izleyip, asla unutulamayan filmlerden biri...
film ilk başlarında sıkıcı bir aşk filmi gibi başlayıp, sonrasında bir kadın ve adamın çocuk sahibi olabilmek için fedakarlıklarını, bosna savaşının hüznünü muhteşem müzikleriyle perçinleyerek o kadar içten işlenmiş ki film bittikten sonra bir müddet kendinize gelemiyorsunuz.
gemma ve diego saraybosna’da tanışmışlardır. gemma'nın hayatı diego’ya aşık olması ile beklenmedik şekilde değişmiştir. fakat diego, bosna savaşı sırasında hayatını kaybeder, gemma ise başka bir ülkeye savrulur. savaş bittikten yıllar sonra gemma oğulunu da yanına alarak diego'nun öldüğü topraklara geri döner. geçmişte yaşananları ve diego'nun izlerini saraybosna'da arar...
sonra döndüm ve dedim ki
insanlar neden böyle oldu?
dostların dostlukları baki değil miydi?
dostum dediğinin nazı niyazı hep çekilir miydi?
hani bu dünyada, dost dostun yükünü almak için varsa neden daha fazla yük vermek için bu çaba.
bir zamanlar bir çok kişinin yerinde olup dünyayı diyar diyar gezmek istediği (bkz: gülhan'ın galaksi rehberi) adlı gezi programın yönetmenliğini, yapımcılığını ve sunuculuğunu yapmaktaydı.
inanılır gibi değil ama 1978'de bulgaristan şumnu'da doğmuştur. 1989 yılında zorunlu göç zamanlarında ailesiyle türkiye'ye gelmiştir. liseyi kabataş erkek lisesi ve istanbul üniversitesi iletişim fakültesi mezunudur.
başından beri dinlemeyi çok isterdim. yeniyim radyo yayınlarını gözden kaçırıyorum.
ufak bir öneri olarak radyo yayınları için açılan başlıklar renkli mi olsa :)
normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz.
Daha detaylı bilgi için çerez ve
gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.
online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.