milana yazar profili

insanlar gülüyordu de
trende, vapurda, otobüste
yalan da olsa hoşuma gidiyor, söyle
hep kahır, hep kahır, hep kahır, hep kahır
bıktım be...

önce ne olduysa yine olacak. önce ne yapıldıysa yine yapılacak. güneşin altında yeni bir şey yok. var mı kimsenin "bak bu yeni" diyebileceği bir şey? her şey çoktan, bizden yıllar önce vardı. geçmiş kuşaklar anımsanmıyor. gelecek kuşaklar da kendilerinden sonra gelenlerce anımsanmayacak.

kısacası erken seçim öncesinde söylenen zart zurt söylentilerdir.

alpella harby

"yapayalnız dolaşırken
unutmaya çalışırken
sen de unutma beni."
kısmı yapayalnız yürürken ayrı etkiliyor. (bkz: unutamadım)

türkiye'nin yüzde altmı-
aman boşver güzel kardeşim.

chris de burgh, gerçek adı: christopher john davison, arjantin asıllı irlandalı pop - rock şarkıcısı.
(kaynak:wikipedia)

gerçekten çok hoş şarkıları var. oldukça sevilen bir parçası olan the traveller'ı dinlemenizi öneririm.

''sevgilim ne zaman buluşacağız?'' cümlesi ve akla gelen o kişi...

değmen benim gamlı yaslı gönlüme
ben bir selvi yardan ayrıldım
evel bağdan idim dostum bağında
talan vurdu ayva nardan ayrıldım

gökyüzünde turna gibi dönende
baykuş gibi viran yurda konanda
çok ağladım mecnun gibi çöllerde
şirin gibi nazlı yardan ayrıldım

şirin gibi zülfü yardan ayrıldım
ferhat gibi nazlı yardan ayrıldım

18'den fazla ya da az olmalıdır demiyorum. sadece neden 18'dir diye merak ediyorum. 17'den ya da 19'dan ne gibi bir farkı olabilir de araba kullanabilir, evi terk edebilir veya oy kullanabilir hale geliyoruz?

bir yann tiersen parçası. kendisi amélie filmiyle birçok dinleyiciye kavuşmuştur.
dinlemek için
buradan

bir r.e.m. şarkısıdır. grubun ünlü parçalarından biridir (bkz: losing my religion). sözleri:
when your day is long
and the night, the night is yours alone
when you're sure you've had enough
of this life, well hang on
don't let yourself go
'cause everybody cries
everybody hurts sometimes
sometimes everything is wrong
now it's time to sing along
when your day is night alone (hold on, hold on)
ıf you feel like letting go (hold on)
ıf you think you've had too much
of this life, well hang on
'cause everybody hurts
take comfort in your friends
everybody hurts
don't throw your hand, oh no
don't throw your hand
ıf you feel like you're alone
no, no, no, you are not alone
ıf you're on your own in this life
the days and nights are long
when you think you've had too much
of this life to hang on
well, everybody hurts sometimes
everybody cries
everybody hurts, sometimes
and everybody hurts sometimes
so hold on, hold on
hold on, hold on, hold on
hold on, hold on, hold on
everybody hurts

lucifer sen ne saçmalıyorsun?

komşunun zeki çocuğu.

gerçek mizah bu değil
(bkz: gerçek islam bu değil)

samsunlu değilim - feyyaz yiğit

filmini izlemedim fakat kitabını okudum. yazar bazı sahneleri öyle bir anlatmış ki psikolojinize sahip çıkmanız gerekiyor. aksi takdirde kitabı en fazla 20. sayfasına kadar okuyabilirsiniz.

başkaları ile kıyaslamak.

ınstagramda dolaşırken tesadüfen bana tıpa tıp benzeyen birini keşfettim. ama nasıl benzemek bu. hıh demişim burnumdan düşmüş gibi. ben de onun anısına kafa sözlük nick'imi onun adı yaptım.

tepe tepe veya çukur çukur olursa katar;
çukur - tepe olursa düğüm çizgisi olur. ışıkta ise katar çizgileri aydınlık olurken düğüm çizgileri karanlık olur.
merkezi katar çizgisi ile 1. katar çizgisi arası dalga boyu/2 kadardır. bir katar ile bir düğüm arası ise dalga boyu /4'tür.

frekans azalırsa dalga boyu artacağından 2 kaynak arası çizgilerin sayısında azlama gözlenecektir.