başlık açarken forumda olmadığınızı hatırlarsanız harika olur.

nasıl olur o? şöyle;

diyelim ki hacet için alafranga tuvalet kullanmak gibi saçma bir başlık açtınız. başlığı siz açtığınız için en azından ilk yorumda konuyla ilgili bir belirleyici cümle, tanım olmalı. mesela şu: "alaturka tuvalette rahat edemeyen kişinin yapacağı hareket."

sözlük ya hani burası, sözlüklerde de bir kelimenin anlamı yazar ya karşısında... hah, işte aynen öyle! başlığın açıklayıcı anlamını bir yargı cümlesi ile yazacaksınız. başlığı açıp "ben sevmiyom yeaaa alaturka" yazmayacaksınız yani bodoslama. önce bir tanım yazın, sonra "ben de sevmiyom yeaa" yazabilirsiniz istiyorsanız ama yazmasanız daha şık olur tabii.

bir örnek daha geliyor:

başlık: güneş.
tanım: dünyamızı aydınlatan yıldız.
bu şablon doğru.

başlık: güneş.
tanımsız ilk cümle: it oolu it yaktı, bitirdi bizi.
bu yanlış.

***

(bkz: aramaya inanmak) derler bir yiğit vardır bre! duydunuz mu namını? açacağınız başlığı şöyle bir arama kutusunda yoklarsınız, daha önce açıldı mı diye. burada biraz şaklabanlık gerekebilir. başlığı bir öyle bir böyle çevirmek icap edebilir, 2 türlüsü de açılmış olabilir çünkü. elektromanyetik tayf diye açarsınız ama biri elektromanyetik spektrum olarak açmıştır sizden önce. iyice bakın, aynısı ya da benzeri var mı diye.

uzun süredir yazar olan bir kısım arkadaşlar da daha önce açılmış olması son derece olası olan bazı başlıklara balıklama dalıyor. yorum üzerine yorum yazıyorlar. birisi diğer başlık için bakınız verip aramaya inanmak yazdığı halde, ondan sonra gelenler de yorum yazmaya devam ediyor. yapmayınız.

bunları yapmanız dünyanın sonu değil ama yapmamanız sözlüğü biraz kirli ve dağınık hale getiriyor. dolayısıyla insanlar bir konu hakkında yorum yazacakları zaman, 19891032 tane versiyonu olan başlıktan hangisine yazacaklarını şaşırıyorlar.

gece gece ne kafa ütüledim yav! kendi kafam bile ağrıdı.

ama yapmayın...
devamını gör...

kanlı canlı biri vardı bugün karşımda.
öteki.
ben kimim?
ah ben işte ben buyum diyerek kendimi konumlandırdım mı?
tam karşısına mı?
karşıtı?
yanında?
berisinde?
uzağında…
kendimizi konumlandırdığımız noktalardan baktığımızda öteki neremizde duruyor biri bana söyleyebilir mi? baktığımızda ne görüyoruz? gördüğümüzde ne diyoruz? tekmeler tokatlar sözler küfürler…
havada mı uçuyor?
temel değerler nerede?

hangi temel değerlere sığındı?

kendime dair. ona dair. insanlığa dair. devletlere dair. sistem gibi görünen kaosa dair. insanın içindeki çirkinliklere… gözlerinin ışıltısına. gözlerinin ışıltısı arkasında ki kararlılığa. cildinin yer yer kırışıklığındaki öykünün izlerini sürmeye cesaret edemeyişime dair yazmak istiyorum sayfalarca. pençelerden kurtularak. ama yazamayacağım, yazmayacağım.

çünkü o kadar bilgili değilim.

bugün bir insan tanıdım,

öteki

gerçekten tanıdım mı?

kanlı canlı karşımda oturdu. anlattı hayat hikayesini. çokça dinledim. çokça izledim. gözlerindeki kararlı bakışları. öfkesinin tırmıklarında ışıltı vardı diyorum size ve o sırada yaşamın sevdiğim ahengi esti de esti tepemizden.
devamını gör...

her gülün bir dikeni vardır.

kar insana muazzam huzur veren bir olay, baharda doğada yüzlerce renk varken renklerin hepsi sonbaharda kaybolur, kar geldiğinde ise her şeyin üstü beyaz bir örtü ile kaplanır, kar sesi emer dünya sessizleşir ışığı yansıtır, geceleri bile karanlık inmez.

bu kadar güzelliğe karşı normal bir insanın heyecan duymaması çok zordur, yapılması gereken karıncanın ağustos böceğine kapısını açtığı gibi kapıları açmaktır. kışın gelmesine sevinen insanları vatan haini ilan etmek değil.
devamını gör...

videodaki sesten soyutlanip ne dendigini dahi anlayamadim. lgs sinavina hazirlik kurs reklami izliyorum sandim kendimi.
devamını gör...

"tut şunun ucunu döşeyelim abi" birine bir şey uzatırken söylüyorum arad.
devamını gör...

son haftalarda en az 40 bin deprem meydana gelmiş. çivisi çıkan dünyanın bize mesajı.
devamını gör...

adam ice’a troll demiş ya. troll dediğin kişinin profiline bir zahmet girin bakın be arkadaşım ya.
tanım: sevilen bir yazar arkadaş. ilklerden sayılır.
devamını gör...

android için :
play store'dayız.
bildirim sesleri rahatsız ederse kokpit (uçak ikonu) > ayarlar'a basarak bildirimleri kapatabilirsiniz.

ios için :

devamını gör...

sahip olduğum metis yayınlarına ait basımının kapağında yer alan portakal illüstrasyonuna okumadan önce uzun uzun bakarım. huzursuzluk taa kitabın kapağından göz kırpar aslında.

okuması çok zordur.
hazmetmesi daha da zordur.
haykırdığı gerçeklik alt üst eder insanı.

koca bir boşluktur bu eser, boşluğunda kaybolmadığınızda anlamanız neredeyse imkansızdır.

popüler olmamasının sebebi; belki de, önüne geçen her insana dahil olamayışındandır veya dahil olduklarının ise dönüşümüne sebep olmasındandır.

"“yalnız varlık, insanlar tarafından terk edilmiş olan değil insanlar arasında acı çekendir.”
(“edep kaygısı” sayfa 49)
devamını gör...

en hassas ve yüce duyguların insanıdır. yol kenarında minibüs şoförü ile göz göze gelir kusura bakma binemiyorum der gibi hüzünlü bir bakış atıp nazikçe arkasını döner.
devamını gör...

genellikle hukuki bir terim olarak kullanılan kelimedir.
devamını gör...

üç günlük dünyayı eziyetli beş günlükmüş gibi yaşarsınız. hayatta zaten sürekli dertler, problemler, stresler yaşarken sahip olduğunuz bu lanet özellikle yaşadığınız sıkıntılar çarpı beşe katlanır. çok detaycı olmaktır. kafana boş yere mesai yaptırmaktır. zor olan bir şeyleri sizin için daha zor hale getirir. hiçbir iyi tarafı yok yani.
devamını gör...

hafta içinin hafta sonu derler çarşamba'ya. bir de bu çarşamba 19 mayıs gibi özel bir güne denk geldi. değmeyin keyfimize arkadaşlar.**
biz yine dışınızdaki irlandalı ile bu akşam saat 21:00'de radyoda olacağız.
konumuz duygusal ilişkiler bağlamında ilgilendiğimiz cinse önerilerimiz olacak.

"yahu onu öyle yapmasaydın keşke" diye kafanızdan geçirdiklerinizi toplayın gelin. biz de bu başlık altındaki öneriler ve naçizane kendi deneyimlerimizi paylaşarak güzel bir playlist eşliğinde sizlere sunalım. ne dersiniz?
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
çok severek bu haftaki konseptimiz için kullandığımız afiş çalışması için sevgili radyo yöneticimiz gomercan'a teşekkür ediyoruz.
devamını gör...

pardon, bir dakika bakar mısınız?
devamını gör...

ığrenç başlık. bir insan çeşitli nedenlerden bu duruma düşebilir asla yargılamam ama böyle bir başlık açmak büyük bir sorundur bana göre.
devamını gör...

anlamak istemeyene davul zurna azdır.kudüs sadece yahudiler için değil hristiyanlar ve müslümanlar için de dini açıdan kutsaldır.orda ağlama duvarının (burak) bir yanında yahudiyi öteki tarafında müslüman bir insanı bulursunuz.yavaş yavaş illegal yollarla filistin'i topraklarına katarak her geçen yıl büyüyen ve emperyalist güçlerin desteğini arkasına alan israil'i savunmak gözünü kapatarak istikamet üzere ben doğru yolda yürüyorum demeye benzer.israil'e falan verilmedi.kudüs israil'in değil filistin'in başkentidir.dediğim gibi yavaş yavaş topraklarına kattıkları için bu üç din için önemli olan kudüs'ün kendilerinin tek olduğunu iddia ediyorlar.yahudiler'in kitaplarında (tevrat)yahudi dışında kalan insanlar hristiyanlar dahi yaşamayı hak etmeyen basit insan olarak görülür.çünkü yahudiler dünya da yaşamayı hak eden asıl millet olarak sadece kendilerini görür.kendi dışında kalan insanların kanından belirli zamanlarda içmeyi dini ritüel olarak gördükleri için bugün kudüs ye hak iddia edip insanları kuş gibi öldürmeleri onların caniliğinin en basit halleridir.üstelik mescid-i aksa'nın yönetimi yıllar önce bir kaç kere israil'e verildiyse de hiçbir zaman barışı koruyamayarak(çocukluğumdan bu yana hep işgal ediyor/tacizlere bulunuyor) filistinlilerin elindeyken nasıl da aslında her dinden insanların rahatça ibadet edip gezebildikleri görülüyor.buna rağmen de dünya israil'in sözünde duramayışına karşı sessiz.aynı barbarlığı filistin yapsaydı islam düşmanları en küçük hatada yermek için hiçbir fırsatı kaçırmazdı.allah yeryüzündeki bütün müslümanların yardımcısı olsun.çünkü bu kadar islam kindarlığı varken imanı korumak ve yaşamak her geçen gün daha şerefli ve azimle tutunmaya değer görülüyor...
devamını gör...

ilk regl olduğum gün. panikleyip eve gitmiştim annem çok mutlu olmuştu. korkmamam gerektiğini uzun uzun anlattıktan sonra evden çıktı. bir süre sonra elinde ufak bir kutuyla eve geldi. kadınlığa attığım ilk adımın şerefine bana çok zarif bir altın kolye almıştı. o kolyeyi hala saklıyorum.
devamını gör...

biz hristiyanlar arasında oldukça sık kullanılan bir kelime, gerçi olabildiğince türkçe kullanmaya çalışıyoruz.

konuşmalarımızı genellikle birbirimize esenlik dileyerekten bitiriyoruz.

esenlik ise bilgim kadarıyla ; barış, mutluluk ve sağlık temennisi.

yani mutlu kal, sağlıcakla kal gibi, çok naif güzel bir kelime.
devamını gör...

muazzez ersoy yorumu fevkalade bir şarkıdır.

senden bana ne kaldı bir hatıradan başka
bir daha geri dönmem yalan kattığın aşka
kalbimi kıra kıra bıraktın bir hatıra
günahını yalancı dudaklarında ara


devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim