1.
bir süre önce netflix'de make happy isimli specialını izlediğim genç entertainer. bence yaptığı işe tam olarak stand up denemez hatta güldürmediğini bile söyleyebilirim. ama yine de programın sonunda mutlu olmuş ve eğlenmiştim. belki de kafamdaki stand up tanımını değiştirmeliyim ışıklı ve müzikli neden stand up olmasın ki? ve illa kahkaha mı atmalıyım, eğlensem yeterli olmaz mı? bunun dışında bir yerde salon ışıklarını açıp ben gösteri yapıyor olmaktan başka bir şey den bahsetmek istemiyorum ve bütün programda bu yüzden gösteri yapıyor olmaktan bahsettim diyerek gösteri yapıyor olmaktan bahsetmesinden bahsetti. ilginçti. bundan sonra söylediklerini direkt buraya yazıyorum: "performansla ilgili gösteri yapmamın alakasız kaçmasından endişeleniyordum ama sonra anladım ki, herkes performans yapıyor. ve kendini ifadenin moda olduğu bir amerika'da büyüdüm. kendimi ifade etmem öğretildi.söyleyecek bir şeyimin olduğu ve herkesin ilgisini çekeceği... bence herkese bu öğretilmiştir ve çoğumuz öğrendik ki ne düşündüğümüz kimsenin umurunda değil.o yüzden performans sanatçılarına akın ediyoruz.çünkü bir dinleyici edinmiş az sayıda kişiyiz biz. sanki bir meritokraside yaşıyormuşuz gibi "hayallerinizin peşinden gidin" demem mi gerekiyor? hayır. ayrıcalıklı bir hayatım oldu, şansım yaver gitti ve mutsuzum. bu kuşağa ben kuşağı diyorlar. değil. öyle değil... kibir öğretilen bir şey ya da edinilen bir şey.mahalle baskısı. aynen öyle.ayıp olmasın diye...sosyal medya, performans sergilemek isteyen bir nesle piyasanın sunduğu bir cevap.piyasa dedi ki, "alın size, birbirinize, sürekli,nedensiz yere her şeyinizi sergileyin." tutsaklık bu. korkunç bir şey icracı ile seyirci bütünleşmiş biçimde.gün sonunda yatağımızda yatarken tatmin olmuş bir seyirci gibi hayatımızı izlemekten daha fazla ne isteyebiliriz ki? hiçbir konuda fazla bilgim yoktur, ama bildiğim bir şey varsa o da, hayatınızı seyircisiz yaşayabiliyorsanız öyle yapın." bunları söyledikten sonra herhangi bir punch line gelmiyor diye düşünmüştüm ama daha sonra bir ikaz üzerine eklemeliyim ki cümlelerin sonunda kameranın seyirciyi göstermesi punch line nın kendisiymis yine de herhangi bir şaka için değil gerçekten söylemek istediği için söylemiş gibi.
devamını gör...