pluviophiel yazar profili

ah canım sevgilim - rei

saçların ıslanır, ellerin bana bağlanır
utanır söylemez, diz çöküp sana yalvarır
dudakların bana nasıl da yakınken öyle
bu rüyadan biri, biri beni uyandırır

gece balkonda oturmuş kafayı dağıtmaya çalışıyorsan mükemmel. dediğim gibi ama toplamaya değil dağıtmaya yarıyor bence sonra nasıl toplarız bilemiyorum.

bu benimdir. çoğunlukla ön koltuğun spot ışıkları altındaki parlaklığında kaçıp arka koltuğun rahatlığını tercih ediyorum. bu yüzdendir ki hayatımda da en önde yer alan ve atılan olmaktansa olayları arkadan kontrol eden olmayı tercih ediyorum. daha çok siyasetteki lider ve bürokrat arasındaki fark gibi. ülkeleri de liderler yönetiyor gibi gözükür aslında bürokratların kontrolündedir.

eğer ingiltere tarihine ya da kraliyet ailelerine meraklıysanız the crown vazgeçilmezdir.
benim gibi diplomasi hayranıysanız the diplomat çok tatlı. bir de designated survivor da kendini izletiyor.
ben cici cici aşk hikayesi izliyim birraz dişil enerjim yükselsin diyorsanız bridgerton biçilmiş kaftan.
yok türk yapımı olsun topraklarımdan kopamam dersen kulüp, bir başkadır, kuş uçuşu bence güzel yapımlar.
güçlü kadın hikayeleri dendiğinde nedense las chicas del cable beni çok etkilemişti o zaman. biraz da dönem dizisi olduğu için galiba. keza benzer bir durum lidia poet'in hukuk mücadelesi'nde de vardır.
ve benim her depresyon dönemi kurtarıcım spinning out'dur. tabiki çok kişisel bir tercih ama buz pateni seviyorsanız mutlaka bakmanız gerektiğini düşünüyorum.
ve yok gerçekten kaliteli bir yapım olsun derseniz wednesday çekimiyle ve oyunculuklarıyla bence netflixin en kaliteli yapımı.

kimse kusuruma bakmasın ama kendi düşen ağlamaz. o ilişkinin içindeysen ve birşeyler düzelmiyorsa çıkar gidersin. çıkıp gidemiyorsan da çevrenin başını ağrıtmaya ne gerek var. otur edebinle çek işkenceni.
bende yaşadım toksik ilişki ama gidip gelip de dert yanmadım kimseye. hatta o kadar yanmadım ki ayrılınca herkes şok oldu :d

sayı olarak sınırlı olsa da çok güzel kadın şairlerimiz vardır. ki en nadidelerinden biri didem madak'tır. şu dizeleriyle beni yüreğimden vurmuştu;

kimi gün öylesine yalnızdım
derdimi annemin fotoğrafına anlattım.
annem
ki beyaz bir kadındır
ölüsünü şiirle yıkadım.
bir gölgeyi sevmek ne demektir bilmezsiniz siz bayım
öldüğü gece terliklerindeki izleri okşadım.