1.
uzun zamandır listemde olan 31 martta netflixten kalkacağı için bugün izlediğim jim carrey filmi. fletcher adında bir avukat hayatının her anında , çevresindeki herkese kolayca yalan söyleyebilen biri. özellikle oğlu max'in yanına gelemediğinde, istediği bir şeyi yapamadığında çok sık yalan söylüyor ve çocuk bunun farkında. max doğum gününde babasının bir gün boyunca yalan söyleyememesini diliyor ve dileği gerçekleşiyor. avukat fletcher'ın şirket tarafından iyi iş çıkaracağına inanıldığı için o gün önemli bir mahkemeye çıkması gerekiyor. müvekkilini savunması için yalan üzerine yalan söylemesi gerek. mahkemede yalan söylememek için kılıktan kılığa girdiği, hatta davanın ertelenmesi için kendine zarar vermeye çalıştığı sahneler felaket iyi. olaylar daha da gelişirken çocuğu ile olan ilişkisinin yalanlar üzerine kurulu olduğunu farkediyor ve iyi bir baba olmaya karar veriyor. izleyip bu anların keyfini çıkarmak gerçekten çok eğlenceliydi. özellikle max çok tatlı bir çocuk . zaten jim carrey oyunculuğuyla yine döktürmüş. fazla söze gerek yok.
devamını gör...
2.
bir jim carrey baş yapıtı diyebiliriz.
başrolde tabii ki jim carrey var, filmde oğlunu oynayan justin cooper o tatlı oyunculuğu ile birlikte çok daha güzel bir film çıkmış ortaya. jim carrey ve justin cooper dışında jennifer tilly, krista allen, maura tierney, amanda donohoe, cary elwes, christopher mayer, sara paxton, jason bernard, cheri oteri, brandi burkett, randall craig cobb, swoosie kurtz, vitamin c, amanda carlin, mitchell ryan, tony carreiro, hope allen, charlie dell, mike grief, charles emmett, jim jansen, eric pierpoint, patrick mctavish, sue goodman, mercedes kastner, michael leopard, don keefer, marianne muellerleile, jarrad paul, michael kostroff, matthew arkin, ashley monique clark, anthony lee, randy oglesby, terry rhoads, christine avila, ben lemon, ed trotta, steven m. gagnon, ernest perry jr., mark chaet, benjamin brown ve eric sharp gibi bir çok oyuncu var. komedi/fantezi 1997 yılında yayınlanan filmi tom shadyac yönetmiştir.
konusuna gelirsek avukat bir babanın oğluna karşı sürekli tutmadığı sözlerinden sıkılan küçük çocuğun doğum gününe gelmeyen babasının bir daha yalan söyleyememesini istiyor ve dileği gerçek oluyor, çok önemli bir dava alan avukatın yalan söyleyemediği anlamasından sonra bunun ile mücadelesi anlatılırken aynı sebepten eşinden boşandığını da anlıyoruz oğlunun dilediğini öğrendikten sonra bunu geri çevirmek ister ama başarılı olamaz. yalan söylemeden davayı kazanamayacağını düşünen fletcher reede bununla yaşamayı öğrendikten sonra zekasıyla ve doğru söyleyerek davayı kazanıyor. bu olaydan sonra oğlunu kazanmak isteyen babanın hayatın yalansız da yaşanabileceği anladıktan sonra tamamen değişiyor.
eğer halen izlemediyseniz.
bu filmi kesinlikle ve kesinlikle tavsiye ederim hem çok güzel hem de insana bir şey katabilecek bir film. iyi seyirler.
başrolde tabii ki jim carrey var, filmde oğlunu oynayan justin cooper o tatlı oyunculuğu ile birlikte çok daha güzel bir film çıkmış ortaya. jim carrey ve justin cooper dışında jennifer tilly, krista allen, maura tierney, amanda donohoe, cary elwes, christopher mayer, sara paxton, jason bernard, cheri oteri, brandi burkett, randall craig cobb, swoosie kurtz, vitamin c, amanda carlin, mitchell ryan, tony carreiro, hope allen, charlie dell, mike grief, charles emmett, jim jansen, eric pierpoint, patrick mctavish, sue goodman, mercedes kastner, michael leopard, don keefer, marianne muellerleile, jarrad paul, michael kostroff, matthew arkin, ashley monique clark, anthony lee, randy oglesby, terry rhoads, christine avila, ben lemon, ed trotta, steven m. gagnon, ernest perry jr., mark chaet, benjamin brown ve eric sharp gibi bir çok oyuncu var. komedi/fantezi 1997 yılında yayınlanan filmi tom shadyac yönetmiştir.
konusuna gelirsek avukat bir babanın oğluna karşı sürekli tutmadığı sözlerinden sıkılan küçük çocuğun doğum gününe gelmeyen babasının bir daha yalan söyleyememesini istiyor ve dileği gerçek oluyor, çok önemli bir dava alan avukatın yalan söyleyemediği anlamasından sonra bunun ile mücadelesi anlatılırken aynı sebepten eşinden boşandığını da anlıyoruz oğlunun dilediğini öğrendikten sonra bunu geri çevirmek ister ama başarılı olamaz. yalan söylemeden davayı kazanamayacağını düşünen fletcher reede bununla yaşamayı öğrendikten sonra zekasıyla ve doğru söyleyerek davayı kazanıyor. bu olaydan sonra oğlunu kazanmak isteyen babanın hayatın yalansız da yaşanabileceği anladıktan sonra tamamen değişiyor.
eğer halen izlemediyseniz.
bu filmi kesinlikle ve kesinlikle tavsiye ederim hem çok güzel hem de insana bir şey katabilecek bir film. iyi seyirler.
devamını gör...
3.
şu filmi kaç kez oturup övsem az kalır gibi geliyor bana. belki de baş rol jim carrey olduğu için bariz bir torpil yapıyorum bilmiyorum fakat bildiğim bir şey varsa o da bu filmin mükemmel bir film olduğudur. şu filme zaman ayırıp izlemeyenler varsa hayatlarında bir şeyler eksik kalacak söylemeliyim. ben bu kadar abarttım ya bazıları bu abartıya kaçan tanımları görüp izlememezlik edebilir aman diyeyim sakın yapma ve yapmayın. izlemeyen kalmadı diye düşünüyorum fakat varsa eğer henüz izlemeyen mutlaka izlesin hiç tereddüt etmeden. şiir mısraları gibi oldu ama olsun.
her ne kadar küçük bir çocuğun babası için bir dileği ile başlasa da film aslında bizim söylediğimiz yalanlarımızın hayatımızda nasıl yer edindiğini anlatıyor her detayı ile. tabii adam başta bu duruma adapte olmaya çalışan zeki biri olsa da baş edemeyeceğini anladığında yalan söylemeden doğrularla da ulaşılmak istenen amaca ulaşılabileceğini anlar. doğru söylemek zor yol sadece yalan en kolay yol olduğu için en çok tercih edilen oluyor. ama doğrularla ulaşılan hedeflerin tadının ne kadar güzel olduğunu ancak doğrularla ulaşmak istediğimiz hedeflere ulaşınca anlarız. işte böyle etkileyici bir film.
filmi mutlaka ama mutlaka izleyin. ben izlemeyen olmadığını düşünüyorum ama illaki bilmeyen olacağı için tavsiyemizi yapalım. iyi seyirler, çok seveceğinize eminim.
her ne kadar küçük bir çocuğun babası için bir dileği ile başlasa da film aslında bizim söylediğimiz yalanlarımızın hayatımızda nasıl yer edindiğini anlatıyor her detayı ile. tabii adam başta bu duruma adapte olmaya çalışan zeki biri olsa da baş edemeyeceğini anladığında yalan söylemeden doğrularla da ulaşılmak istenen amaca ulaşılabileceğini anlar. doğru söylemek zor yol sadece yalan en kolay yol olduğu için en çok tercih edilen oluyor. ama doğrularla ulaşılan hedeflerin tadının ne kadar güzel olduğunu ancak doğrularla ulaşmak istediğimiz hedeflere ulaşınca anlarız. işte böyle etkileyici bir film.
filmi mutlaka ama mutlaka izleyin. ben izlemeyen olmadığını düşünüyorum ama illaki bilmeyen olacağı için tavsiyemizi yapalım. iyi seyirler, çok seveceğinize eminim.
devamını gör...