türkçe adı: palermo'da yüzleşme
2008 yılında wim wenders yönetmenliğinde çıkan drama filmidir.
film, finn isimli başarılı bir fotoğrafçının palermo'ya giderek kendini keşfedeceği bir yolculuğa çıkmasını konu alır. yaşamın amacını merak eden finn sayesinde aşk, sanat ve ölüm kavramları işlenir.
2008 yılında wim wenders yönetmenliğinde çıkan drama filmidir.
film, finn isimli başarılı bir fotoğrafçının palermo'ya giderek kendini keşfedeceği bir yolculuğa çıkmasını konu alır. yaşamın amacını merak eden finn sayesinde aşk, sanat ve ölüm kavramları işlenir.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "pinkshinyultratambourine" tarafından 01.02.2025 01:42 tarihinde açılmıştır.
1.
yönetmen koltuğunda wim wenders bulunan, 2008 yılında vizyona girmiş bu filmi izlemeyi neredeyse 1,5 yıldır erteliyordum... içimden bir ses büyük beklentiye sokuyordu beni ama diğer bir ses hiç beklemediğim gibi olmayacağı konusunda hevesimi kırıyordu, ben izlemeye korkuyordum açıkçası... lakin izledikten sonra fark ettim ki müthiş ötesi bir film palermo shooting...
konusuyla başlayalım. başrolümüz finn zamanında müthiş işler yapmış bir fotoğrafçı... lakin bir zamandan sonra yaptığı işlerden pek memnun kalmamış, yaptığı şeyi bir şekilde eleştirmeye başlamış birisi...
kendisi moda fotoğrafları çektiği bir zaman diliminde evine dönerken ölümcül bir kazanın eşiğinden dönünce hayatı sorgulaması da da artar ve bir tatile, italya'ya gitmeye karar verir... burada ne aradığını bilmeden, kendi benliğini bulmak adına gittiği yolculukta onu takip eden gizemli bir karartı görür ve film de böylece başlar, birisi onun çevresindedir ve onu öldürmek istemektedir... sahi, kimdir bu, bunu neden yapmaktadır?
film ölüm tasvirini çok iyi yansıtmış filmlerden bir tanesi... dahası da var, özellikle fotoğrafçılığı çok farklı bir biçimde eleştirmiş wim wenders, misal doğal olan fotoğraf çekimleri yerine yapay ışıklarla farklı bir dünya oluşturulması, dahası da dijital fotoğraf makineleri hakkında ufak bir eleştiri bile yapmayı ihmal etmemiş... birçok sahne fotoğraf makinesinin objektifinden çıkmış kadar güzel... diğer wim wenders filmleri gibi...
soundtrack olarak da aşmış bir listesi var, portishead çalıyor, daha ne olsun?
konusuyla başlayalım. başrolümüz finn zamanında müthiş işler yapmış bir fotoğrafçı... lakin bir zamandan sonra yaptığı işlerden pek memnun kalmamış, yaptığı şeyi bir şekilde eleştirmeye başlamış birisi...
kendisi moda fotoğrafları çektiği bir zaman diliminde evine dönerken ölümcül bir kazanın eşiğinden dönünce hayatı sorgulaması da da artar ve bir tatile, italya'ya gitmeye karar verir... burada ne aradığını bilmeden, kendi benliğini bulmak adına gittiği yolculukta onu takip eden gizemli bir karartı görür ve film de böylece başlar, birisi onun çevresindedir ve onu öldürmek istemektedir... sahi, kimdir bu, bunu neden yapmaktadır?
film ölüm tasvirini çok iyi yansıtmış filmlerden bir tanesi... dahası da var, özellikle fotoğrafçılığı çok farklı bir biçimde eleştirmiş wim wenders, misal doğal olan fotoğraf çekimleri yerine yapay ışıklarla farklı bir dünya oluşturulması, dahası da dijital fotoğraf makineleri hakkında ufak bir eleştiri bile yapmayı ihmal etmemiş... birçok sahne fotoğraf makinesinin objektifinden çıkmış kadar güzel... diğer wim wenders filmleri gibi...
soundtrack olarak da aşmış bir listesi var, portishead çalıyor, daha ne olsun?
devamını gör...