alice doesn't live here anymore
martin scorsese'nin yönettiği 74 yapımı bir kadın filmi. evet sanırım bu film için kadın filmi demek yanlış olmaz. kadın olmanın zorluğunu hele hele boşanmış ve tek çocuklu bir kadın olmanın zorluğunu merkezine aldığı için bu ünvanı sonuna kadar hak ediyor.
bu arada filmde jodie foster'ın 12 yaşındaki hali de arzı endam eder.
bu arada filmde jodie foster'ın 12 yaşındaki hali de arzı endam eder.
devamını gör...
tüm sözlüğün arayışta olması
keşfetmek için buradayım haliyle evet ben de 'arayıştayım.'
devamını gör...
yazarların normal sözlük’te yazma nedenleri
iki tane ben var.. biri sussa biri konuşuyor.. sözlüğe bayiliyor ikisi de.. seviyorum sizi yazarlarım.. caylaklarim..
devamını gör...
henry david thoreau
1817 abd doğumlu yazar, şair, düşünür, kölelik karşıtı aktivist ve filozoftur. thoreau, yazılarında pek çok kere kölelik karşıtlığına yer vermiş ve devlete vergi ödemeyi reddederek hapis yatmıştır.
yazarın ideal devlet ve yönetiminde çoğunluğun kararı ve doğru olan ters düşüyorsa doğru olandan vazgeçmek doğru mudur? ya da her türlü vicdani karar yasa koyucuya bırakılmalı mıdır? gibi daha pek çok sorunun irdelediği eseri ''sivil itaatsizlik ve pasif direniş'' adlı eseri gandhi'ye ilham kaynağı olmuştur.
kendisini ziyarete gelen arkadaşının ''senin gibi bir adam nasıl oluyor da hapiste anlamıyorum'' sözü üzerine ''sen nasıl hala dışardasın asıl ben anlamıyorum'' diyen thoreau'nun ve ironik dilinin en güzel eseri olan ve walden gölü kenarına inşa ettiği bir kulübede modern toplumdan uzak yaşadığı ve modern toplum eleştirisi niteliği taşıyan iki yılını kaleme aldığı ''walden'' adlı kitabı okunmaya değerdir.
''asıl problem sivil itaatsizlikte değil, sivil itaatliliktedir. vicdanını hükümet otoritesine teslim edenler felaket tehlikelidirler. unutmayın körü körüne teslimiyetçilerin olduğu yerde “derebeyleri” türer.''
yazarın ideal devlet ve yönetiminde çoğunluğun kararı ve doğru olan ters düşüyorsa doğru olandan vazgeçmek doğru mudur? ya da her türlü vicdani karar yasa koyucuya bırakılmalı mıdır? gibi daha pek çok sorunun irdelediği eseri ''sivil itaatsizlik ve pasif direniş'' adlı eseri gandhi'ye ilham kaynağı olmuştur.
kendisini ziyarete gelen arkadaşının ''senin gibi bir adam nasıl oluyor da hapiste anlamıyorum'' sözü üzerine ''sen nasıl hala dışardasın asıl ben anlamıyorum'' diyen thoreau'nun ve ironik dilinin en güzel eseri olan ve walden gölü kenarına inşa ettiği bir kulübede modern toplumdan uzak yaşadığı ve modern toplum eleştirisi niteliği taşıyan iki yılını kaleme aldığı ''walden'' adlı kitabı okunmaya değerdir.
''asıl problem sivil itaatsizlikte değil, sivil itaatliliktedir. vicdanını hükümet otoritesine teslim edenler felaket tehlikelidirler. unutmayın körü körüne teslimiyetçilerin olduğu yerde “derebeyleri” türer.''
devamını gör...
mutsuzum ama keyfim yerinde
brokoli gibiyim, sağlıklıyım ama tadım tuzum yok demek gibi bir şey sanırım.
devamını gör...
gomercan ile o gemi radyo programı
hemşehrimi (hatta aynı ilçeden) tebrik ediyorum. bir ricam olacak ondan, muhlis berberoğlu hakkında biraz bilgilendirme yaparsa sevinirim, lakin bilinecek, el üstünde tutulması gereken bir cevher yetişiyor.
ha birde tavsiye; programa, kendi gibi türkülere aşina bir partner alsın, karşılıklı yorumlar çok daha bilgilendirici ve eğlenceli olur.
ha birde tavsiye; programa, kendi gibi türkülere aşina bir partner alsın, karşılıklı yorumlar çok daha bilgilendirici ve eğlenceli olur.
devamını gör...
ölmek istemek
her şey üst üste gelip çıkış yolu bulamadığında insan ölmeyi düşünüyor istemsiz. sonra bunu istemeye başlıyor. işte ondan sonrasında cesaret giriyor devreye. canına kıyacak kadar cesur musun?
devamını gör...
4 3 2 1
amerikalı yazar paul auster 'ın bin yüz sayfalık, göz korkutan hacimdeki romanıdır. yani yanına alıp taşınacak, sağda solda okunacak türden bir kitap değil bu. oturup evde okunmalık bir eser, sağda solda hava atmak için kitap okuyan tiplerin okumasına uygun değil.
konusuna gelince ; aslında kitapta dört farklı roman var, "ya öyle değil de böyle olsaydı" dediğimiz ihtimaller. karakterlerin isimleri ve aile aynı, sadece olasılıklar ve kahramanların başına gelenler değişiyor bu romanda. dolayısıyla hayli karmaşık oluyor okumak ilk bölümlerde, sonradan alışıyorsunuz iç içe geçmiş romanlara. her bölüm dönüşümlü olarak ilerliyor ve bir diğer olasılıktaki hikayenin devamını okumuş oluyorsunuz aslında. dört bölüm sonra öykünün devamını okuyabildiğiniz için son derece çetrefilli bir hal alıyor okuma işi. son derece yalın ve anlaşılır bir dille yazılmış ve çevrilmiş bu kitabı okumayı zor hale getiren şey kesinlikle kurgusu özetle. zoru okumayı seven biriyseniz tavsiye ediyorum.
olasılıkların, aşkın ve hüznün romanı diyebiliriz 4 3 2 1 için. ayrıca soğuk savaş, john f. kennedy ve martin luther king suikastları, vietnam savaşı ve 1968 üniversite olayları gibi amerikan tarihine ait önemli olaylar da romanın arka planında akmaya devam ediyor.
konusuna gelince ; aslında kitapta dört farklı roman var, "ya öyle değil de böyle olsaydı" dediğimiz ihtimaller. karakterlerin isimleri ve aile aynı, sadece olasılıklar ve kahramanların başına gelenler değişiyor bu romanda. dolayısıyla hayli karmaşık oluyor okumak ilk bölümlerde, sonradan alışıyorsunuz iç içe geçmiş romanlara. her bölüm dönüşümlü olarak ilerliyor ve bir diğer olasılıktaki hikayenin devamını okumuş oluyorsunuz aslında. dört bölüm sonra öykünün devamını okuyabildiğiniz için son derece çetrefilli bir hal alıyor okuma işi. son derece yalın ve anlaşılır bir dille yazılmış ve çevrilmiş bu kitabı okumayı zor hale getiren şey kesinlikle kurgusu özetle. zoru okumayı seven biriyseniz tavsiye ediyorum.
olasılıkların, aşkın ve hüznün romanı diyebiliriz 4 3 2 1 için. ayrıca soğuk savaş, john f. kennedy ve martin luther king suikastları, vietnam savaşı ve 1968 üniversite olayları gibi amerikan tarihine ait önemli olaylar da romanın arka planında akmaya devam ediyor.
devamını gör...
göğsüne oturan fille yaşamak
konu ile ilgili cok bilgim yok, ama tahminimce once sebebini arastirmak ve ogrenmek, sonrasinda o sebebi yok etmeye calismak, yok edilemiyorsa da kabullenmek lazimdir diye dusunuyorum. her gece her gece bu fille yasamak olmaz.
devamını gör...
anket
bir konu ile ilgili olabilecek kimselerin bilgi düşünce ilgi ve tutumlarını öğrenmek amacıyla belirli ilkelere göre düzenlenmiş soru formudur.
devamını gör...
yayladağ lokumu
yeni tanıştığım pekte sevdiğim bir yazar.
aa lütfen asla sana bırakmam bu sondan birincilik işlerini. #1094755
şimdilik iade-i ziyaret yapayım dedim. en yakın zamanda tekrar geleceğim.*
aa lütfen asla sana bırakmam bu sondan birincilik işlerini. #1094755
şimdilik iade-i ziyaret yapayım dedim. en yakın zamanda tekrar geleceğim.*
devamını gör...
başarının tanımı
başarı insanın farkına vararak veya varmadan koyduğumuz hedefler doğrultusunda olumlu veya olumsuz durumlar yaşadığımız olgudur. tek bir tanımla her insanın farklı farklı şekillerde yaşadığı belki de yaşamak istediğidir *.
devamını gör...
normal sözlük kulüpsüzler kulübü
tam benlik kulüpmüş diyerek bir an cazibesine kapılmakla birlikte atayiz tosbağanın da dediği gibi şükürler olsun ki bir aydınlanma yaşayarak kararımdan vazgeçmiş bulunuyorum. kandıramazsın bizi domestic. *
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının karalama defteri
şimdi "az önce gitti" desem olmuyor, sıcaklığı baki. beraber ölelim dediğiniz bir insan "tamam ama yarın" diyorsa gitmemiş oluyordur di mi?
çok sıcak, sıcaklığı da baki.
hımm, demişim zaten bunu.
o iki çocuk beni anlıyor mu acaba? anladılar mı? daha önceki hiçbir şeye benzemediğini bunun? bunun diyorum çünkü komplike bişi bu, dallarına ayıramam, ben sen o diyemem, tümleşik bişi, kaos gibi ama daha hoş kokulusu.
böyle bi tuhaf, böyle bi bizlik.
neyse, yarın müsait olursak ölcez biz.
reenkarnasyon çok güzel sen de gelsene?
çok sıcak, sıcaklığı da baki.
hımm, demişim zaten bunu.
o iki çocuk beni anlıyor mu acaba? anladılar mı? daha önceki hiçbir şeye benzemediğini bunun? bunun diyorum çünkü komplike bişi bu, dallarına ayıramam, ben sen o diyemem, tümleşik bişi, kaos gibi ama daha hoş kokulusu.
böyle bi tuhaf, böyle bi bizlik.
neyse, yarın müsait olursak ölcez biz.
reenkarnasyon çok güzel sen de gelsene?
devamını gör...
benim için yaşayan en önemli şahsiyet
sevdiğim.
devamını gör...
okuyana kahkaha attıracak komik espriler
celebrant - #54857
celebrant - (bkz: işkembe-i kübradan sallamak)
fşa - (bkz: kurabiye tazminatı)
ıvanmılınskı - #49526
bir bilen - #24904
yoldaş benjamin franklin - #41104 (bkz: portakalı soydum yoldaş benjamin'e koydum)
şıpıdık şıpıdık yüzen adam - #53487
nickimicalmislar - (bkz: allah hepimize cuma günü ölmeyi nasip etsin tabi bu cuma değil)
hame - (bkz: hızlı konuşanın rapçi olduğu dünyada yavaş konuşup harem kurmak)
taytlı kamyon şöförü - #1940
yere düşen dondurma - #12014
ilkokuldamasaaltındaunutulanresimcantasi - #4861
celebrant - #27969
eyluling - #71778
celebrant - #73621
celebrant - #108771
edit: burayı güncellemeye devam edeceğim. ayrıca önerilerinizi portakal taşıyan tır şoförleri vasıtasıyla iletebilirsiniz swh.
celebrant - (bkz: işkembe-i kübradan sallamak)
fşa - (bkz: kurabiye tazminatı)
ıvanmılınskı - #49526
bir bilen - #24904
yoldaş benjamin franklin - #41104 (bkz: portakalı soydum yoldaş benjamin'e koydum)
şıpıdık şıpıdık yüzen adam - #53487
nickimicalmislar - (bkz: allah hepimize cuma günü ölmeyi nasip etsin tabi bu cuma değil)
hame - (bkz: hızlı konuşanın rapçi olduğu dünyada yavaş konuşup harem kurmak)
taytlı kamyon şöförü - #1940
yere düşen dondurma - #12014
ilkokuldamasaaltındaunutulanresimcantasi - #4861
celebrant - #27969
eyluling - #71778
celebrant - #73621
celebrant - #108771
edit: burayı güncellemeye devam edeceğim. ayrıca önerilerinizi portakal taşıyan tır şoförleri vasıtasıyla iletebilirsiniz swh.
devamını gör...
geceye nazım hikmet'ten bir şiir bırak
yaşamaya dair'den:
yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.
genco erkal, nazım oratoryosu'nda bu şiiri seslendirmiştir. meraklısı için burada.
yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.
genco erkal, nazım oratoryosu'nda bu şiiri seslendirmiştir. meraklısı için burada.
devamını gör...
zaman makinesi bulununca ilk yapılacaklar
ı kadar çok şey var ki yapmak isteyeceğim, ama bazılarını yazayım :
1) ailemi altın ve dolar yatırımı konusunda zorlardım
2) 9. sınıfta yaptığım tembelliği yapmaz ve çok çalışırdım.
3) spora başlar ve hedefime ulaşana kadar bırakmazdım.
4) abur cubur gıdalardan daha uzak dururdum.
şimdilik bunlar geliyor aklıma.
ama ne garip değil mi? bunların bir çoğunu yapmak için hala fırsatım var.
geçmişimi bilip geleceğime yön vereceğim.
tanım : zaman makinesi bulununca yapacağımız şeyleri paylaştığımız başlık.
1) ailemi altın ve dolar yatırımı konusunda zorlardım
2) 9. sınıfta yaptığım tembelliği yapmaz ve çok çalışırdım.
3) spora başlar ve hedefime ulaşana kadar bırakmazdım.
4) abur cubur gıdalardan daha uzak dururdum.
şimdilik bunlar geliyor aklıma.
ama ne garip değil mi? bunların bir çoğunu yapmak için hala fırsatım var.
geçmişimi bilip geleceğime yön vereceğim.
tanım : zaman makinesi bulununca yapacağımız şeyleri paylaştığımız başlık.
devamını gör...