sevdakuşunkanadında - en çok favorilenen tanımları (1. sayfa)

jose saramago'nun muhtesem eserlerinden bir. kesinlikle herkesin okumasini tavsiye ederim.

trafikte bir adamin kör olmasiyla başlayan körlük zamanla herkesin bu salgın hastalıga yakalanmasından basediyor. kitapta kör olan hiç kimsenin adı soylenmiyor hemen hemen herkesin belli özellikleriye kısa betimlemelerle yazar kim oldugunu açıklıyor. bunun nedeni ise insanlar kör olduktan sonra etrafındaki nesnelerin bir isminin olup olmadıgı konusunda cokta onem arzetmemisi.

kitapta virgülden baska herhangi bir noktama isareti bulunmamaktadır. bunun nedenini araştırdığımda ise okuyucunun dikatinin dagılmamasını istedigi içinmiş

kitapta beğendiğim bir kac söz:

bu cigi dizi ateş, su , hava ve toprak olmak uzere dort elemet üzerine kurulmustur. ateş ulusunun dünyaya hakim olma isteğiyle kendilerinden sonra gelen avatarın hava bükücü olduğunu ogremesiyle ates ulusu butun hava bükücüleri öldürmüştür. sadece avatarı öldürememiştir. bunun nedeni ise avatar olduğunu çok erken bir yaşta öğrenmesi ve avatar olduğu icin arkadaşları onu dışladığı ve ateş ulusu hava tapınagını yok etmeden önce o hava tapınağından kaçmıştır. okuyunca evet cok cocukca geliyor ama izlediginizde oyle olmadığını anlayacaksınız.

bence bu cizgi dizde hersey o kadar muhteşem yapılmışki cigi dizide evlerin yapılışı ,karakterlerin giysileri, hava, toprak, su, ateş bükme teknikleri bile o ulusla bir bütün içindedir. örnek verirsem toprak bükücüler. giydikleri kıyaferler genellikle kahve tonları ve yeşil tonlarından oluşmaktadır. toprak bükmeleri hava ve su gibi yumşak,naif hareketler yerine daha serttir. evleri ise topraktan yapılmıştır. ateş ulusunun mesela kıyafetleri kırmızı tonda ve evleri tahtdandır. böyle daha çok örnek verilir..

benim en cok hoşa giden şey her elementin bükme yetnekleri dışında başka seyleride büküyor olmaları. tohp'un metal bükmesi mesala, çok güzel bir sey degilmi. kataranın kan bukmesi gibi gibi.

cizgi dizi de ben her ne kadar iroh amcamız öğütlerini çok anlamasamda güzel öğutler vermektedir. izlemenizi şiddetle tavsiye ediyorum

nickim cem karaca'nın seslendirdiği çok güzel bir sarkı. dinlmenizi tavsiye ederim.

sevda kuşun kanadın da
ürkütürsen tutamazsın
ökse ile sapanla vurusun da tutamazsın..

dün gece komşumuzun evinin üstünde sabaha kadar bir kedi bağırdı. kendi kendime herhalde ya bir şeye ihtiyacı var yada doğum yapıyor diye düşünmüştüm. her şeye rağmen saat gecenin birinde dışarı çıktım elimde bir kap su ve mama ile. baktım etrafa, komşunun evin üstündeymiş. ilk başlarda inemiyor sanmıştım sabah olunca evden birileri ile iner bir şekilde düşündüm. gittim eve, seslerde kesilmişti belli bir süre sonra bende uyudum. sabah annemde farketmiş bu kediyi. beni uyandırdı. işte bir kedi var herhalde inemiyor komşunun ziline bas indir aşağı dedi. sabah saat yedi buçuk, gittim komşuya anlattım işte herşeyi oda indirmeye çalışmış ama indirememis. ben deneyeyim dedim. çıktım yukar. ( bizim sokakta ara ara rastladığım bir kediydi görünce az sever bırakırdım.) çıktım evin üstüne bir iki sesledim sevdim aşağı indirmeye çalıştım. ama o da karasızdı inip inmeme konusunda. bende su ve mama veririm diye indirdim kediyi, bir de dünden beri bağriyormus hayvancağiz. kimsede bakmıyor anasını satayım hayvana. insan bir ilgilenir, neyi var neyi yok bir bakar. öylece bırakılmaz ki... getirdim bizim kapıya bir güzel yedirdim içirdim ama vicdanim rahat değil. gelirken birde erkek kedi peşine takıldı bu hamile kedinin çiflesmek istiyor. bende izin vermedim. izin versem çocuklarından bir tanesi düşecek daha önce başımıza geldi böyle bir durum. neyse kediyi getirdik ama ne yapacağımı bilmiyorum. bizimkiler kedi istemiyor. sokağa bıraksam savunmasız. bir kaç sefer eve sokmaya çalıştım o da emin değil girmek konusunda. bende bıraktım sokağa aklım sende minik kedi. umarım kendine iyi bir yer bulursun. umarım seni yerinden ederek kötü bir şey yapmamışımdır. inşallah kendine daha korunaklı daha güzel bir yer bulursun da bu insancığın vicdani biraz olsun rahatlar.