kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
bu bebiş parkta yanımdan asla ayrılmayıp beni eve bırakmıştı...
devamını gör...

söz konusu boğaz ise her türlü...
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

psikolojisi bozuk olup kendini sorgulamayan insanlar tehlikelidir. sorgulamak iyidir,erdemli bir davranıştır.
devamını gör...

bunlar ailecek israf yahu. kardeşi bitiyor abisi başlıyor, bunu da alsalar babası çıkacak herhalde. ah böylelerin soyunu sopunu kurutacaksın aslında bir daha üreyemesinler yok olup gitsinler.
devamını gör...

sevgili iko, sen milinskiye bakma beşiktaşlı yap lütfeeen dediğim başlıktır.
devamını gör...

*yalnızlık insanın çevresinde insan olmaması demek değildir. insan kendisinin önemsediği şeyleri başkalarına ulaştıramadığı ya da başkalarının olanaksız bulduğu bazı görüşlere sahip olduğu zaman kendisini yalnız hisseder." der jung. belki de yalnızlığın en güzel tanımıdır bu. çünkü yalnızlık bir durumdan öte bir hissiyattır çoğu kez. fikirde yalnızlık, davranışta yalnızlık gibi de çoğaltabiliriz bu durumu. her birimizin bambaşka olduğu bir dünyada birbirimize hiç dokunmayan çizgilerden ibaretmişiz gibi hisseder insan bazen. sorunu kendine sorar, çözemez, boğulur. anlarız ki belki de kaderimizdir yalnızlık.
devamını gör...

(bkz: la bu solcular size ne etti gardaşım)
devamını gör...

söylersem suikaste hazırlıktan içeri alırlar üzgünüm sözlük.
devamını gör...

bu adamın siteden gitmesine vesile olan her kim varsa allah bin belasını versin, o kadar açık konuşuyorum.

bu adamın 3000’ne yakın herbiri birbirinden öznel yazısı var. herbiri kendisine ait, beğenilir beğenilmez bu konu mühim değil.

herbirimizden daha fazla yazardı. hiç sahip olamayacağınız bir orjinalliğe sahipti.

iyi b.k yediniz, aferim.
devamını gör...

değerli kafa sözlük sakinleri;

yetkili kişi olarak açıklama yapayım. sorun bizimle alakalı değildir. (bizle alakalı olsa da bu paravanın arkasına saklanmayacağımızın garantisi yok ama samimiyetime güvendiğinizi umuyorum)

sanal sunucu hizmeti aldığımız bulut servis sağlayıcıya dün geceden beri erişim problemleri mevcut. kafa sözlüğe erişemediğiniz zamanlarda servis sağlayıcının sunucularımızı yönettiğimiz aç/kapa yaptığımız kontrol paneline dahi erişim kesilmiş vaziyetteydi. sunucularımıza hiç bir şekilde erişemediğimiz için de bizim yapabileceğimiz şey sizinkinden çok farklı değildi. evet beklemek. servis sağlayıcıya support ticket açıp f5 yapmakla yetiniyoruz.

başka mecralarda dile getirilen "vay efendim yoğunluktan patladı" falan gibi söylemler asılsızdır. her zamanki yoğunluğumuzun dışında olağan bir yoğunluk falan söz konusu değil.

alert tool'umuz verdiği rapora göre iki kez erişim kesintisi yaşanmıştır:
dün gece saatlerinde: downtime: 38m
bu sabah saatlerinde: downtime: 1h 31m

servis sağlayıcı ile bu şekilde sorunlar devam ederse başka bir yere taşınmayı düşünebiliriz lakin bu da maliyetlerimizi epey artıracak bir durum.

edit: almanya'da yaşayan varsa servis sağlayıcının ofisinin adresini vereyim gidip camına portakal atın protesto edin.

saygılarımla
iko
devamını gör...

public' cileri üzmüştür.
devamını gör...

güzel yazıları ve verdiği bilgiler ile sözlüğü okunur kılan kafa sözlük yazarlarından biridir. #345409 numaralı tanımındaki yorumu takdir edilesidir.
devamını gör...

odak neredeyse hayat o yöne doğru gidiyor aslında.. odağını, ona buna kızmaya, kınamaya, şikayet etmeye, söylenmeye çevirince belli bir zaman sonra o olayların aynısını yaşarken ya da kınadığın şey neyse onu yaşarken kendini buluyorsun.. ben de 20'li yaşlarda öyleydim ama 40'a merdiven dayadığım şimdilerde odağımı artık iyiye, güzele doğru çevirdim. eskiden insanlığı, dünyayı değiştirme gibi abuk hayallerim vardı, sonra anladım ki insan, sadece kendini değiştirebilirmiş.. mevlana'nın dediği gibi: "dün akıllıydım, dünyayı değiştirmek istedim. bugün bilgeyim, kendimi değiştiriyorum.” *
devamını gör...

okurken böbreklerime ağrı giren başlık...
"(bkz: soğuğa yiğitlik taslanmaz) "derdi dedem.
devamını gör...

kızların ilgisini çektiği için bazı erkekleri de üzer. ne yazık ki.
devamını gör...


“mona rosa. siyah güller, ak güller.
geyve'nin gülleri ve beyaz yatak.
kanadı kırık kuş merhamet ister.
ah senin yüzünden kana batacak.
mona rosa. siyah güller, ak güller.
ulur aya karşı kirli çakallar,
ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa.
mona rosa bugün bende bir hal var.
yağmur iri iri düşer toprağa,
ulur aya karşı kirli çakallar.
açma pencereni perdeleri çek,
mona rosa seni görmemeliyim.
bir bakışın ölmem için yetecek.
anla mona rosa ben bir deliyim.
açma pencereni perdeleri çek.
zeytin ağaçları, söğüt gölgesi,
bende çıkar güneş aydınlığına.
bir nişan yüzüğü bir kapı sesi.
seni hatırlatır her zaman bana.
zeytin ağaçları, söğüt gölgesi.
zambaklar en ıssız yerlerde açar
ve vardır her vahşi çiçekte gurur.
bir mumun ardında bekleyen rüzgar,
ışıksız ruhumu sallar da durur.
zambaklar en ıssız yerlerde açar.
ellerin, ellerin ve parmakların
bir nar çiçeğini eziyor gibi.
ellerinden belli olur bir kadın,
denizin dibinde geziyor gibi.
ellerin, ellerin ve parmakların.
zaman ne de çabuk geçiyor mona.
saat onikidir söndü lambalar
uyu da turnalar girsin rüyana,
bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar.
zaman ne de çabuk geçiyor mona.
akşamları gelir incir kuşları,
konarlar bahçemin incirlerine.
kiminin rengi ak kiminin sarı.
ah beni vursalar bir kuş yerine.
akşamları gelir incir kuşları.
ki ben mona rosa bulurum seni
incir kuşlarının bakışlarında.
hayatla doldurur bu boş yelkeni.
o masum bakışların su kenarında.
ki ben mona rosa bulurum seni.
kırgın kırgın bakma yüzüme rosa.
henüz dinlemedin benden türküler.
benim aşkım uymaz öyle her saza.
en güzel şarkıyı bir kurşun söyler.
kırgın kırgın bakma yüzüme rosa.
artık inan bana muhacir kızı,
dinle ve kabul et itirafımı.
bir soğuk, bir mavi, bir garip sızı
alev alev sardı her tarafımı.
artık inan bana muhacir kızı.
yağmurdan sonra büyürmüş başak,
meyvalar sabırla olgunlaşırmış.
bir gün gözlerimin ta içine bak
anlarsın ölüler niçin yaşarmış.
yağmurdan sonra büyürmüş başak.
altın bilezikler o kokulu ten
cevap versin bu kuş tüyüne.
bir tüy ki can verir gülümsesen,
bir tüy ki kapalı geceye güne.
altın bilezikler o kokulu ten.
mona rosa. siyah güller, ak güller.
geyve'nin gülleri ve beyaz yatak.
kanadı kırık kuş merhamet ister,
ah senin yüzünden kana batacak.
mona rosa. siyah güller, ak güller.”

sezai karakoç şiiri.
devamını gör...

bence zihin huzuruna sahiptir. düşünmekten, yorumlamaktan acı çekmez tam tersine iyi gelir diye düşünüyorum.
çok depresif, keyifsiz bir anımda kitaba sarınca beynimin rahatladığını, dilimin birden kibarlaştığını anladığımdan beri benim için böyle.
değişik bişi.
devamını gör...

hemen rozet siparişimi verdim.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

geliştirme, düzene sokma, şekil verme adını sen koy, maddi manevi çok emek ister bu iş ikiye ayrılır; bunu gönülden yapanlar, kendi için yapanlar, salonda vakit geçirmekten hoşlananlar, bam güm metal seslerini duydukça kendinden geçenler. diğerleri; mayıs, haziran ayında gaza gelip, ağustos ayına kadar çiftleşmeye dönemine yetişeceğini sananlar. benim bunu bırakmamın sebebi sağlık sorunu oldu, bir insan salona gidemediği gün kendini boşlukta hisseder mi, eksik geçen bir gün sanki. spor bitince toplaşıp sohbet etmek vs. kendimizi iyi hissederdik.

salon bir sebepten kapalı olunca evde tüp kaldıran arkadaşlar vardı, hastalık bu iş, sabredersen karşılığını elbet alırsın , giydiklerin cuk oturur, demir gibi hissedersin, dayanıklı olursun vs.,kafayı takan yol alır beyler. dediğim gibi türkiye'de bu iş çok emek ister. yeterince azimli olsan bile yol parası, salon parası, takviyeler, diyet vb toplayınca temiz para tutar. zaten bırak vücut geliştirmeyi bu ülkede insan gibi yaşamak bile mucize domates, peynir, ekmekle o vücut gelişmiyor haberiniz olsun
devamını gör...

linç yemeyi göze alarak, * bu ülkede gözlemlediğim iki zümre var, mağduriyetleri hiç bitmiyor:

1- fenerbahçe taraftarları
2- islamcı tayfa... *

1. zümreye sempati besliyorum, hatta onlarla birlikte gülebiliyor, eğlenebiliyor, her şeyle dalga geçebiliyorum...bu yüzden onlardan kaçmıyorum, uzak durmak, uzak kalmak da istemiyorum...

fakat, 2. zümreden hiçbir şekilde uzak kalamıyorum. ne yaptıysam yok, olmuyor... kaçtıkça söylemlerine, hakikatten çok uzak, ama müthiş bir süslemeyle meydana getirdikleri mağdur serzenişlerine maruz kalmaktan kaçamıyorum arkadaş. kaçamayınca da bir iki kelam etmek , fikir beyan etmekten çıkıp bünyem için zaruri bir ihtiyaç oluyor artık...

yok bu sıcakta niye bunu giydin diye soruyormuşuz örtülü hanımefendilere, ''dışarıda ne işiniz var'' falan diye soruyormuşuz, külliyen yalan... benim annem, amcamın kızları, amcalarımın eşleri hep örtülü. bir gün de ''ya dışarıda gezemiyoruz, dışlanıyoruz, sokağa çıkmaya korkar olduk, allah belasını versin bu laiklerin'' dediklerini duymadım... dışarıda işiniz ne diyenler genelde sizin tayfa arkadaşım...

bak mesela bir kadın cinayeti haberi twitter'a düşer düşmez, biosunda 'kün fe yekün' yazılı ne kadar sakallı, şalvarlı amcalar var, hepsi damlıyor haberin altına. 'o saatte dışarıda ne işi varmış'' '' öyle giyinirse müstehak'' vari şeyleri, ulaşılan sosyal medya hesaplarından kılık kıyafetine laf söylenebilecek uygun bir paylaşımı * hemen, hemmmen yapıştırıyorlar haberin altına...

alevi diye komşunun sofrasına oturup ekmeğini yememeyi salık veren şeyhlerin, imamların, bilmem kimlerin eteğinden kalkmayıp bi de marifetmiş gibi tarikatçılığı bilmem neyi güzelleyenler, kalkıp ayrımcılık cart curt ahkam kesebiliyor, bi'de üstüne mağdurum diyebiliyorlar, bravo... tam bir siyasal islamcı tavrı...,

sabaha kadar tartışalım aynı şeyi söylerim... bu ülkede hiçbir ateist, hiçbir gayrimüslim, bu ülkenin ezici çoğunluğunun müslüman olmasından rahatsızlık duymaz. duyuyor olsalar, zaten burada olmaz... ama o siyasal islamcı yok mu o, badem bıyıklı, sinsi siyasal islamcı. hani canlandı hepinizin gözünde değil mi, o hepinizin ailesinde birden fazla olan, 'hallederiz kadir' dolandırıcı kurnazlığı ve anadolu irfanı ile yıkanmış, zırhlanmış, süslenmiş o siyasal islamcı işte... heh... 1 tane kafası karışık, bir tane inanmayan, bir tane onun gibi düşünmeyen, onun gibi inanmayan, onun gibi yemeyen, içmeyen, giyinmeyen bir kişi bile görmesin; din elden gider onun için...

bak sevgili arkadaşım, bir şeye inanma özgürlüğüne, bir şeye inanabiliyor olmana saygı duymam inandığın her şeye saygılı olmam anlamına gelmez... zaten öyle olmamalı da... çünkü yarın başka biri çıkıp ''4 kere 4 16 etmez, 7 eder, ben de buna inanıyorum saygı duyacaksınız! '' der, ben de buna mabadımla gülerim...
dolayısıyla sevgili yazar arkadaşım, neye inanıyorsan inan, git ötede inan ama... benim burnuma burnuma sokma, zira ben allah değilim... zaten olsaydım da; ne yaparsan yap seni ve senin gibi hasta hiçbir zihniyeti cennetime sokmazdım...

ha bu arada, kimin nereye gittiği, kimin nereden geldiği de umurumda değil... giden bu şekilde gidiyorsa ilgi budalasıdır, şov yapıyordur...
gelen böyle geliyorsa, o da ilgi budalasıdır, o da şov yapıyordur...

naçizane tavsiyem, büyüyün biraz...
zira, ergenlik ömre yayılınca sizden daha çok bize katlanılmaz oluyor...
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim