salus yazar profili

-spoiler-
konuya direkt giriyorum. jane'in jim ile üreyerek kendini doğurması biyolojik olarak imkansıza yakın çünkü döllenme sırasında kromozlar çaprazlanır, aynı gen diziliminin oluşma olasılığı çok düşüktür. (bkz: çekinik genler) jane ile jim'in yüz çocuğu olsa hepsi birbirinden farklı olur ve döngü kırılır. ayrıca okuduğum çoğu entryde olayın başlangıcının olmamasının mantık hatası olduğu söyleniyor bense katılmıyorum. filmin olayı başlangıcının olmaması zaten ama filmin olayı buysa döngünün içinde mantık hatası/tutarsızlık olmamalı. jane'in çok sağlıklı, zevki ve çevik olmasının nedeninin gelecekten gelmiş olması oluğu fikrini çok sevdiğimi söylemeden de geçemeyeceğim. örneğin:

kaynak
-spoiler-

ayrıca algoritmayı icat eden bilim insanı büyükbaba paradoksu yüzünden algoritmanın kullanılmamasını istiyor. parçalarını farklı yerlere saklıyor.

--! spoiler !--
aslında bir önceki entryde bahsedilen şey mantık hatası değildir. en basit ifade etmenin yolu o zaman çizgisinde iki salvor oluşu. bunu daha iyi anlamak için şu videoya göz atabilirsiniz.buradan
geçmişteki kadın yata geldiğinde sator'un bedenini görmüyor çünkü gelecekteki kendisi öldürmüş olduğu sator'u denize attı. kısaca kendini evrilttiğinde bir zaman çizgisinde iki tane senden oluyor. ölen sator talinn'deki araba kovalamacısındaki. yaşayan ise helikopterden inip opera binasına gitmek üzere olan.
--! spoiler !--

georges méliès'in 1902 tarihli kısa filmi. ilk bilim kurgu filmidir ayrıca bir kitaptan uyarlanmış il filmdir. jules verne'in "aya yolculuk"unun ve h.g welss'in "ay’daki ilk insanlar"ının uyarlamasıdır. dönemine göre oldukça uzun bir filmdir. orijinal adı "la vayage dans le lune"dir. georges méliès'in illüzyonist oluşu filmin tiyatral yapısı ve karelerinden, yaratıcı görsel efektlerinden hissedilir. en ikonik sahnesi şudur:
sinemada çok büyük bir başarı yakalamıştır. ancak 1910'da edison'un, amerika birleşik devletleri'nde méliès'in orijinalinden çok fazla ilham alan “mars'a yolculuk” adlı filmi yayınlamasıyla méliès 1914'e kadar film yapmayı bırakmak zorunda kalmıştır. izlemenizi tavsiye ederim.(ilk sahnedeki tahtada plan yapan profesör méliès'in ta kendisidir.)
buradan izleyebilirsiniz filme bir şekilde katkı yapmış her insanın şimdi ölmüş olduğunu bilmek insana garip hissettiriyor ama o insanlardan bazılarının gerçekten aya gidişe şahit olduklarını bilmek güzel.

müthiş bir film. her yaştan insana hitap edecek zamansız bir yapım olmuş. kolaylıkla iç karartıcı olabilecek konuları tatlı tatlı işleyerek aslında kafamızda büyüttüğümüz bazı konseptlerin o kadar net cevaplarının olmadıklarını, olamayacaklarını ve hatta çok da önemli olmadıklarını fark ettiriyor/hatırlatıyor. sonunda ise insanda huzurlu bir hal bırakıyor.
kısacası film bitince ekrana bakarak sessizlik içinde kalakaldığınız filmlerden. bu filmi izledikten sonra size eşlik eden hoş şarkı ise şu:
buradan

kendisi dune hayranıdır. hatta david lynch'in dune filminde feyd-rautha rolüyle oynamıştır. ayrıca şuana kadar oynadığı tek roldür.

desert rose adlı şarkısını dune seriden esinlenerek yazmıştır.
sting-desert rose

solcu ailelerin çocuklarına koydukları isimlerden biridir. "marx, engels, lenin ile stalin" ya da "marx, engels, lenin ile sosyalizme" şekillerinde açıklanabilir.

david shrigley

rama adlı bilim kurgu kitap serisi ile bilim kurgu aşkımın ilk tohumlarını serpmiştir. ayrıca kendisinin matematik ve fizikçi olması da eserlerinin kalitesinden anlaşılmaktadır.

başlığı görür görmez aklıma gelen iki film; matrix ve free guy

bayıldığım bilim kurgu serisi. filmi için ne kadar heyecanlı olsam da ikinci fragman bana pek hitap etmedi. umarım gişe kaygısıyla basit bir aksiyon filmine çevirmezler. bu serinin hikaye akışı çok güzel olsa da seri diyalogların zenginliği ile ön plana çıkıyor. "miles teg" adlı kullanıcının da dediği gibi iyi bir çeviri okumak isterseniz kitabı sarmal yayınlarından temin etmenizi öneririm.

bana tyt matematik ve geometri sorularınızı atabilirsiniz. umarım sürece rağmen güzel bir sene geçirirsiniz