intihara teşebbüs eden sözlük yazarları veri tabanı
bu ciddi bir konudur, geyik olsun diye açılamayacak kadar zor bir başlıktır. teşebbüs eden kişiyi yaralar, utandırır. zaten müteşebbis de kolay kolay itiraf etmez kendini niye haritadan silmek istediğini... veri tabanı sıfır. hepimiz yaşayarak her gün intihar etmiyor muyuz zaten? yatağından mutlu fırlayan yoksa isim vermeye de gerek yok...
devamını gör...
evde en çok küfredilen eşyalar
lego parçaları.
devamını gör...
deniz koydum adını
söz-müziği, metin ve kemal kahraman kardeşlere ait olan tüyleri diken diken eden şarkıdır. aynı isimde bir albümleri bulunur. 68 kuşağını, gencecik ipe götürülen üç fidanı anlatır.
sözleri:
nerde kendini bilmez çocuklar?
bir sabah öylece çekip gittiler
çınladı alkışlar kör sokaklarda
yankısı kime kaldı?
deniz koydum adını
kederi bende kaldı
uzak köyler kurdum birbirine
denizine aldandım
acının surlarında ateşler yaktık
vuruldu şehirler soluksuz kaldık
kendine çekildi bütün zamanlar
gölgeler orda kaldı
deniz koydum adını
kederi bende kaldı
uzak köyler kurdum birbirine
denizine aldandım
çılgın zamanlarda yaşamak bize düştü
ölümün acımasızlığı her zamankinden beter
gidenler, gelenler, düşenler
ah zamanın sonsuzluğunu anlamayanlar
düştük yola, güzel şeyler bulmak umuduyla
ışıklarıyla büyük şehirler yol oldu bize
iz sürdük yalnızlığa
sözleri:
nerde kendini bilmez çocuklar?
bir sabah öylece çekip gittiler
çınladı alkışlar kör sokaklarda
yankısı kime kaldı?
deniz koydum adını
kederi bende kaldı
uzak köyler kurdum birbirine
denizine aldandım
acının surlarında ateşler yaktık
vuruldu şehirler soluksuz kaldık
kendine çekildi bütün zamanlar
gölgeler orda kaldı
deniz koydum adını
kederi bende kaldı
uzak köyler kurdum birbirine
denizine aldandım
çılgın zamanlarda yaşamak bize düştü
ölümün acımasızlığı her zamankinden beter
gidenler, gelenler, düşenler
ah zamanın sonsuzluğunu anlamayanlar
düştük yola, güzel şeyler bulmak umuduyla
ışıklarıyla büyük şehirler yol oldu bize
iz sürdük yalnızlığa
devamını gör...
ben bu kulaklara göre ağız değilim
böyle buyurdu zerdüşt'te geçen bir nietzsche incisi.
nietszche'nin ilhamını aldığı dinin*, felsefenin coğrafyasından ali şeriati' nin başka biçimde söylediği sözdür ayrıca:
"ben sizi rahatlatmaya değil, rahatsız etmeye geldim. ben esrar ve eroin miyim ki sizi rahatlatayım?"
nietszche'nin ilhamını aldığı dinin*, felsefenin coğrafyasından ali şeriati' nin başka biçimde söylediği sözdür ayrıca:
"ben sizi rahatlatmaya değil, rahatsız etmeye geldim. ben esrar ve eroin miyim ki sizi rahatlatayım?"
devamını gör...
interstellar
christopher nolan'ın ne kadar efsanevi bir yönetmen olduğunu gözler önüne seren bir baş yapıt.
kurgu, hikaye akışı, oyuncular vs. her şey o kadar mükemmel ki. en güzel uyum müzikle hans zimmer - ınterstellar
baba-kız ilişkisini dramatize edenleri görüyorum ve şaşırıyorum. filmin içerisinde bilim kurgu/macera yanı sıra belki başka kategorizeler yapılabilir ama kesinlikle bu dram değil!
çünkü ortada bir baba-kız ilişkisi yok. cooper karakteri babalık hissiyatını veremeyecek kadar içindeki o büyük ben duygusundan ayrışamamış bir adam. her koşulda kibiri ve bencilliği baskın geliyor. o görevi kabul edip uzay ayak basması da zaten dünyayı ve insanlığı kurtarma bilincinden değil, içindeki o ilkel dürtüyü kontrol edemediğinden.
misal (bkz: inception) leonardo'nun canlandırdığı cobb karakteri tam bir baba simgesiydi, kurgunun temeli dahil her şeyi evlatlarına kavuşabilmek adına yapıyordu ve bu hissiyatı yansıtıyordu izleyiciye.
ama cooper maalesef adamım sen bu hikayenin cefakar babası değilsin.*
oğluna üvey evlat muamelesi yapan sensin, kızının sözünün hiç bir ehemniyeti yok gözünde, vurdumduymaz, memnuniyetsiz, kendi bildiğini okumaktan, kafanın dikine gitmekten başka birşey bilmeyen adamın tekisin.
"beni değil onu seçmisler" derken bile içten içe kızını kıskanıyorsun. neden ben değil o
bir anlığına da olsa bunu düşündüğüne eminim.
boyutun icinde yer alan kitaplığın arkasından kızının odasına bakarken, geçmişi tekrar yaşaman lanse ettiğin gibi bir pişmanlık yaratmadı. kızına gitmeme izin verme diyerek ağlarken bile zaaflarına yenik düşüyorsun.
ulen son sahnede kızın yaşlanmış, yoğun bakımda kablolara bağlı senden beter halde, etrafta yüzlerini bile görmediğin isimlerini bilmediğin torunların var. adam hala maval okuyor.
yuhh be duygusuz ...
hiç mi vicdan yok be sende bari son zamanlarında kızının yanında olsaydın.
murphy sen çok akıllı bir kızsın canım benim ama babanın kızı degilsin, iyi ki .
kurgu, hikaye akışı, oyuncular vs. her şey o kadar mükemmel ki. en güzel uyum müzikle hans zimmer - ınterstellar
baba-kız ilişkisini dramatize edenleri görüyorum ve şaşırıyorum. filmin içerisinde bilim kurgu/macera yanı sıra belki başka kategorizeler yapılabilir ama kesinlikle bu dram değil!
çünkü ortada bir baba-kız ilişkisi yok. cooper karakteri babalık hissiyatını veremeyecek kadar içindeki o büyük ben duygusundan ayrışamamış bir adam. her koşulda kibiri ve bencilliği baskın geliyor. o görevi kabul edip uzay ayak basması da zaten dünyayı ve insanlığı kurtarma bilincinden değil, içindeki o ilkel dürtüyü kontrol edemediğinden.
misal (bkz: inception) leonardo'nun canlandırdığı cobb karakteri tam bir baba simgesiydi, kurgunun temeli dahil her şeyi evlatlarına kavuşabilmek adına yapıyordu ve bu hissiyatı yansıtıyordu izleyiciye.
ama cooper maalesef adamım sen bu hikayenin cefakar babası değilsin.*
oğluna üvey evlat muamelesi yapan sensin, kızının sözünün hiç bir ehemniyeti yok gözünde, vurdumduymaz, memnuniyetsiz, kendi bildiğini okumaktan, kafanın dikine gitmekten başka birşey bilmeyen adamın tekisin.
"beni değil onu seçmisler" derken bile içten içe kızını kıskanıyorsun. neden ben değil o
bir anlığına da olsa bunu düşündüğüne eminim.
boyutun icinde yer alan kitaplığın arkasından kızının odasına bakarken, geçmişi tekrar yaşaman lanse ettiğin gibi bir pişmanlık yaratmadı. kızına gitmeme izin verme diyerek ağlarken bile zaaflarına yenik düşüyorsun.
ulen son sahnede kızın yaşlanmış, yoğun bakımda kablolara bağlı senden beter halde, etrafta yüzlerini bile görmediğin isimlerini bilmediğin torunların var. adam hala maval okuyor.
yuhh be duygusuz ...
hiç mi vicdan yok be sende bari son zamanlarında kızının yanında olsaydın.
murphy sen çok akıllı bir kızsın canım benim ama babanın kızı degilsin, iyi ki .
devamını gör...
hayatındaki doğru insanı bulmuş insan
kıskanalası insandır. ballı çörektir, şanslıdır.
hayatın sonunu mutlu olduğu kişiyle noktalayacaktır. hele bir de bu insanı genç yaşta bulduysa; yıpranmadan, hayal kırıklığı nedir bilmeden, aşk acısını tatmadan toz pembe yaşamını sürdürecektir.
belki şirinleri bile görebilir.
hayatın sonunu mutlu olduğu kişiyle noktalayacaktır. hele bir de bu insanı genç yaşta bulduysa; yıpranmadan, hayal kırıklığı nedir bilmeden, aşk acısını tatmadan toz pembe yaşamını sürdürecektir.
belki şirinleri bile görebilir.
devamını gör...
yazarların istedikleri şeyler
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının karalama defteri
"biri sustursun beni!"
adam odasından deli gibi çıktı kafasında bu cümle ile, kapısını bile kilitlemeden iki katı neredeyse koşarak indi, "yaşar abisinin" kapısını da aynı tezcanla çaldı, o kapıyı açasaya kadar içerde televizyon seyreden otelci yanında bitti, "ne oldu?, napıyosun?" diye sordu, adam cevap bile vermedi, kapıyı açan yaşar abisine "içecek neyin var?" diye sordu. gecenin bir köründe yarı deli çok aşık birini karşısında gören ihtiyar adam şaşırmadı bile, böyle hikayelere alışıktı.
"şarap var ama ucuz olandan, sen içmezsin..." daha lafı bitmeden adam çoktan "ver" demişti bile, gürültü ve seslere uyanan ürkek bakışlı somali'lerin gözü önünde şişeyi kafaya dikti adam, son yenilgisi değildi bu, alışıktı.
merdivenlere doğru - bu sefer - yavaş adımlarla giderken arkasından gelen "iyi değil, ne olmuş acaba?" konuşmalarını duydu, ilk basamağı kocaman bir yudum ve gülümseme ile aştı.
odasına girdi, kapıyı kilitledi, plastik bir bardak buldu, şarabı ona boca etti, kemıl soft paketinin son askerini yaktı.
ilk duman, ilk yudum!
sonra fark etti, beynindeki ses değişmişti, sadece küfredip duruyordu artık "allah belanı versin kadın" diye.
kulaklığını taktı, anca gizli saklı mecralara layık şarkıyı açtı.
kadının beğenip 2 kez dinlediği şarkıyı.
saat tam 01:42 idi.
adam odasından deli gibi çıktı kafasında bu cümle ile, kapısını bile kilitlemeden iki katı neredeyse koşarak indi, "yaşar abisinin" kapısını da aynı tezcanla çaldı, o kapıyı açasaya kadar içerde televizyon seyreden otelci yanında bitti, "ne oldu?, napıyosun?" diye sordu, adam cevap bile vermedi, kapıyı açan yaşar abisine "içecek neyin var?" diye sordu. gecenin bir köründe yarı deli çok aşık birini karşısında gören ihtiyar adam şaşırmadı bile, böyle hikayelere alışıktı.
"şarap var ama ucuz olandan, sen içmezsin..." daha lafı bitmeden adam çoktan "ver" demişti bile, gürültü ve seslere uyanan ürkek bakışlı somali'lerin gözü önünde şişeyi kafaya dikti adam, son yenilgisi değildi bu, alışıktı.
merdivenlere doğru - bu sefer - yavaş adımlarla giderken arkasından gelen "iyi değil, ne olmuş acaba?" konuşmalarını duydu, ilk basamağı kocaman bir yudum ve gülümseme ile aştı.
odasına girdi, kapıyı kilitledi, plastik bir bardak buldu, şarabı ona boca etti, kemıl soft paketinin son askerini yaktı.
ilk duman, ilk yudum!
sonra fark etti, beynindeki ses değişmişti, sadece küfredip duruyordu artık "allah belanı versin kadın" diye.
kulaklığını taktı, anca gizli saklı mecralara layık şarkıyı açtı.
kadının beğenip 2 kez dinlediği şarkıyı.
saat tam 01:42 idi.
devamını gör...
günün sözü
sahip çıkamadığınız her değere,başka biri sahip çıktığında; yalayın diye yaratıldı avuç içleri.
küçük iskender
küçük iskender
devamını gör...
şarkı olmuş şiirler
devamını gör...
kullanmak için can atılan replikler
o son sesi çıkarmayacaktın antuan. şimdi ağzının yerini biliyorum.
babanı öldüren bu muydu kurt?
hav hav
hayin kostok.
babanı öldüren bu muydu kurt?
hav hav
hayin kostok.
devamını gör...
öyle poponu sallarsan böyle gidersin
din ve devlet işlerinin birbirine karışması gibi özel ve iş hayatının da birbirine karışması olayı. muz cumhuriyetlerinde sık rastlanır. neyse hanım kızımıza sağlam pr yaptırmıştır, artık youtube clubhouse falan bağımsız olarak yardırır gider. üzüleceğine sevinsindir.
devamını gör...
yazarların küçük hırsızlıkları
hırsızlığın küçüğü olduğunu öğrendiğimiz başlık.
devamını gör...






