1.
komplo teorisyeni kafasına sahip bazı kişilerin bir iddiasıdır bu. bilimsel olarak tam açıklayamadığımız birtakım nitelikleri varmış bu mahlukatın, onların iddialarına göre. ben buna çok ihtimal vermiyorum ama verenler var.
gene de bu hayvanların cidden ilginç olan bazı özelliklerinden bahsedilebilir. 3 kalpleri ve 9 beyinleri olan varlıklar bunlar; bir ana beyinleri ve her bir tentakülünde ayrı birer beyinleri var. yani her bir koluyla, birbirinden bağımsız komutlarla başka bir şey yapabiliyor bu canlılar. mavi kanları ve farklı fonsiyonları olan 3 kalplerinin olması da enteresan; yani bizde iki böbrek olması gibi değil onlardaki 3 kalp. biri merkezi, ikisi de periferik 3 kalpli canlılar bunlar.
ayrıca tentakülleri ciddi yaralandığında veya koptuğunda bunları onarabiliyorlar hatta bu tentaküllerini yenileyebiliyorlar rejenerasyonla. normalde sadece kopan tentaküllerini yeniliyorlar ama bazen fazladan tentakül de çıkartabiliyorlarmış. japonya'daki matoya körfezi'nde, 1998 senesinde tam 96 tane tentakülü olan bir ahtapot keşfedilmiş örneğin. yaralanmaları sıkça ve kısa aralıklarla olduğunda fazladan tentakül çıkartabiliyorlarmış da 96 tane de biraz "oha!" denesi.
ortalama 300 tür ahtapot vardır. günümüzde yaşayanlardan en büyüğü, dev pasifik ahtapotuymuş ve 50 kg gelebiliyormuş bunlar. en küçük tür ise, bir gram bile gelmeyen bir tür olan "octopus wolfi" imiş ve onlara da batı pasifik'in sığ sularında rastlanıyormuş.
90'ların başlarında kalamaki koyu'nda bir tane küçükçe ahtapot bize yaklaşmıştı abimle yüzerken. kıyıya kadar bizimle geldi ve kendisini sevmemize de izin verdi. sonra biz bunu yakalayıp (aslında kendisi elimize geldi) bir kaba koyup kıyıya çıkardık. su içinde elbette. yabancı turistlerin müthiş ilgisini çekti. yanında fotoğraf makinesi olanlar resimlerini çekti hatta. "hey look! an octopus!!!" falan diye birbirlerine haber de verdiler. haha. sonra saldık tabii hayvanı denize. ki zaten yetişkin olsak hiç yakalamazdık bile. hayvan muhtemelen bundan hoşlanmamıştır. belki de ilginç bir deneyim olmuştur onun için.
bir ihtimal uzaydan gelen değişik bir mikro yaşam formunun da etkisi olabilir ahtapotların evriminde. pek sanmam ama hayatta her şey olabilir!
gene de bu hayvanların cidden ilginç olan bazı özelliklerinden bahsedilebilir. 3 kalpleri ve 9 beyinleri olan varlıklar bunlar; bir ana beyinleri ve her bir tentakülünde ayrı birer beyinleri var. yani her bir koluyla, birbirinden bağımsız komutlarla başka bir şey yapabiliyor bu canlılar. mavi kanları ve farklı fonsiyonları olan 3 kalplerinin olması da enteresan; yani bizde iki böbrek olması gibi değil onlardaki 3 kalp. biri merkezi, ikisi de periferik 3 kalpli canlılar bunlar.
ayrıca tentakülleri ciddi yaralandığında veya koptuğunda bunları onarabiliyorlar hatta bu tentaküllerini yenileyebiliyorlar rejenerasyonla. normalde sadece kopan tentaküllerini yeniliyorlar ama bazen fazladan tentakül de çıkartabiliyorlarmış. japonya'daki matoya körfezi'nde, 1998 senesinde tam 96 tane tentakülü olan bir ahtapot keşfedilmiş örneğin. yaralanmaları sıkça ve kısa aralıklarla olduğunda fazladan tentakül çıkartabiliyorlarmış da 96 tane de biraz "oha!" denesi.
ortalama 300 tür ahtapot vardır. günümüzde yaşayanlardan en büyüğü, dev pasifik ahtapotuymuş ve 50 kg gelebiliyormuş bunlar. en küçük tür ise, bir gram bile gelmeyen bir tür olan "octopus wolfi" imiş ve onlara da batı pasifik'in sığ sularında rastlanıyormuş.
90'ların başlarında kalamaki koyu'nda bir tane küçükçe ahtapot bize yaklaşmıştı abimle yüzerken. kıyıya kadar bizimle geldi ve kendisini sevmemize de izin verdi. sonra biz bunu yakalayıp (aslında kendisi elimize geldi) bir kaba koyup kıyıya çıkardık. su içinde elbette. yabancı turistlerin müthiş ilgisini çekti. yanında fotoğraf makinesi olanlar resimlerini çekti hatta. "hey look! an octopus!!!" falan diye birbirlerine haber de verdiler. haha. sonra saldık tabii hayvanı denize. ki zaten yetişkin olsak hiç yakalamazdık bile. hayvan muhtemelen bundan hoşlanmamıştır. belki de ilginç bir deneyim olmuştur onun için.
bir ihtimal uzaydan gelen değişik bir mikro yaşam formunun da etkisi olabilir ahtapotların evriminde. pek sanmam ama hayatta her şey olabilir!
devamını gör...
2.
(bkz: cthulhu)
devamını gör...
3.
sanmıyorum ama en son uzaylı çıksa da şaşırmam. potansiyeli var. değişik bir hayvan. omurgasızların en zekisi diye biliniyor. 9 beyinle bu ihtimal görünse de sahip olduğu beyinlerin hepsi aktif mi ve beyinler arası etkileşimi nasıl sağlıyor acaba?
sonra diyelim ki 2 kalbi gitti 1 kalple yaşama tutunması ne şekilde olur? ya da tam tersi beyinlerden 1'i kalırsa ve 3 kalp tek beyin için işlev görürse bunun etkisi nasıl olabilir?
ayrıca her koluyla farklı işler yapabilecek kadar gelişmiş bir canlı. o dediklerimin bundaki etkisini de merak ediyorum.
ayrıca korkunç ve itici bulduğum bir tür. kollarının altındaki o delikler (yanlış hatırlamıyorsam beslenmeye yarıyordu vakumlamasına ihiyyy) böbrekleri andırıyor. o sert kıkırdak etimsi bir şeyin içinde çok kötü. -_-
ayrıca deniz yıldızıyla benzer yönleri varken sanki o hayvanın beynini ve kalbini çalmış hissi uyandırıyor. deniz yıldızına beyin eklenseydi ne olurdu acaba? ya da iki türün birleştirilme şansı var mıdır?
o kadar soru işaretiyle kaldım. :/ googleye yazınca direkt görüntü vermesinden nefret ediyorum. unutup birkaç kez telefonu fırlattığım oldu...
sonra diyelim ki 2 kalbi gitti 1 kalple yaşama tutunması ne şekilde olur? ya da tam tersi beyinlerden 1'i kalırsa ve 3 kalp tek beyin için işlev görürse bunun etkisi nasıl olabilir?
ayrıca her koluyla farklı işler yapabilecek kadar gelişmiş bir canlı. o dediklerimin bundaki etkisini de merak ediyorum.
ayrıca korkunç ve itici bulduğum bir tür. kollarının altındaki o delikler (yanlış hatırlamıyorsam beslenmeye yarıyordu vakumlamasına ihiyyy) böbrekleri andırıyor. o sert kıkırdak etimsi bir şeyin içinde çok kötü. -_-
ayrıca deniz yıldızıyla benzer yönleri varken sanki o hayvanın beynini ve kalbini çalmış hissi uyandırıyor. deniz yıldızına beyin eklenseydi ne olurdu acaba? ya da iki türün birleştirilme şansı var mıdır?
o kadar soru işaretiyle kaldım. :/ googleye yazınca direkt görüntü vermesinden nefret ediyorum. unutup birkaç kez telefonu fırlattığım oldu...
devamını gör...
4.
biz uzaylı değil miyiz? uzayda olduğumuza göre, her canlı uzayda olduğuna göre her canlı uzaylıdır.
devamını gör...
5.
cthulhu reis üzgün
devamını gör...