1.
son tanımları
2.
astral seyahat
herkese saygılıyım her zaman için yanlış anlaşılmasın. ama yıl olmuş 2022 lan.
devamını gör...
3.
ders çalışabilmek için yapılması gereken şeyler
son zamanlarda her derse oturmaya niyetlendiğimde en yapmamam gereken şeyleri yaparken buluyorum kendimi. sorun sosyal medya vs nedeniyle odaklanamamak da değil. neyse başlığı takibe alalım, güzel öneriler gelebilir.
devamını gör...
4.
kitap okurken ağlayan insan
severek yaptığım şeydi(r). geçmiş dönemlerde çok hassastım. bunun da etkisi olabilir. ama şimdi tam aksine gülüyorum. çünkü bunalım ve depresif bir dönem geçirmiş biri olarak şu sıralar gülmem lazım. geçen ay metroda kitap okurken çok gülmüştüm. sessiz bir şekilde gülüyordum ama güldüğümü tüm sıra fark edebilecek şekilde bir gülüştü. acaba ne düşündüler şu an aklıma geldi ? manyak mıdır bu ayol falan dediler sanırım.
devamını gör...
5.
devrim
benden önce tanım giren yazar arkadaşların da bahsettiği üzere stadyumu ve arabası vardır. aslında devrimin her şeyi vardır. biz bilmiyoruz.
(bkz: lümpen proletarya)mensup olduğu toplumsal sınıfın bilincinde olmayan işçilere verilen addır. bu işçiler kendisine, topluma ve üretmiş olduğu metaya yabancılaşmış; yanlış kulvarlarda yaşamını sürdürmektedir.
(bkz: lümpen proletarya)mensup olduğu toplumsal sınıfın bilincinde olmayan işçilere verilen addır. bu işçiler kendisine, topluma ve üretmiş olduğu metaya yabancılaşmış; yanlış kulvarlarda yaşamını sürdürmektedir.
devamını gör...
6.
28 şubat normal sözlük darbesi
her şeyden haberi yeni olan bir yazar olarak geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. hizipçilere, halk düşmanlarına sözlüğü dar edeceğiz. var olsun normal sözlük.
devamını gör...
7.
toplu taşıma araçlarında gıcık olunan tipler
binenlerin yüzde 90'ı. şimdi hepsini tek tek anlatıp sinirlerimi bozmak istemiyorum.
edit: "beğenmiyosan git taksi tut." diyenler çıkarsa engeli basarım, sizi de hiç çekmek istemiyorum. ben kimseyi rahatsız etmeden yolculuk etmeye dikkat ediyorsam, herkes edecek. başka bir açıklaması yok.
edit2: ha geçen metrobüste iki hanzo amcanın arasına oturmuştum ve bacaklarını asla kapatmadılar ve uyumaya devam ettiler. ha ben ne yaptım ? bacaklarımı hayyyvan gibi açtım. eğer bir şey deselerdi: "sizde varsa bende de var dayı, kapat o lanet olası bacaklarını."diyip tartışacaktım.
edit: "beğenmiyosan git taksi tut." diyenler çıkarsa engeli basarım, sizi de hiç çekmek istemiyorum. ben kimseyi rahatsız etmeden yolculuk etmeye dikkat ediyorsam, herkes edecek. başka bir açıklaması yok.
edit2: ha geçen metrobüste iki hanzo amcanın arasına oturmuştum ve bacaklarını asla kapatmadılar ve uyumaya devam ettiler. ha ben ne yaptım ? bacaklarımı hayyyvan gibi açtım. eğer bir şey deselerdi: "sizde varsa bende de var dayı, kapat o lanet olası bacaklarını."diyip tartışacaktım.
devamını gör...
8.
olgay sahaf
kadıköy akmar pasajı'nın üst katında bulunan ve çoğunlukla çizgi roman satan sahaf. girdiğinizde sizi che'nin fotoğrafı ve beşiktaş atkı ve bayrakları karşılar. sahibi fanatik çarşılı bir abimizdir.
devamını gör...
9.
kitapçı ahmet
beyazıt'ta istanbul üniversitesi'ne çok yakın olan eski ve bilinen bir kitapçı/ sahaf. burada çok uygun fiyata ve temiz 2.el kitaplar bulabilirsiniz. gerçekten çok güzel kitaplar var. yabancı dilde roman ve hikâyeler, dil öğretici kitaplar, piyasada bulamayacağınız ders kitapları vs. her şey var. dersten çıkınca zevk için gidip kitap karıştırdığım bir yer. ayrıca ahmet abiye ayrı parantez açmak lazım, çok güler yüzlü bir abi (eğer o abinin adı ahmet ise). dükkana girdiğinizde hoş geldinizle sizi karşılayan, her konuda yardımcı olan bir abimiz. vezneciler metro'dan çıktıktan sonra sol taraftan okula doğru yürüyün ve soldaki dükkanları takip ederek kitapçıyı bulun. iyi okumalar.
*nadir kitap'ta üyeliği yok. böyle olması onu daha değerli yapıyor ve komisyon vermediği için kitapları daha uygun.
*nadir kitap'ta üyeliği yok. böyle olması onu daha değerli yapıyor ve komisyon vermediği için kitapları daha uygun.
devamını gör...
10.
novalis
29 yaşında veremden hayatını kaybeden alman, romantik yazar. (1772-1801 ) romantizm akımında incelenmesi gereken isimlerinden birisidir kesinlikle. nişanlısı öldükten sonra bir şeyler yazmaya başlamış ve bu yazdığı şeylerden 4 yıl sonra ölmüştür. "geceye övgüler - iş bankası yayınları" kitabından bu yazdıklarına ulaşılabilir.
aynı zamanda nişanlısının adı sophie von kühn'dür. (bkz: sofie'nin dünyası)'ndaki sofie'nin ismi sanırım buradan gelmektedir.
"-gerçekten on beşinci yaş gününden dört gün sonra mı öldü?
-evet...
-ben de bugün on beş yaşımdan dört gün aldım!
-adı neydi ?
-sophie.
-ne dedin ?
-evet, öyleydi.
-korkutuyorsun beni. bir rastlantı mı bu sadece?
-bilmiyorum sofie. ama adı sophie'ydi.
-devam et!
-novalis'in kendisi de ancak 29 yaşına kadar yaşayabildi."
pan yayıncılık, sf.395, 1994 basımı.
"ya uyusan ? ve uyurken rüya görsen? ve rüyanda cennete gidip hiç bilmediğin çok güzel bir çiçek koparsan? ya uyandığında çiçeği hala elinde tutsan? ne olur o zaman?" sofie'nin dünyası sf.394
"what if you slept? and what if, in your sleep, you dreamed? and what if, in your dream, you went to heaven and plucked a strange and beautiful flower? and what if, when you awoke, you had the flower in your hand? ah, what then?"
aynı zamanda nişanlısının adı sophie von kühn'dür. (bkz: sofie'nin dünyası)'ndaki sofie'nin ismi sanırım buradan gelmektedir.
"-gerçekten on beşinci yaş gününden dört gün sonra mı öldü?
-evet...
-ben de bugün on beş yaşımdan dört gün aldım!
-adı neydi ?
-sophie.
-ne dedin ?
-evet, öyleydi.
-korkutuyorsun beni. bir rastlantı mı bu sadece?
-bilmiyorum sofie. ama adı sophie'ydi.
-devam et!
-novalis'in kendisi de ancak 29 yaşına kadar yaşayabildi."
pan yayıncılık, sf.395, 1994 basımı.
"ya uyusan ? ve uyurken rüya görsen? ve rüyanda cennete gidip hiç bilmediğin çok güzel bir çiçek koparsan? ya uyandığında çiçeği hala elinde tutsan? ne olur o zaman?" sofie'nin dünyası sf.394
"what if you slept? and what if, in your sleep, you dreamed? and what if, in your dream, you went to heaven and plucked a strange and beautiful flower? and what if, when you awoke, you had the flower in your hand? ah, what then?"
devamını gör...
12.
lahmacunu eliyle yiyen varoş
bu akşam itibariyle akışta en çok girdi yapılan başlık. lahmacun önemli ve şahsa özel bir konu. lütfen hassas şeylere dokunmayın.
elimi yıkamadan hiçbir şeyi elle yemem diyerek tartışmaya ayrı bir boyut katmak istiyorum.
elimi yıkamadan hiçbir şeyi elle yemem diyerek tartışmaya ayrı bir boyut katmak istiyorum.
devamını gör...
13.
zamları protesto eden ilçe başkanının eşekten düşmesi
"eşekten düşmüşe döndüğümüzü" sembolleştiren protestodur.
devamını gör...
14.
tansu çiller'in milletimi özledim söylemi
"biz seni özlemedik sanırım bacım." diyerek cevaplanması muhtemel söylem.
devamını gör...
15.
halis serbest'in bergen filmi açıklaması
bazı olaylar olur da başınızı öne eğip umutsuzca : "biz neden onlar kadar güçlü değiliz ? hep parası olanın, gücü olanın mı sesi çıkacak, hükmü geçecek ?" diye düşünürsünüz ya. işte öyle bir şey.
devamını gör...
16.
8 mart dünya emekçi kadınlar günü
8 mart 1857 yılında new york'ta daha iyi çalışma koşulları talebiyle 40.000 tekstil işçisi kadının greve gittiği sırada yapılan müdahale sonucu; fabrikada kilitli kalan 129'unun yanarak can verdiği vahim olaydır.
devamını gör...
17.
transların 8 mart eylemlerinden kadınları kovması
feminist hareketten insanların soğumasına sebep olan bir kesimin 8 mart'ı sahiplenme girişimleridir. iki gündür 8 mart ile ilgili şeyleri takip ediyorum twitter'dan. çok fazla uzatmayacağım girdiyi. cevap gelirse de tartışacak vaktim ve enerjim yok gerçekten. bazı kavramlardan da iyice sıtkım sıyrıldı.
radikal feministler iyi ki varsınız diyorum. (yaftalandıkları kelime ile: terf(u: trans-exclusionary radical feminists) ahaha) ayrıca geçmişe de bir selam çakalım: (bkz: emma goldman), (bkz: rosa luxemburg), (bkz: clara zetkin)
radikal feministler iyi ki varsınız diyorum. (yaftalandıkları kelime ile: terf(u: trans-exclusionary radical feminists) ahaha) ayrıca geçmişe de bir selam çakalım: (bkz: emma goldman), (bkz: rosa luxemburg), (bkz: clara zetkin)
devamını gör...
18.
mustafa sarıgül'ün ayçiçek yağını tokatlaması
hiçbir video görüntüsüne katlanamadığım "siyasetçi". en son bir parti üyesine, masaya vura vura, bağıra bağıra "umut aşılıyordu." sinirden elim ayağım titredi.
devamını gör...
19.
sadece sınav haftası not isteyen arkadaş
öğrencilik dönemimizde ortamımıza/ evimize sadece sınav dönemleri giren böyle kıl kuyruk, yalaka, temiz aile çocuğu görünümlü bir tip vardı. (gerçi yine öğrenci oldum ama o tarz bir ortam yok artık.) sevdiğimiz arkadaşımızın bir arkadaşıydı. rahatça s... * çekmezdik. ama en sonunda samimi olduğumuz arkadaşımıza bu durumdan bahsettik. bu arkadaşımız da: "kanka bakma aslında iyi çocuktur."dedi. mezuniyet geldi ve bu yancı hepimizi sosyal medyadan sildi. grup sözcüsü olarak bu yakın arkadaşımıza ona ulaştırması için ben birkaç söz iletmiştim. *
devamını gör...
20.
nadirkitap
sahafların ve küçük işletme kitapçıların bulunduğu online kitap alışveriş sitesi. birçok ikinci el, nadir kitaplar satarlar. piyasada bulamayacağımız kitapları buradan aramak büyük nimettir. kitapçılar bu sitenin fazla komisyon kestiğinden şikayet eder.
istanbul'da yaşadığım için bazen direkt olarak bu şehirdeki kitapçılara giderim. online olarak ayrı ayrı kargo ücreti ödemektense, o hafta yolum hangi semte düşüyorsa o bölgedeki sahafları araştırırım. her hafta birkaç gün beyazıt'a gitmem gerektiği için buradaki sahafları da iyice keşfetmeye başladım. böylece birçoğunu öğrenmiştim oldum. araştırma yapacağım konudaki/ kaynak göstereceğim kitabı online olarak kontrol ettikten sonra bizzat giderek almış olurum. evet biraz psikopatım bu konuda ama ne yapayım seviyorum. ayrıca yarı zamanlı olarak bir sahafta çalışıyorum. bunun da etkisi var.
hatta zamanla (bkz: sahaf) girdileri de yapayım, neden yapmıyorum ki ?
edit: kadıköy ve beyazıt bölgesindeki sahafları vakit buldukça tanıtacağım, önereceğim.
istanbul'da yaşadığım için bazen direkt olarak bu şehirdeki kitapçılara giderim. online olarak ayrı ayrı kargo ücreti ödemektense, o hafta yolum hangi semte düşüyorsa o bölgedeki sahafları araştırırım. her hafta birkaç gün beyazıt'a gitmem gerektiği için buradaki sahafları da iyice keşfetmeye başladım. böylece birçoğunu öğrenmiştim oldum. araştırma yapacağım konudaki/ kaynak göstereceğim kitabı online olarak kontrol ettikten sonra bizzat giderek almış olurum. evet biraz psikopatım bu konuda ama ne yapayım seviyorum. ayrıca yarı zamanlı olarak bir sahafta çalışıyorum. bunun da etkisi var.
hatta zamanla (bkz: sahaf) girdileri de yapayım, neden yapmıyorum ki ?
edit: kadıköy ve beyazıt bölgesindeki sahafları vakit buldukça tanıtacağım, önereceğim.
devamını gör...