aniden gelen küba'ya gitme isteği

büyükşehirin keşmekeşinden sıkılıp kavruk tenli dişilerin baldırlarında sarılmış puro içmek isteyen kişilerde görülen fantastik ve bir o kadar da bombastik düşünce...birazdan geçer.

anasının nikahı şimdi anasının nikahı, gitmek, kuba ya.

gidenler var kuba ya, allahtan, onlardan öğreniyoruz orayı, oranın yaşantısını, halen devam eden komünizmi, nagehan alçı mıydı salça mıydı, satılık köpekten değil, bizatihi gidip, orada haftalarca kalanlardan öğreniyoruz.

kim bilir, belki biz de gidebiliriz bir gün.

bu bana da oluyor durduramıyorum. ama sebebini bilemiyorum. sokakları çok güzel . biraz da puro içer alkol alır döneriz mis gibi.

küba bizim 90'lardaki beş yıldızlı otel atılımını yapıyor yazılanlara, google earth'e ve videolara bakılırsa.

tam gidilecek zaman aslında. yeni oteller, beğendirmek arzusunun pik yaptığı servis sektörü, paranla kralın da kralısın. bir koya 12 tekne sıkışan, bir plajda 2 metre yanaşan tatilci akını da yok.

paranla kralsın da para yok işte. piyango lazım.

neyse ki zamanında gitmişim. şimdiki kur vs ile gitmek hayal oldu. ama dönem dönem iç sesim hadi yine git, yine git diye çığırıp duruyor.