27 şubat 2020 idlib saldırısı

kimi kaynaklara göre 33 kimi kaynaklara göre 34 kimisine göre ise 36 türk askerinin hayatını kaybetmesine sebep olan saldırıdır. saldırıdan sonra internet ve sosyal medyaya erişim kısıtlanmış, suriyeli mülteciler saldırının hiç bir yerinde olmayan avrupa’yı cezalandırmak için sınıra yığılmıştı. türk askeri sürekli olarak radikallerle içili dışlı oluyor, htş bir terör örgütü olmasına rağmen türk ordusunun envanterini kullanıp, sağlık hizmetlerinden yararlanıyor dendiği zaman insanlar hemen bu muhalifleri vatan haini ilan ettiler. ancak saldırıdan sonrarusya gözlem noktalarındaki türk askerlerine bir saldırı olmadığını, saldırının htş militanlarına yönelik olduğunu söyledi. yani işin özü sesini fazla çıkartma çünkü dünya kamuoyunda terör destekçisi olarak yaftalanırsın tehdidi veriliyordu. tehdit işe yaramış olacakki reis hiç gocunmadan putin’in ayağına kadar gidip kapısında uşak gibi bekletilmeye katlandı. şu anda muhalefet ise akp’nin dış politikasını erdoğan’dan çok destekleyerek muhalefet yaptığını zannediyor. tek adamın siyasi fantezileri uğruna sahaya sürülüp, hayatlarının baharında hayatlarından koparılan insanlarımıza allah’dan rahmet diliyorum.

birileri güler, hiçbir şey olmamış gibi. birilerinin ise bir ömür boyu evlerinden acı hiç çıkmaz. aziz milletin kahraman türk askerleri; birileri sizleri unutsalar da bizler unutmayacağız sizleri.

geçen sene hatay'da askerlik yapan kuzenim direk annemi arayıp teyze 50 küsür şehit var demişti. gerçek kaynak orada askerlik yapandir. evet.

ulan 2021 sandım kafayı yiyordum. açacağız başlığa dikiş dikeyim.

başlığı görünce yeni zannettim, geçen yıla ait olduğunu anlayınca, üzüntüm gram eksilmedi.

ülkemizi içeride savaşarak koruyamayız, geçen on yıllar bu gerçeği net şekilde göstermiştir.

terörden, ancak terörü besleyen büyüten bölgelerde var olarak korunabiliriz. söz konusu ülkeler, egemenliklerini ayaklar altına aldığımızı düşünüyorlarsa, önce topraklarından bize gelen saldırıları engellesinler, ondan sonra konuşsunlar.

şehitlerimize allahtan rahmet diliyorum.

hiçbir zaman aklımdan çıkmayacak olan şerefsizce yapılan bir katliamdır. o görüntüler, ses kayıtları aklımdan çıkmıyor. adanalı idlib şehidimiz selman kahya’nın cenazesine katıldığımda iki gün boyunca kendimi çok kötü hissettim, şehidimizin fotoğrafını hala saklarım. kimisine göre 33 kimisine göre bir tabur ama şu bir gerçek ki devlet şehitlerimize yapılanlara karşı kayda değer bir tepki bile veremedi, ambulanslar, yaralı taşıyan araçlar bombalandı ve 21. yüzyılda büyük savaş suçu işlendi fakat bu elim saldırıyı yapanlardan şimdi turist bekliyoruz.

2021 zannedip üzülenlere selam olsun.

benimde kıvırcığımı kaybettiğim gün. her zaman şehit kelimesi kolay gelirdi dolu gelirdi o gün ilk defa boş geldi bana. camide o kadar çok insan vardı protokol için ayrı yer ayırmışlardı bizim için ise ayrı. öyle öfkeliydim ki kabul edemiyordum. tabutunu omuzlarına alıp cami içinde gezdirirken altın tepsi taşıyormuş gibi sunmayın insanlara bırakın dedim. her şey ağırıma gidiyordu yaptıkları her şey şehitliğe gömdükten sonra kaldık 5 kişi ne gerek vardı bunca şova dedim içimden öfkeyle dağ gibi kıvırcığımı gömdüler. şehit kelimesini bir daha hiç kullanmadım. ölümdü işte düpedüz ölüm..

33 şehit sayısı medyayla paylaşılan, hataylı arkadaşım 50'nin üstünde şehit olduğunu söylemişti.

yeriniz uçmağ olsun yiğitler..!

''27 şubat 2020...
bir yıl önce bugün, suriye idlip’te rus ve suriye savaş uçaklarının birlikte gerçekleştirdiği hava saldırısında 34 türk askeri şehit oldu...
tarifsiz bir acı! ateş düştüğü yeri yaktı ve yakmaya devam diyor!
şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.''

ateş düştüğüm yeri yaktı, yakmaya da devam ediyor...

diğerlerinin ise yıl dönümünde aklına geldi. herkes mutlu mesut yaşarken; aaa dediler bugün 27 şubat ne olmuştu bugün tarihte bir bakalım... idlip'te 34 şehit. olayların kaydı tutulmuyor olsa, internet olmasa, kimsenin aklına gelmez o 34 çocuk.

"atsız der ki: ne var canda?
yatarız taze çimende.
rus’un adı her geçende
gözlerime kan görünür."

ruhları şad, mekanları cennet olsun.

34'ü şimdi bir sayı gibi görüyoruz. ama onlar yaşayışları, davranışları, düşünüşleri ve düşleri ile bizden farksızdı. onların her biri ayrı bir doğumdu, çocuktu, gençti, aileydi, yaşamdı, hayaldi. her biri kendi penceresinden bakıyordu dünyaya, vatana, dosta, düşman.

şehidi kim ne etsin kardaşım? kimi deniz gezmiş'i anar, kimi necmettin erbakan'ı. bu vatan için onlarca kahraman şehit olmuş ne yazar? bir onlarcası daha vardır onlar için. birileri açılış, alkış derdinde, birileri de ekmek peşinde. vatandaş nasıl gecineceğiz diye şehidi filan hatırlayamıyor. nerede ne kadar şehit verdiğimizin haddi hesabı yok zaten. şehit haberlerini kongrelerde alıp, bir yandan alkış bir yandan şak şaklarla şehit anası telefonla tebrik edildikten sonra ne yazar? ben mi söyledim asker olsun denilen bir ülkede, şehitler hep tepelerde olur, ana kucağında, baba ocağında değil!

allah rahmet eylesin, mekanları cennet olsun...

putin'in düşürülen rus uçağı ve ölen pilot için cevabı geciktirmediği hamledir. güzide(?) komşumuzla ticari ilişkilerimiz daha da pekiştirilmiştir. sözlük ahalisinin mevzuyu çabuk unuttuğu kanaatindeyim. askerlerimizin geride bıraktıklarına sabır dilemekten başka bir şey gelmez elimizden.

cumhuriyet tarihinin kara lekesidir. suriyelilerin burada plaj plaj gezerken askerlerimizin orada olmasına mı, şehit edilmiş askerlerimizin naaşlarının getiriliş şekline mi, o kadar evladı yitirdikten sonra devlet büyüklerinin katillerin karşısına el pençe divan çıkmasına mı ya da daha gerçekten hala kaç askerimizin şehit olduğunu bile bilmememize mi yanalım hiç bilmiyorum. seneyi devriyesinde tekrar ruhları şad olsun...

tuvalete kitleyip ağlamama sebep olan saldırıydı. 1 tugayın imha olmasına sebep olan saldırıdır aynı zamanda. hepsinin ruhu şad olsun.

şehit olan bütün askerlerimize allah'tan rahmet diliyorum. bu halk sizi unutmayacak.

rus ve suriye uçaklarının saldırısı ile şehit olan 34 askerimizin ruhu şad olsun.