öncelikle zaman diye ayrı bir olgu yoktur.
tıpkı " yer çekimi " olmadığı gibi!
yer çekimi anlatımı yanlıştır. yer çekmez , kütle çeker. şimdi zamana dönelim.
zamanda yolculuk gibi şeyler safsatadır. yapılan iş uzay - zaman ile anlatılmalıdır. eğer kütle çekiminden bağımsız olarak , doğrudan " zamanda yolculuk mümkün! " dersek yanlış anlatım yapmış oluruz.
çünkü anlatım tarzları insanların yanlış anlamasına sebep oluyor. insanlar bunun üzerine teori (komplo) bile kuruyor. (bkz:
yer çekmiyormuş gök itiyormuş)
şimdi örnek vereyim. mesela benle yaşıt arkadaşım var. biz 20 yaşındayız. aynı koşullar ile yaşıyoruz. tek fark gezegen ve buna bağlı olarak fizik kuralları... arkadaşım mars gezegenine gitsin. aradan 20 yıl geçtikten sonra arkadaşımın daha genç olduğunu farkederiz. çünkü kütle çekimi mars'ta dünya'ya göre daha azdır. daha düşük kütle çekimi " zamanın " görece daha durağan " akmasını " sağladı. yani olay zamandan bağımsız şekilde fizik kuralları ile işledi. bu durumda zamanın geçmişi - bugünü - geleceği yoktur. bunlar bizim uydurduğumuz kavramlar! haliyle zamanda yolculuk kavramı da boştur.
ayrıca her şeyin evrim geçirdiğini düşünüyoruz ve biliyoruz. peki gerçekten öyle mi? her şey evrim geçirir mi? sonuçta " zaman akıp gidiyor " hiçbir şey evrimden kaçamaz!
öyle değil.
ışık evrim geçirmez. fotonlar kütlesizdir ve çok hızlı (evrenin fizik kurallarına göre kütleli bir varlığın ulaşabileceği son nokta seviyesinin bir adım ötesi , yani %99'un bir adım ötesi olan %100'lük durumu) bir şekilde dağıldığı için bi nevi uzaydan bağımlılığını kopartıyor. uzayın çekiminden etkilenmediği için haliyle geçirdiği süresi de (zamanı) yoktur.
umarım son ışık örneği ile zaman diye bir olgunun olmadığını anlatabilmişimdir.
son olarak , eğer arkadaşım mars'tan döndüğünde bana , " zamandan kaçtım , ben daha gencim , geçmişten geliyorum!" derse , ona şöyle diyeceğim:
" hayır. zamandan değil , kütle çekiminden kaçtın. "
:)
devamını gör...