superguggi yazar profili

(bkz: yaz dostum)

abell 2029 galaksi kümesinin içinde, bizden yaklaşık 1 milyar ışık yılı uzaklıkta yer alan dev bir eliptik galaksidir. çapı yaklaşık 6 milyon ışık yılıdır. bu, galaksimizin yaklaşık 60 katı genişliği demektir. daha büyük galaksiler muhtemelen vardır, ancak ıc 1101 şu ana kadar gözlemlenebilmiş en büyük galaksidir.

içinde trilyonlarca yıldız ve devasa miktarda gaz barındırır. bu kadar büyük olmasının sebebinin, merkezinde bulunan dev kara delik çekim gücü ve zaman içinde yamyamlık yaparak sayısız galaksiyi yutması sayesinde gerçekleştiği düşünülmektedir. yaşlı bir galaksidir; genç yıldız oluşumu neredeyse tamamen durmuş, içinde hiç yeni yıldız bulunmamaktadır.

bu tip konularla pek ilgilenmeyenler için mesafe bilgisi bırakacak olursam; marmaray, metro ya da metrobüs ışık hızında ilerleyebilseydi, bu galaksiye ulaşmanız yaklaşık 1 milyar yıl sürerdi. ''yok, ben rahat rahat arabamla giderim'' diyorsanız, saatte 100 km hızla bu galaksiye 10 katrilyon yılda ulaşabilirsiniz.

sodium vapor tekniği, disney’in 60’larda geliştirdiği bir film hilesinin adıdır. oyuncuların arkasına özel sarı ışıkla aydınlatılmış bir perde konuyordu. bu ışık sayesinde oyuncular arka plandan çok net ayrılıyor ve çizgi film sahneleriyle pürüzsüz şekilde birleştirilebiliyordu. mary poppins’teki canlı-animasyon karışımı sahneler bu sayede yapılmıştır ve disney'in bu teknikteki ilk büyük denemesidir.

şarkı, yapımcılar tarafından ilk kez dinlendiğinde aşırı depresif bulunmuş ve radyo yayınlarında pek dikkat çekmeyeceği gerekçesiyle yayınlanmasına sıcak bakılmamıştır. buna rağmen piyasaya sürülen creep, ingiltere’de hiç ilgi görmezken, enteresan şekilde israil’de büyük popülarite kazanmış, ardından amerika radyolarında yayınlanmaya başlamıştır.

radyolarda çalınabilmesi için ''so fucking special'' dizesi ''so very special'' olarak değiştirilmiştir. thom yorke şarkıyı, üniversite yıllarında karşılıksız hayranlık duyduğu bir kadını düşünerek yazmıştır.

aztek mitolojisinde evrenin ve dünyanın dört kez yaratılıp yok edildiğine ve bu durumun 5. kez gerçekleşeceğine inanılır. her dönem ''güneş'' olarak adlandırılır ve her biri farklı felaketlerle sona ermiştir. yaşanmış pek hoş felaketler şu şekildedir:

1. jaguar güneşi: dünya dev jaguarlar tarafından yok edildi.
2. rüzgar güneşi: dünya güçlü rüzgarlar tarafından yıkıldı.
3. ateş güneşi: dünya ateş yağmurlarıyla yok oldu.
4. su güneşi: büyük bir sel felaketiyle dünya sular altında kaldı.
5. hareket güneşi: şu anda içinde yaşadığımız çağ. bu dönem, evrenin ve dünyanın sürekli hareket ve değişimde olduğunu simgeler. aztek mitolojisine göre, bu çağ büyük bir deprem veya sarsıntıyla sona erecek ve ardından yeni bir döngü başlayacaktır.

tanım: ağzını hayra açmayan imparatorluk.

marilyn manson'ın 96 yılında çıkardığı 2. albümünün adı.

smells like children’daki eurythmics cover’ı sweet dreams ile ufaktan dikkat çeken manson, asıl patlamayı bu albümünden çıkan ilk tekli olan the beautiful people ile yapmıştır.

organik mimari, doğayla uyum içinde olan mimarilere verilen addır. bu tür binalar veya evler çevreye zarar vermez ve doğal görünümleriyle inşa edilir. yapımda taş, ahşap gibi malzemeler kullanılır. sert ve düz çizgiler yerine daha yumuşak ve kıvrımlı hatlar tercih edilir. amaç, yapıyı çevresine benzetmek değil, doğayla bütünlük sağlamaktır. organik mimarinin tanımında gösterilen ilk örnek, amerika'nın mill run kasabasının yakınlarında yer alan ve ünlü mimar frank lloyd wright’ın tasarladığı fallingwater (şelale evi)’dir.

bana göre bu işi en iyi yapan mimarlardan biri javier senosiain'dir. yapıları, doğadaki yumuşak ve kıvrımlı hatlarla uyumludur. mimarisi genellikle “karınca evleri” gibi doğal ve yuvarlak formlar olarak tanımlanır. yapılarında çoğunlukla, daha sağlam olması açısından modern inşaat teknikleriyle desteklenmiş doğal malzemeler kullanılır.

kevin parker'ın enstrümanlar, prodüksiyon, vokaller ve miksaj da dahil olmak üzere stüdyoda tek başına yaptığı şarkı. rihanna’nın versiyonunu duyduğunda çok mutlu olmuş ve onun bu parçayı seçmesiyle bülent ersoy gibi ''onore olduğunu'' belirtmiştir.

şarkı aynı zamanda parker'ın kendisine yazdığı kişisel ve içsel bir itiraf niteliğindedir.

düz tanım: cinselliği göz önünde sergileyerek, bununla toplumsal konum veya yaşam tarzı mesajı vermek.

ficus benjamina adıyla bilinen bir ev bitkisi; ev ağacı da diyebiliriz. gelişmiş olanından,orta kalınlıkta bir dal kesip suyun içine bıraktığınızda kolayca köklenir. hızlı büyümesi için yapraklarını arada bir koparmanız yeterlidir.

pasifik okyanusu’nda, tropik bir adada… ağaçların altında gölgede, hiçbir işe yetişme telaşı olmadan sadece tembellik kotamı dolduruyorum... ta ki ufukta tsunamiyi görene kadar.

(bkz: bahtsız bedevi)

tamamen doğru önerme.

2018 yılında, 19 yaşındaki ece turhan'ın istiklal caddesi'nde arkadaşlarıyla gezerken, önünde durduğu sinemanın bulunduğu binadan başına 250 kiloluk cam düşmesini örnek gösterebiliriz.

olağanüstü hızlı ve nadir görülen bir interstellar kuyruklu yıldızı. şu ara güneşin arkasına doğru ilerlemekle meşgul. tekrar piyasaya çıktığında koma durumuna geçmiş, üzerindeki buzun buharlaşması ve tozun saçılması sebebiyle kuyruklu yıldız görünümünü almış olması bekleniyor.

bence sen gel kardeş bi' çarpıver, bitsin bu işkence.

korku filmlerinde jumpscare'in tadına varır; gerilim türünde ise ürkütücü belirsizlik yaşarsınız.

load döneminden sonra edindikleri hayran kitlesinin büyük bir kısmının, kill 'em all ve ride the lightning albümlerini hiçe saydığı, diskografi'de en fazla master of puppets'a kadar indiği grup.

1968 yılında jane fonda'nın başrolünde olduğu barbarella adlı filmde, hem yapımcı hem de barbarella karakterini canlandıracak olan yetenekli oyuncu.

gelecek projeleri arasında, gundam ve split fiction adında sci-fi projeleri bulunuyor.

bir süre sonra parestazi duyusal bozukluğu yaşayacak olan insandır.

parestazi: vücudun herhangi bir yerinde ancak en sık eller, kollar, bacaklar veya ayaklarda hissedilen uyuşma, karıncalanma ve yanma gibi duyusal bozuklukların tıbbi adı.

eserlerinde duygusal derinlik ve hayal gücünün aşırı belirgin olması, tercih ettiği yalnız yaşam stiliyle birleşince, amerikalı şair (bkz: emily dickinson) şizoid kişilik bozukluğu açısından sıkılıkla örnek gösterilen isimlerden biri haline gelmiştir.

hristiyanlık,hindu mistizmi ve müslümanlık gibi dinlerde tarihte pek çok kadın dini yaymak, öğretmek veya reforme etmek amacıyla aktif roller almıştır. bu roller bazen eğitimle, bazen mistik öğretilerle, bazen doğrudan misyonerlikle ortaya çıkmıştır. araştırınız.

temelinde erken ölüm korkusu yatar.