antikacı - tüm tanımları (2. sayfa)

ev... benim odam benim dışımdaki herkese gayet ilginç ve fantastik geliyor.

en son ne zaman ağladığımı hatırlamadığımdan mütevellit nerde ağladığımı da hatırlamıyorum.

budur bunun ilacı...

barad-dur
isildur

bir yerden tanıdık geldi sanki*

hiç yazılmadığı halde abd başta olmak üzere bir çok yerde en çok satan kitaplar listesine giren bir kitap. evet doğru duydunuz! böyle bir kitap yok. (yani yokmuş)
yer new york, gece yayın yapan bir radyo programı... tarih 1950 li yıllar...
sunucu bilgisi olmayıp herşey hakkında fikri olan entelektüellik taslayan insanlardan nefret ediyor ve dinleyicileriyle o hain planını yapıyor*dinleyicileriyle beraber kitaba bir isim buluyorlar. yazarına isim veriyorlar. hatta ayrıntı bile veriyorlar. yazarı 2. dünya savaşına katılmış, oxford mezunu yazar frederick r. ewing.
dinleyicileri ertesi gün kitapçılara gidip bu kitabı soracak. sanırım bu yaptıkları eylemin bu kadar büyüyeceğini düşünmemişler, en azından ben öyle düşünüyorum. kitapçılar ilk başta dikkatlerini çekmedikleri için umursamamislar ama birden fazla insan gelip sorunca envanterlerini kontrol etmeye başlamışlar. orda bulamayınca da yayınevlerini arayıp "'ya bir kitap varmış, yazarı filankes kişi, aynen aynen oxford mezunu bir yazar. ne ara basıldı, biz niye duymadık. varsa gönderin"
gel zaman git zaman kitabın ismi her yerde duyulmaya başlıyor. dergilerde başlayan bu serüven gazetelere, listelere konu oluyor. hatta kendini aşıp new york times ın en çok satanlar listesine girmeyi başarıyor. ama gel gör ki kimse de " böyle bir kitap var da biz mi görmedik" dememiş. bazıları kitap kansas ta yasaklandığı için toplandı gibi mantıklı gelebilecek şeyler uydurmuş. kitabın ünü amerika kıtasını aşmış. avrupa' da bile en çok satanlar listesine girmeye başlamış. böyle olunca da o çakma entelektüel arkadaşlar devreye girmiş. okuduğunu söyleyenler ortaya çıkmaya başlamış. hatta beğenmediğini söyleyenler bile çıkmış. * kitap hakkında. gazetelerde, dergilerde kitap hakkında yazılar çıkmaya başlamış. hatta bir köşe yazarı kitabın yazarı ile bir hindistan yolculuğu sırasında kahve içmiş. ve yazarın eşiyle bile tanışmış.
en son mantıklı düşünen bir insan çıkmış. ya bu kitap herkesin dilinde bir de biz okuyalım bakalım diye düşünmüş. kitabı derinlemesine araştırmış. bunu yapan kişi bir araştırmacı gazeteci.* araştırmasına araştırmış ama gel gör ki böyle bir kitabın olmadığını anlamış. kitabı bir radyo programcısının dinleyicileriyle birlikte kurduğu bir tezgahın ürünü olduğunu bulmuş. herkes şok!!! işte insanların istediklerinde hayal güçlerini nasıl kullandıklarına şahit oluyoruz böyle olaylar sayesinde.
bu kitap bir kez bestseller listesine girmiş geri dönüşü olur mu? olmaaz.
yayınevleri kitabın bu kadar popüler olduklarını görmüşler tabi ki. radyo programcısına gidip gerçekten böyle bir kitabı yazıp yazmayacağını sormuşlar. kabul etmiş tabi ki. gerçekten de bu isimde bir kitap yazmış. ve o kitap yine en çok satanlar listesine girmiş.
barış özcan' dan geldim bu arada okumak yerine dinlemek isteyenler bu linkten ulaşabilir.

açık tene kızıl saç, koyu tene siyah ve kumral tenlere kahverengi (tonlarını bilmiyorum) yakışır.

hangi yönden? zira her insanın bir diğerinden üstün özellikleri vardır. *

bir adanalı klasiği

çık aklımdan... daha gencim ben.*

eternals
uncharted izlemeye niyetlendiydim ama sinema çekimi var şu an sitelerde. bundan mütevellit eternals izleyeyim dedim. ama sanki biraz fazla kasmışlar. mantık hataları da vardı. karakterler de çizgi romanlardaki gibi değil. her bir karakterin ayrı bir psikolojik sorunu var. gerçi marwel karakterlerinin büyük çoğunluğu sorunlu* ama vakit geçirmek için izlenebilir. fragmana kanıp ta büyük beklentiye girmeden izleyin derim.

şekerpare

pratikte yalnız olmak değil de potansiyel yalnızlık koyuyor insana.

(bkz: amazonlar)

babalarını sinir edip strese sokan ve bunu da komikmiş gibi videoya alan ve paylaşan(babaya şu kondomu çift kat takaydım keşke dedirten türden ) kişiler...

meja ve finarfin
bu iki arkadaşın tanımlarını beğeniyorum.

hemi de kısa saçlı. ulan elflerin en belirgin özelliği (kulakları dışında) uzun saçlı olmaları zaten.

ne yaptı lan esmer erkekler size? *

arkadaşlar adam gerçek dünyadan kaçmamız için yıllarca uğraşsın. kendi dünyasını yaratsın. kıçından yeni bi dil ortaya çıkarsın.(bir dil arkadaşlar, binlerce kelime, onlarca deyim, yüzlerce isim) yarattığı dünyadaki bütün ırkları tek tek tasvir etsin. sen git sırf siyahileri temsil etsin diye siyahi (üstelik kısa saçlı, lan tıraş makinesi yok o zamanlarda, millet niye erkeği ile kadını ile uzun saçlı sanıyorsunuz. üstelik uzun saçlı olmak o dünyada tercih edilen bir şey iken) bir elf ile cüce koysun. siyahilerle bir sorunum yok bakın. siyahiler ile sorunu olanlar batı milletleri. (bkz: kölelik) ama sen benim sevdiğim, yıllardır takip ettiğim, saygı duyduğum ve yıllardır dizisini beklediğim bir başyapıtın dizisine niye siyahi karakter katıyosun. küfür yasak arkadaşlar o yüzden siz neler deme istediğimi çok iyi anlıyorsunuz.