lieutenant dan yazar profili

lieutenant dan kapak fotoğrafı
lieutenant dan profil fotoğrafı
rozet
karma: 7411 tanım: 729 başlık: 19 takipçi: 22

son tanımları


türkiye'de taconun tutmamasının nedeni

"dürüm içine koyabileceğimiz döner, adana, arnavut ciğeri, kavurma, tavuk şiş, tantuni gibi envai çeşit seçeneğimiz varken taco ne allasen?" diyerek belirtiğim neden(ler).

yurt dışında kesediğya, burrito, ençilağda, tako, fahita yerim. ama sırf türkiye'deki daha lezzetli seçenekleri iyi kalitede bulamadığım için yada "yurt dışına gelmişiz, buranın mutfaklarını deneyelim" diye yerim. meksika'ya gitmedim ama budapeşte'ye gidince burger king yememelisin mesela. gulaş ve tavuk paprikaş ye. ispanya'ya gidince tapas, gazpaçho, payeya ye. italya'da kannoli, raviyoli, lazanya, pizza ye. ingiltere'ye gidince sıkıntı ama, mecbur başka milletlerin yemeğini yiyeceksin* ha bi de yunanistan'da bizim yemekleri yiyebilirsiniz.*

bir sebebi de muhtemelen türkiye'de meksika sokak lezzetlerini fine dining'in biraz altı fiyatına sattıkları için tutmuyor diyebilirim. gerçi artık türkiye'de ne ucuz ki. anca mahalle arası pideciler, kebapçılar, köfteciler, dönerciler ulaşılabilir fiyatlara ürün satıyor. biraz şehir içine yada merkezi caddelere kayınca fiyatlar uçuyor.
devamını gör...

liverpool

kuzeybatı ingiltere'nin mersey nehri kenarında, merseyside kontluğuna bağlı metropolitan bölge*, liman şehri, (bkz: the beatles)'ın memleketi, her köşesinden müzik fışkıran unesco tescilli müzik şehri, scouser'ların diyarı.

şehrin en ünlü futbol takımı için (bkz: liverpool fc). diğeri everton fc.
devamını gör...

ne oldu paşinyan yol çekiyordun cebrayıl'a

sosyal medya lugatımıza cebrail'e yol çekmek deyimini kazandıran söz.*

ama söz konusu cebrail melek olan cebrail değil, azerbaycan'da bir yer ismi.
devamını gör...

kız arkadaşımın bana bağırması

(bkz: erkeğe şiddete hayır)
şaka ama ciddili.
devamını gör...

mirasın tümünün çocuğa kalması saçmalığı

mirasın ve aile olmanın ne demek olduğunu anlamamış olanların hak verdiği iddia. evlilik de ekonomik bir birliktelik, hep denir ya ciddi bir "müessese". sevginizi saygınızı ve cinsel organlarınızı birleştirdiğiniz kadar ekonomik gücünüzü ve üretkenliğinizi de birleştiriyorsunuz. yani içinde yaşadığımız sistem bu.

beğenmiyorsan zaman makinesi icat edip sovyetlere taşın. yada çocuğun olursa miras bırakma. vasiyet yazmak diye bir eylem var, çok kullanışlı olabiliyor. yada ailen sana bir şey bırakırsa da kabul etme. darüşşafaka'ya lösev'e falan bağışla. ebeveynlerin için hatıra ormanı kur. seçenek çok.

ayrıca baba ölünce mal mülk anneye değil de çocuğa kalıyor gibi bir durum varsa, o bence de sıkıntılı. özellikle türkiye gibi eski nesillerde kadınların çalıştırılmadığı ve kendine ait mal mülk yapamayıp emekli olamadığı bir ülkede.
devamını gör...

erzurumlu nafiz bey apartmanı

böyle karakteri olan mimaride apartmanlar yapmıyorlar artık dedirten bina.

belki ahım şahım değil ama ülkemizde her yer çirkin beton yığınlarıyla dolduğundan biraz kendimize has çizgileri olan binaların bütün yurtta yaygın olmasını isterdim.
devamını gör...

yaşamak için ihtiyaç duyulan oda sayısı

şu an 2 oda, mutfak, banyo kullanıyorum. oturma odasıyla mutfağı açık plan amerikan tipi birleştirsek bölünmüş oda sayısı azalır. üstüne mümkünse güney cepheli bir bahçe yada geniş bir balkon da kesinlikle lazım. şimdi geniş bir balkonum var, çok keyifli.

evlenirsem ve 1 çocuk yaparsam en az 3 oda, 1 salon, mutfak, banyo, bahçe/balkon. ek olarak arabaya garaj. çok geniş yaşıyorum galiba* ama bence normal. bir kere geliyoruz hayata. 120-140 m2 ev, bahçe/balkon ve garaj lüks olmamalı. herkes ulaşabilmeli. ülkemiz geniş ve nelere ne paralar harcanıyor. ama herkesin güzel bir ev sahibi olabilme şansı git gide azalıyor. yazık gerçekten.

bazı konularda atatürkçü'yüm yani atatürk'ün ilkelerinden dolayı muhafazakarlığa kayabiliyorum. ama bu tür konularda sosyalizme kayıyorum galiba. gerçi atatürk olsa o da bu görüşüme hak verirdi diye düşünüyorum. "bana bak çocuk, herkes en az 500 m2 arsaya sahip olabilmeli zaten. vatandaşın ayağı vatan toprağına değebilmeli" falan derdi sanırım. yüce türk milleti, sen çok daha iyi bir hayat yaşayabilirsin. muhtaç olduğun kudret birlik olup sokağa çıkıp azimle eylem yapmakta yatıyor. alakasız bir başlığı memleket meselesine çevirdim.*
devamını gör...

küresel sumud filosu

46 ülkeden bir çok aktivistin siyonistlere meydan okuyarak gazze'ye insani yardım götürmek amacıyla harekete geçirdiği filo.

koskoca nato bir tek abd'den oluşmuyor ki. zaten israil de nato'da değil. diğer üye devletler abd'nin elini zorlamalı. hele ki şu aralar abd avrupa'yla bağlarını iyice zayıflatmışken... madem filoya yardım gemisi gönderecek kadar yürek var, israil'in tehditlerine karşılık yanlarında savaş gemisi de gönderiyoruz deyin, hava desteği yapacağınızı da belirtin. (özellikle ispanya'dan böyle bir hamle bekliyorum. tabi bizim tayyip gibi kolpadan atar gider yapmıyorsa.) artık bazı şeylerin kırmızı çizgisi net olmalı ve bazı şeyler inceldiği yerden kopmalı. abd ve israil'in tek anladığı şey şiddet gibi görünüyor. o yüzden yardım filosunda birleşen ülkeler abd ve israil'in anladıkları dilden konuşup "gerekirse çatışmaya da gireriz ama sizin insanlık suçu işlemenize daha fazla izin vermeyiz" demesi şart. yoksa yukarıda söylendiği gibi sosyal medyadan akdeniz turunu yayınlamaktan başka bir şey olmayacak.

mavi marmara'nın yıllar önce başına gelenler belli. siyonistler iyice azıtmışken yine hücum botlarıyla yanaşıp bu sefer bütün yardım gemilerini ele geçirirler, yapmadıkları şey değil. bizzat mavi marmara'da olan bir abd'li aktivistle tanışmıştım, adam israil askerlerinin caniliği karşısında yahudi düşmanı olup çıkmış. "hristiyan ve müslümanlar bir olup israil'i yıkmalı, israil devleti'nin var olma hakkı yok. müslüman ülkeleri hep siyonistler karıştırıyor, hristiyan ülkeleri de suçlarına alet ediyor." demişti. tanıştığım adam bu. sesini uluslararası medyada duyurabilen biriymiş, sonradan öğrenmiştim. mavi marmara'dan da bahsettiği instagram gönderisi
devamını gör...

30 eylül 2025 galatasaray liverpool maçı

takım tutmayan bir türk olarak ancak şu yorumu yapabiliyorum, çok rezil olmasak bari. efsanevi 2005 istanbul cl finalinin hatrına galatasaray'a acırlar belki. tahminim 5+ fark.

onun dışında liverpool sempati duyduğum bir kulübe, halka ve şehre sahip. farkla kazanırlarsa da yabancıya gitmemiş gibi hissedeceğim. man city'i sevmem mesela. gs o maça asılsın, asıl onlardan fark yemesin.

ek: gs kazanmış, helal olsun. frankfurt'a farklı yenilip liverpool'u yenmek gerçekten tuhaf. maçı izlemedim ama sonuca sevindim. l'pool gerekirse diğer bütün rakiplerini yenebilir. ama bu galibiyet gs'a çok fayda sağlar bence.
devamını gör...

türkiye'de yüz bine yakın caminin olması

%99'u sadece cumalara ve bayram namazlarına giden bir topluluk için sayıca oldukça fazla dediğim durum. vakit namazlarına giderseniz, pek çok camide 10 kişiden fazlasını göremezsiniz. geçenlerde birine denk geldim, akşam namazını 4 kişi kıldık diyordu. ama caminin büyüklüğü mahalledeki sağlık ocağını ikiye üçe katlar muhtemelen. ve bu cami o mahalledeki yanlış bilmiyorsam 5 camiden biri.

tüm bu hizmet binalarının(yani camilerin) giderleri, orada çalışan görevlilerin maaşları derken ülke çapına vursak belki de kaçak saraydan daha fazla paranın boşa gidiyor olduğunu göreceğiz, kim bilir. elbette sırf cumalarda doluyorsa bile kapatmak doğru olmaz. o yüzden ya müslümanlar vakit namazlarına giderek büyük günahlardan biri olan israfı önleyecek, yada toplum baskısı yüzünden müslüman olduğunu, bu yüzden cumalara ve bayram namazlarına gittiğini kabul edip kendi yoluna gidecek. zira öyle böyle bir israf değil. ülkemizin geleceği olan çocuklar derslik, laboratuvar, kütüphane bulamazken, hastalarımız uzman doktor, randevu ve yatak bulamazken kamu harcamaları böyle dağıtılmamalı bence. hem vatandaş olarak hem de müslüman olarak insanların bu durumdan rahatsız olmaları gerek.

ingiliz, amerikan, yahudi uşağı tarikatlar olmasa camileri cemaatinden alınacak üyelik ücretleriyle idame edelim derdim. ama abd'de işin içine para ve özerklik girdiğinde dinin türkiye'dekinden bile tuhaf bir boyuta ulaşabildiğini bilenler vardır. türkiye'de öyle başıboş bıraksak nasıl olur düşünemiyorum. yani bu, ciddi anlamda üstünde durulması gereken bir kamusal harcama kalemi ve sosyokültürel bir sorun. dini bir sorun demiyorum. zira olayın dinle alakası yok, hükümetin, diyanetin ve toplumun zihniyetiyle alakası var. ortodoks hristiyan yada pastafaryan bir çoğunluk olsa muhtemelen yine benzer şeyler yaşanacaktı.
devamını gör...

prenses erkek

kadınların, kadınlara özgü bir terimi kullanarak aşağılamaya çalıştığı ve böylece kontrol edebileceğini sandığı erkek. etek de giyiyor musun, regl de oluyor musun falan diye devam ederler. tam ataerkil cahil köylü zihniyeti. ama sorsanız, ataerkillikten de cehaletten de köylülerden de tiksinir. yani tıpkı erkekleri kadınlıkla aşağılamaya çalıştığı gibi kendinden tiksinir.

prenses, eril, dişil gibi sosyal medyada astroloji manyaklarının yada apartman üniversiteli psikologların yaydığı yeni nesil abuk sabuk terimler çıkaran insanlardan uzak durun. yada önce ağızlarına kürekle vurun, sonra uzak durun.

batı ülkelerinde de var aynı tiplemeler. yaşları ilerledikçe erkekler niye artık kadınlara yanaşmıyor, içki yemek vs ısmarlamıyor, diyerek dert yanarlar. ablacım siz böyle olsun istediniz. erkeklerin en ufak maçomsu tavrını, ne bileyim kapı açmasını, sandalye çekmesini bile kendim yapabilirim diyerek en üst perdeden ayıpladınız. toksik maskülen dediniz. türkiye'de 2000'lerde personel müdürü meltem hepinize rol model oldu. nil tek taşını kendi aldı, miley cyrus çiçeklerimi kendim alabilirim dedi. hepiniz bu şarkıları, erkeklere ihtiyacınız olmadığını, onlarsız da yaşayabileceğinizi 25 yıldır haykırdınız.

masküleniteye toksik deyip devletler ve şirketler eliyle regülasyonlar, politikalar vs. çıkarttırdınız. #metoo ile taciz tecavüz olmasa bile haksız yere şımarıklığınızdan erkekleri hapse attırdınız. akp'nin sokağa saldığı 3-5 barzoyla bütün erkekleri aynı kefeye koydunuz. mor saçlı pkk'lı feminaziler cinsiyetler arası çatışmayı körüklerken karşı çıkmadınız. toplumlar hem sosyal hem de ekonomik olarak bu hale geldikten sonra aklı şeyinde olmayan her erkek böyle tiplerle uğraşmaz artık.

kadınların çoğunluğu böyle değildir belki. ama böyle olanların sesi çok çıkıyor ve diğerleri bu konuda pek bir şey söylemiyor. haliyle ortaya çıkan bu tuhaf sosyolojik problemi ancak şikayet etmekle kalıyoruz. bunca çatışmanın ve gürültünün içinde iyi bir partnere denk gelenlerimiz de kendini çok şanslı hissediyor. o yüzden bu tarz cinsiyet çatışmaları yaratan popüler kültür söylemlerine takılmaya devam edildiği sürece ilişkilere görece daha düz bir mantıkla bakan erkekler eskisi gibi ömürlük bir eş bulmakta zorlanmaya devam edecek sanırım.
devamını gör...

karşı cinste tahammül edilemeyen özellikler

genel olarak; çok konuşması, tezcanlı olması, cahil olması, aşırı negatif olması, astroloji manyağı olması.

özellikle çok konuşan bir tanesine denk gelmiştim. çok yoruyordu be. her şeye söyleyecek ve eleştirecek bir lafı vardı. üstüne çok bilmişti, her şeyin en iyisini ve en doğrusunu o biliyordu sanki. cahil değildi, eğitimini aldığı şeyleri biliyordu ama o özgüvenle sanki her şeyde yetkinmiş gibi bir tavrı vardı. ve her aklına düşen şey hemen olması gerekiyordu. klişe gibi gelebilir ama bir erkek olarak karşı cinsi, ben bu kızda huzur bulabilecek miyim diye tartıyorum hep.

o yüzden o kız gibilerle çalışanlara, aynı ortamı paylaşmak zorunda olanlara sabır diliyorum. düşünsene iş zaten stresli, bir de yanınızda sürekli dırdır eden çok bilmiş biri var. bundan kötüsü öyle birinin emrinde çalışmak olurdu sanırım. belki böylesini seven vardır, ama kesinlikle benlik değil.
devamını gör...

damla su

(bkz: coca cola)'nın ülkemizdeki su kaynaklarına çöküp paketleyip sattığı suyun markası. dağa çıkıp bidonuna bedavaya doldurduğun su kaynağının etrafını çevirmişler, sanki çok bir halt ediyorlar gibi satıyorlar.

aynı şekilde (bkz: nestle) de birçok ülkenin suyuna çöküyor. pure life'ın yanı sıra erikli de nestle'ye ait.

su şişeleyip satan küçük firmalar da var ama küresel firmalara özellikle kızıyorum. babasının malıymış gibi bu şirketleri ve kurdukları düzeni savunan, belki de zengin olma hayalleri kuran köleler var bir de. tey allaım ya. su illa şişelenip satılacaksa devlet yapmalı bence. insanların kapısına kadar damacana su götürmeli ve bu hizmet makul fiyata olmalı. zira zaten verdiğimiz vergiler bize yol su elektrik olarak dönmesi gerekiyor, değil mi?
devamını gör...

iş başvurusunda dış görünüşe bakılması

türkiye'de yapılan birçok ayrımcılıktan biri olan eylem.

bu ayrımcılığı sağlıksız, disiplinsiz, çirkin gibi sebepler sunarak normalleştiremezsiniz. iş fiziksel görünümün öne çıktığı modellik, aktörlük gibi bir iş değilse işverenin böyle gayriresmi, sözlü yada yazılı bir kıstasa göre eleme yapması resmen ayrımcılıktır. birebir aynı özelliklerde olan adaylar arasında bile fiziksel özelliğe göre son elemeyi yapmak buna dahildir. boşuna fikrinizi uygulamaya uydurmaya çalışmayın.

ne kadar çivi gibi yakışıklı adamlar, fit güzel kadınlar zihnen veya karakter olarak problemli olup iş yerlerini çekilmez hale getiriyorlar bilmiyormuş gibi yüksekten konuşmayın burada. hepimiz o toksik iş arkadaşlarından, müdürlerden, ik'cılardan başka başlıklarda dert yanıyoruz. bir yazarın dediği gibi ilkokul çocuğundan hallice bir zihin yapınız olmalı. kendinizi medeni biri olarak addediyorsanız yada medeni bir insan olma veya medeni bir toplumda yaşama gibi arzularınız varsa bu kadar bariz bir ayrımcılığa da karşı çıkmanız gerekir.

yoksa memlekette kimse işini düzgün yapmıyor diye ağlamaya da hakkınız olmaz. tepedeki devlet görevlilerinden marketteki kasiyere kadar insanların tipine, karizmasına bakarsanız ülkeyi tayyipgiller yönetip batırır, mağazada sattığı maldan anlamayan görevlilere sinir olursunuz, iş yerinde yanı başınızda çalışan iyi görünümlü cahil işleri aksatınca sen de mesaiye kalıp tamamlamak için uğraşırsın vs.
devamını gör...

koşarak kaçılması gereken insanlar

(bkz: donald trump)
bkz çoluk çocuk bile farkında. adamı gördükleri an ağlamaya başlıyorlar.
devamını gör...

erkeklerin 5 temel ihtiyacı

maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisine göre tüm insanların en temel beş ihtiyacıyla aynıdır ve maslow'un piramidinin en alt basamağında yer alır.
-yiyecek ve su
-yeterli dinlenme
-kıyafet ve barınak
-genel sağlık
-üreme
devamını gör...

tavuk

serbest gezenlerinin yumurtası yan gelip yatanlarınınkine göre pahalıya satılan kuş türü.
devamını gör...

siyasi parti kursa oy verirdim dediğiniz ünlüler

aklıma türkiye'den hiçbir ünlü gelmiyor. kimilerinin çok saygı duyduğu haluk bilginer'e bile ülkemizi yönetmesi için güvenmem, çünkü adam bana samimi gelmiyor. hepsi para için yada özellikle sinema-dizi sektöründe türk düşmanı oldukları için memleketi satar gibi.

hatta internet ünlüsü haline gelen finansçı özgür demirtaş da sağlam ayakkabı değil bana göre. ne olacak bu memleketin hali, bilemiyorum altan.
devamını gör...

tf35000

eğer hükümet yalan söylemiyorsa %100 yerli ve milli olacak ve kaan savaş uçaklarında kullanılacak olan savaş uçağı motoru. abd, türkiye uçak motoru alanında bağımsızlaşmasın diye kaan uçaklarda ilk aşamada kullanılacak abd yapımı motorların kullanım onayını şimdilik engellemiş. böylece yerli tf35000 motorlarının da kaan'larda kullanılması ya engellenmiş yada geciktirilmiş oldu.

bu aşamada bence türkiye'nin en sağlam diplomatlarını gönderip bu gecikmeyi çözmesi şart. bu olayın abd senatosundaki türk karşıtı ermeni, yunan ve siyonist lobilerinin marifeti olduğunu düşünüyorum. batı medyasında israil türkiye'nin saldırmasından korkuyor diye propaganda yapıyorlar. bu da onun sonucu olabilir. ulan elinde nükleer silah olan bir avuç deliye türkiye niye saldırsın? etimiz ne budumuz ne. siyonistler iki kere düşünmeden nükleer bombayı ankara'ya bırakırlar, abd'de kılıfını uydurmaya çalışır.

abd müttefikimiz değil, dostumuz hiç değil. hatta abd artık avrupa'nın bile dostu değil. trump müttefiklerimize düşük kalitede silahlar satıyoruz dedikten sonra ve f35'lerin kill switch skandalından sonra çok büyük tepki aldı. o yüzden mümkün olduğu kadar her sektörde küresel ekonomiden bağımsızlaşmamız gerek. özellikle savunma sanayi ve gıdada. türkiye bu işi kotarmak için, gelecekte özellikle siyonizm karşıtı avrupalı ülkeler yada pakistan ile iş birliği yapmalı diye düşünüyorum. japonya ve güney kore abd güdümünde oldukları için, onlarla anlaşmalarımız olursa abd yüzünden yine sekteye uğrayabilir. çin'e üretim konusunda hiç bulaşmayalım, adamlar asya, avrupa ve afrika'yı ekonomik olarak adeta işgal ediyorlar. onlar da abd'nin bir değişiği yani.
devamını gör...

insanların yaşlandıkça bilgeleşmemesi

osmanlı'nın (bkz: ekber ve erşad sistemi)ni hatırlatan başlık.
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim