6 mayıs 1972
gencecik insanları astılar, sanki bir babanın evladı değilmiş gibi.
ahmet arif'in dediği gibi "bahçeleriniz bahar görmesin."
..
cemil gezmiş, deniz'in babası.
hıdır inan, hüseyin'in babası.
beşir aslan, yusuf'un babası.
üçü de bir ara boşanacak gibi oluyor, sonra oğullarıyla yaptıkları son görüşmelerini düşünüp, metin olmaya çalışıyorlardı.
üçü de bir ara bozulacak gibi oluyor, oğullarının yargılandıkları günleri düşünüyor, netleşiyorlardı.
üçü de bir ara kahredecek gibi oluyor, geçmiş günlerin anılarıyla kahırlarını dindiriyorlardı.
ölüm ve ayrılık duygusu, bu niteliğiyle, kendi tesellisini de getiriyordu. yapılacak tek şey onların ölmediğini düşünmekti.
üç baba da bunu yaptılar..
..
6 mayıs sabahı gök sancılanırken, saat 04.00 sıralarında görevliler deniz'in babasını almaya geldiler. onların gelişleri, o ana kadar, deniz'in babasının yüreğindeki soyut titreyişleri; soyut titreyişler halindeki düşleri bir anda donuklaştırdı.
ondan sağ olarak aldıklarını, ona cansız olarak vereceklerdi..
o ana kadar onun saymadıkları şey, artık onundu.
..
sonra karşıyaka mezarlığı'na geldiler.
hıdır inan, oğlunu görmek istediğini söyledi. müdür beyin izniyle, yanına 3-5 polis verilerek oğlunun olduğu bölüme gönderildi.
deniz, yusuf ve hüseyin yıkanılmak üzere yan yana uzatılmışlardı. üzerleri örtülüydü, fakat deniz uzun boyuyla belliydi. hıdır inan sırayla üçünün de yüzünü açtı ve birer birer alınlarından öptü. (...) yaşayan insan kokuları, daha gövdelerinden uzaklaşmamıştı. (...) bu onları son gören göz, onlara son yaklaşan dudak ve insani soluk oldu.
hıdır inan, yıllar sonra oğlunu ancak bu şekilde, bu kadar yakından ve içten öpebilmişti.
..
"benim yavrumu yuğdular
başucunda döne döne"
(bkz: darağacında üç fidan)
ahmet arif'in dediği gibi "bahçeleriniz bahar görmesin."
..
cemil gezmiş, deniz'in babası.
hıdır inan, hüseyin'in babası.
beşir aslan, yusuf'un babası.
üçü de bir ara boşanacak gibi oluyor, sonra oğullarıyla yaptıkları son görüşmelerini düşünüp, metin olmaya çalışıyorlardı.
üçü de bir ara bozulacak gibi oluyor, oğullarının yargılandıkları günleri düşünüyor, netleşiyorlardı.
üçü de bir ara kahredecek gibi oluyor, geçmiş günlerin anılarıyla kahırlarını dindiriyorlardı.
ölüm ve ayrılık duygusu, bu niteliğiyle, kendi tesellisini de getiriyordu. yapılacak tek şey onların ölmediğini düşünmekti.
üç baba da bunu yaptılar..
..
6 mayıs sabahı gök sancılanırken, saat 04.00 sıralarında görevliler deniz'in babasını almaya geldiler. onların gelişleri, o ana kadar, deniz'in babasının yüreğindeki soyut titreyişleri; soyut titreyişler halindeki düşleri bir anda donuklaştırdı.
ondan sağ olarak aldıklarını, ona cansız olarak vereceklerdi..
o ana kadar onun saymadıkları şey, artık onundu.
..
sonra karşıyaka mezarlığı'na geldiler.
hıdır inan, oğlunu görmek istediğini söyledi. müdür beyin izniyle, yanına 3-5 polis verilerek oğlunun olduğu bölüme gönderildi.
deniz, yusuf ve hüseyin yıkanılmak üzere yan yana uzatılmışlardı. üzerleri örtülüydü, fakat deniz uzun boyuyla belliydi. hıdır inan sırayla üçünün de yüzünü açtı ve birer birer alınlarından öptü. (...) yaşayan insan kokuları, daha gövdelerinden uzaklaşmamıştı. (...) bu onları son gören göz, onlara son yaklaşan dudak ve insani soluk oldu.
hıdır inan, yıllar sonra oğlunu ancak bu şekilde, bu kadar yakından ve içten öpebilmişti.
..
"benim yavrumu yuğdular
başucunda döne döne"
(bkz: darağacında üç fidan)
devamını gör...
cinsiyetçi başlık açanlar uçurulsun kampanyası
küfür yok diyorsunuz da burada ''tayt giyen kadının amacı'' başlığı var. kardeşim bu başlık küfürden de itici. bu tür başlıklar ve cinsiyetçi içerikler olduğu sürece ekşi'den farkı olmayacaktır. üzgünüm. özellikle kadınlar üzerinden açılacak, aşağılayıcı başlıkların kesinlikle engellenmesini rica ediyorum.
devamını gör...
iş hayatının ilk kuralı
çalıştığınız yere, ortamdaki konumunuza göre değişir. işletme sahibi misin, şef misin, müdür musun çalışan mısın vs. aynı zamanda çalıştığınız yerdeki insanlara göre de değişir. lakin ilk kural eğer sıcak kanlı biriyseniz dâhi insanları tanımadan analiz etmeden onlardan biri olduğumu göstereyim cart curt diye ilk allah'tan gereksiz bir samimiyete girerseniz ağırlığınızı düşürür ve sonrasında işin içinden çıkamayacaginiz döngüye girersiniz. o yüzden ağırlığınızı koruyun özellikle özel sektör de işin insan olduğu yerde çabuk su i istimal edilirsiniz. ota sapa gülmeyin çok sakalasmayin çok konuşmayın en azından bir süre.
devamını gör...
kürk mantolu madonna
doğum günümün aynı olduğu yazarın, ismi en çok bilinen kitabıdır. çok fazla görmeye başladığım için meraktan aldığım ama sonrasında iyi ki almışım dedirten tek solukta okuduğum bu novella'da sanırım o zamanlar aradığım bir çok şeyi bulmuştum. hani olur ya, sırf meraktan yapmaya başladığınız bir şey çok hoşunuza gitmeye başlar ve bırakamazsınız. bu kitap bana maria puder'ı verdi. bu kitap bana en az ilgi çekici insanın en ilgi çeken insanda edinebileceği eşsiz yeri gösterdi. bir tabloya bakarken nasıl hayatının büyük ölçüde değişebileceğini ve seni tamamlayacak olan kişinin hayatına nasıl bir anda girip, nasıl bir anda çıkabileceğini öğretti. çoğu gece yatmadan önce maria'nın yüzünü çizmeye çalıştım kendi kafamda, nasıl aşık olunabilirse gerçek olmayan birine o şekilde aşık oldum maria'ya. sonunda maria'nın hastalanıp öldüğüne bir türlü inanamıyordu içim, sanki kitabın içinde ben yaşıyor, tren garında o çocukla ben karşılaşıyor gibiydim. raif efendi nasıl o çocuğa kendi hayalinde sahip çıkıp sevip kolladıysa, aynı şekilde ben de kendi hayalimde öyle sevip kolladım maria'yı. okudum demek çok hafif kaçar. ben bu kitabı bir süre yaşadım.
devamını gör...
köy denilince akla gelenler
köy kahvesinde dönen dedikodu, musluktan, çaya, tüp'e, bardağa kadar herşeyi bulunduran bakkal , alt yapısı olmayan evler ve çamurlu , yaz kış sokağın tam ortasından akan pis su.muhakak köyün bir delisi (aslında hepsinden daha zekidir ) , en az bir adet köyün tefecisi.
bunlar köyün olmasa olmazı.
bunlar köyün olmasa olmazı.
devamını gör...
olay tv'nin iktidar baskısı yüzünden alkışlı protesto ile kapatılması
kimsenin umrunda olmayan gelişmedir. 30 kasım'da yayın hayatına başlamış ve 123 çalışanı olan bir medya kuruluşunun baskılar sonucu kapatılmasıdır.
devamını gör...
anormal sözlük haber ajansı
satranç turnuvası analizleri ikinci bölüm
antonius blockun silahtarı: durun bir dakika! turnuva'ya katılan yazarlar arasındaki en tehlikeli oyuncunun bu arkadaşımız olduğuna yemin edebilirim. şahitim de var. ingmar bergman...
bakın sıkıntı büyük. adam ölüme meydan okumuş. satranç masasına ölümle birlikte oturmuş. böyle bir adanmışlık, böyle bir tutku ve cesaret hepinizi yakıp küle çevirebilir. böyle bir oyuncu ile oynarken sizi hiç bir savunma kurtaramayabilir. iskandinav savunmasına meylederseniz soluğu valhalla'da alabilirsiniz. iyisi mi siz bu arkadaşımızı kendi haline bırakın. onun hata yapmasını bekleyin. oyunu en tepede oynadığı için sizi ciddiye almayacak bir ruh haline bürünmesini sağlayın. sonrası kendiliğinden gelir. yoksa durum vahim uyarmadı demeyiniz.
senden nefret ediyor olabilirim: mahlası bile insanı sürüncemede bırakan bir oyuncu ile karşı karşıyayız. nefret ediyor mu etmiyor mu belli değil. istikrarlı bir soru işareti gibi! ihtimaller, olasılıklar bu arkadaşımızla maç yaparken havada uçuşabilir. kafa karıştırıcı bir stili var bence. ya da net bir oyun oynayıp kafanızın karışmasına bile izin vermeden, şahınızı alıp kaçabilir. yani garip bir hissiyat veriyor. siz bu adam ne halt edecek derken, oyunun bitme olasılığı bile var. genelde hislerimde yanılmam. bakın bu arkadaş final oynar. oynamasa bile final oynamış gibi yapabilir. alekhine savunması önereceğim bu arkadaşa karşı ama bilemiyorum, emin olamıyorum. muammalı çok hummalı bir yapısı var gibi. satranç tanrıları yar ve yardımcınız olsun!
gulliver: bu oyuncu arkadaşımız mahlasının aksine, sinirleri tamamen alınmış bir kar tanesi etkisi uyandırıyor. tahtanın üzerinde usulca oradan oraya süzülecekmiş gibi bir yapısı var. yani ne bileyim ummadık kar tanesi baş yarar gibi garip bir his bu. hem hafif, hem sade hem de klasik bir oyun tarzı var sanki. hani ne yapacağını bilirsiniz ama yine de önlemini alamazsınız ya onun gibi bir şey. ideal savunması, petroff savunması gibi duruyor. ama durmaya da bilir. kar tanesi neticede, nereye süzüleceğini inanın bende kestiremiyorum. siz iyisi mi bu arkadaşı ciddiye alın, yoksa kendinizi tipiye tutulmuş kutup tilkisi kıvamında tahtaya servis edilmiş olarak bulabilirsiniz.
sırpski film: mahlasından mütevellit manipülasyona açık bir oyuncu olduğunu düşünüyorum. tahtayı rahatsız edici bir şekilde kullanacakmış gibi bir duruşu var. herkesi turnuvaya davet etmesinin sebebi bu olabilir. gelin üzerinizde bir şey deneyeceğim der gibi duruyor. deneysel oyunlar çıkabilir bu arkadaşın zihninden. kazanır kaybeder orasını bilemem ama zihninizi zorlayacakmış gibi duruyor. ortaya benoni/sicilya karışımı bir zihinsel pizza söyleyip afiyetle yemenize vesile olabilir. ya da şükür doyduk deyip direkt masadan kalkabilirsiniz. göreceğiz bakalım neler olacağını...
kanguruya yumruk atan adam: hoppala! durup dururken kanguruya yumruk atan bir oyuncudan ne beklersiniz? arkadaşımızın mahlası bende direkt raşid necmettinov hissi uyandırdı. nefes aldırmadan saldıracakmış gibi duruyor. bu turnuvanın en iyi oyuncularını yenebilir. aynı zamanda hiç umulmadık bir şekilde en vasat oyuncuya oyunu kaybedip, sözlüğün yolunu tutabilir. iki ucu keskin bıçak. ya kendini ya sizi kesecek gibi duruyor. efsane bir performans ya da hayal kırıklığı arasında gidip geleceğiz sanki. o yüzden kendisinin maçlarını merakla bekliyoruz.
düşünüyorum öyleyse yokum: taş fedalarında arşı alaya çıkacak, merkez piyonları hunharca harcayarak, yokluğunu ispat için oyunu en kısa sürede bitirmeye çalışacak gibi bir his uyandırıyor bende. oyunu aşkla oynayacakmış ve sonrasında kenara çekilecekmiş gibi duruyor. düşünemedim öyleyse patım diyerek masadan ayrılmamanızı temenni ederim.
oyuncu analizlerimizle turnuva gününe kadar sizlerle birlikte olmaya devam edeceğiz.
açık mert korkusuz kafa haber ajansı spor bültenini okudunuz...
turnuvaya destek olunuz!
antonius blockun silahtarı: durun bir dakika! turnuva'ya katılan yazarlar arasındaki en tehlikeli oyuncunun bu arkadaşımız olduğuna yemin edebilirim. şahitim de var. ingmar bergman...
bakın sıkıntı büyük. adam ölüme meydan okumuş. satranç masasına ölümle birlikte oturmuş. böyle bir adanmışlık, böyle bir tutku ve cesaret hepinizi yakıp küle çevirebilir. böyle bir oyuncu ile oynarken sizi hiç bir savunma kurtaramayabilir. iskandinav savunmasına meylederseniz soluğu valhalla'da alabilirsiniz. iyisi mi siz bu arkadaşımızı kendi haline bırakın. onun hata yapmasını bekleyin. oyunu en tepede oynadığı için sizi ciddiye almayacak bir ruh haline bürünmesini sağlayın. sonrası kendiliğinden gelir. yoksa durum vahim uyarmadı demeyiniz.
senden nefret ediyor olabilirim: mahlası bile insanı sürüncemede bırakan bir oyuncu ile karşı karşıyayız. nefret ediyor mu etmiyor mu belli değil. istikrarlı bir soru işareti gibi! ihtimaller, olasılıklar bu arkadaşımızla maç yaparken havada uçuşabilir. kafa karıştırıcı bir stili var bence. ya da net bir oyun oynayıp kafanızın karışmasına bile izin vermeden, şahınızı alıp kaçabilir. yani garip bir hissiyat veriyor. siz bu adam ne halt edecek derken, oyunun bitme olasılığı bile var. genelde hislerimde yanılmam. bakın bu arkadaş final oynar. oynamasa bile final oynamış gibi yapabilir. alekhine savunması önereceğim bu arkadaşa karşı ama bilemiyorum, emin olamıyorum. muammalı çok hummalı bir yapısı var gibi. satranç tanrıları yar ve yardımcınız olsun!
gulliver: bu oyuncu arkadaşımız mahlasının aksine, sinirleri tamamen alınmış bir kar tanesi etkisi uyandırıyor. tahtanın üzerinde usulca oradan oraya süzülecekmiş gibi bir yapısı var. yani ne bileyim ummadık kar tanesi baş yarar gibi garip bir his bu. hem hafif, hem sade hem de klasik bir oyun tarzı var sanki. hani ne yapacağını bilirsiniz ama yine de önlemini alamazsınız ya onun gibi bir şey. ideal savunması, petroff savunması gibi duruyor. ama durmaya da bilir. kar tanesi neticede, nereye süzüleceğini inanın bende kestiremiyorum. siz iyisi mi bu arkadaşı ciddiye alın, yoksa kendinizi tipiye tutulmuş kutup tilkisi kıvamında tahtaya servis edilmiş olarak bulabilirsiniz.
sırpski film: mahlasından mütevellit manipülasyona açık bir oyuncu olduğunu düşünüyorum. tahtayı rahatsız edici bir şekilde kullanacakmış gibi bir duruşu var. herkesi turnuvaya davet etmesinin sebebi bu olabilir. gelin üzerinizde bir şey deneyeceğim der gibi duruyor. deneysel oyunlar çıkabilir bu arkadaşın zihninden. kazanır kaybeder orasını bilemem ama zihninizi zorlayacakmış gibi duruyor. ortaya benoni/sicilya karışımı bir zihinsel pizza söyleyip afiyetle yemenize vesile olabilir. ya da şükür doyduk deyip direkt masadan kalkabilirsiniz. göreceğiz bakalım neler olacağını...
kanguruya yumruk atan adam: hoppala! durup dururken kanguruya yumruk atan bir oyuncudan ne beklersiniz? arkadaşımızın mahlası bende direkt raşid necmettinov hissi uyandırdı. nefes aldırmadan saldıracakmış gibi duruyor. bu turnuvanın en iyi oyuncularını yenebilir. aynı zamanda hiç umulmadık bir şekilde en vasat oyuncuya oyunu kaybedip, sözlüğün yolunu tutabilir. iki ucu keskin bıçak. ya kendini ya sizi kesecek gibi duruyor. efsane bir performans ya da hayal kırıklığı arasında gidip geleceğiz sanki. o yüzden kendisinin maçlarını merakla bekliyoruz.
düşünüyorum öyleyse yokum: taş fedalarında arşı alaya çıkacak, merkez piyonları hunharca harcayarak, yokluğunu ispat için oyunu en kısa sürede bitirmeye çalışacak gibi bir his uyandırıyor bende. oyunu aşkla oynayacakmış ve sonrasında kenara çekilecekmiş gibi duruyor. düşünemedim öyleyse patım diyerek masadan ayrılmamanızı temenni ederim.
oyuncu analizlerimizle turnuva gününe kadar sizlerle birlikte olmaya devam edeceğiz.
açık mert korkusuz kafa haber ajansı spor bültenini okudunuz...
turnuvaya destek olunuz!
devamını gör...
kız istemede sevgi karın doyurmuyor diyen kız babası
haklı olarak şartları değerlendiren babadır. kızının fakirlik düzeyinde yaşamasını istemiyordur.
şimdi aza tamah etmek lazım vs. gibi konuşanları ben baba olduklarinda bir görmek isterim ne diyorlar. çünkü fikirler değişebiliyor.
şimdi aza tamah etmek lazım vs. gibi konuşanları ben baba olduklarinda bir görmek isterim ne diyorlar. çünkü fikirler değişebiliyor.
devamını gör...
normal sözlük yazarları edebiyat topluluğu
ayrıca (bkz: kafa sözlük sinema topluluğu) ya da
(bkz: kafa sözlük film topluluğu) da olabilir ilgililer için
diyerek desteklediğim topluluktur
aylar sonra gelen edit: tabi sözlüğün tekelinde olması şart değildi.
(bkz: kafa sözlük film topluluğu) da olabilir ilgililer için
diyerek desteklediğim topluluktur
aylar sonra gelen edit: tabi sözlüğün tekelinde olması şart değildi.
devamını gör...
sabahattin ali
şimdi aramızda noksan olan şeyin ne olduğunu biliyorum!”dedi. bu eksik sana değil, bana ait... bende inanmak noksanmış...
sabahattin ali- kürk mantolu madonna
devamını gör...
tüketim çılgınlığı
yaşama anlam katmalara doyamayan homo duble sapienslerin mutluluğun formülünü tüketme ibadetinde buluşu. insanın son akıldışılık limanı. reklamlarla şahaneleştirilmiş mükemmelliklere bir siparişle sahip olabilmenin verdiği o müthiş haz. canımız kanımız influencerlarımız sayesinde varlığından haberdar olduğumuz kullan at nesneleri. ah ne güzel! oh ne şahane! alın canlarım bunu da alın. daha doymazsanız şunu da alın. tüketiyorsunuz öyleyse varsınız. alıyorsunuz, çünkü siz harikasınız. harika olmasaydınız alamazdınız. bakın bu şampuan, akıyor, kokuyor, mis gibi yapıyor. hele şu ayna, bakan kişiyi dünyanın en güzeli/yakışıklısı yapıyor. hadi alın. onu da alın. hepsini alın.
fakat haksızlık etmiş olmayayım, corona günlerinde bir nebze de olsa azaldı sanki tüketme olayı. ya da başka bir taraflara evrildi bilemiyorum.
fakat haksızlık etmiş olmayayım, corona günlerinde bir nebze de olsa azaldı sanki tüketme olayı. ya da başka bir taraflara evrildi bilemiyorum.
devamını gör...
daddy (yazar)
evet bu sefer gidişi sessiz oldu ama dönüşü great gatsby gibi olur inşallah diyeyim. kafa dinlicem dedi ama gene o kafayı bişeye mi taktı o da muallak. evet başka giden olmamasını kalanların baki olmasını temenni ediyorum ne diyeyim*
devamını gör...
moral bozukluğundan sözlüğe tanım yazamamak
ülkede olup biteni şu gündemi gördükçe canım sıkılıyor inanın sözlük. kim haklı kim haksız kim derin kim uçurum kim yandaş kim yoldaş kim dindar kim kindar belli değil. bizim halimiz ne olacak belli değil. rezillik diz boyu.
devamını gör...
vasküler lazer
kılcal damar genişlemesi, doğum lekeleri gibi damar kaynaklı hastalık ve kusurların tedavisinde kullanılan lazer cihazı.
devamını gör...
kısası makbul olan şeyler
halk eğitiminde amme hizmeti. yaz arkadaşım,
misafirlik, hasta ziyareti, camel soft, ayak parmağı, kız arkadaş, saç (sakalın uzunu makbuldür) vs.
misafirlik, hasta ziyareti, camel soft, ayak parmağı, kız arkadaş, saç (sakalın uzunu makbuldür) vs.
devamını gör...
adalet ve kalkınma partisi
yakında tarihin çöplüğündeki yerini alacak. ve ileride türkiye'nin başına gelmiş en büyük felaket olarak tanımlanacak. ülkeye verdiği zarar maddi ve manevi açıdan hesaplanamayacak boyutta. bu kadar hukuk ve kanun tanımaz bir parti dünya tarihinde yoktur.
devamını gör...
8 mart dünya emekçi kadınlar günü
devamını gör...
lev nikolayeviç tolstoy
sigarayı, alkolü, et yemeyi 5o. doğum gününde bırakmış dünyanın en iyi ilk 3 romancısından biri.* et yemeyi bıraktıktan sonra oldukça fazla yumurta tüketmeye başlamış. çorbasına bile omlet ilave edermiş. kendi tarifi olan naneli kurabiyeleri ise çok severmiş.* ve onları zihin açan kurabiyeler olarak adlandırırmış. normal kurabiye hamuruna nane yağı ekleyerek siz de yapabilirsiniz.
devamını gör...
seviştikten sonra terk eden erkek zavallılığı
büyük ihtimalle sevişme 3-5 dakika bir şey sürdüğünden (ön sevişme dahil evet) partneri uyanmadan, rezilliği yüzüne çarpılmadan sıvışan erkektir.
devamını gör...
