ne istifası yegenim adam pegaga yı bitirdi yigit adam! yalan o videolar fotoşog yegenim! git şurdan iki simit al da gemirelim zabahtan beri gahvede çay çay içim gıyıldı valla!
devamını gör...

20 kasım 2020 tarihinde özveri ve emekle yaptığım ve içine sevgimi kattığım kurabiyelerimi, kafasözlük'te vakit geçirirken vakti unutmam ve yakmam sonucu talep ettiğim tazminattır. ey franklin, ey moderatörler; bu kurabiyeyi kim yesin şimdi?

fecaatin görseli

(bkz: sarı bez)
edit: eyluling hanım'dan postpandemi kurabiye partisi teklifi aldım, moderatörler çalışıyor. bir bilen'e de sokak hayvanlarını ve beni düşündüğü için sevgiler.
devamını gör...

yalnız hırsızlık bu ülkenin her yanını sarmış, sadece bim veya benzeri mağazalarda değil, her kes birbirinden çalıyor, baştan aşağıya kadar hırsızlık dolu memleket, kaliteden, gramaj dan, kullanılan içerikten, işçilikten, malzemeden hep çalıyorlar , bu hırsızlık bu ülkede ezelden beri var , kanımıza işlemiş .
hollanda da 20 yıl önce sine kadar bisikletlerini kilitlemezlerdi , türklerin hırsızlıkları dan biktiklari için kilitliyorlar, inanmayan araştırsın, avrupa'da hırsızlıkta bulgar ve romen leri geçmiş durumdayız, üzülerek yazıyorum.
devamını gör...

okuduğum, deist arkadaşımızın serzenişlerini haklı bulduğum dua. paylaşmak istedim.

bir deist'in kandil duası
sayın allah'ım, af kapılarının sonuna kadar açıldığı, mağfiretin adeta pike yaptığı, (hangi takvimin ayına göre olduğuna ilişkin kafamız azıcık karışık olsa da) günahların affedildiği bu mübarek gecede beni affetmesen de olur.

ciddiyim...

zira biliyorum ki bu gece çok yoğun olacaksın, kapında kuyruk oluşacak. yılın diğer ayları ve/veya günlerinde/gecelerinde istisnasız her boku yiyen ve yediklerinden aslında pek de pişman olmayan, ellerinde imkan olduğu sürece yine yine yine yiyecek olan kulların kapına gelip af dileyecekler senden.

onları affet sayın allah'ım.

onları affetmezsen eğer, işleri çok yaş; senin affın, rahmetin devreye girmez de nizam teraziye kalırsa yani işleri, sıçtılar valla.

sayın allah'ım;
şikayet ediyormuşum gibi düşünmeni istemem ama neler yapmadılar ki?

mesela;
15 yaşındaki çocuğu vurup öldürdüler; çocuk toprağa gömüldükten iki gün sonra on binlercesi bir olup çocuğun annesine yuh çektiler. valla...

soma'da 301 madenciyi katlettiler; sonra gidip yüreği yangın yerine dönmüş madenci yakınlarını dövdüler, sillelediler, tekmelediler, tehdit ettiler...

ermenek'te 18 madenciyi katlettiler; "sorumlu biziz" diyemediler, tek bir düğmelerinden bile vazgeçmediler.

sülalece uğraştıklarında bile sabahtan geceye dek sıfırlayamadıkları kadar çok para çaldılar; "gemi değil, gemicik" deyip milletle dalga geçtiler.

"insanca yaşamak istiyoruz" diyen taşeron işçiyi "nankörlük yapma!" diye azarladılar; tüyü bitmemiş yetimden dişi kalmamış nineye varana kadar, milyonlarca insanın hakkını "milletin a..na koyacağız" (küfür bana ait değil sayın allah'ım) diyen iş adamına peşkeş çektiler.

sabahtan akşama kadar imanı gevreye gevreye çalışan asgari ücretli işçinin bir aylık ücretinin açlıktan biraz fazla olmasının iş vereni zorlayacağını, bunun vatana ihanet sayılacağını söylediler; bahsettikleri iş verenlere ikinci katın balkonundan havuzun görünmeyeceği villalar sipariş ettiler.

her cuma twitter'dan bir ayet çakıp sana inananları keklediler; özel görüşmelerinde ise bakara-makara diye kitabınla dalga geçtiler.

can derdiyle kaçıp camiye, senin evine sığınan insanlara "camide bira içtiler" diye iftira attılar; o caminin, "ben bir din görevlisiyim, yalan konuşamam, bira içtiklerini görmedim" diyen müezzinini sürgün ettiler.

kendi kitlelerinden bir kadının linç edildiğini, bebeğinin tekmelendiğini, kadının üstüne çiş yapıldığını söylediler, toplumu birbirine düşman etmeye çalıştılar; yalan konuştukları ayan beyan ortaya çıktığında ise bir "yalan konuştuk, kusurumuza bakmayın" bile demediler, pişkinliğe devam ettiler.

milyar dolarlık sarayda yaşamayı itibar saydılar; bunu yaparken de kendilerine "maneviyatçı", bizlere ise "materyalist" dediler ve bundan daha fenası, o kadar ısrar etmemize rağmen, bunu diyebilmek için ne içtiklerini bize söylemediler.

kendi çocuklarını askere yollamayıp, garibanların çocuklarını cepheye sürüp şehit ettirdiler, bunu da matah bir şey gibi o şehitlerin alilerine arsızca yutturmaya kalktılar.

seçim yapıldı, milletin iradesini, hukuku, adaleti, ahlakı, vicdanı iğfal ettiler.

her iftar sofrasını iftira sofrasına çevirdiler, insanlara hakaret ettiler, kullarının arasına nifak soktular.

insanlar bu korona denilen hastalıktan kırılırken, herkese maske mesafe dediler, uymayana ceza kestiler ama kendileri kalabalık salonlarda maske mesafe olmadan lebaleb toplantılar yaptılar, göbek attılar, hastalığı yaydılar.

evet, bu gece kapına gelecek olanlar, bütün bu saydıklarımı ve çok daha fazlasını yaptılar ve/veya bütün bunları yapanları alkışladılar, el üstünde tuttular sayın allah'ım.

ihbar etmiş gibi olmayayım, şüphesiz sen bunların hepsini biliyorsun sayın allah'ım ama daha neler, hangi günahlarını sayayım...

lütfen affet onları, yoksa çok yanacaklar. affet, ama bir de ıslah et onları, lütfen, n'olur...

ıslah et ki bir daha yapmasınlar. lütfen sayın allah'ım...

bana gelince...
benimkiler ekseri şahsi meseleler sayın allah'ım; tütünün dumanı, kadının dudağı, üzümün suyu gibi şeyler yani...

affetmesen de olur; gelir, takdir ettiğin kadar paşa paşa yanar, cezamızı çekeriz evelallah...

kendim için yormak, uğraştırmak istemem seni. sözlerime burada son verirken berat gecenizi en kalbi duygularımla tebrik ediyor, saygılarımı sunuyorum sayın allah'ım...

-gariban kulun osman-
devamını gör...

reklam gibidir ama değil de gibidir. tanıtım reklamı gibidir ama daha çok uzun soluklu olduğunu için de bilgi içeriklidir. editorial kelimesinden mevzuatı delmek suretiyle türetilmiş bir kelime oyunu olabilir.

iko ukdesidir.
devamını gör...

doksanlı yıllarda melissa joan hart adında sarışın bir genç kadının başrolünde oynadığı dizi. ki kendisini daha önce nickelodeon'da yayınlanan clarissa adlı dizide de başrolde görmüştük. türkiye'de atv'de yayınlanırdı. çok popüler olduğu için eğlenceli birkaç sinema ve tv filmi de çekilmişti. doksanlarda çocuk olmaya dair en eğlenceli ayrıntılardandır.
devamını gör...

temel haklarımızın dahi korunamadığı bu ülkede korkudan çok ne hissedebiliyoruz ki?
hayallerin kurulması çocukluğumuzda başlar ve sınırsızdır. yaş aldıkça gerçekleri kavrarız ve bunlar evrensel gerçekler değil, toplumun bize dayattığı gerçeklerdir. cesaretimiz yavaş yavaş kırılılır, toplum anlaşmış gibi el birliği ile kırar.
benim en büyük engelim, ne yazık ki yaşadığım ülkede kadın olmaktır. kimse bana maval okumasın.
eylemlerimle hayallerimin arasına toplumun dayatlamalarına ek olarak ekonomik şartlar koca bir duvar örüyor. dünyada kripto para ile uğraşan üçüncü ülkeyiz. bunların çoğu günü kurtarmak için kısa vadeli uğraşılardır.
adalet, hak, hukuk mücadeleleri de cabası. hayal kurmaya vaktimiz yok ki!!!
her doğum günümde dilek tutma hakkımı '' tanrım, sene boyunca dileyeceğim bütün dilekleri gerçekleştir'' şeklinde kullanırdım. son yıllarda tanrım, başımı şu ülkeden çıkarmama yardım et, daha da bir şey istemem şekline indirgedim.
insana insan gibi davranıldığı, insanın insanca yaşayabildiği bir noktaya gidebildiğimde , gerçekten hayal kurma lüksüne sahip olabileceğime inanıyorum.
en büyük korkum ise bu ülkeden gidemeden hayatımın son bulma ihtimalidir.
devamını gör...

bir rüyamda sinek olmuştum
devamını gör...

abimden bana kalan şortla havuza girmiştim. herkes el ele tutuşup yuvarlak oluşturmuştu ve rastgele birilerini çekip, kollar üzerinden kaydırıyorlardı. benim sıram gelince, beni de çektiler tabi. şort malum abimden kalma. paraşüt gibi bir açıldı ya haak. kıbrıs'a inen türk askeri gibi indim kollarına. takım taklavat ne varsa düşmana göz dağı verildi.
çok utanmıştım da sonradan umursamayıp hunharca güldüm.
devamını gör...

kocaman insanların yanında ağladığım bi gece oldu. kimseyi memnun edemiyoruz bu hayatta. mükemmel de olsak edemeyiz.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

çağının fersah fersah ilerisinde, zeki, özgün ve üretken bir kadındır. sadece kendine aşık ettiği erkeklerle hatırlandığını görseydi ağzı alay ve acı içinde yarım bir gülüşle bükülürdü. bu kadar başarılı bir kadının hatırda kalma şekli süründürdüğü erkekler mi olmalı cidden? neden psikanalizme kattıklarından, özgürlük tutkusundan, bilgiye olan aşkından, entelektüel sohbetlerinden, die erotik kitabındaki aşkınlığından bahsetmiyor da nietzscheyi ağlatışından bahsediyoruz yalnızca? kendisini erkeklerle kurduğu ilişkilerden ibaret görmeyenler için: feniçka kitabının otobiyografik özellikler taşıdığını düşünmekteyim, hayata bakışını anlamak için okunabilir. ayrıca nietzsche ile yaptığı sohbetler hakkında şuna benzer bir şey okumuştum: "bütün günü sadece konuşarak geçiriyorduk, birbirimizin zihninin en karanlık dehlizlerinde geziniyorduk, konularımızda sınır yoktu... o an bize kulak misafiri olan biri iki şeytanın yarenlik ettiğini düşünebilirdi..." ikisi hakkında özellikle bu kısmın aklımda kalmasının sebebi benim de kendi nietzschemi bulup buna benzer bir iletişim geliştirmem olabilir. tabii her nietzsche ve salome'un mutlak sonu olduğu şekilde ayrı düştük. yine de böyle bir deneyimi yaşadığım için bile minnettarım... yaşayana kadar eksikliğinin farkında olmadığım bir deneyimdi, garip ve tutkulu bir zihinsel birleşme gibiydi... insan hayatta bu tarz şeyleri sıklıkla deneyimleyemiyor...
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

fotoğrafları hep penceremden çektiğim doğrudur.
devamını gör...

sebeplere tevessül ettikten sonra neticesini allah'a bırakmak. kadere razı olmak. hakka güvenmek.*
devamını gör...

1 aydır kullandığım maske. maskenin kulağa gelen tarafı yumuşak ve güzel lakin maskenin alt tarafı biraz gevşek gibi keza burun kısmı da öyle.
devamını gör...

premium almamız için şartlayı zorlayan app. fok yesin! isterse on saniye de bir reklam geçsin, yine de almam premium’u. he çok bıkarsam gider spoty hesabı açarım. embesillere bak nereden zorlayacaklarını şaşırdılar.
devamını gör...

1930'larda, noah mcvicker, şirketi un, su, tuz, borik asit ve mineral yağdan macun gibi görünen bir madde yarattı. hazırlanan bu malzeme bir duvar kagidi temizleyicisi ancak öğretmenler bunu okullarda silgi ve sanat derslerinde modelleme ürünü olarak kullanmaya başlayınca sirket ürünü geliştirerek play-doh markasını geliştirerek çocukların modelleme yapması ve eglenmesine sundular. günümüzde kimyasal olmayan ancak uzun süre dayanamayacak şekilde doğal bir oyun hamuru tarifini de verelim.
3 su bardağı un.
1 su bardağı su.
2 çorba kaşığı sıvı yağ
¼ su bardağı tuz.
hamuru renklendirmek için gıda boyası yerine sebze ve meyvelerden yararlanabilirsiniz.
devamını gör...

bir an babam burada sandım.
kaç yıllık moda hala alışmayan kalmış sanırsam.
kimilerine yakışıyor.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

haksızlığın , yolsuzluğun, yobaz kesimin kâbusu. gözardı etmeden yazdığı, düşündüğü, sorguladığı için 24 ocak 1993'te katledilen gerçek gazetecilik anlayışına sahip fikir adamı, araştırmacı - gazeteci, yazar.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim