kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
ebubekir sofuoğlu’nun yaptığı bir paylaşımda geçen dolaylı bir ifade. ifadenin tam hâli şu şekildedir: “allah’ın nasıl gönderdiği peygamberleri ve kitapları varsa şeytanın da peygamberleri olarak aristoteles, platon, sokrates gibi sapıtmış filozofları, kutsal kitapları olarak da felsefi eserleri vardır. imanınızı kaybedersiniz. felsefeden uzak durun.”
devamını gör...

ağzını yaya yaya konuşanların dilidir.
devamını gör...

eski hayallerime tekrardan aynı hevesle sahip olabilmek.
devamını gör...

"erkek" olduklarını kanıtlamak adıma yaptıkları tüm hareketlerdir.*
devamını gör...

yapıldı mı diye merak ettiğimdiiir. mart geldi suserlaaar. hadi kalkın örelim eşe dostaaa. ben ördüüüm.

hem kendime hem de en yakın arkadaşlarıma ördüğüm marteniçkalarım hazııır. umarım herkes için nefis bir ay olur. umut olur.*
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bugün, yarının eski'si olacağı için; içinde bulunduğu zamanı da özlemektir. fazlası zarardır, yaşamak bugünden ibarettir.
bonus (bkz: melankoli bağımlılığı)
devamını gör...

elleri ıslak olan birinin bana dokunması.
devamını gör...

"türk milleti!
ebediyete akıp giden her on senede, bu büyük millet bayramını daha büyük şereflerle, saadetlerle, huzur ve refah içinde kutlamanı gönülden dilerim.
"

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

sabah kalktığımda casper'ın yaşıyor olduğunu görmek.

gece boyu hiç bitmeyen bir kabus içindeydim. casper kanlar içinde yerde sürünüyordu. veterinere götürmek istiyor ama götüremiyordum. her yeni görmemde belden aşağısı yavaş yavaş eriyordu. dehşetti. tüm gece ağladım. uyandım uykuya daldım yine aynı şekilde devam ettim. sabah ağlayarak uyandım. hemen koşup sarıldım ona. o an bir mutluluk yaşadım ama çok kısaydı. tüm günüm değişik bir ruh sıkılmasıyla geçti.

sonra bir minnağın melek olduğunu öğrendim. türkan rüyada bu kadar zorken ben bu kadar alt üst olmuşken sevgili domestic hıyar ı düşünemiyorum şuan. diyecek hiçbir şey yok. ne söylesek az çünkü. bildiğim bir duygu. onlarla tekrardan buluşacağız dostum. kalbini ferah tutmaya çalış olur mu? şimdi yaşa acını güzel yürekli adam.
devamını gör...

feministlerin bence mücadele etmesi gereken daha önemli konular var. ataerki sistem bunlardan biri ve biliyorum elbette bu konuda çalışmaları var fakat bilinçsizce ve tek sorunları ''bayan'' kelimesiymiş gibi davranan kişileri anlamıyorum.

savunmaları ''bay'dan türeme'' olunca yetersiz kalıyor, fakat şu tanımımdaki gibi #95881 bir açıklama getirseler bence daha anlaşılır ve mantıklı olabilir. günümüzde çoğu feminist kendini ve feminizm amaçlarını yanlış aktarıyor çünkü feminizm'i tam olarak bilmediklerini düşünüyorum. sırf bu yüzden amacı ''cinsiyetçiliğe karşı savaşmak'' olan bir hareket, ataerki medya ile de birleşince yanlış anlaşılıyor. olan bence feminizm'i hakkı ile temsil eden kişilere oluyor.
devamını gör...

aynı kişiye ikinci kez küsme nedenidir. gerçi muhtemelen onu da fark etmeyecektir. adam sizi zerre umursamıyor. bence kafasına taşla vurun, belki anlar öküz.
devamını gör...

diktiği son fidan ve su vermesi gereken diğer fidanlardan başını kaldırıp değirmenlere doğru baktı. gün batımında rönesanstablosu gibi karışık ama güzel görünen bu manzaraya bakarken yarım bırakılan roman hüznü çöktü içine. düşüncelerinde geçmişe giderken "bir de zamanda yolculuk yapılamaz derler" dedi kendi kendine. yaş35'ti o zamanlar. henüz albaylığa terfi etmemişti tamer bayındır. o yaşlarda tanışmıştı florance ile. ne çok sevmişti onu!

rumeli türkülerini çok severdi. "gel bade doldur ver içeyim" diye geçirdi aklından. gelemezdi artık florance. yurt dışına gittikten sonra bir süre daha haber almayı başarmıştı ondan. en son patagonyalı bir adamla evlendiğini duymuştu. yoksa papua yeni gine miydi? "ne önemi var ki artık? hayırsız!" diye söylendi kendi kendine. onu suçlamak kolay geliyordu ama aslında biliyordu suçun kendisinde olduğunu, florance'ı kendisinden bilerek uzaklaştırdığını. kapılıp gitmişti elinde olmadan ama bir askerdi o. her an her şey gelebilirdi başına. kıza bu acıyı yaşatmaya, onu hayatı boyunca yüreği ağzında bekletmeye hakkın yok diye avutuyordu kendisini.

daldığı düşüncelerden silkinerek kendine geldi. güneş batmak üzereydi. o sırada gözüne ağaca çıkıp orada kalmış olan kara kedi takıldı. kediyi oradan indirmek istedi ama bunu nasıl yapacağını bir an akıl edemedi. "olmazsa bozuk para fırlatırım. korkarsa kendisi atlar" diye geçirdi aklından. kedi düşüncelerini okumuş gibi atlayıverdi ağaçtan. "kedilerefısıldayanadam" dedi kendi kendine gülerek, sanki kediyi fısıltısıyla ikna etmiş gibi.

albay olduktan sonra yakın çevresi adıyla soyadını kısaltarak albay tambay diye isim takmıştı ona. bu kafiyeli isme önceleri kızmıştı ama sonra onu da eğlendirmeye başlamıştı lakabı. yakın tarihte, emekli olduktan sonra evde ve bahçede geçirdiği zamanlardan geriye kalan boş vakitlerinde internete takılmaya başladı. çocuklaşmıştı sanki dünyanın öbür ucundan haber almanın bu kadar kolay olduğu bu ortamda bulunmaktan aldığı keyifle. "kafa sözlük diye bir yer varmış üye olucam lan" demiş, sözlük yazarlığına başlamıştı, arkadaşlarının deyimiyle "bu yaştan sonra" ama umurunda değildi yaşı falan. eğleniyordu sonuçta. eski günlerin anısına albay tambay adıyla üye olmuştu sözlüğe de.

son yıllarda fiziğe de merak sarmıştı. aşağıya atlayan kedinin yanından geçerken "belki de schrödingerinkedisi diye bir nick alsam daha iyi olurdu" diye düşündü. "pandemi bitince nick değiştireceğim" diye söylenerek kapıdan girdi ve akşamın alacası içerisinde gözden kayboldu.
devamını gör...

gayet iyi bir özet olmuş.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ötüken neşriyat a.ş., 1964 yılında istanbul/şehzadebaşı’nda kuruldu ve yayın hayatına necip fazıl kısakürek’in reis bey isimli tiyatro eserini neşrederek başladı.
ötüken neşriyat a.ş.’nin yayınlarındaki temel gayesi türk tarihine, türk kültürüne, türk edebî birikimlerine, türk milletinin yaşayış ve dünya görüşünü ileriye taşıyacak türden her türlü ilim, fikir ve sanat eserlerine rağbeti artırmak, bu konuları ve bu konularda yazılmış eserleri tanıtıp geliştirmektir.
ötüken neşriyat a.ş., basın yayın birliği, yayıncılar birliği, türkiye basım yayın meslek birliği kuruluşlarına üyedir.
devamını gör...

iyi ki söylemedim de içimde kaldı çünkü bizden olmazmış şimdi daha iyi anladım.
devamını gör...

sevdiğim akrabalara, arkadaşlara ayıp olmasın diye giderim ve bir an önce bitse de gitsem diye beklerim.
devamını gör...

böyle pırlanta değerinde az bulunan şairimize de 5 parasız belediyenin açtığı çukura düşüp ölmek yakışırdı zaten, canım ülkem hiç değişmiyor.
devamını gör...

en güzel (popüler) şarkıları:

gittin gideli


hasretinle yandı gönlüm


aldırma gönül


seni seven öldü (haberin var mı)


mehmet emmi

devamını gör...

hababam sınıfı'nın ikinci ve en çok hasılat yapan serisi.
edebiyat öğretmenleri semra hoca' ya yaptıklarından dolayı öğrencilerin disiplin kuruluna verildiği filmdir.
devamını gör...

1919 yılı mayısın 19'uncu günü samsun'a çıktım. mustafa kemal atatürk / nutuk
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim