sevgili sözlük yazarı arkadaşlarım dostlarım.
iyisiyle kötüsüyle 3-4 yıldır bu sözcükle yazarım.
çok uzun süren bir melankolik döneminde sığındığım bir kaleydi bu sözlük beni bilenler tanıyanlar ne demek istediğini anlamışlardır
kaçış yolu olarak gördüğüm ve sevdiğim bu sözlüğün hemen hemen her başlığında bir tanımım var belki de.
çok yazdım çok okudun ama hep içimdeki seyri boşalta bilirim umuduyla yazdım
olmuyor
kendime olan saygımı ve sizin gözünüzdeki değerimi kaybetmeden önce sanırım noktayı koymam gerekiyor
nokta.
hakkınızı helal edin la bıttırılar.
uçurumun kenarındayım hızır
ulu dilber kalesinin burcunda
muhteşem belaya nazır
topuklarım boşluğun avcunda
derin yar adımı çağırır
dikildim parmaklarımın ucunda
bir gamzelik rüzgâr yetecek
ha itti beni, ha itecek
uçurumun kenarındayım hızır
civan hazır
divan hazır
ferman hazır
kurban hazır
uçurumun kenarındayım hızır
güzelliğin zulme çaldığı sınır
başım döner, beynim bulanır
el etmez
gel etmez
gülce'm uzaktan dolanır
uçurumun kenarındayım hızır
gülce bir davet
mecaz değil
maraz değil
gülce bir afet
peri değil
huri değil
gülce beyaz sihir
gülce ölümcül naz
buram buram zehir
yar yüzünde infaz
bir gamzelik rüzgâr yetecek
ha itti beni, ha itecek
güzelliğin zulme çaldığı sınır
uçurumun kenarındayım hızır
ben fakir
en hakir
bin taksir
ateşten
kalleşten
mızrakla gürzden
dabbetülarz'dan
deccal’dan, yedi düvelden
korku nedir bilmeyen ben
tir tir titriyorum gülce’den
ödüm patlıyor gülce’ye bakmaktan
nutkum tutuluyor, ürperiyorum
saniyeler gözlerimde birer can
her saniyede bir can veriyorum
devamını gör...