laleye bak bana devletin tanımını öğretecek

değişik bir cümle. içinde bu topraklardan hollanda'ya gitmiş nadide bir çiçek olan lale sözlüğü geçmektedir.
lale nasıl devletin tanımı öğretecek ki ? lale nadine bir çiçek. lale kim devlet kim. lalenin bilgisi ne ki 4 yıllık lisans fakültesi mi?
ya da türkiye 1.ligi mi var? ya da bir tane doktora yapmış ve gelip yüzüne yüzüne vurduğum kaynaklarla ters düştüğüm öğretim görevlilerinden biri mi?
senin bilgin ne aslan parçası. bana gelip devlet tanımı yapıyorsun.
ben sana 100 tane farklı devlet tanımını sıralarım. hatta içlerinde birbirleriyle çelişen 20 tane daha tanım sıralarım.
1) sosyal bilimler bu doğrusu olmaz doğa bilimleri değil.
2) olan olayların kesinlikleri vardır herkes kendine göre yorumlar.
3) partilerin hiçbiri beni bağlamaz katılırsın katılmasın.
4) türkiye şah fırat operasyonu ile birlikte soğuk savaşa girmiştir. bundan 50 yıl sonra bu döneme ister rte'nin diktatör dönemi dersin ister rte'nin türkiye'yi kalkındırdığı dönem dersin. şu an abd avrupa ve çin rusya soğuk savaşında taraflar kendilerini belli ediyor. inşallah 3. dünya savaşı çıkmaz.
5) siyaset diplomasisi denilen bir şey vardır. çok affedersin ama s*ke s*ke cumhurbaşkanı geldiği zaman herkes ayağa kalkacak.
şimdi sana ödev veriyorum.
1. ödevin git dergiparkta bu siyaset diplomasisini araştır.
2. ödevin dış politikanın iç politaya etkilerinde partiler üstü siyasetin devlet politikasına etkisini araştır.
3. ödevin sonra bana israil'in neden gazze'ye top yekün saldırı nedenlerini aratır.
koskoca israilin gazze'yeyi topyekûn bombalamasına gerek var mıydı? bu kadar.
he ayrıca şu an türkiye çok önemli eşiklerden ve virajlardan geçiyor daha en önemlisi gelmedi. devletin en büyük kurumu cumhurbaskanlığı kurumu savaşın olabileceğini dile getirdi.buradan anlayabilirsin ne kadar kritik virajlarda olduğumuzu. israil'in hamleleri devam ederse bakalım batı bizi nasıl sıkıştıracak.

tanimini*

siyasiler bunu diyebilir. hani biz zaten devletin tanimini sekillendiren adamlariz babinda.

"sosyal bilimler bu doğrusu olmaz, doğa bilimleri değil" yargısı yanlış.. sosyal bilimler "doğru" için seçenekler olduğunu ortaya koyar, bu seçeneklerden biri, mutlaka ötekinden "daha"doğrudur. sosyal bilimlerde doğruya böyle ulaşılır. doğa bilimlerde de, sanıldığı gibi her zaman kural tek ve 'her koşulda' geçerli değildir. (su alaçatı plajlarında farklı, ağrı dağının zirvesinde farklı derecelerde kaynar, ama biz genel bir ortalama olan 100 c.derecede kaynadığı kuralını esas alırız. keza yerçekimi de farklı koşullarda değişir.
değişmeyen gerçek bilim ışığı ve kurallarına uyma gereğidir.. sosyal bilimler de bilimdir..