28 şubatçıların yeniden türemesi

bu zihniyet hep vardı ama siyasal islamın güç kaybetmeye başlaması ve salakça hatalar yapmasından ötürü yeniden hortladı.

ulusalcıların başını çektiği tayfadır. siyasal islam ne zaman güç kaybetse, hemen sahneye çıkarlar.

mesela ikna odalarının mucidi malum aşırı ulusalcı birisiydi. kılıçdaroğlu'nun yaptığı en iyi şey, bu zihniyeti partiden def etmesi oldu.

ancak yine sahneye çıkmaya çalışsalar da, hem muhalif kesim, hemde aklı başında muhafazakar kesim, bu zihniyetin ne kadar çöp olduğunu anladığı için kaale almıyor.

ulan gidereayak nereye tutunacaklarını şaşırdılar. kemalistlerden oy gelir mi, eski fetöden oy gelir mi, kürtten ne gelir mhep netcek.

hep de aynı "korkut- oy iste". korkuttukları da yanaşmaya çalıştıkları. biz gidersek yok pkk gelir, yok fetö gelir yok hristiyanlar gelir yok uzaylılar gelir...

şimdi 28 şubat mı gelmiş akıllarına.

siz gidin de güzel günler gelir kardeşim. o üzerinden geçtiğiniz demokrasi, basın özgürlüğü tekrar yeşersin türkiye'nin tüm o dertleri parlementer zeminde çözecek olgunluğu var. tek engel sizsiniz.

geçtiğimiz yirmi yıl mağduriyet yaratsa da 28 şubat'ın zulüm değil gereklilik olduğunu bize kanıtlamıştır.

geldiğimiz yer ortada.

(bkz: 28 şubat 1000 yil sürecek)

sadece emasya protokolunun gelmesi icin bile hosgorulebilir. bir ara geri getirip 15 temmuz sonrasi g*t korkusuyla kaldirdilar. kahramanmaras depremi sonrasi hulisiy bey utanmadan "tsk olarak 326 kisiyi kurtardik" diye aciklama yapti. bu rakam 1999 depreminde 10 bin 528 kisiydi. bak, yaziyla onbin besyuz yirmisekiz.

allah belanizi versin, din taciri, seref noktasinda sikintilari olan adamlar.

akapeyi başımıza saran cibiliyetsizler, bir bitmediler.
(bkz: akp'lilerin bavul hazırlamaya başlaması)