şeytan diyor koy kendini profile.. ama asıl olta bu, tanıdık artık. fikirlerimizi söyleyelim, bir kamuoyunu görelim diyor geliyoruz buralara. sonra çirkin damgası yiyoruz. garip. neyse oltaya gelmeyin kızlar..
devamını gör...

yasama, yürütme, yargı ve basından sonra beşinci güç oldu. hatta hepsinin de üstünde bir güç oldu. basın ve medya, artık sosyal medyaya bakarak haber ve yorumlarını hizalar oldu.
yasama, yürütme ve en önemlisi de yargı, artık sosyal medyaya göre karar veriyor. bir kişi hakkında sosyal medya sayesinde yargının verdiği kararı neredeyse coşkuyla alkışlıyoruz.
adalet ve hukuk, hepimize bir gün lazım olacak. işte o zaman adalet tarafından mı, sosyal medya tarafından mı yargılanmak istersiniz? işte mevzunun can alıcı noktası da bu.
devamını gör...

günahıma girmeden, katilim olmadan git.

(bkz: cemal safi)
devamını gör...

anlatış sekline göre değisendir. ne kitaplar okuduk da katile empati yaptık. ama bir kitap vardı bir ara sosyal medyada çok göz önüne gelmişti. "zümrüt apartmanı" bu kitapta bir bebeğe yapılan tecavüz anlatılıyor. öyle bir anlatılıyor ki neyin ne olduğu apaçık ortada. bu kitabı eleştirdiğimiz için kitabı basan yayıncılığın müdürü tarafından "karga beyinli" olmuştuk. hâlbuki müdürün söylediğine göre bu yazar türkiye'nin yetiştirdiği ender kalemlerdenmiş de biz anlayamamışız. eğri oturalım doğru konuşalım. tabii ki edebiyat iyiliği de kötülüğü de dile getirir fakat tiksindirmek vardır özendirmek vardır. bu ince çizgiyi kaçırırsanız biz de sizi -hele ki bu olayların üstüne- yerden yere vururuz. benim aklıma direkt bu kitap geldiği için bu şekilde eleştirdim. benim igrendiğim icin dile getiremediğim cümleleri siz onlarca insanın önüne sunamazsınız. insanın psikolojisi ile ilgili ilgilenmekten keyif alan bir insan olarak tamamen anlatılış sekline göre değişeceğine inanıyorum. o insanın psikolojini yazabilirsiniz ama bunu sapıklığa özendirerek yapmamalısınız.
devamını gör...

hiçbir iş görüşmemde bir saat beklemedim. randevu verdikleri saatte hep görüşme için alındım. bu şekilde bir firmaya iş görüşmesine gitseydim 1 saat asla beklemezdim. hadi toplantıları uzar, bir önceki görüşme bitmez vs 15 dk tolere edilebilir ama daha sonrasında beklemeden, kalkar giderim. bu kendime saygımdandır. herkes gibi benimde zamanım kıymetli. insana ve zamanına önem vermeyen bir firmada çalışmaktansa hiç olmamasını tercih ederim.
devamını gör...

21 bile çok erken. insanlar 18 yaşında nasıl cesaret edip evleniyorlar aklım almıyor.
devamını gör...

(bkz: sinan kaynakçı)
devamını gör...

benzetmenin iki ana unsurundan benzeyenin olduğu ama kendisine benzetilenin olmadığı bir benzetme türüdür. kapalı istiarenin olabilmesi için mutlaka benzetme unsurlarından biri olan benzetme yönünün olması gerekir, benzetme yönü olmadan neyin neye benzetildiğini çıkaramayız.

"can kafeste durmaz, uçar" dizesine bir bakalım.
burada hem açık hem kapalı istiare var.
can benzeyen ama neye benzediğini 'durmaz, uçar' sözlerinden anlıyoruz. (yani benzetme yönünden anlıyoruz.) şöyle ki; can 'kuş'a benzetilmiş (kuş, kendisine benzetilen ve burada yok ama biz benzetme yönünden onun kuş olduğunu çıkarımlayabiliyoruz.). tanımımızı uygularsak, kendisine benzetilen yok ama benzeyen ve benzetme yönü var. yani burada kapalı istiare var diyebiliriz.

ayrıca burada mecaz olarak kullanılan bir söz daha var, 'kafes'.
kafes kendisine benzetilen. peki benzeyen ne olabilir? evet, orada 'can' söz konusuysa 'kafes' de hayatın ta kendisi. demek ki, hayat benzeyen ama burada onun yerine benzetme amaçlı kafes denmiş. kafes kendisine benzetilense ve benzeyen hayat yoksa, burada açık istiare de var demektir.

kapalı istiareyle ilgili önemli bir not daha düşelim:
kişileştirme 'teşhis' de bir edebi sanattır. ve kişileştirmenin olduğu her yerde aynı zamanda kapalı istiare de vardır. ama kapalı istiarenin olduğu her yerde kişileştirme olmaz. çünkü kişileştirme, kişileştirilen varlığı insan gibi düşünmektir. yukarıya örnek olarak alınan kapalı istiarede kişileştirme yoktur.

"masadaki kadehler, gelen günle selamlaştı" dizesine bakalım: kadehler, -tıpkı insan gibi düşünülerek- selam veriyor. burada kişileştirme var, kadehler--> benzeyen.
selam vermek--> benzetme yönü.
ve kendisine benzetilen 'insan' da bulunmadığından burada kapalı istiare de var diyebiliriz.
devamını gör...

refah,
soğuk,
doğa,
kuzey ışıkları.
devamını gör...

özlenen simalardan biridir. kazayı okur okumaz içim bir kötü oldu, çok geçmiş olsun efendim. umarım en kısa zamanda sağlığınıza kavuşursunuz.

hoş geldiniz, değerlisiniz.
devamını gör...

sözlükte olduğu gibi * var sadece*.
devamını gör...

hayatında hiç görmemiş, yaşamamış ve yaşayamayacak olanların sürekli kötülemeye çalıştığı ilimiz.
evet (özellikle iç-dış göç nedeni ile) eskisi gibi olmadığı doğru ve olamayacağı da kesin ama olsun yaşadıklarımız bile bize yeter.
devamını gör...

genellikle yaraları dış etkenlerden korumak yara eksudasını ortamdan uzaklaştırmak amacıyla uygulanan bazen kullanılan malzemeye bağlı olarak yaraya ilaç uygulama veya yaranın iyileşmesini hızlandırmada yararlanılan kanıma bölgesine basınç uygulama yaralı bölgenin anatomik pozisyonunu koruma ve benzeri etkileri de olan aseptik malzeme ile yapılan yara bakımı uygulamalarıdır. pansuman.
devamını gör...

babası kansere yakalanmış sevgili yazarımız. #696137
geçmiş olsun, allah şifalar versin demekten başka elimizden bir şey gelse keşke...

ama allah'ın izni ile yakında bir kızı olacakmış.
bize koç burcu nasıldır diye soruyor.#678251

doğacak çocuğunuz; inatla hayata tutunur, size umut olur,
sağlıklı, huzurlu ve mutlu bir kaderi olur inşallah.
devamını gör...

bir tane de yurtseven kardeşler‘den gelsin; (bkz: gitme turnam vuracaklar)
devamını gör...

gecenin yıldızlarına baaak! resssmen ödül töreni gibiii! heyecanla dinleyeceğim! herkesin yüreğine sağlık şimdideeen! umarım yetişirim.. *
devamını gör...

deneyimdir.
gençken sizi sevmeyeni seversiniz,
yaş aldıkça sizi seveni seversiniz.
devamını gör...

" başkalarının aşkıyla başlıyor hayatımız
bakıp başkasının başkayla kurduğu bağlantıya
aşka dair diyoruz ilk anı bu olmalı
ilk önce damarlarımızda duyuyoruz çağıltısını
uzak iklimlerin
kokusu gitmediğimiz şehirlerin önceden
bir baş dönmesiyle kabarıyor hafızamızda
sonra ayrılıklar düşüne dalıyoruz:
bize ait olan ne kadar uzakta! "
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

yine bir görsel şölen ;)
devamını gör...

ben de 100 takipçiye ulaşınca öyle yapmayı planlıyorum. nickaltıma sonsuza dek elveda, bir daha geri dönmeyeceğim yazıp artıları toplayacağım, 50 saat sonra da geri dönüp nickaltıma döndüm yazıp artıları toplayacağım.*
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim