yerli kaşif yazar profili

yerli kaşif kapak fotoğrafı
yerli kaşif profil fotoğrafı
rozet
karma: 329 tanım: 17 başlık: 0 takipçi: 2

son tanımları


28 mart 2025 milli eğitim bakanı'nın d&r'ı ziyaret etmesi

acaba efes pilsen’i boykot etsek bunların alayı tekel bayiine doluşur mu? en sağlam vergi kalemlerinden birisi de alkol ve tütün ürünleri. haliyle en çok tesir edecek boykot kalemlerinden biri de bu.
devamını gör...

2.200.000 kişi

chp mitingine katılan kalabağlığın rakamsal büyüklüğü.

kalabalık belirtilen sayıdadır ya da değildir, onu bilmem ama herhangi bir zorlama ve yevmiye olmadan toplanabilen en büyük miting kalabalığıdır.

aynı alanda yaptığı mitinge 5 milyon insan katıldığına dair iddiada bulunan akp’lilerden daha samimi ve dürüst bir ifade.


kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel daha samimi ve gerçekçi bir rakam.

(bkz: allahsız komunist parti)
devamını gör...

eyleme katılan pikachu'dan açıklama

“neden pikachu’yu seçtiğimi anladınız mı şimdi”

(bkz: ash)

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yerli kaşif (yazar)

tanım: yarım milyona yakın takipçisiyle sürdürdüğü mizah sürecini “bu ülkede gülmek haram.”mottosuyla askıya alıp, ekşi’deki kokuşmuş düzenden de kaçarak platformlar arası dolaşan dijital göçebe ve yazar. yaptığı işi gelir kaygısıyla yapmayan, maddi kaygıları olmayan ve sadece çevresindekilerin gülmesinden keyif alan, alanında yetkin bir mühendis.

bazen kucağında araba çarpmış bir tilkiyle, bazen de uzay kaçkını bir kediyle karşınıza çıkabilen hayvansever kişilik.

yeteri kadar kendimi övdüğüme göre;


daha fazla detaylı bilgi için;

instagram adresimiz

150k aboneli youtube hesabımızın yanısıra serengetiden haberler veren ufak bir mizah kanalı ile yolumuza devam ediyoruz;

örnek video ve kanal linki
devamını gör...

akp'li hüseyin kocabıyık’ın partiden ihraç edilmesi

bu zamana kadar orada ne işi varmış sorsanıza.

(bkz: kurgu)

kanaatimce diğer akp’lilere; “yaptığımız hukuksuzlukları eleştiren şutlanır.” mesajı vermek için yapılan tiyatrodur.
devamını gör...

mesut özil espressolab ziyareti

canım benim yaa… “sahada da gönüllerde de kazanmaya devam” yazmış. sahada oynamadığı kesin, gönüllerde de son durum tartışmalı, ama kahvede net pozisyon almış. yanında birkaç şahıs, birkaç sakal, neon kalp, latte. üzerine bir de o meşhur replik: “bizde bir kahvenin 40 yıl hatrı var : )” – o kahve guatemala çekirdeği, hatır desen maksimum 40 dakika.

bakıyorsun, sanki yıllardır tophane’de nargile içip “abi kahve bizde kültürdür” diyormuş gibi davranıyor. halbuki kahve siparişi büyük ihtimalle qr kodla verildi, “şekerli mi şekersiz mi?” yerine “oat milk olsun” demiş olabilir.

bu saatten sonra mesut’un sahada dönmesini kimse beklemiyor, ama bari kahveyle değil de kendinle barışık bir imaj çiz. zira şu hâliyle ne kahvenin 40 yılına hatır bırakıyorsun, ne de futbolun hafızasında bir iz.

bir zamanlar asist gurmesiydi, şimdi kahveyle karakter yazmaya çalışıyor. o da pek olmuyor.
devamını gör...

normal sözlük'ü kanzuk'un kurmuş olma ihtimali

kimin kurduğu önemli değil. asıl önemli olan kimin batırdığıdır. dijital platformların kronik bir özelliği var; tek yanlışta bile silinip gitmek.

(bkz: facebook)

kanzuk mudur ne silkimse artık, bunların yaptığı galatasaray youtube hesabından fenerbahçe marşı çalmaktır. kitle bir anda tepesinin üstüne diker adamı. o kadar pırıl pırıl zeka küpü yazarların içine bir kamyon aktroll hesabını salıp bilgi platformunu dezenformasyon ve algı merkezine çevirmeleri için ayrıcalık tanırsan silinir gidersin.
devamını gör...

eylemler sırasında polisten kaçan pikachu

sarı kostüm, seri adımlar ve arkada bağıran bir amir:
“yakalayın şu pikaçuyu!”
polis memuru:
“poketopu olan var mı la?!”

ülkeye adalet gelir mi bilinmez ama bir nesil artık pikachu’yu sadece çizgi filmden hatırlamayacak.

dünya genelinde sosyal medyada geyiği dönen mevzudur ayrıca.
devamını gör...

bal porsuğu

doğanın “napıyon lan sen?!” sorusuna cevabı olmayan canlısı.

ayrıca yılan zehrine karşı bağışıklığı var ama o da yetmezmiş gibi, sokulup bayılıyor…
10 dakika sonra kalkıp yılanın kalan kısmını yiyor. yani “ölü taklidi yapıp düşmanı kandırma” değil bu, bildiğin “bir uyuyayım da sindirim hızlansın” mantığı.

doğadaki diğer canlılar “ben bu hayvandan uzak durayım” diye harita çalışıyor.

toparlarsak:
bal porsuğu, allah’ın “bakın çok da ciddiye almayın hayatı” diye doğaya gönderdiği tek kişilik komedi/aksiyon karakteridir. kendim de belgesellerimde sıkça bahsederim bu ilginç kişilikten.

hatta bunun kendi aramızda özel bir adı bile var;

“balkoçoğlu balemdar porsuk han hazretleri” :)
devamını gör...

murat ülker’den yeni açıklama

eti gibi bir marka varken neden bu muhafazakar üretimi ne olduğu belirsiz şeyi tüketeyim ki? boykot olmadığı dönemde de tüketmiyordum o yüzden.

bence eti her kulvarda ülker’i tokatlar.

bak şimdi;

eti cin. üzerine portakal reçeliyle yazılmış aşk mektubu gibi. ülker’in versiyonu? hani olur ya, tost makinesinde yanlışlıkla kurabiyeyi ezmişsin gibi.

eti browni ıntense. gerçekten bitterin dramını yaşatıyor. ülker’in çikolatalı keki ise… daha çok “okul kantininde başka bir şey kalmamışsa” alınan o mecburi lezzet.

kek mi dedin? kardeşim, eti’nin keki pamuk gibi; ülker’inki ise biraz daha “ıslak sünger hatıraları” yaşatıyor.

bir de ambalaj var tabii. eti ambalajı açınca o ses var ya… hani böyle hafif çıtırtıyla “bugün tatlı bir gün olacak” diye fısıldıyor. ülker ambalajı ise genelde ya çok zor açılır ya da açarken yarısı yırtılır, sen de “kaderime bak” dersin.

ayrıca şunu da söylemeden geçemem:
eti’nin ürünleri, damakta “sadece şekerli değilim ben, karakterim de var” hissi bırakıyor. ülker ise bazen şekerli ama ruhsuz. hani vardır ya, yakışıklı ama kişiliksiz tipler… işte o.

özetle;
eti, çayın yanına koyduğunda “güzel bir gün geçireceğim” dedirtir.
ülker koyarsan… çay biraz daha sıcak olsun istersin.
devamını gör...

islamcıların mercedes sevdası

bir yanda “dünya malı geçicidir” diyen, öte yanda mercedes’in amortisör yumuşaklığına düşkün bir kitle var.
yani islamcı abi vaazda “dünya hayatı bir imtihandır” der, ama arabayı park ederken “dokundurmayın, seramik kaplama yaptırdık” diye uyarır.

bu nasıl oluyor peki? deist perspektiften bakınca tablo biraz ironik:
evrenin sonsuz yaratıcısını referans alıp, “tevazu”yu şiar edinmiş bir yaşam anlayışından çıkıyor, ve tak diye garajda 2023 model mercedes beliriyor.
camiden çıkınca “şeytan insanı lükse sürükler” diyen abi, sonra direksiyon başına geçip dijital göstergeden kâbe yönü buluyor.

burada mesele mercedes değil tabii, mesele çifte standartta turbo motor kullanılması.

batı çürümüşse, neden alman mühendisliğine secde edecek kadar güven var?

kimi bunu “tebliğ ederken kalite de sunmak gerek” diye açıklıyor. eh, tamam, ama o zaman mütevazı bir dacia sandero ile de gidilemez mi tebliğe? neden illa 0-100’ü 4.3 saniye?

deist olarak dışardan baktığında tablo şuna benziyor;
“bir yandan dükkanın camına ‘her şey allah’tandır’ yazmışsın, diğer yandan arabana ‘maşallah amg’ plakası takmışsın.”

kısacası bu merak, sadece bir araba sevdası değil; çelişkilerin konforla yoğrulduğu güzel bir ortadoğu tablosudur.
ve biz bu tabloyu izlerken düşünüyoruz:
eğer dünya malı geçiciyse, neden hep en pahalı yerden başlıyor bu geçicilik?
devamını gör...

allah'ın sevilmeyen kulu olduğuna inanmak

bir ateist için; “evrenin kara listeye alınmış vip misafiri” olarak hissedilendir.

edit: inancımı değiştirdim. şaka şaka. girdiyi daha anlaşılır hale getirdim. :)
devamını gör...

normal sözlük

ekşi’nin siyasal islamcıların ve troll organizatörü “kahrettinin” eline düşmesiyle oluşan dijital göçün sıradaki durağı.

bir zamanlar ekşi sözlük, zeki lafın, ince mizahın, kolektif bilginin evi gibiydi. ama zamanla bir şeyler bozuldu. entry’ler silinir oldu, gündem başlıkları trol istilasına uğradı, ve en önemlisi: aktroll diye bilinen, el altından dağıtıldığı söylenen hesaplar sözlüğü sessizce işgal etmeye başladı.

bu hesaplar öyle ustaca kurgulanmıştı ki, bazen bir muhalif gibi girip, sonunda “ama hükümet de haklı”ya bağlayarak sinsi bir dezenformasyon mekanizması kuruyorlardı. ve ne hikmetse, bu hesaplar hiç ceza almazken, “hayırdır?” diyen yazarlar banlanıyordu.

hal böyle olunca, gerçekten yazmak isteyen, tartışmak isteyen insanlar “burası artık bizim yerimiz değil” dedi. ve gözler normal sözlük gibi yeni, sade, şeffaf platformlara çevrildi. gürültü az, trol yok, manipülasyon yok. henüz küçük ama tam da bu yüzden daha samimi.

normal sözlük, yazarlığın özüne dönmek isteyenlerin yeni evi gibi görünüyor. ne kadar büyür bilinmez ama bir neslin yazma isteğini, dijital göçle kurtardığı kesin.

çünkü bazen bir sözlük kapanmaz, ama ruhunu kaybeder. ve biz o ruhun peşinden başka diyarlara gideriz.

toparlanın!
devamını gör...

şizofreni

şizofreni tam olarak, gerçekle hayalin el ele verip zihni sabote etmesidir. gelin biraz açalım;

şizofreni, halk arasında çoğu zaman yanlış bilinen, bazen de korkuyla karışık bir şekilde “çoklu kişilik hastalığı” sanılan ama aslında bambaşka bir zihinsel fırtınadır. gerçekle hayalin sınırlarının bulanıklaştığı, beynin kendi içinde bir netflix dizisi yazıp oynattığı, ama bunu sana gerçeğin ta kendisi gibi sunduğu bir durumdan bahsediyoruz.

bir düşün; dışarıda kimse yok ama sesler var. kimi sana emir veriyor, kimi seni eleştiriyor, kimi de sadece senin duyamadığın şeyleri söylüyor. bazen bu seslerle tartışıyorsun, bazen inanıyorsun. olmayan şeyleri görmek, hissetmek sıradanlaşıyor. bu bir “hayal gücü” değil, bu bir bozukluk.

ama şunu net konuşalım: şizofreni deli olmak değildir.
bu bir kimyasal dengesizliktir. beyinde dopamin ve glutamat gibi nörotransmitterlerin dengesinin bozulması sonucu zihinsel işlemleme sisteminde “parazit” oluşur.

tedavisi var mı?
evet. tamamen geçmese de ilaçlarla kontrol altına alınabilir. antipsikotik ilaçlar, terapi ve aile desteğiyle hastalar toplumda aktif ve üretken bireyler olarak yaşayabilir. ama burada en büyük düşman, önyargı.

toplum hâlâ şizofreni deyince “tehlikeli, dengesiz, potansiyel suçlu” gibi klişelere sarılıyor. halbuki bir şizofreni hastası, sessizce kendi içinde savaş veriyor. bazen yalnızca bir tebessüm, bir anlayış, bir cümle bile ilaçtan daha şifalı olabiliyor.

unutma dostum, beyin dediğin şey bir organ. kalp gibi, karaciğer gibi. ve hastalanabilir. şizofreni de bunun bir versiyonu. kimse tercih ederek şizofren olmaz ama herkes şizofreniye karşı biraz daha anlayışlı olabilir.

son söz;
zihin karmaşık, hayat zor, empati ücretsiz.
devamını gör...

espressolab önünde namaz kılmak

para için yapılacaklarda bugün;

kahvecide namaz kılmak.
devamını gör...

özgür özel

chp sözcülüğü döneminde daha etkili bir siyaset yapıyordu. genel başkanlık pek yaramadı ama fena da idare etmiyor hani. koltuğu muharrem ince’ye devretmesi evladır.
devamını gör...

ekşi sözlük

an itibarıyla boykot ettiğim için yazar hesabımı silip terkettiğim site. bugünden sonra yokum. kanzuk dürümleri dübürüne dürtebilir.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim