ne özelde, ne kamusal alanda, ne de reel hayatta hiç kimsenin hiç kimseye küfür etme hakkı yoktur. küfreden varsa da kendi ayıbıdır. ağır küfür ettiyse hukuki işlem başlatmak en isabetli karar olacaktır.
devamını gör...

kadının, ölen eşinin kardeşi ile evlenmesidir. bu evliliklere aile büyükleri kadının mağdur olmasının önüne geçmek için karar verir. doğu vilayetlerinde bu evlilik türünün görülmesinin sebeplerinden birisi ise; namusun kirletilmesini önlemektir.

yahudilik'te ise bir ibadet olma özelliği taşımaktadır. çocuğu olmadan eşi ölen kadın, eşinin kardeşi ile evlendirilmek suretiyle eşinin adını taşıyacak bir çocuk doğurması beklenir.. tevrat’ta bilinen ilk levirat örneği, yakub peygamber’in oğlu yahuda’nın gelini tamar’ın evliliğidir.
devamını gör...

okumak. bu universite okumak olur,kitap okumak olur,evreni okumak yani tefekkür olur. aklınıza ne geliyorsa. okuyun efenim. açık olun değişime.
devamını gör...

her şeyden önce, erkeğin doğası gereği aşkta vefasızlığa, kadının ise sürekli sadakata eğilimli olduğu gerçeği vardır. erkeğin aşkı, doyum bulduğu andan itibaren belirgin bir biçimde azalır: hemen hemen bütün öteki kadınlar onu, sahip olmuş olduğu kadından daha fazla çekerler: erkek değişiklik özler. kadının aşkı ise, özellikle o andan sonra artmaya başlar. bu, türü koruyup onun varlığını sürdürmeye, bu bakımdan da olabildiğince fazla çoğalmaya yönelik doğanın amacının bir sonucudur. bildiğimiz gibi erkek, kendisine yeterince kadın sunulduğu takdirde, kolayca yılda yüz çocuk meydana getirebilir: kadın ise, istediği kadar çok erkeğe sahip olsun, ikiz ihtimalini hesaba katmazsak, yılda sadece bir çocuk dünyaya getirebilir. bu nedenle erkeğin gözü hep başka kadınlardadır; kadın ise buna karşılık tek bir erkeğe sımsıkı sarılır: çünkü doğa onu içgüdüleri gereği ve hiç düşünmeden, gelecekteki doğumun besleyicisi ve koruyucusunu yanında tutup korumaya sürükler. bundan ötürü erkeğin eşine sadakati yapaydır, kadının ki doğaldır; dolayısıyla da, kadının ihaneti, nesnel olarak, sonuçları bakımından olduğu kadar, öznel olarak doğaya aykırılığı bakımından da erkeğinkinden çok daha az bağışlanabilir bir ihanettir.

arthur schopenhauer/aşkın metafiziği
devamını gör...

anneme bayram temizliğinde yardım ediyorum. bu kadar indir kaldırdan sonra bayrama ya kaslı bir vücut ya da sakat bir bel ile gireceğim. du bakalım.
devamını gör...

bunu söyleyen diyanet işleri başkanı ve ya farklı bir kişi fark etmeksizin doğru olduğunu düşünüyorum. inanmayan arkadaşların garip yorumları şaşırttı açıkçası. herkese farz olmadığı orta okul din dersinde dahi gösterilen bir konu zekat konusu. maddi durumu zekat vermeye elverişli olan insanların her sene belirlenen nisap miktarı kadar zekat vermeleri farz. ancak altını çizerek söylemek gerekiyor ki inanan insanlara farz, inanmayan arkadaşlar size haram da yok helal de sakin ve rahat olun lütfen :) inanmayan arkadaşların da ellerinde olan malları olmayanlar ile bölüşmeleri insani bir durumdur tabi ki.
devamını gör...

''yıldızı barışmamak'' olarak da ifade edilen durumdur.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

birkaç gün öncesine ait, huzursuz huzur
devamını gör...

ne bileyim, bekar bir erkek olarak cuma günü bim aktüel ürünlerinden kapma savaşı için sabah 8'de bimin kapısında anlamsız teyze bakışları altında beklemek gibi bir gün.
devamını gör...

yeni nickin hayırlı olsun. zaten böyle güzel çizimler yapan normal biri olamazdı bence*
devamını gör...

(bkz: erikson'un psiko-sosyal gelişim kuramı) nı delip geçmiş bir teyzemizdir.
kocasını erken kaybedip, 100 bin liraya sahibi olup yine de vizyonsuzluk timsali olan bir yurdum teyzesidir. çocuklarının bu zamana kadar o parayı elinden almamış olması da ayrıca bir soru işareti? teyze inşallah elden ayaktan düşmesin zira bu olay yüzünden evlatların tarafından aileden afaroz edilmen kuvvetle muhtemel.
allah'ım, yaşlılığın bunaklığından sana sığınırım. amin.
devamını gör...

22 kasım 2019 tarihinde, resmî gazete'de yayımlanan cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile faaliyetlerine başlayan uzay ajansı.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

nabızade nazım'ın yazdığı, ilk türkçe köy romanı olan salon yayınları'nın sadeleştirilmiş ve günümüz türkçesine uyarlanmış halini biraz önce okuduğum kitaptır.
yazıldığı dönem göz önüne alındığında ve yazarı nabızade nazım'ın da dediği gibi o dönemdeki beymelek köyünü "sadece insan merkezli ve insanî sınırlar çerçevesinde inceleme ve hikaye edilmiş". kitabın kısa oluşu ve olayların yarım kalması benim hoşuma gitmedi. kitap bitince "eee sonra, daha hiçbir şey olmadı ki?" diye kalakaldım. ama kitapta geçen "kaş'a çağrılmak" cümlesi çok dikkatimi çekti. sırf buradaki anlam için bile okunabilir bence.
devamını gör...

uzun zamandır bu başlığı solda göremiyorum. hiçbiriniz bir hera02 değilsiniz. kınıyorum. başlığı lütfen amacına yönelik kullanalım.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
*
devamını gör...

kalem… yazmak, çizmek, karalamak için kullanılan bir alet, yardımcı. kimi zaman açılır, kimi zaman tükenir. açılırken kalemtraşta kalan kırık kalem uçlarına inat insanın ve kalemin içinde hep bir umut vardır.

tükenmez demişler; ama gayet de tükeniyor. duygular gibi, sevgi gibi, ömür gibi… bir hoh yapmanın sıcaklığıyla kalemin içindeki mürekkep yeniden canlanıyor. keşke bazı insanların kalbine de hoh yaptığımızda o insanın kalbindeki duygular canlansa. bir nefesle kalbinin odalarındaki ışıklar yansa.

bir kalemi aydınlatan bir hoh’sa bir insanı aydınlatan da yazmak eylemi olmalı. kalemler tükenir, kırıldıkça kırılır, yine tükenir. lakin tükenen kalemlerle bir şeyler yazarken kelimeleri tüketmek mümkün değil.

yazmak; bir kalemle bembeyaz sayfayı kirletmek olmalı. öyle ya tükenmezin, kurşunun izi hep bembeyaz bir defter yaprağında. beyaz kağıt yaprakları kirlenecek diye mi yazmaktan hep korktum? belki de… bazı yazılanları silmek mümkün değil. silgi işlevsiz. karalamak adice… üstünü çizmek yok saymak sayılmıyor maalesef… hep bi iz kalıyor. izler… her yerde bir iz bırakmak mümkün. bazen bir kağıtta, bazen bir kalpte, bazen bir vücutta.

ben bugün saçımda bir iz bıraktım. hem de bir tükenmez kalemle. saçımın uzunluğu, boynun bitip omuzların başladığı hizaya gelince bunaldığımı hissettim. saçımın kısalığına alışmışım. * baktım, idare edemeyeceğim, sürekli yaptığım işe burnunu sokuyor, yanımda toka da yok, alternatif bir yol bulmalıydım. masamın üzerinden bir kalem aldım ve kısacık saçımı bir güzel topladım. aynaya baktım güzeldi. odaklanmama problemimi çözen saçıma taktığım bembeyaz defterin katili olan bir kalemdi. katil olan, benim hayatımı kurtarmıştı. öğle molasına öyle çıktım. “konforlu olduğum her halim benim için iyidir. doğallıktan ödün vermem. neysem o’yum” mottolarımı bir kez daha kendime kanıtlamıştım. akşam oldu eve öyle gittim. saçımdaki kalem gün boyu bana arkadaş olmuştu. saçıma, varlığıma alışmıştı da. sağlamdı. çoğu tokadan daha sağlam…

her konuda hayat kurtaran bir eşyaydı, kalem. üstüne yüklediğimiz misyonlar ona ağır gelmişti. ben bugün onun misyonunu biraz hafiflettim. tatil ona iyi geldi. sanırım mutlu. * * umarım mutlusundur sevgili kalem; çünkü sen bir kalemden daha fazlasısın.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

iltifat edilirse marifet güzelleşir demektir. marifetin erbabı işini iyi ve güzel yapmış ise iltifatı hak eder. marifetperver daha da iyisini
daha da incesini yapmak ister. ama iltifat olmazsa küskün kalır, değersiz olduğunu düşünür.
devamını gör...

yunan mitolojisindeki güzeller güzeli şafak tanrıçasıdır. hiperyon ve theia’nın kızı, helios ve selene’nin kız kardeşidir. roma mitolojisinde “aurora” olarak da geçer. * tanrıça eos sıkıntılardan kurtulup rahatlığa erişmeyi, yeni ümitlere, aydınlığa ulaşmayı ve yeni bir hayata başlamayı simgeler. kısa bir öyküsü vardır eos’un.*
eos bir gün savaş tanrısı ares’le birlikte olur ve bunu gören kıskanç afrodit’in gazabına uğrar. afrodit onu sürekli aşık olmakla 'ceza'landırır.(afrodit onu tanrılara değil insanlara aşık olacak şekilde cezalandırmıştır. cezadan sonra gördüğü her insana aşık olduğu için tanrıların gözünden düşmüştür) bu cezadan sonra birçok sevgilisi ve onlardan doğan çocukları olur. eos’un çeşit çeşit sevgilisi olsa da asıl aşkı troyalı prens tithonostur. ilk görüşte aşık olmuştur o prense. sonrasında ise “hep erkekler sevdiği kişiyi kaçıracak değil ya” deyip* sevdiği adamı etiyopya (habeşistan)’a kaçırmıştır. sevgilisi bir insanoğlu ve ölümlü olduğu için tanrı zeus’un huzuruna çıkıp prens için ölümsüzlük dilemiştir. zeus da bu dileğini kabul etmiş ve prens artık ölümsüz biri olmuştur. ölümsüz olmuş olmasına ama eos prens’in genç kalmasını dilemeyi akıl edemediği için yakışıklı tithonos yavaş yavaş gençliğini kaybetmeye ve yaşlanmaya başlar. o artık çok yaşlı ancak bir türlü ölmeyen biridir. en son eos sevdiği adamın acı çekmesine dayanamamış ve onu çekirgeye dönüştürmüş ve özgür kalmasına sağlamıştır.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
evelyn de morgan - eos (1895).
devamını gör...

allah der ki

allah der ki “kimi benden çok seversen onu senden alırım

”ve ekler: “onsuz yaşayamam” deme, seni onsuz da yaşatırım.

ve mevsim geçer, gölge veren ağaçların dalları kurur, sabır taşar,

canından saydığın yar bile bir gün el olur, aklın şaşar.

dostun düşmana dönüşür, düşman kalkar dost olur, öyle garip bir dünya.

olmaz dediğin ne varsa hepsi olur

“düşmem” dersin düşersin, ”şaşmam” dersin şaşarsın.

en garibi de budur ya “öldüm” der, yine de yaşarsın.

mevlana

inanılmaz güzel ve anlamlı bir şiir. 13. yy. dünyası ile 21. yy. dünyasının teknolojik gelişmeler dışında bir farkı olmadığı gözler önünde resmen. insanı korkutan bir tarafı da var. birini kaybetmemek için gerçekten onu allah'tan daha mı az sevmeliyiz?
devamını gör...

benim dahil olmadığım insanlardır.
koronalı hayata adapte olmuş insandır.
maskeli mesafeli izole yaşama taraftarıdır.
yurt dışına çıkmayı düşünmüyordur.
tıp biliminin korkutucu olmasını ciddiye alıp tedavi etme yanını ciddiye almayan insandır.
ilk defa aşı olacak çocuk gibi doktorlardan hemşirelerden korkan bir insandır.
bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diyeceğim insandır.
kendi bilir.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim