çok tutulan bir kitabın yazarının alelacele yeni bir kitap çıkardığını, kitapların cicili bicili fotoğrafları çekilsin diye satın alınmakta olduğunu anlatan başlık.
devamını gör...
hak eden bir kitapsa ticaret malzemesi haline gelmesi son derece normal olan durumdur. ama hak etmeyen bir kitapsa ki yazarımızın zerzenişi bu yönde o zaman sıkıntılı bir durumdur. böyle ucuz kitapların çok tercih edilmesi içi boş kavramlarla donatılması hem yazarları hem aklı başında okuyucuları üzüyor. sağlıklı içi boş dolu kitaplar geri planda kalıyor. ben bugün bu ülkede bir kitap yazsam ve yazdığım eser donanımlı bir eser olsa satışa çıktığı zaman üzülürüm şahsen şeyma subaşı var çünkü raflarda. tamam anlıyorum çok popüler olan bu duruma mecburdur ama burada başlık tanımımdan bahsettiği için bu tanımı giriyorum. üzücü durum tabi .
devamını gör...
whatpadd gibi zottirik uygulamalarda çok beğeni aldı diye çok satacağı düşünülerek yayınevlerinin pirim verdiği kitaplardır. adam literatürde olmayan bir konu üzerine çalışma yapıp akademik kitap yazsa basmazlar ve süründürürler ama.
devamını gör...
yayınevleri için gayet normal bir durumdur. zira onların işi budur. dikkat etmesi gerekenler yazarlarla okuyuculardır. yazar kitabının edebi bir eser olduğundan emin olarak ilerlemeli, okur ise sadece ticari amaçla basılmış kitapları tanımalıdır. zaten bu şekilde devam edildiğinde ortada yayınevlerinin sadece ticari gayeyle bastığı kitaplar kalmayacaktır.
devamını gör...
ee kitaplar zaten ticaret malzemesidir, matbaa öpücükle basmıyor onları, yazan adam da öpücükle doymadığına göre, ee yayın evi,dağıtıcı firma da öpücük kabul etmiyodur bence. yani ne olsun istiyosunuz anlamadım.
devamını gör...
ticari amaçla basılan kitapla ilgili bir durum var. adam akademik bir eser yazmış ilk baskısı bile satmamış çünkü sınırlı sayıda insana yönelik yazılmış bir eser olarak kaleme alınmış.

öbürü de sadece piyasaya yazmış.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
en çok yaralı olduğum konuya parmak basılan bir başlık olmuş. ben oldum olası kitapların para ile satılmasına karşıyım. okumak isteyen gitse istediği kitabı edinse keşke. hele ki öyle çok arttı ki son zamanlarda fiyatları. gerçekten çok üzücü.
devamını gör...
ya romantizminize kargalar pislesin. sevdiğim hayatında bedavaya hiçbir şey yok. kitap da ilk günden beri ticari bir meta zaten. yazan için de, basan için de...
devamını gör...
yani bence de olması gereken tolstoyun kendinden 100 yıl sonra yaşayacak hamidenin babasının hatrına roman yazması olmalıydı.
devamını gör...
aşırı hüzünlendiğim bir konu bak bu.

öyle böyle değil.

çünküm ben alice harikalar diyarında yaşıyom.
devamını gör...
kitap zaten ticaret malzemesidir.

yenimi öğreniyorsunuz bunu.

yazar kişisi paranın hatırına aylarca beyin yakıyor.

yoksa normal sözlük de, beş para almadan ömür geçirebilir.
yazıyorum diye kendini avutup yaşayabilir.
devamını gör...
üzücü bir durumdur. "kitapların meta olarak gözümüze sokulması" şekilde bir başlık açmaya niyet etmiştim, muadili olan bu başlığa yazacağım.

günümüzde (yaban elleri bilemem ama en azından) türkiye'de kitap yazarak zengin olma ihtimaliniz düşüktür. zırt diye olmaz. halihazırda "biri" değilseniz, kitap satın alması muhtemel bir kitleniz yoksa yayınevleri "aaa kitap mı yazdınız? hayhay, hemen basalım." demezler. köklü yayınevleri bazen yayın programım dolu diyerek yazdığınız şeyi basma potansiyeli olsa da basmaz. parasını veriym deseniz de basmaz yani. bazı yayınevleri de "şu kadar para verin şu kadar adet basalım" der. kitabınızı bastırmak için para vermeniz beklenir yani -ki yazarlardan yazar olmak isteyenlere tavsiyeler tadında içeriklere göz atıyorsanız genellikle "kitaplarınızı para verip bastırmayın, yayınevlerine göndererek şansınızı denemeye devam edin" şeklinde önerilerde bulunulur. yayınevi için elbette ki kitap bir ticaret malzemesidir. bunu biliyoruz. ancak ben okurun da kitabı meta haline getirmesi konusuna da değinmek niyetindeyim. önce yayınevlerine giydirmeye devam edeyim.

öncelikli derdim, telif sorunu ortadan kalkan bütün kitapların her yayınevinden çıkmaya başlaması. şenol erdoğan, altıkırkbeş'i küçük prens basmaya kalktı diye eleştirmişti mesela. e haklı? haklı. abi zaten 8956489654 yayınevi basmış, sen de basmayıver, ne alaka? ya sen bokun tarihi diye kitap basmışsın. ne alaka yani? bu arada burada çevirmenin de müthiş emeğinin sömürüldüğü yönünde iddialar var. işin mutfağında değilim ancak, pek çok yayınevinin ilk çeviren yayınevinden çeviriyi alıp orasını burasını biraz değiştirip bastığı yönünde iddialar da okudum. (bu arada ben de yayınevi / çevirmen seçeneğim olsun isterim. derdim seçeneklerin olmasıyla değil, her yerde aynı kitapları görmekle.)

bir diğer derdim "özel basım kitaplar." ya şimdi burada yayınevlerinden çok okurlara sallamak istiyorum. özellikle kitap üzerine youtube / instagram hesabı açmış arkadaşlara. ya atıyorum bi eserin 50. senesine özel baskı yapılııır, ne bileyim 100. senesine özel baskı yapılır, tamam hadi yapılsın. yapılsın. seven de alsın koysun kitaplığına ama akıl var mantık var ya jrhgnkd. ben neden deli gibi sevmediğim, gönül bağı kurmadığım bir kitabın, normal baskısını okumuşken bir de özel baskısını alıp kitaplığıma koyayım?
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
ya şu mesela. bacım bu senin kitaplığında ne arıyo? distopik kitap kafe isen al koy kafene. kitap koleksiyoneriysen, kütüphaneciysen temin et. ama sen sıradan bir okursan sapık gibi her kitabın özel baskısını "da" almak zorunda değilsin ya. manyak mısın? bak öte yandan adam mesela lotr fanıdır manyak gibi okumuştur gider alır özel baskısını o ayrı bi konu ama yani orada da en başta bahsettiğim gönül bağı kurma olayı var.

son olarak kitap alma çılgınlığına değinmek istiyorum (ki bu bende de var.). şimdi makyaj malzemesi, ayakkabı, takı, kıyafet falan alan ama hunharca alan birini boklayıp sen aynı şeyi kitap mevzubahis olunca yapıyorsan, çok da farklı bir şey yapmıyorsun. en sevdiğim (!) yutubırlardan sena nur ışık'ı örnekleyeceğim. ya ben sevmediğim insanı daha çok takip ederim, bilen bilir. bu bacım gitmiş bi siteden indirimde diye bir takım kitaplar almış tanesi 90 liraya. (bu indirimli haliymiş evet.) ertesi gün başka bir sitede aynı kitapları 18 liraya görüyor. hemen telefonuna sarılıyor ve "çok sinirliyim" diyerek stori çekmeye başlıyor. bu stori serisi "ay çok sinirim bozuldu gittim bi daha sipariş verdim, birilerine veririm ya da çekilişle size veririm." şeklinde devam ediyor. bacım deli misin? daha kitapları kendin okumadın, hadi okuduğun beğendiğin bir kitabı uygun fiyata görürsün de "aa" dersin "ben okumuştum bunu çok sevmiştim, bari alayım da takipçilerimden birilerine çekilişle vereyim." sen ne yapacağını bile bilmediğin, sevip sevmeyeceğini de bilmediğin bir takım kitapları daha ucuza gördün diye bi daha alıyosun? yayınevinin yaptığı, pazarlama stratejisi falan anlaşılabilir ama bi' okurun şu davranışını anlayamıyorum ben şahsen.
devamını gör...
her kitabı anlarım ama nutuk gibi bir eserden de rant sağlamak ne bileyim.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

özel basım diye 2500 liraydı bir ara ama güncel fiyatını bilmiyorum.
devamını gör...
(bkz: başka ne olacaktı)
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kitapların ticaret malzemesi haline gelmesi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim