charlottesometimes yazar profili

aylardır işsiz olmamı beni kumara düşürmek için kullanıyor galiba.

#3762491

sevgimiz çok karşılıklı. böylesi hoyrat bir dünyada böyle iyi bir insanın var olduğunu bilmek bile öyle güzel ki...

#3762596

tam olarak benim entryme cevap veriyorsun. sadece sana ne kardeşim dediğim için yok ya ben aslında sana cevap vermiyordum yanlış numara kopyalamışım ayağına yatıyorsun. zira acclaim'in entrysi böyle cevap verilecek bir entry değil aksine seni destekleyen bir entry.

eğer ki filistin-israil meselesi seni ilgilendirmiyorsa asıl soru ortaya çıkıyor, milletin boykotu hakkında niye yorum yapıyorsun? çünkü yalan söylüyorsun, sen direkt israil'in tarafgirisin. tarihin yanlış tarafında durmak da bir tercihtir. fakat senin ve sizin gibilerin "tarafsızız" manipülasyonunuzu yemiyoruz. siz israil'in tarafındasınız. bunu entryde de açıkça belirtmişsin. dizinin son sezonundan başladın belli ki olayları 7 ekim'de başladı zannediyorsun. neyse dediğim gibi tarihin yanlış tarafında durmak da bir tercihtir.

beni iki yüzlülükle suçlamanla ilgili bir yorum yapmayacağım. çünkü senin benimle ilgili şahsi görüşlerin zerre kadar umrumda değil.

vicdan mastürbasyonu yapmak için bile bir vicdana ihtiyaç var. kendi vicdan yoksunluğunu, insanları vicdan mastürbasyonu ile suçlayarak aklayamazsın.

#3762523

kardeş sen niye sözlükte söylenen ve yazılan her şey sana yazılmış gibi davranıyorsun.

neyin israil ürünü neyin olmadığını emin ol hepimiz biliyoruz. zorunluluk sebebiyle kullanımlar hariç de kullanmamayı tercih ediyoruz. insanlara sürekli bir ders verme çabası içindesin. tamam bu senin tarzın olabilir ama sürekli diğer insanlar salakmış gibi "ama şu da şöyle" demenden de yıldık. özellikle benim hassas olduğum boykot konusunda, senin bana intel'in boykot olduğunu söylemene ihtiyacım olabilir mi?

şimdi buraya upuzun bir entry yazıp, boykotu, boykotun ne işe yaradığını, neden yapıldığını anlatabilirim. uğraşacak takatim var mı, yok. çünkü zaten anlatmaya değecek kimse yok. burada aman da şu sebeple boykot edemeyiz gibi şeyler yazanların hepsi, aslında boykotun ne kadar işlevsel bir mücadele yöntemi olduğunun farkında. sırf kendilerini bu işten sıyırmak için saçma sapan argümanlar ortaya koymaya çalışıyorlar. mesela ben kimseye niye boykot yapmıyorsun demiyorum. bu çok bireysel bir şey. fakat sürekli, boykot edenleri eleştiren bir kitle var, sana ne abi.. sen ne hakla benim tüketimden gelen gücümü neye karşı kullanacağıma karışıyorsun? dünya üzerinde milyonlarca insan israil ürünlerini boykot ediyor ama sen hepsinden çok daha zekisin ve büyük resmi sadece sen görüyorsun. aferin çocuğum.

boykot bir halk hareketidir. boykota önce sen kendi hükümetine laf söyle gibi bir argümanla karşı çıkmak saçmalığın daniskası. israil'in en büyük destekçisi amerika'da kitlesel bir boykot hareketi var. amerikan halkı şey mi diyor; zaten silahı bizim devletimiz veriyor o zaman bizim boykotumuz hiçbir işe yaramaz. neyse ya güya bir şey anlatmayacaktım.

son olarak etrafımdaki "boykot ne işe yarayacak yeaaa" diyen tiplerin, hükümete yakın kuruluşları boykot etmek için nasıl birbirleriyle yarıştıklarını biliyorum. o yüzden saçma argümanlarınızı da alıp kendi vicdan hesabınızı az ötede tutun.

fermuar yöntemi önemli.

en sevdiğim şiirlerden birini bestelemişler...

ukalalık.

10. bilgili, saygılı, kaliteli bir abimiz.

kilosuyla iq'su eşit olan insanlardır, dikkate almayınız.

#3756847

tamam. agsgdhjd.

öyle bir mutluluk ki gözümden sicim gibi yaşlar akmasına sebep oldu..
gazze'de ateşkes ilan edildi.
bir delinin nobel barış ödülü alma takıntısı sayesinde oldu, ama oldu. allah bir daha böyle bir zulme seyirci kalmak zorunda bırakmasın.

bu kadar underrated kalması çok üzücü.

kunduram su aldı da yürüyemiyom
diyorlar yar senden vazgeçmiş inanmıyom
içime korku düştü derdimi dökemiyom
kunduranı yama, dertlerini yama
ne şan şöhret isterim
ne servette aklım kalır
sen gidersin can gider, gerisi burda kalır
parası da pulu da yerin dibine batsın
sen bana ben sana hasret mi öleceğiz?

düşümde seni gördüm
uzanmış yatıyordun
bal dudaktan öptüm

sandukamda potur var, göynek var giyemiyom
menzilim uzaktır yanına varamıyom
dertlerin birini saysam birini sayamıyom
bir sevda türküsü tutturdum da gidiyom

düşümde seni gördüm
ayazda yatıyordun
koştum üstünü örttüm.

zembilimde katık var ekmek var yiyemiyom
lokmalar dizilmiş boğazıma yutamıyom
yıldızları görsem, denizi göremiyom
bir özgürlük çayına hasret mi öleceğiz?

düşümde seni gördüm
için için ağlıyordun
al yanaktan öptüm....

(bkz: yal)

bu ara çok sık geliyor. geçen komşu kapıyı çaldı, "gece 12 den sonra çok televizyon sesi geliyor komşum, biraz dikkatli olabilirsek" dedi, ben de "peki" dedim. içimden evimde televizyon olmadığını anlatmak gelmedi hiç. böylesi bir bıkkınlık işte.

ticaret bakanlığı tarafından kaldırılmış ve ilan sahibine para cezası uygulanmış. bu tür rezillikler çok fakat sadece gündem olursa yaptırım oluyor.

tombulum ve sesim güzel değil. buradan yola çıkarak; (bkz: bu da dahil tüm genellemeler yanlıştır)

#3754415

peki şimdi nereye?
et maintenant on va où ?

kaybettiğim kulaklığımı buldum. renkler bayağı anlamlı oldu.

buna karşı çıkılması ancak milliyetçi bir refleksle olabilirdi. komik. ilginç bir bilgi vereyim mesela isveç'de çöp ithal ediyor, hiçbir isveçli'nin çıkıp da bunu gurur meselesi haline getirdiğini sanmıyorum. yurt dışından getirilen çöpler geri dönüştürülüp, plastik granül olarak tekrar yurt dışına satılıyor. katma değer kazanıyor. ülke içinde hammadde ithalatı azalıyor.

çöpten enerji üretimi konusuna gelirsek de; enerjide dışa bağımlı bir ülkeysen yapacağın en mantıklı hareketlerden biri yenilenebilir enerji kaynaklarını en yetkin şekilde kullanmak. petrolün yok, doğalgazın yok, doğru düzgün güneşin bile yok. bir rüzgarın var ondan da ürettiğin enerji yeterli değil. çöpten enerji üreterek on binlerce haneye elektrik sağlanıyor. çevre ve kaynaklar korunuyor. bu tesislerde binlerce insana istihdam sağlanıyor.