insanetdünya yazar profili

insanetdünya kapak fotoğrafı
insanetdünya profil fotoğrafı
rozet
karma: 5329 tanım: 928 başlık: 90 takipçi: 100

son tanımları


yazarların dünyayı bir günlüğüne yönetse yapacakları şeyler

eğlencesine, görev sürelerinin sonuna kadar trump ile putin’in yerlerini değiştirirdim.

ha bir de elbette fortumu kendime bağlardım.
devamını gör...

aşık olduğunu nasıl anlarsın sorunsalı

onsuz güzel bir restoranda yemek yerken onu ne zaman oraya götüreceğini planlarsın,

onunla güzel bir restoranda yemek yerken ne yediğinin farkında bile olmazsın, gülüşünde erir, ağzının içine düşer orada kaybolursun.

onsuz uyurken onu düşünerek uyursun, yüzünde salakça hafif bir gülümsemeyle,

onunla uyumaya çalışırken sevişmekten yorgun düşer, yüzünde salakça hafif bir gülümsemeyle sızar kalırsın.

onsuz denize karşı oturmuşken, aynı manzaraya onunla baktığını hayallersin,

onunla denize karşı otururken, denizi görmezsin bile, gözlerinde boğulursun. “…ne bir sandal, ne bir ada, ne bir sahil var, boğuluyorum…”
devamını gör...

uzun eşek

hala oynanıyor mu bilmiyorum ama şu an 45 ve üzeri yaş grubundaki erkeklerde görülen bel fıtığı vakalarının muhtemelen yarısının müsebbibi oyundur. ayrıca kilolu çocukların kendilerini en güçlü hissettiği kısmen sportif faaliyettir.
devamını gör...

türk erkeğinin özeti

90’ların başında dar kesim jean pantolon modası vardı. mağazaya gider, pantolonun içine sığmak için göbeği çeker, bir şekilde düğmesini ilikleyebilirsek pantolonu satın alırdık. rahat oturup kalkmaktan geçtim, pantolonun darlığı ergenliğin getirdiği hareketlenmeye doğal fren etkisi yapardı. yine de “moda” diye o kalıbın dışına çıkmaya cesaret edemezdik.

türk erkeğinin özetine gelirsek, yukarıdakidir kısaca. toplum tarafından kendine tanımlanan kalıbın dışına çıkmaya cesaret edemeyen, kalıba sığmak için içine çektiği göbeğinin dışarı taşan kısmı anneleri tarafından üzerindeki tişört çekiştirilerek kapatılan ana kuzularıdır.
devamını gör...

bir erkeğe alınacak en güzel hediye

çok kafa yormaya gerek yok. 40 yaş üzeriyse iyi bir viski alın geçin. misal lagavulin.
devamını gör...

gittiği lokantada masada kalan yemeği abi paketle eve götüreyim diyen varoş kız

fakirse varoş denilecek, zenginse şımarık olmadığı ve dünya kaynaklarını israf etmediği için övülecek kızdır.
devamını gör...

kimseye kızamamak

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

trip atan kadın

maalesef şöyle bir gerçek var: yerinde ve kıvamında trip ilişkiyi canlı tutar. fazla huzur sıkıcı gelir, o düzenden, hayattan kaçış arar karşı taraf. bkz: kuzey ülkelerindeki intihar oranlarının fazlalığı. diyeceksiniz ki o yalnızlıktan, elbette o da bir faktör ama adamlar sıkılıyor hayattan, sıkılıyor.
devamını gör...

çocukluk lezzetleri

okul önündeki seyyar satıcının boynuna iple asılı halde sattığı alıçlar. kulağa iğrenç gelse de çok lezzetli olurdu. evet yıkamadan yerdik.
devamını gör...

insana yük olan şeyler

söylemediklerin ya da söyleyemediklerin…
devamını gör...

ferdi tayfur ve müslüm gürses'in topluma verdiği hasar

o kadar zavallı, özgüveni olmayan, şekilci bir toplum yetiştirdi ki bu kültür; bireyler "olmayan müzik zevkini arabesk müzik eleştirerek, olmayan parasını borç harç iphone alarak, olmayan ingilizcesini cümle içine olduk olmadık yerde ingilizce kelime serpiştirerek, olmayan modernliğini içki içerek" var göstermeye çalıştı.

oysa bu toplumun müziğinde dram ve hüzün hep vardı. türk sanat müziği, türk pop müziği hep kavuşulamayan aşklar, ölümüne karşılıksız sevda, giden sevgilinin ardından ağıt üzerine kurulu değil mi? hele sezen aksu şarkılarını düşünün, birkaçı hariç tamamen bunalıma iten eserler değil mi?

o yüzden samimi olup ferdi gibi, müslüm gibi isimleri günah keçisi yapmaya çalışmayalım ve "bu toplum neden mutsuz?" ya da "aşkı neden beceremiyoruz?" başlıklarına kafa yoralım.
devamını gör...

burak kut

yeni neslin eski nesil sanatçıları tekrar keşfetmesi trendinin yeni halkası. şimdi sağda solda “benimle oynama” çalacak, dinlerken gençliğime dönerim desem dönesiye şarkı biter, yol uzun.

o dönemin asıl yıldızı tarkan’ın şanssızlığı kendini müzik piyasasından çekmemesi, beceremese de yine üretmeye çalışması oldu. yoksa o da elini eteğini çekse şimdiki gençler onu da keşfedip ayılıp bayılacaklardı.

geçenlerde yaşar’ın gençler arasında çok popüler olduğunu duyup ona da şaşırmıştım. en çok da bence en vasat şarkılarından biri olan “kumralım” seviliyormuş. mesela “sebepsiz fırtına”, “aldanırım” kraldır ama. dur açayım dinleyim ikisini birden, ikincisinin ortasına doğru gençliğe anca giderim zaten, dönüşe allah kerim.
devamını gör...

suratındaki tek sorunu ince dudakları zanneden kezban

çirkin dudak silikonu savunuculuğu yapacak değilim amma lakin ki öyle de değildir.

hasılı, sap kalmasının tek sebebini cebindeki cüzdanın dolu olmaması sanan erkekten yeğdir.
devamını gör...

gece yatmadan önce düşünülenler

en çok, gece uyumadan önce yatağımda, o gün mahalle maçında attığım golleri gözlerim kapalı, yüzümde gururlu bir gülümsemeyle düşündüğüm günleri özlüyorum.

zorunluluktan değil, büyük keyifle yaptığım günlük aktiviteden kaynaklı tatmin ve iki bilek hareketiyle kendimi değerli hissetme lüksümün olduğu günler...

şimdi ancak bir şeyler düşünmezsem uyuyabiliyorum.

düşünerek uyuyabilmek lütuftur, tadını çıkarın.
devamını gör...

çocuklarla çocuk gibi konuşan insan

sevgilisiyle çocuk gibi konuşan insandan daha mantıklı bir şey yapmaktadır.
devamını gör...

iyi giden şeyleri batırmakta ne kadar iyisin sorusu

fazla tartan, düşünen, sorgulayan insanın uzmanlık alanıdır. bırakınız batırsınlar, güzel şeyler bir şekilde yüzeye çıkıp karaya vuracaktır. artık suni teneffüsle hayata mı döndürürler, cesetten kurtulmaya mı çalışırlar o da onların sorunu.
devamını gör...

ağza kürekle vurma hissi yaratan sözler

"deneyimlemek".
devamını gör...

kadınların efendi erkek sevmemesi

bu yaygın inanış nedeniyle nice efendi erkek kendini piç gibi göstermeye çalışarak rezil oldu.
kazanansa gerçek piçler ve efendiliğini bozmayanlardır...
devamını gör...

ölümlü dünya

netflixte görünce ikincisi çıkmış ilki nasıl ki diyerek izlediğim berbat film. insan utanır şunu çekerken film diye. gülmek isteyip de gülemedim. önyargısız başlayıp ikinci filme karşı önyargı kazandım. uzun zaman sonra sırf içim soğusun diye sözlüğe bir şey yazmaya geldim. öyle bir kötü film.
devamını gör...

do not disturb (film)

cem yılmaz öyle bir noktaya geldi ki artık ne komik olduğunu kanıtlamaya ihtiyacı var ne de muhtemelen daha fazla para kazanmaya. bu da ona dizilerinde ve filmlerinde deneysel takılma, iyi akan bir filmin orta yerinde şımarıklıklar yapma, özgürce saçmalama özgürlüğü sağlıyor. bu özgürlüğü de doyasıya kullanıyor. ortaya çıkan yapımları beğenelim ya da beğenmeyelim, ben bu farklı arayışlarına saygı duyuyorum.

bu filme gelirsek; ayzek'in çelişkileri, kurtarıcı olarak sığındığı videolar, internette okuduğu her şeye inanması, aşık olmayı beceremeyecek kadar zavallı olması gibi detaylar çok hayatın içinden. diğer karakterler de çok gerçek. bu da filme ayrı bir sıcaklık katıyor, artık klasikleşen cem yılmaz filmi sıcaklığı. güzel ve güldürerek yumuşak akan filmin ortasına dram ve gerilim ekleyip yine rahatsız ediyor izleyiciyi, bile isteye. filmi aynı yumuşaklıkta götürse izlemesi çok daha keyifli olacak belki ama kendisi muhtemelen o tekdüzelikten sıkıldığı için ve genel izleyici ne der yukarıda saydığım nedenlerle umursamadığı için kafasına estiği şekilde akışı değiştiriyor.

ben her filmine bayılmasam da bir filmini izlediğim için hiç pişman olmadım. bu da kesinlikle izlemeye değer bir film.
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim