde müzik yok. yani bildiğin yok! bazı sahnelerde altta çalan fonlar hem alakasız hem başarısız. konu geçişleri kopuk, espiriler iyi satılamamış, dönemi anlatan dekor fazla abartılı. o kadar ki gerçekçilikten uzak, masala yakın.
beğenenler olmuştur. sonuçta sinema biraz da zevk meselesi.
bence yılmaz erdoğan kendi dönüşümünü anlatan bir film yapsa daha iyi olur. eminim çok güleriz. bu şahsiyetsiz herifi hiç sevmem. nedeni ise, ilk çıktığı dönemde sırtını ülkenin sol cenahına yaslamış, buradan aldığı destekle bir yerlere gelmiş ancak akp dönemi ile kafka’ya bile taş çıkartacak bir dönüşüm yaşamış, sanatçı muhalif kişiliğinden, paranın yeşiline doğru “eğilmiş” olmasıdır.
tiyatro oyunundan eksiltilen sahneler olduğu kadar, yeni eklenen durumlarda var. ancak bu tersine “dönüşmüş” herif, son yaptığı işlerde özellikle sol görüşlü karakterleri doğru yansıtmak yerine, karikatürize etmeyi seçmiştir. biri bu dangalaya 68 kuşağının ne olduğunu anlatmalı. bu insanlar hayatlarını verdiler ya! senin gibi akp’ye seks pozisyonu vermediler.
sağlam kişiliği olmayan, kıçı başı ayrı oynayan bu tipleri sevmiyorum. filmi izlediğim içinde kendimden özür diliyorum.
sizlere iyi seyirler.
devamını gör...
tartışma ve kavga sırasında karşısındaki bağırırken susan insan
bilinçli nasıl hareket edeceğini bilen ve hakkını aramasını bilen güçlü birey.
devamını gör...
yazarların normal sözlük’te yazma nedenleri
hayattaymış gibi hissetmek. birilerinin hayatına dokunmak.
devamını gör...
yazarların dayak yeme anısı
5. sınıfta ilk kavgamı etmiştim burnuma vurunca oturup ağlamıştım ve hala birisi burnuma vursa oturup ağlarım heralde.
devamını gör...
radyasyonlu çay içen bakan
o bakanın ismi cahit aral'dır. radyasyon kemiklere iyi gelir diyende bizzat kendisidir.
kameralar karşısında çay içerek şovunu yapmayı da ihmal etmemiştir.
1986 yılında çernobil nükleer faciasında, karadenizde üretilen çayları imha etmemek için bu soytarılığa imza atan adamdır.
tipinden de anlaşılacağı üzere, şuan ki malum yöneticileri andırmaktadır.
84 yaşında ölmüştür.*
kameralar karşısında çay içerek şovunu yapmayı da ihmal etmemiştir.
1986 yılında çernobil nükleer faciasında, karadenizde üretilen çayları imha etmemek için bu soytarılığa imza atan adamdır.
tipinden de anlaşılacağı üzere, şuan ki malum yöneticileri andırmaktadır.
84 yaşında ölmüştür.*

devamını gör...