finishing20 yazar profili

2003/2004 sezonunda avrupa'da beklenmedik bir başarı elde eden daha sonralarında ligi genelde orta veya ortanın biraz üstünde tamamlayan, son zamanlarda ise inişli çıkışlı temposu ile ligde kalma veya tekrar yükselme mücadelesi veren az sayıdaki nazik taraftarı ve küfürsüz tezahüratları ile bilinen cumhuriyetle yaşıt futbol kulübüdür.

kulübün tarihi ile ilgilenen arkadaşlar tanıl bora'nın ankara rüzgarı kitabını okuyabilirler.

başlık biraz genel olmuş çünkü çok fazla mühendislik dalı var ve bir çoğunun birbiri ile alakası yok. yaklaşık 10 yıldır yazılım mühendisliği yapan birisi olarak kendi alanım ile ilgili iyi ve kötü yanlarıyla bir takım bilgileri aktarayım.

öncelikle iyi bir yazılım mühendisinde bence bulunması gereken bir kaç özellik var bunlar;
- soyut düşünebilmeli
- meraklı ve hevesli olmalı
- yeniliklere açık olmalı
- sosyal yetenekleri yüksek olmalı
- iyi seviyede teknik ingilizce

okul seçimi ile ilgili olarak ise tabii ki belli başlı okullarda okumanız iyi olur, ama bu sadece size ilk işinizi bulmanızda büyük bir avantaj sağlar. bir kez çalıştıktan sonra özel sektörde aklı olan hiç bir şirket sizin okulunuza, notunuza vs. bakmaz. bunun yerine önceki iş tecrübeleriniz ile ilgili sorularla, online sınavlarla ve teknik mülakatlarla karşılaşırsınız bu noktada da olay sadece sizin kendinizi nasıl geliştirdiğiniz ve kendinizi nasıl ifade ettiğiniz ile alakalıdır.

sınav sistemimiz maalesef kişinin o mesleği yapıp yapamayacağını ölçmüyor, bence alınan puanda gidilebilecek okulların hangi dersleri verdiğine bakılmalı ama şunu net bir şekilde söyleyeyim ankara, istanbul, izmir ve kocaeli dışında bu sektörün çok gelişmiş iş imkanları yok bu şehirlerde okumak bence tercih edilmeli.

şu sıra alttan gelecek neslin çok şanslı olduğuna inanıyorum. bizim ve daha büyük meslektaşlarımızın zamanında bilgiye erişim daha zordu, internet sıkıntılıydı, kaynak azdı vs. okurken çok kendimizi geliştirme imkanımız yoktu. stajlarda da genelde gerçek işe pek katmazlardı. o sebeple bizim zamanımızda iş işte öğreniliyordu.

artık bu bölümü okumak isteyen arkadaşlara kötü haber okurken kendinizi geliştirmeye vakit ayırmanız lazım. yoksa çok geride kalırsınız. udemy, coursera vs. buralardan son teknolojiler ile ilgili dersler alın kendiniz denemeler yapın.

okul ile ilgili son not ders sayısı diğer bölümlere nazaran daha az ve gerçekten o kadarda zor değil.

peki yazılım mühendisi olursanız üç aşağı beş yukarı nasıl bir hayatınız olur;

- ortalama olarak bakıldığında geçiminizi rahatlıkla sağlayacağınız bir maaşınız olur.
- çok başarılı olacak bir fikriniz varsa cüzi meblağlarla denemeler yapabilirsiniz, biraz tutturursanız yerli yabancı yatırımlar alabilirsiniz.
-yurt dışında yaşamayı düşünüyorsanız hem eğitim hem de çalışma olanağı olarak avantajlı bir konumda olursunuz.
-freelencer olup ek gelir kazanabilir ya da uzaktan yabancı bir şirkete çalışabilirsiniz.

hiç mi yoktur bu yazılım mühendisliğinin kötü yanı vardır elbette;

- hızla kilo alırsınız aman dikkat!
- bol bol çay, kahve içersiniz uyku düzeniniz bozulur.
- türkiye'de genelde patron şirketleri var her şey acele her şey bugün yetişecek. sinir, stres ve sıkıntı (özellikle mesleğin ilk yıllarında, sonradan anadolu çocuğu o numaraları yemiyor.)
- saçlar dökülür, gözlükler takılır.

z kuşağı arkadaşlara dip not heves ve egoizmi birbirine karıştırarak her şeyi bildiğinizi sanıyorsunuz, az abilerinizi dinleyin.

herkese sevgiler :)

bir neslin ingilizce öğrenmesinde emeği geçmiş futbol menajerliği oyun dizisidir. maçlar sadece yazı tabanlı olarak sunulduğu için ne olduğunu anlamak pek mümkün değildi, kendi takımımızın renkleri yanıp sönüyorsa sevindiğimiz karşı takımınki yanıp sönüyorsa üzüldüğümüz anlar yaşardık. özellikle cm 01/02 cm ve fm serilerinin en heyecanlı oyunuydu.

bolca kullandığı yabancı sözcüklerle kelime dağarcığımızı genişleten, resmiyetten uzak eğlenceli ve samimi anlatımıyla kendini sevdiren donanımlı olduğu kadar sempatik bir adam. özellikle diziden, filmden, youtube içeriğinden tarih öğrenilmez sadece merak uyandırılabilir diyerek insanları kitaplara ve okumaya, araştırmaya teşvik etmesi günümüzün hap bilgi (ortamlarda satmalık bilgi) arayan gençliği için altın değerindedir.

(bkz: adil ve hasan) 'ın sunduğu çarşamba akşamları sözlükte yayınlanan bir podcast.

çarşamba akşamlarını sözlükte iple çektiren konu neydi podcastinin sunucuları, eğlenceli adamlar kafaları güzel. gün içinde yorulduysan, bunaldıysan gel 1 saat kafa dağıt bu ne dedi nerden nereye geldi diye takip etmene gerek yok dinle gül geç!

eski bölümleri merak eden arkadaşlar youtube ve ınstagram üzerinden ulaşabilirler.