anonim filozof yazar profili

isteyenin istediğini yazabildiği (!) tarihi arşivdir.
lakin artık her mecrada paralı troller olduğundan uzun bir engelleme listesiyle kullanılabilir aksi takdirde sinirinizi aniden yükseltip krize girmenize neden olabilir. umarım buraya o troller buralara gelmez.

(bkz: insan mıyız beyler ?)sorusunu sordurur ? evinde kıtlık olmuş olabilir, peynir niyetine aklını yemiştir ve sonuçta düşünemeyen sığ bir mal olmuştur. tek eğlencesi ses çıkaran oyuncaklarla etrafa sıkmak ve eğlenmektir. umarım bir gün kalın bağırsaklardan sonra çıkışa ulaşan deliklerinde patlar.

babasını kaybettiği andır. ne olursa olsun arkasında dayandığı dağ yıkılmıştır.

hiç haz etmediğim (bkz: mng kargo) firmasına giydirerek tarihe ilk entry olarak not düştü.

hoşgeldin umut yılı, pozitif ivmelenmenin başlangıcı olursun umarım. en azından kaldırabileceğimiz hayal kırıklıklarını yaşat bize olur mu ?

rezalet şans işidir şubeden şubeye değişir algısının kökten yok etmiş, edirneden karsa her şubesinde sıkıntı olan bir kargo firması.
duyduğuma göre işe alımlarında boş boş bakanları ve insanları tersleyenleri tercih ediyorlarmış.
müşteri hizmetleri hızlı çalışır yiğidi öldür hakkını yeme ama keşke şikayet etmek için aramasakta güzel güzel anlaşsak.

yaşamayı sonuna kadar hak eden bir bebektir.
ileride önüne çıkacak engelleri bir bir yıkacak, duvarları balyozla devirecek, gerekirse kılıç kalkanla savaşacak ve sonunda prensesi kurtaracak olan spermdir. helal olsun yolun açık olsun atom karınca.

içinde dahil olduğum, emin adımlarla gelişmekte olan güruh.
dededen kalma yatırımcı olduğum için buralardan arsa aldım. ileride torunlarım dua eder umarım.

gözlemlediğim kadarıyla öncelikle fikri beğenmeme butonu olmalı. insanların beğenme dürtüleri kadar beğenmeme dürtüleride önemlidir, bir fikre katılmadığımı belirtmek isterim şahsen.
ikinci olarak değinmek istediğim konu ise belirli bir süre sonra yazarlık alımlarının zorlaşması. bir ürüne ulaşma süreci ne kadar zorlaşırsa hedefe ulaştıktan sonra alınan keyif o kadar artar. isteyen istediği zaman yazamamalı, önceleri okumayla takip etmeli belirli bir vakitten sonra şartlar uygunsa yazmaya başlayabilmeli. şimdilik aklıma gelenler bunlar ilerledikçe ekleme yaparım. iyi forumlar pardon iyi yazarlıklar.

sosyal medya maceram ilk olarak twitter ile başladı. biz türkle yeni yeni keşfedip sırayla giriş yapıyorduk. ilk olarak sessiz ve anlaşılmadı site çünkü o yaşlarda çoğunluğun ıngilizcesi iyi değildi hele benim sıfırdı sıfır. sing in, setting bir kaç kelime daha başka da yoktu. türkçe içerik çok olmadı için herkes herkesin yazınısını okuyabiliyordu özellikle ilk yıllar müthiş mizah yapıyorduk ya da öyle sanıyorduk her ikisi de olabilir emin değilim neyse konudan çok uzaklaştık toparlıyayım, kendimce agresif mizah yapıyordum ve gizlenmek benim için önemliydi* aynı zaman da felsefecilere merakım vardı, kaç yıl önce neredeyse her konu hakkında araştırma yapmaları ilgimi çekmişti bu sebeple anonimliğimi filozof ile taçlandırdım.
not: o zamanlar filozof ile filazof kelimelerinin hangisin doğru olduğunu hep karıştırıyordum. ne yapalım kardeşim türkçe öğretmenim çok güzeldi ve gözlerine baktığım zaman derste anlatılanları kaçırıyordum.

yeni kurulmuş bir (bkz: katılımcı sözlük).
yıllardır ekşi sözlükte yazarım ve ara ara farklı sözlüklere uğrar tanımlar girer elimden geldiğince desteklemeye çalışırım. son zamanlarda karşıma çıkan bir sözlüktü. ilk olarak bir okulun yerini araştırmak için youtube gezinirken bir kanalda reklamını gördüm. ekşide de başlığını okuyunca ilgimi çekti ve gelmiş bulundum. fırsat buldukça bol bol tanım gireceğim amaç yemekte bizim de bir tuzumuz olsun.

doğru bir yaklaşımdır.
ailem çiftçilikle uğraşıyor ve bu durumdan mütevellit bu sene ekim yapmadık. komşularımızdan tarlalarına lavanta ekenler var. bu gidişle ne olucak inanın kimse bilmiyor. geçen sene de verim epey düşüktü zarar etmekten zor kurtulduk. çifti son yıllarda çok zor durumda arkadaşlar, küçük çiftçi neredeyse kalmadı buralarda.. zarar yapmaktansa satıp ellerine iki üç kuruş para geçmenin derdinde millet.
tarım ürünlerini kısa vadede ucuz tutmak için ithalatla yerli çiftçimizi öldürdük şu an da uzun vadedeki zararları ile karşı karşıyayız. size şu kadarını söyleyeyim istatistiklere göz atın verimin her geçen yıl ne kadar düştüğünü hesap edin acı tabloyu görüceksiniz o zaman. ayçiçek yağında dehşet artış yaşanmakta şu an ve kötüsü daha da artacaktır tahminimce.
üretici zor durumda, satıcı zor durumda, alıcı zor durumda bu değirmenin taşıma suyla dönmeyeceğini yıllardır söyledi bu çiftçiler ama millet inanmadı ne oldu şimdi ? hiç bir kıymeti yok umarım yeni reformlar yapılır ve tarım sektörü ayakta tutulur. teknoloji sektörüne gitse paralar içim acımayacak da gide gide inşaat* sektörüne gidiyor ya akıl karı değil...