scarlett johansson
yani gerçekten anlamıyorum bu kadının neden bu denli beğenildiğini. güzel, evet ama bence ortalamanın bir iki tık üstünde sadece. umarım öldürülmem.
devamını gör...
yazarların normal sözlük’te yazma nedenleri
kimsenin beni tanımadığı bir mecrada yazmak istemekle başlamış olduğum yolculuktur. önyargısız, kimsenin hakkımda bir şey bilmediği bir yerde yazmak daha güzel.
devamını gör...
yalnız uyumak
mevsim kış ,dışarısı ayaz ,çarşaf soğuk, yorgan buz ve bunlar yetmez gibi giydigin coraplara pofuduk ev ayakkabilarina rağmen ısınmak bilmeyen nankör ayaklar..
bu mevsimde yalnizligin nirvanasidir yalnız uyumak ..
bu mevsimde yalnizligin nirvanasidir yalnız uyumak ..
devamını gör...
tırnak uzatmak
tırnak uzatmanın bir adabı vardır. kısacıcık olunca cok cirkin duruyor, uzun olunca da çok çabuk pisleniyor ve hoş da durmuyor. ortası tutturulduğu zaman çok güzel tırnaklar ortaya çıkıyor.
devamını gör...
ilk alkol alma anısı
hayatımda hiç alkol kullanmadığım için sahip olmadığım ve sahip olmak istemediğim anıdır.
devamını gör...
milli kütüphane
ankara bahçelievler'de bulunan bir tane liseliler için, üç tane üniversiteliler için, bir tane de akademisyenler için çalışma salonu barındıran kocaman kütüphanedir. ayrıca sol frame'de adını görür görmez beni fazlasıyla duygulandıran yerdir. kendisi benim hüzünlü tıplı kekimdir.
özel günler harici 7/24 açıktır. çok büyük olmasına rağmen belli bir saatten sonra hep sıra olur ve insanlar birisi çıkınca onun yerine girer. ciddi ciddi saatlerce sıra bekleyenler vardır.
güzel bir sistemi vardır. içinde birden fazla wc, yemek yiyebileceğiniz görece daha pahalı kantini, abur cuburlardan tutun hayatınızda içtiğiniz ennn kötü kahveye kadar bulunan otomatları, küçük sigara içilmeyen bir terası, evden yemek getirenler için iki küçük odacığı, bilgisayar bölümü vardır.
geldiğinizde kartınızı okutup salon seçersiniz ve rastgele bir numara verir. kartla içeri giriş yaparsınız, dilerseniz 2 kere yer değiştirme hakkına sahipsiniz. sonrası için belli bir süre beklemen gerekiyordu ama şu an hatırlamıyorum. dışarıya çıkmak istiyorsanız mola yarım saatlik ve bir saatlik alabileceğiniz molalar mevcuttur. eğer moladan vaktinde dönmezseniz otomatik olarak sizi atar ve sırada bekleyen başka biri sizin yerinize girer. tabii bu molaları da alma sınırı var, öyle zırt pırt alamıyorsunuz. önceden aralarda koltuklar da vardı, sonradan kaldırdılar. yine de aralarda sohbet eden birçok insan vardır. geceleri uyumaya gelen bile olur. girişinde güvenlik de vardır. belli bir saat sonra içerideki hava artık dayanılmaz olur, o yüzden en ideali sabah saatleridir. halide salonu daha küçük, ışıklandırması daha güzel, masaları daha kaliteli ve daha havadar olması sebebiyle kapış kapış gider.
anlayacağınız disiplin ve düzen konusunda epey gelişmiş bir kütüphanedir. pandemi öncesi arkadaşlarımla sabahtan girip akşam çıktığım yerdi. o ders aralarında merdivene oturup ettiğim sohbet ya da terasa çıkıp aldığın temiz havanın ne kadar güzel olduğunu anlatamam. terasta da birçok güvercin vardır, insana alıştıkları için yanında yürürler.
bir insan kütüphaneyle arasında duygusal bağ kurar mı, kuruyormuş işte...
özel günler harici 7/24 açıktır. çok büyük olmasına rağmen belli bir saatten sonra hep sıra olur ve insanlar birisi çıkınca onun yerine girer. ciddi ciddi saatlerce sıra bekleyenler vardır.
güzel bir sistemi vardır. içinde birden fazla wc, yemek yiyebileceğiniz görece daha pahalı kantini, abur cuburlardan tutun hayatınızda içtiğiniz ennn kötü kahveye kadar bulunan otomatları, küçük sigara içilmeyen bir terası, evden yemek getirenler için iki küçük odacığı, bilgisayar bölümü vardır.
geldiğinizde kartınızı okutup salon seçersiniz ve rastgele bir numara verir. kartla içeri giriş yaparsınız, dilerseniz 2 kere yer değiştirme hakkına sahipsiniz. sonrası için belli bir süre beklemen gerekiyordu ama şu an hatırlamıyorum. dışarıya çıkmak istiyorsanız mola yarım saatlik ve bir saatlik alabileceğiniz molalar mevcuttur. eğer moladan vaktinde dönmezseniz otomatik olarak sizi atar ve sırada bekleyen başka biri sizin yerinize girer. tabii bu molaları da alma sınırı var, öyle zırt pırt alamıyorsunuz. önceden aralarda koltuklar da vardı, sonradan kaldırdılar. yine de aralarda sohbet eden birçok insan vardır. geceleri uyumaya gelen bile olur. girişinde güvenlik de vardır. belli bir saat sonra içerideki hava artık dayanılmaz olur, o yüzden en ideali sabah saatleridir. halide salonu daha küçük, ışıklandırması daha güzel, masaları daha kaliteli ve daha havadar olması sebebiyle kapış kapış gider.
anlayacağınız disiplin ve düzen konusunda epey gelişmiş bir kütüphanedir. pandemi öncesi arkadaşlarımla sabahtan girip akşam çıktığım yerdi. o ders aralarında merdivene oturup ettiğim sohbet ya da terasa çıkıp aldığın temiz havanın ne kadar güzel olduğunu anlatamam. terasta da birçok güvercin vardır, insana alıştıkları için yanında yürürler.
bir insan kütüphaneyle arasında duygusal bağ kurar mı, kuruyormuş işte...
devamını gör...
annelerin çöp diye attığı muhteşem şeyler
babamın birkaç tane eski bilgisayarı, monitörü falan vardı.

şuna benziyordu. bir bahar temizliğinde annem hepsini* eskiciye verdi. annem attım deyince babam hadi canım delirmedin ya dedi. uzunca bir süre küs kaldılar. o zaman anladım onun için çok kıymetliymiş. hâlâ daha arada lafını eder o bilgisayarların.

şuna benziyordu. bir bahar temizliğinde annem hepsini* eskiciye verdi. annem attım deyince babam hadi canım delirmedin ya dedi. uzunca bir süre küs kaldılar. o zaman anladım onun için çok kıymetliymiş. hâlâ daha arada lafını eder o bilgisayarların.
devamını gör...
agora meyhanesi radyo yayını
paralel evrenler nedir, ne değildir, çoklu evrenlerden bir farkı var mı?
olayın bilimsel açıklaması nedir, fantastik bir bakış açısıyla düşününce hayal gücümüz bizi nerelere götürür, sinema dünyasındaki yansımaları nasıl gibi konularla karşınızdayız bu hafta. kemerlerinizi sıkıca bağlayın ve evrenler arasında bir yolculuğa hazır olun.
bu akşam 20:00'de agora meyhanesi'nde...
edit: canlı yayındır. bilginize efendim.
olayın bilimsel açıklaması nedir, fantastik bir bakış açısıyla düşününce hayal gücümüz bizi nerelere götürür, sinema dünyasındaki yansımaları nasıl gibi konularla karşınızdayız bu hafta. kemerlerinizi sıkıca bağlayın ve evrenler arasında bir yolculuğa hazır olun.
bu akşam 20:00'de agora meyhanesi'nde...
edit: canlı yayındır. bilginize efendim.
devamını gör...
geceye bir söz bırak
"her nerede değilsem orada mutlu olacakmışım gibi geliyor"
(bkz: charles baudelaire)
ve inanın dostlar; mutsuz olduğunuz yer bulunduğunuz şehir değil, aklınızdaki çıkmaz sokaklar.
(bkz: charles baudelaire)
ve inanın dostlar; mutsuz olduğunuz yer bulunduğunuz şehir değil, aklınızdaki çıkmaz sokaklar.
devamını gör...
çocuklarla girilen komik diyaloglar
çocuklarla diyaloglar, en sevdiğim. benimkisi pek komik değil ama (bkz: teşbih)in güzelliğinden, paylaşmasam eksik hissederdim.
yedi yaşındaki yeğenimle (erkek) güreş yaparken dayanamadım aldım sırtıma döndürmeye başladım. bir yandan kahkahalar atıyor, bir yandan da 'durma teyze, sakın durma' diye çığlık atıyordu. başımız dönüp koltuğa yığılınca şöyle dedi.
-teyze ya anlamıyorum ben 40 kiloyum, sen elli kilosun. beni nasıl kaldırıyorsun? seyit onbaşı mısın sen?
yedi yaşındaki yeğenimle (erkek) güreş yaparken dayanamadım aldım sırtıma döndürmeye başladım. bir yandan kahkahalar atıyor, bir yandan da 'durma teyze, sakın durma' diye çığlık atıyordu. başımız dönüp koltuğa yığılınca şöyle dedi.
-teyze ya anlamıyorum ben 40 kiloyum, sen elli kilosun. beni nasıl kaldırıyorsun? seyit onbaşı mısın sen?
devamını gör...
dizilerdeki başrollerin baş hecelerini birleştiren fanlar
kızın adı dilek, erkeğin adı taner ise diltan;
kızın adı dürdane, erkeğin adı zühtü ise dürzü diye birleştiriyorlar. bunlara para vermiyorlarsa bu kadar salak nasıl bir araya geliyor anlamış değilim.
kızın adı dürdane, erkeğin adı zühtü ise dürzü diye birleştiriyorlar. bunlara para vermiyorlarsa bu kadar salak nasıl bir araya geliyor anlamış değilim.
devamını gör...
ilk defa alkol alacaklara tavsiyeler
saat 10'dan önce alın. yoksa avcunuzu.. ay pardon bir bardak soğuk su içersiniz.
alkol alma işini sevmiyorum arkadaş. o yüzden vereceğim tek tavsiye bu.
saati kaçırmayın.
alkol alma işini sevmiyorum arkadaş. o yüzden vereceğim tek tavsiye bu.
saati kaçırmayın.
devamını gör...
ölen kişinin kırkı çıkmadan normale dönen hayat
devamını gör...
normal sözlük'e siber saldırı düzenlenirse olabilecekler
fisi cekeriz bir sure yokmus gibi yapariz birsey olmaz dagilirlar bir sure sonra.
devamını gör...
polikistik over sendromu
alt batına yapılan ultrasonla ve bazen gizli (görünmeyen) yapılarda adetin üçüncü günü yapılan kan testi sonucu teşhis edilen kadın hastalığıdır. en az bir sene (sürekli) doğum kontrol ilaçları ile tedavi edilmeye çalışılır.
devamını gör...
iç çamaşırını kağıda sarıp satan mağaza personeli
evet arkadaşlar bugün 16:00, 17:00 saatleri arasında çok garip bir olay yaşadım ve bunu anlatmayı nasıl unuttum bilmiyorum çünkü gerçekten sinirliydim. kısaca bahsetmek gerekirse bugün girdiğim bir mağazada(aslında mağaza bile değil dükkanımsı bir yer) tatlı tatlı kendime bir şeyler alırken iç çamaşırı kısmına girdim. almayı düşündüklerim sol elimde duruyor sağ elimle diğer ürünlere bakıyorum. mağaza personelinin yanımdan pek uzaklaşmadığını gördüm sıkıntı etmedim ne olduğunu kestiremediğim bir eşyaya bakarken yanıma gelip ne olduğunu söyledi. ha anlayamamıştım dedim teşekkür ettim gülüştük felan derken kız elimdeki çamaşırı gösterip onu paketlemem lazım dedi. kızın yüzüne avel avel bakarken yaptığı açıklama ise şu " kasaya erkek baktığı için biz uyarı alıyoruz iç çamaşırını kağıda sarmam lazım" dedi. ne alaka dedim bu sefer kız " hanımefendi iç çamaşırımızı erkeklere göstermiyoruz değilmi?" dediğinde kriz geçirecekmiş gibi hissettim. aynı ses tonuyla iyide hanımefendi ben vücudumu göstermiyorum satışta olan ürünlerinizden birini alıyorum dedim. bizim mezhebimize ters dedi aldı elimden kağıda sarıp geri getirdi ama sanırsınız el altından uyuşturucu alıyorum.yanıma geldiğinde son lafımı söyleyip güzel bir laf soktuktan sonra kız bozuldu arka tarafa işine geri döndü. ha diyorum nida o kadarla kalmasaydın senin mezhebini s*k*yim deyip öylece geçirseydin kasadan diye. hatırladım yine sinir oldum yine sinir oldum. neyse güya kısaca anlatacaktım zaten. ben s*z*n kafanızı seveyim.
devamını gör...
sözlük yazarlarının söylemek istedikleri
"artık anlatmak istemiyorum,
anlaşılmak da istemiyorum.
bir avlu istiyorum bir de kıyı,
sessiz sakin bir balkon istiyorum."*
anlaşılmak da istemiyorum.
bir avlu istiyorum bir de kıyı,
sessiz sakin bir balkon istiyorum."*
devamını gör...
seks anıları
devamını gör...
0.5 uç
kırılmasından şikayet eden yazarlara birkaç tavsiyem var:
- kaliteli markaların uçlarını alın (ör. faber castell ve rotring'den çok memnunum). kalitesiz uç isterse 0.9 olsun, gene de kırılır.
- tüketebileceğiniz kadar uç alın. beş senelik uç stoğu yapıp "oh kafam rahat" demeyin. içlik don beğenmiyorsunuz.
- ucun havayla temas etmesini engelleyin. her daim kutunun kapağını kapalı tutun, kalemle işinizi bitirdikten sonra ucu işaret parmağınız vasıtasıyla kalemin içine sürükleyin. kimyasal mı bilmiyorum ama havayla temasta kalan uç hem kalitesiz bir yazı deneyimi sunuyor, hem de kırılıyor.
- bazı arkadaşlarımda görüyorum, ucu hayvan gibi çıkartıyorlar kalemden. ucu o şekil çıkardıktan sonra isterseniz kağıda 90 derece açıyla yazın, gene de kırılır. biraz nazik olun.
- uç için bu kadar edebiyat yapmışım maşallah bana. seviyorum seni 0.5.
- kaliteli markaların uçlarını alın (ör. faber castell ve rotring'den çok memnunum). kalitesiz uç isterse 0.9 olsun, gene de kırılır.
- tüketebileceğiniz kadar uç alın. beş senelik uç stoğu yapıp "oh kafam rahat" demeyin. içlik don beğenmiyorsunuz.
- ucun havayla temas etmesini engelleyin. her daim kutunun kapağını kapalı tutun, kalemle işinizi bitirdikten sonra ucu işaret parmağınız vasıtasıyla kalemin içine sürükleyin. kimyasal mı bilmiyorum ama havayla temasta kalan uç hem kalitesiz bir yazı deneyimi sunuyor, hem de kırılıyor.
- bazı arkadaşlarımda görüyorum, ucu hayvan gibi çıkartıyorlar kalemden. ucu o şekil çıkardıktan sonra isterseniz kağıda 90 derece açıyla yazın, gene de kırılır. biraz nazik olun.
- uç için bu kadar edebiyat yapmışım maşallah bana. seviyorum seni 0.5.
devamını gör...
