türkiye'de belli bir zümre var. bu zümre görüp görebileceğiniz en cahil insan topluluğu. anadolu halkına indiğinizde okumamış, görmemiş insanların büyük kısmı cahil olduklarını kabul ederler fakat bahsedeceğim zümre cahil olduğunun farkında bile değil. mevcut iktidarı desteklemedikleri için aydın, bazı dini inançlara inanmadıkları için de kendilerini sorgulayan birey zannediyorlar. halbuki ellerine geçerli kaynaklar alıp okumuş ya da çocukluktan itibaren propaganda ile zihinlerine işlenmiş fikirleri sorgulamış değillerdir. tarikatlar ve cemaatler hakkında fikir alınırken toplumun bu oluşumlara bakış açısı bahsettiğim zümre üzerinden ele alınıyor. bu insanlar kimdir ki fikirlerinin ve birilerini yaftalamalarının bir değeri olsun? mevcut iktidarın zaten bakış açısı çok net; ya bendensin ya da teröristsin. bunun hakkında konuşmaya ihtiyaç bile yok. asıl şaşırılacak bahsettiğim zümrenin bakış açısıdır. özgürlük bahsi açıldığında mangalda kül bırakmayan bu şahıslar konu kendileri gibi olmayan insanlara geldiği zaman en uç nazi'den bile daha faşist oluyorlar. şimdi kendilerine maymuna anlatır gibi anlatalım;
- bir şahsın cemaat-tarikat üyesi olması, desteklemesi, benimsemesi ya da finanse etmesi fikir özgürlüğüdür.
- fikir özgürlüğü; senin beğenmediğin fikirler için de geçerlidir.
- insanlar istedikleri fikri benimseyebilir ve bunun propagandasını yapabilirler. evet senin beğenmediğin fikirlerin de.
kişilere, kurumlara fiziksel zararları dokunmadıkları sürece sırf bahsedilen zümre beğenmiyor diye inançlarını yaşamak isteyen kişiler kriminalize edilemez. bu, hak ve özgürlüklere en büyük tacizdir.
büyük altay'a terörist iması yapabilecek son kulüp, önce armasını satmış ardında da danimarkalı yatırımcılara peşkeş çekilerek şehrimizin yüz karası olmuş sermaye tasmalısı göstepe a.ş.'dir. benim hayatım bu şehrin tribün atmosferinde geçti. sosyal mecralarda ''biz çok seveceniz, biz herkese gül atarız ama onlar bize fişek attı hüü, medcezir kanzi..'' diye reklam yapabilirsiniz ama bu şehirdeki herkes sizin içinizi bilir. semtinizin esnafından tut, ailesiyle dışarda dolaşmaya çıkmış insanlar dahi göztepe tribününden yaka silkerler. savunmasız insan gördüklerinde saldırır ve üzerinden reklam yaparlar, mahallelerinde tokat yemekten ensesi kıpkırmızı olmuş ergenler güzelyalı'ya maça gittiğinde aslan kesilerler, ailelerin bulunduğu otobüsleri taşlarlar, köprüden aşağı rastgele münferit insanların arabalarına şişe atarlar ama kendilerine cevap veren bir tribün olduğunda da ağlayıp tüm ülkeye masum ayağı keserler. büyük altay tribünü kimseden yemez, aksine herkese vereceği cevabı her zaman vardır. ligler, kümeler hiç fark etmez. tekrar görüşünceye dek sevgi pıtırcığı rollerinizde başarılar :)))
kaçak yayın başında stadının yolunu bile bilmediğin takımları desteklemek (!) yerine verilebilecek en mantıklı karardır. istanbul takımlarına verilen en ufak destek ülke futbolunun dibine dinamit döşemektir. arkadasında 20m+ kitleyi alan camialar her daim ayrıcalık istemekte, hem maddi hem de manevi yönden kayırılmaktadırlar. futbol dediğimiz şeyin özüne bakarsak her takım bir şeyleri temsil etmek üzerine kurulmuştur. avrupa'da mezhepleri, siyasetleri, sınıfları, kentleri; türkiye'de ise şehirleri ve semtleri temsil etmek amacıyla kurulmuştur. yaşadığın şehrin sokaklarına bir bak. ilk defa orada top oynadın, ilk defa oralarda aşık oldun, ne yaşadıysan hep bu şehirde oldu. bu kulübü kuranlar da aynı senin gibi buralarda yaşamış ve ''bu çocukları temsil edecek, onlara futbol oynama imkanı verecek bir kulüp yok mu?'' kaygısı taşıyan insanlarca kurulmuştur. kayseri'de yaşayan adam feneri, konya'da yaşayan adam gs'yi tuttuğu zaman bu takımların hali ne olacak? kim o şehrin tozlu sokaklarında top peşinde koşturan çocuklara futbolcu olma imkanı verecek? hiçbir zaman unutmayın, tuttuğunuz istanbul takımlarının umrunda bile değilsiniz. siz olmasanız maksimum 5 yılda bir 1 forma az satarlar. tribüncüleri de sizi sallamaz. takım şehrinize geldiğinde bilet bile bulamazsınız çünkü tüm biletler istanbuldaki gruplar için ayrılmıştır. neden mi? çünkü istanbul takımı bu takımlar. ama şehrinizin, semtinizin takımı böyle değil. gitmediğiniz her maçta o koltuk her daim boş kalacak. kimse sizin yerinize o kulübü desteklemeyecek. çünkü unutmayın, şehrinizin kulüpleri size ait. sizinle aynı olan insanlar tarafından kuruldu ve yaşatmanız bekleniyor. kahrolsun endüstriyel futbol, yaşasın onurlu mücadelelerimiz.
atatürkçülüğün ne olduğunun belli olmamasından kaynaklanıyor olabilir. atatürkçüyüm çünkü atatürkü seviyorum'dan öteye gidemeyen bir çok şahıs benimsedikleri şeyin aslında bir ideoloji olmadığının farkında değil. mesela alpinçayırı nickli arkadaş atatürkçülüğü ''dinle kafayı bozmamak'' olarak yorumluyor. müslüman bir insanın sahip olduğu kutsal sayısı 3 bilemedin 5 ama vatanperver atatürkçü milliyetçi çağdaş 31 diye dolanan insanların kutsal sayıları sayamayacağımız kadar. hangisi karşısındaki ''farklı'' fikirdeki insana daha tahammülkar söylemeye gerek bile duymuyorum çünkü yapılan katliamlarla ya da birilerini asıp hapse tıkmakla övünen ''dinle kafayı bozmuş'' insana çok çok daha az denk geldim. atatürkçülüğü sağ karşıtlığı olarak olarak alıyor fakat zafer partisi de atatürk referansı veriyor. bu da yine mevcut fikrin asılında ne olduğunun bilinememesi olarak ele alınabilir.
kim nasıl rahat ediyorsa binsin gitsin işte. ha yok kardeşim illa benim elimde bir şeyler olacak, ben elime alıp oynamayı seviyorum. ileri geri ön arka yaparak attırmayı (vitesi) seviyorum, hatta arabada olmadığım zamanlarda yoksunluğunu çekiyorum aklım başkalarına gidiyor diyorsanız elbette manuel vites fanatizmi yapabilirsiniz.
kendinizi fazla yormayın erdoğan halledecek o isim bulma işini zira ondan iyisi yok dünyada. 6 şubat depreminde devletin hiçbir yere yetişememesini meşru göstermek adına ''asrın felaketi'' demişti. öyle bir felaket ki asrın felaketi o yüzden yetişemedik yoksa ohoo demeye getirdi. buna da bulur bir isim bayıla bayıla söylersiniz.
kendini 500 sene önceki insandan farklı zannetme durumu. tek farkın uyarıcıların fazla hepsi bu. internet kullanabiliyorsun diye zihnin, ahlakın, hukukun vs. ''gelişmedi'' güncelde kültür diye modernlik diye zaten emperyalistlerin dayatmalarını alıyorsun. ürettiğin adım attığın bir yenilik yok yani. o yüzden modern çağa cevap veremez zırvalarını kesin.
-akp'ye muhalifim bu yüzden hiçbir şey yapmama gerek olmadan aydınım
-anam babam muhafazakar ama ben değilim bu yüzden sorgulayan, üst akıl bir insanım
-sahip olduğum ideolojiler hakkında toplasan 3 kitap bile okumadım ama cahil kesimden değilim
-faşizme karşıyım ama kemalizmi sonuna kadar savunurum.
-kemalizm ne demek bilmiyorum atatürkü sevdiğim için kendimi böyle adlandırıyorum
-sokaklarda hakkını arayan gençlerin polis zorbalığına uğramasını eleştiririm fakat beğenmediğim herhangi bir fikrin savunucularını da derhal polise jurnallerim.
-sevmediğim siyasetçiler tutuklanınca seviniyorum ama sevdiklerim tutuklanınca hukuksuzluk diyorum
-instagram'da atatürk stroysi paylaştım bu yüzden ben onlar gibi koyun değilim.
eline 2 tane kitap almamış, twitterdan ''politik'' olunabildiğini sanan yurdumun gençleri....
''onun ilmi aklını dahi geçmiştir'' diye övülmüş, muhalifleri tarafından dahi ''şeyhulislam'' olarak adlandırılmış islam alimidir. el cevabu's sahih'' isimli bir hristiyanlık reddiyesi yazmış ve bu kitabın varlığı sebebiyle islam coğrafyasında bir dönem boyunca hristiyanlık reddiyesi yazılmaya ihtiyaç dahi duyulmamıştır. bu eser referans olmaya yetmiştir. islam dinini şirkten, bidatlerden, kabirperestlikten temizlemeye çalışmış, peygamber sünnetine ve selef yoluna davet etmiştir. kendisi bu ümmetin içinden çıkan en büyük alimlerden biridir. ibn teymiyye'ye dil uzatan avanakların referans aldığı kişiler lokal olmaktan çıkamamış ama şeyhulislam'ın ardında bıraktığı her şey yılları ve coğrafyaları aşıp insanların yoluna ışık olmuştur.
türkiye halkına neden futbolun yasak edilmesi gerektiğinin kanıtı bu muhabbettir. aylar önce sponsorluk anlaşması yapmış bir kulüp, reklam anlaşması yapmış onlarca kulüp, stadının panolarında reklamını döndürmüş onlarca kulüp daha, reklam almış onlarca medya şirketi, canlı yayında döneri keyifle yemiş onlarca spor medyacısı ve sayamayacağım kadar çok şahıs, kurum ve kuruluş. şirketin fetöcülere fon sağladığının haberini nereden aldınız? devlet ''bunlar fetöcüü'' dedi ve hepiniz daha olayın detayını bile bilmeden inandınız. fetöcü de olabilirler bununla ilgilenmiyorum insanların canına kasteden herkes cezalandırılmalı onunla bir sorunum yok ama twitter'da okuduğunuz bir haberin peşine yine birilerine sorgusuz sualsiz fetöcü damgası yapıştırdınız. daha sonra bu firma ile (alınlarında fetöcü yazmıyor) sponsorluk anlaşması imzalamış olan kulübe terörör haiinnn diye çıkışmaya başladınız. başka kulüpler yapmadı mı? başka medya kuruluşları yapmadı mı reklamlarını onlara neden çıkışmıyorsunuz? nedenini ben söyleyeyim size, sizler eğlenmeyi dahi beceremeyen,kendini 600 km öteden tv başında desteklediğiniz kulüplerin taraftarı zanneden insanlarsınız. terörist, hain, şucu bucu demeden futbol, spor, müzik hiçbir şey yapamıyorsunuz. akp hepinizi 3 sene önce dalgasını geçtiğiniz dayılara çevirdi. kayseride, konyada yaşayıp gs fb desteklemeniz yeterince mantıksız değilmiş gibi bir de klavye başında tetikçiliklerini yapıyorsunuz. çok garip.
normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz.
Daha detaylı bilgi için çerez ve
gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.
online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.