yakışıklı olup sevgilisi olmayan erkek
bir kusuru olması muhtemel erkektir, iyilerin tamamı aç hemcinslerimiz tarafından kapıldığı
için arızaları adam etmekle uğraşıyoruz efendim.
için arızaları adam etmekle uğraşıyoruz efendim.
devamını gör...
sınav haftası
üniversite yıllarında hayatın felç olduğu, stres yoğunluğu üst seviyede ve bitmek bilmeyen bir süreç olarak kendini hissettiren akademik dönemin bir parçası. fakat bazıları için okul yılları bitince hayatin kendisi dev bir sınav haftasına dönüşüyor. bitmiyor üstelik. o sınav haftasının bitişinde gelen rahatlama hissi de yok. devamlı bir geç kalmışlık hissi ve bu saatten sonra yetişir mi acaba kaygısı? fakülte yıllarımın sınav haftalarını bile çok özledim.
devamını gör...
kazanmak istediğiniz alışkanlıklar
günde 5 saat uyku ile idare edebilmek.
tane tane konuşmak.
sabırlı davranmak.
tane tane konuşmak.
sabırlı davranmak.
devamını gör...
kitap alıntıları
"benim hastalığım yalnızca şu ki, tüm şehirde yirmi yılda sadece tek bir akıllı adam buldum, o da bir deli ! "
anton çehov - altıncı koğuş .
anton çehov - altıncı koğuş .
devamını gör...
en güzel günlerimiz
henüz yaşamadıklarımızdır.
devamını gör...
16
- almanya'nın eyalet sayısı
- bursa'nin plaka kodu
- kükürt (s) atom numarası
- bursa'nin plaka kodu
- kükürt (s) atom numarası
devamını gör...
en kullanıcı dostu meyve
çekirdeksiz üzüm net.
devamını gör...
dalga sesi
sakinleşmek istediğim zaman açar dinlerim. özellikle moonlight sonata ile mükemmel bir uyum içerisinde, şölen sunuyor ruhuma.
devamını gör...
2 ocak 2021 abd savunma bütçesinin yasalaştırılması
abd başkanı trump'ın daha önce veto ettiği 2021 savunma bütçesi, temsilciler meclisi'nin ardından senato'da da kabul edilerek yasalaştı. tasarıda, türkiye’nin s-400’leri teslim almasının caatsa kapsamında rusya ile önemli bir işlem olarak kabul edildiği ve ndaa’nın yasalaşmasından sonra 30 gün içinde türkiye’de s-400 alımına müdahil olanlara caatsa yaptırımlarının uygulanması talep edildi. ancak türkiye'ye zaten söz konusu yaptırımlar uygulandığı için yeniden yaptırım uygulanması beklenmiyor.
link
link
devamını gör...
normal sözlük’ün vasat olması
iko ( okunuşu ) > ayko => aykut => aykut kocaman.
sözlüğün admini aykut kocaman.
ben iknâ oldum.
sözlüğün admini aykut kocaman.
ben iknâ oldum.
devamını gör...
nefret edilen küçük ama önemsiz şeyler
ıslak mendil paketinden bir tane mendil çekmek isterken bütün mendillerin gelmeye başlaması.
devamını gör...
nimona
noelle stevenson tarafından hazırlanan ve martı yayınları’dan ekim 2020’de çıkmış çizgi roman.
devamı olmaması açısından alıp okunabilecek türden. (ülkemizde malum seriler geç çıkıyor.)basit çizimleri ve sınırlı karaktere sahip olması da ayrıca okumayı kolaylaştırıyor. iyilik ve kötülüğü kendine göre yorumlayan nimona karakteri ile tanışmak güzeldi.
nimona, kötülüğe marifeti olan, atılgan, genç bir şekildeğiştiren. lord ballister blackheart ise kan davası olan bir hain.
yardımcı ve kötü adam olarak, nimona ve lord blackheart ciddi tahribatlara neden olmak üzere. görevleri: sör ambrosious goldenloin ve adalet ve kahramanlık kurumu’ndaki arkadaşlarının aslında hiç de kahraman olmadıklarını tüm krallığa kanıtlamak. işin içinde patlamalar da olacak. bilim ve köpekbalıkları da. ama küçük yaramazlıklar kötü bir savaşa dönüştükçe lord blackheart, nimona’nın güçlerinin, en az geçmişi kadar gizemli ve şüpheli olduğunu fark eder. onun sağı solu belli olmayan hali blackheart’ın itiraf etmek isteyeceğinden belki biraz daha tehlikelidir…
devamı olmaması açısından alıp okunabilecek türden. (ülkemizde malum seriler geç çıkıyor.)basit çizimleri ve sınırlı karaktere sahip olması da ayrıca okumayı kolaylaştırıyor. iyilik ve kötülüğü kendine göre yorumlayan nimona karakteri ile tanışmak güzeldi.
nimona, kötülüğe marifeti olan, atılgan, genç bir şekildeğiştiren. lord ballister blackheart ise kan davası olan bir hain.
yardımcı ve kötü adam olarak, nimona ve lord blackheart ciddi tahribatlara neden olmak üzere. görevleri: sör ambrosious goldenloin ve adalet ve kahramanlık kurumu’ndaki arkadaşlarının aslında hiç de kahraman olmadıklarını tüm krallığa kanıtlamak. işin içinde patlamalar da olacak. bilim ve köpekbalıkları da. ama küçük yaramazlıklar kötü bir savaşa dönüştükçe lord blackheart, nimona’nın güçlerinin, en az geçmişi kadar gizemli ve şüpheli olduğunu fark eder. onun sağı solu belli olmayan hali blackheart’ın itiraf etmek isteyeceğinden belki biraz daha tehlikelidir…
devamını gör...
kanada
şu aralar yine kapadokya'da altın avına çıkmış olan şirketin mensup olduğu ülke.
devamını gör...
karma puanı idareli kullanmak
kötü günler için biriktiriyorum, her an zam gelirse tedarikli olalım.
devamını gör...
kendinizi gerçekten mutlu hissettiğiniz son olay
başlığı görür görmez o güne gitmeme neden olan olay.
18 ocak 2018. nereden mi hatırlıyorum? o gün yeğenimin doğumgünüydü çünkü. aynı zamanda annemin lenflerinden alınan parçanın sonucunu da alacağımız gündü. çok gergindik. ama annemin biyopsi sonucunun temiz çıktığını öğrenince küçük bir pasta kesip kutlama yapmaya karar verdik. akşam oldu, yemekler yendi, mumlar üfllendi pastalar kesildi. bundan sonra yaşananları ise ben, kızkardeşim ve eşinin ağzından diyalog olarak aktarayım.
kardeşim: (eşinin önüne tanımlanamayan bir cisim fırlatarak) caneeer pastadan taş çıktı!!
caner: (kısa bir incelemeden sonra tanımlanamayan cismi kardeşimin önüne geri bırakarak) yok canım taş değil bu. taş görünümlü çikolatalar var ya. ondan. ye ye.
kardeşim: (yine kısa bir incelemeden sonra) caneeerr ne çikolatası diş bu!!! adamın dişi düşmüş pastaya!!!
artık bu saçmalığa daha fazla dayanamayan ben: kız gerizekalı, peki adamın dişinin ne işi var pastada. senin dişindir bu. ağzına bak!
kardeşim:(kısa bir ağız içi yoklamasından sonra gözlerini kocaman açarak) abla dişim yok!!!
artık olayın kendinden mi yoksa yaşadığımız stresli günlerden mi bilmiyorum ama yanaklarımız ağrıyana, gözlerimizden yaşlar gelene kadar gülmüştük. elbette bu olayın üstüne, o günden bu güne mutlu olduğum pek çok an, olay oldu. ama annemin de içinde olduğu, tam bir aile olarak ve tam bir mutlulukla hatırladığım son olay bu.
18 ocak 2018. nereden mi hatırlıyorum? o gün yeğenimin doğumgünüydü çünkü. aynı zamanda annemin lenflerinden alınan parçanın sonucunu da alacağımız gündü. çok gergindik. ama annemin biyopsi sonucunun temiz çıktığını öğrenince küçük bir pasta kesip kutlama yapmaya karar verdik. akşam oldu, yemekler yendi, mumlar üfllendi pastalar kesildi. bundan sonra yaşananları ise ben, kızkardeşim ve eşinin ağzından diyalog olarak aktarayım.
kardeşim: (eşinin önüne tanımlanamayan bir cisim fırlatarak) caneeer pastadan taş çıktı!!
caner: (kısa bir incelemeden sonra tanımlanamayan cismi kardeşimin önüne geri bırakarak) yok canım taş değil bu. taş görünümlü çikolatalar var ya. ondan. ye ye.
kardeşim: (yine kısa bir incelemeden sonra) caneeerr ne çikolatası diş bu!!! adamın dişi düşmüş pastaya!!!
artık bu saçmalığa daha fazla dayanamayan ben: kız gerizekalı, peki adamın dişinin ne işi var pastada. senin dişindir bu. ağzına bak!
kardeşim:(kısa bir ağız içi yoklamasından sonra gözlerini kocaman açarak) abla dişim yok!!!
artık olayın kendinden mi yoksa yaşadığımız stresli günlerden mi bilmiyorum ama yanaklarımız ağrıyana, gözlerimizden yaşlar gelene kadar gülmüştük. elbette bu olayın üstüne, o günden bu güne mutlu olduğum pek çok an, olay oldu. ama annemin de içinde olduğu, tam bir aile olarak ve tam bir mutlulukla hatırladığım son olay bu.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının gördüğü en saçma rüya
ilkokuldaki tüm sınıf ve öğretmenimiz de şöförlüğümüzü yaparak bir ağaç dalında sürüklenerek gidiyorduk. çöl gibi bi yerdi burası neresi dedim fransa dediler.dönerken manevrada düştüm ama sonra onlara yetiştim .biz bu kazıkla hızlı sayılabilecek şekilde kayarak gitmeye devam ettik. sonra bi tesis gibi bi yerde durduk ve anahtarlık falan baktı sınıftakiler ay anısı olur falan diye.oradan da mugladan eskiden konuştuğum çocuk birden dükkanda önğme çıktı sen napıyon burda dedim asıl sen napıyon burda dedi sonra evdekilerle tanıştırmaya götürdü beni ama evde tek bi tane bile erkek yok,tamamen orta yaş hararet basan,don atlet kadın akrabalarıyla doluydu.cok kotu bi ruyaydı ve bu arada çocuk çok yalancı bi şey çıktı. rüyalar aslında sinyal çakıyor insana cidden tabii anlayabilene.
devamını gör...
kedi insanı vs köpek insanı
bu kedi köpek ayrımı yüzünden hayvan severleri ikiye böldünüz zalımlar. ikisi de candır. ikisinin de farklı ve güzel özellikleri vardır. her genelleme gibi yapılan genellemeler yanlışları da içinde barındırıyor. okuduğum kadarı ile kedilerin hepsini karakter sahibi ilkeli yaratıklar haline getirmişsiniz ki, duy da inanma derler adama.
siz karakterli köpeklerle karşılaşmamışsanız biz ne yapalım yani ? misal bizim bir tane kızımız var evlere şenlik. diyorum çıkayım bahçeye seveyim şu keratayı, havasında değilse hanım efendi poposunu bile kaldırmıyor. masmavi gözleri ile buz gibi bakıyor bana. ben biraz bahçede dolaştıktan sonra lütfederse yerinden kalkıyor, etrafımda geziniyor. sonra bir zahmet başını uzatıyor. ondan sonra gerisin geri yerine geri dönüyor. canı isterse de bahçeye çıkmamla birlikte üzerime atlıyor ve beni yere yıkma teşebbüsünde bulunuyor. ondan sonra vur patlasın çal oynasın. yani kedileri övdüğünüz özellikler bizim hanım kızımızda ziyadesi ile var. tabiri caizse burnundan kıl aldırmıyor. onu kandırmanın tek yolu, kendisi ile top oynamak. işte o zaman kendini durduramıyor. saniyesinde ayaklanıp, ortalığı duman ediyor. bunu da yine kendi keyfi istediği için yapıyor.
oğlumuzda karakter sahibidir lakin hanım kızımız kadar ehli keyif değil. ona da öldürseniz top oynatamıyorsunuz. biz hanım kızımızla top oynarken beyefendi yayılıyor bahçenin muhtelif yerlerine kaldırabilene aşk olsun. öyle her durumda kuyruk sallayıp yaltaklanma huyları yok yani.
birde kedi çetemiz var. bağımsız bir birlik gibi. arkada bizimkiler olduğu için ön bahçeyi mekan belliyorlar. çete lideri ''kötü kedi şerafettin''in vücut bulmuş haliydi. adını osman koymuşlar. bizde kendisine osman demeye devam ediyorduk. olmadık saatlerde camı tıklatır, haracını kesmeye gelir, biz ödemesini yaptıktan sonra ağır ağır bahçede dolanır sonra rahat hissettiği yere yatar şekerleme yapardı. bir trafik kazasında hayatını kaybetti. şimdilik çetenin liderliğini oğlu küçük osman aldı. hık demiş babasının burnundan düşmüş. aynı özellikler onda da var. lakin diğerleri osmangillerden çok farklı. bahçeye çıktığınız an ayaklarınıza dolanır, sürtünür ve gelecek mamayı beklerler yani tabiri caizse köpeklere ithaf edilen yaltaklanma eylemini gerçekleştirirler. tabi bu onları da sevmemizi engellemiyor.
ez cümle; her hayvanın kendine göre farklı karakteri var. ne tüm kediler kedi insanlarının söylediği gibi karakter sahibi ne de köpekler karaktersiz. ayrıca şunu da unutmayınız kedilerden ''hachiko'' ya da ''edinburglu boby'' gibi epik kahramanlar çıkmaz. kahramanlar genelde köpeklerden çıkar *
ayrıca sokakta yaşamak zorunda kalan dostlarımız arasındaki ayrıma tamamen karşıyım. zira onlar karınlarını doyurmak için ne yapsalar yeridir. sokakta yeterince zorluk yaşıyorlar zaten. ve sevgiye açlar. sırf sizi gördüğü için yanınıza kuyruk sallayarak yaklaşan bir köpek karaktersiz olmadığı gibi. hemen önünüzde yuvarlanmaya başlayan ve size türlü şebeklikler yapan kedilerde karaktersiz değildir. hepsinin sevgiye ve ilgiye ihtiyacı var o kadar.
tosbağa konusuna hiç girmeyelim, kalbinizi kırarım *
siz karakterli köpeklerle karşılaşmamışsanız biz ne yapalım yani ? misal bizim bir tane kızımız var evlere şenlik. diyorum çıkayım bahçeye seveyim şu keratayı, havasında değilse hanım efendi poposunu bile kaldırmıyor. masmavi gözleri ile buz gibi bakıyor bana. ben biraz bahçede dolaştıktan sonra lütfederse yerinden kalkıyor, etrafımda geziniyor. sonra bir zahmet başını uzatıyor. ondan sonra gerisin geri yerine geri dönüyor. canı isterse de bahçeye çıkmamla birlikte üzerime atlıyor ve beni yere yıkma teşebbüsünde bulunuyor. ondan sonra vur patlasın çal oynasın. yani kedileri övdüğünüz özellikler bizim hanım kızımızda ziyadesi ile var. tabiri caizse burnundan kıl aldırmıyor. onu kandırmanın tek yolu, kendisi ile top oynamak. işte o zaman kendini durduramıyor. saniyesinde ayaklanıp, ortalığı duman ediyor. bunu da yine kendi keyfi istediği için yapıyor.
oğlumuzda karakter sahibidir lakin hanım kızımız kadar ehli keyif değil. ona da öldürseniz top oynatamıyorsunuz. biz hanım kızımızla top oynarken beyefendi yayılıyor bahçenin muhtelif yerlerine kaldırabilene aşk olsun. öyle her durumda kuyruk sallayıp yaltaklanma huyları yok yani.
birde kedi çetemiz var. bağımsız bir birlik gibi. arkada bizimkiler olduğu için ön bahçeyi mekan belliyorlar. çete lideri ''kötü kedi şerafettin''in vücut bulmuş haliydi. adını osman koymuşlar. bizde kendisine osman demeye devam ediyorduk. olmadık saatlerde camı tıklatır, haracını kesmeye gelir, biz ödemesini yaptıktan sonra ağır ağır bahçede dolanır sonra rahat hissettiği yere yatar şekerleme yapardı. bir trafik kazasında hayatını kaybetti. şimdilik çetenin liderliğini oğlu küçük osman aldı. hık demiş babasının burnundan düşmüş. aynı özellikler onda da var. lakin diğerleri osmangillerden çok farklı. bahçeye çıktığınız an ayaklarınıza dolanır, sürtünür ve gelecek mamayı beklerler yani tabiri caizse köpeklere ithaf edilen yaltaklanma eylemini gerçekleştirirler. tabi bu onları da sevmemizi engellemiyor.
ez cümle; her hayvanın kendine göre farklı karakteri var. ne tüm kediler kedi insanlarının söylediği gibi karakter sahibi ne de köpekler karaktersiz. ayrıca şunu da unutmayınız kedilerden ''hachiko'' ya da ''edinburglu boby'' gibi epik kahramanlar çıkmaz. kahramanlar genelde köpeklerden çıkar *
ayrıca sokakta yaşamak zorunda kalan dostlarımız arasındaki ayrıma tamamen karşıyım. zira onlar karınlarını doyurmak için ne yapsalar yeridir. sokakta yeterince zorluk yaşıyorlar zaten. ve sevgiye açlar. sırf sizi gördüğü için yanınıza kuyruk sallayarak yaklaşan bir köpek karaktersiz olmadığı gibi. hemen önünüzde yuvarlanmaya başlayan ve size türlü şebeklikler yapan kedilerde karaktersiz değildir. hepsinin sevgiye ve ilgiye ihtiyacı var o kadar.
tosbağa konusuna hiç girmeyelim, kalbinizi kırarım *
devamını gör...
kendini tanıyamamak
yıllardır bu gezegende yaşıyorum fakat kendimi tam anlamıyla tanıdığımı düşünmüyorum. en sevdiğim denilen hiçbir şeyde sayabileceğim bir şey yok*, pek çok şey olsa da olur olmasa da. neyden hoşlanırım veya neye sinirlenirim inanın bilmiyorum, kısa süre içinde kendimi tanıyabilmeyi umuyorum.
devamını gör...
yazarların başından geçen tebessüm ettiren olaylar
bir düğünde el yıkarken küçük bir kızın beni izleyip "abla çok güzel olmuşsun" demesi.
devamını gör...
kan bağışı
kan değerlerim düşük olduğu için bu güne kadar 4 kere yapabildiğim, en sonuncusunda bayıldığım için benden geçtiğini düşündüğüm, 18 yaş üstü her insanın verebileceği kadar vermesi gerektiğini düşündüğüm, can kurtaran bağış.
devamını gör...