ankara'da, patilerinde damar yolu açmak için kullanılan intraket (damar içi borucuk) bulunan 30'un üzerinde köpek, çöp poşetlerinin içerisine konulup atılmış halde ölü bulundu.

çankaya ilçesi imrahor vadisi'nde yaşayan sokak hayvanlarını beslemeye gelen sokakta kalanlar derneği başkanı faruk açık, yol kenarında bir köpeğin ölüsünü gördü. araçtan inerek çevreyi inceleyen açık, imrahor deresi yatağına poşetlere doldurularak atılan çok sayıda ölü köpekleri buldu.

demirören haber ajansı tarafından verilen bilgiye göre açık'ın haber vermesi üzerine doğa koruma polisleri ile ankara büyükşehir belediyesi ekipleri hayvanların bulunduğu alana geldi. yapılan incelemede 30'un üzerinde ölü köpeğin intraket ile patilerinden damar yollarının açıldığı fark edildi. ölü köpekler daha sonra belediye ekiplerince alandan toplandı.

köpekleri bulan faruk açık, her akşam alanda besleme yapmaya geldiğini belirterek, şunları söyledi:

"akşam 18.00 sırlarında bu civarda besleme yapıyoruz. beslemeye giderken yol üzerine bir ceset fark ettik. araçtan indiğimizde, dere yatağında poşetler içinde onlarcası vardı. muhtemelen diğer köpekler tarafından çıkartılmış bir ceset. daha önce fark etmedik çünkü günlük bu güzergahta hareket halindeyiz. poşetlere baktığımızda bebekler, ayaklarında bandajlar, damar yolları açık bağlanmış vaziyetteydi. sayı 30'un üzerinde, gelen ekipler de kontrol etti. kim ya da kimler tarafından bırakıldığını bilmiyoruz ama bu hayvanların artık bu dünyada çöp muamelesi görmesi ve toplum tarafından sürekli dışlanmasını şiddetle kınıyoruz."


buradan
devamını gör...
vahşet ve ötesi
devamını gör...
insanlar bi yerlerde kötülük işlemeye devam ediyor ve biz bunlara daima şahit oluyoruz
devamını gör...
2 gün sonra unutulacak bir başka katliam haberi daha.
çöp gibi atılmışlar yavrucaklar. kalbim sıkışıyor böyle haberleri gördükçe.
devamını gör...
her öldürülen köpek için bir yıl ceza alması gereken kişi veya kişilerdir. tabii daha fazlası da olabilir. ama artık böyle suçları işleyenler cezalandırılsın.
devamını gör...
bu nasıl bir canilik hiç anlamıyorum asla da anlamayacağım. kendini koruma, konuşma ve anlatabilme yeteneği olan biz insanlara bir şey yapına cezan vermeyen bu sistemin konuşamayan sadece kendi halinde yaşayan köpeklere böyle canice bişey yapana ceza vermeyeceğini, verseler bile komik bir para ücreti cezası olma ihtimali insanın yaşama isteğini kaçırıyor.
ya şurada hepimiz ortalama en fazla 50 yıl yaşayacağız ne bu kin ne bu öfke elleşmeyin kardeşim başkasına ya yaşa hayatını dokunma başka cana.
devamını gör...
bu yüzden sevmeyi öğrenmelidir ilk önce insan. sevmeyi, saygı duymayı. bu gördüğünüz şey dostlarım, canavarların vahşetinden başka bir şey değildir. dur demedikçe de durmayacaktır.
devamını gör...
utanıyorum (her hayvan ölümü için yazdığım değişmeyecek)
devamını gör...
uyandığım şehirden utanmama sebep, kimlerle (nasıl varlıklarla) aynı şehirde yaşıyorum dediğim olay.
devamını gör...
garip bir ritüel, bunu durduk yere yapmak akıl sağlığı yerinde olmayacak insan ve ya insanlarca mümkün. muhtemelen ya ritüel amaçlıydı ya da garip psikolojik vakalar sebebiyle.
devamını gör...
hayvanları korumak için devlet adım atmadıkça olacağı budur. caydırıcı cezalar olmadığı sürece hayvana zarar veren insan para cezasıyla kurtulacak. nerede adalet? artık gerçekten böyle haberler görmekten bıktım.
devamını gör...
bu olayın birinci sorumlusu başıboş köpekleri barınağa toplayıp doğru dürüst bakımını sağlamayan belediyeler.
ikinci sorumlusu ise bu zavallı hayvanların sokakta yaşatmalarına sebep olan, bu hayvanları yaşayacakları daha iyi koşullara sahip barınaklara götürülmesine engel olan ruh hastalarıdır.
insanları artık böyle canice isler yapmaya mecbur ediyorsunuz.
devamını gör...
hayvan hakları yasası hala nerde?
devamını gör...
bu yapılan şey düpedüz vahşet, insanlıktan nasibini almamış bir takım biyolojik atıkların işlediği bir cinayet. bu ve bu gibi olaylar eğer farkındaysanız her yıl artarak çıkıyor karşımıza. peki neden 2004 yılında çıkarılan hayvanları koruma kanununda bir değişiklik yapılmıyor?

daha öncede dile getirdim yine aynısını yazıyor gibi olmak istemem ama hayvanları koruma kanunu denen şey hayvanları korumuyor. hayvanları korumadığı gibi, köpekleri insanlar için fazlasıyla tehlikeli bir hale getiriyor. bu köpekleri topluyorlar, kısırlaştırdık, rehabilite ettik ve küpeledik deyip sokaklara geri bırakıyorlar. kardeşim nasıl bir kısırlaştırma yapıyorlar ben anlamıyorum ki. her geçen yıl sokaklarda daha fazla köpek görüyoruz, gökten falan inmiyorlarsa bu kısır hayvanlar nasıl çoğalıyor?

ben iç anadolu'nun küçük bir şehrinde ikamet ediyorum, burada bile 15'li 20'li sürüler halinde köpekler görüyoruz, sabah erken saatler ve akşam geç saatler ciddi anlamda sıkıntı. motorlu ve bisikletli insanlara çok saldırıyorlar, kimisi bir ısırıkla kurtuluyor, kimisi tepe taklak gidiyor, bu yüzden felç kalan bile oldu burada.

birde büyük şehirlere bakalım. daha yakın zamanlarda konya'da bir vatandaşın ağılına girip onlarca küçükbaş hayvanı telef etti köpekler. peki köpektaparlara soralım; köpekler hayvan, koyunlar değil mi? tüm bu olanlar 2004 yılında malum zihniyetin bazı kesimlere yaranmak için çıkardığı kanun yüzünden oluyor. köpeklerin yeri sokaklar değildir, insanlar bu sokaklarda güvenle yürüyebilmeli, bisikletini, motosikletini rahatça kullanabilmelidir.

artık lütfen birileri bazı şeyleri görsün, sokaklarda şuan 10 milyon başıboş köpek var, bu hızla yakında sayıları 50 milyonu geçecek, o zaman ne yapacaksınız? yakalamaya kalksan kaç tanesini yakalayabileceksin? bugün bu haberde okuduğumuz şeyleri o gün geldiğinde devlet yapacak, ya köpekleri gördüğü yerde vuracak, ya zehirleyecek. devlet yapmasa vatandaş çileden çıkıp, eee yeter lan, başlarım köpeğine diyecek vatandaş yapacak. bu dediklerime alınmayın arkadaşlar, bir gün gelir, bu köpekler ciddi anlamda canınızı yakar, o zaman anlarsınız ne demek istediğimi. en basitinden çocuğunu yahut kardeşini parçaladıklarını düşün, hala, köpeklere dokunmayın, onlarda canlı falan diyebilir misiniz?

bende 4 yıl köpek besledim. tüm aşılarını bakımlarını düzenli bir şekilde yaptırdım. saldırgan olmaması için elimden gelen her şeyin en iyisini yapmaya uğraştım. kesinlikle çiğ et vermedim, ya ateşte pişirdim ya suda kaynattım o şekilde verdim. kuru mamalar hayvanların beyin kimyasını bozuyor diye söylemişti bir arkadaşım, hiç kuru mama vermedim, daima sağlıklı besinlerle ve bu besinleri pişirerek besledim. 4 yıl içinde 1 kez tasmasından kurtulup kaçtı, tam 12 saat onu aradım bulana kadar durmadım. banane giderse gitsin demek en kolayı, ama ya gider birinin tavuğuna, kedisine veya koyununa ya da çoluk çocuğuna zarar verirse? ve bu köpek hiç bir sebep yokken annemi ısırdı birgün. onunla en çok ilgilenen annem olmasına rağmen. anlam veremedik ilginç bulduk. tekrar sokağa salarlar falan diye barınağa vermedim köpeği. bir arkadaşımın koyun sürüsü vardı, durumu ona anlattım; böyle böyle, köpek annemi ısırdı eğer alıp koyunları güderken sana eşlik etsin istersen köpeği sana verebilirim dedim, zaten ırk olarak buna müsait bir köpekti ve arkadaşım kabul etti. biraz yaşlandı ama halen onun yanında. sürüye göz kulak oluyor. yani diyeceğim şu; bu hayvanların ne zaman nasıl saldıracağını bilemezsiniz, onların beyni nasıl çalışıyor henüz tam olarak bilmiyoruz, anlık bir refleks ile boğazına saldırabilir, kaçamayabilirsin, ağır yaralanıp ölebilirsin, daha kötüsü felç kalma riski var.

daha sayıları az, toplayın bu hayvanları, daha büyük barınaklara alın ve orada kalan hayatlarını yaşasınlar. ve bundan sonra çıkaracağınız kanunlar ile bu hayvanları gerçekten koruyun. bir hayvan sahiplenmek bu kadar kolay olmasın artık, bir hayvanı sahiplenen kişi ondan sorumlu olsun, o hayvan ona zimmetlensin, devlet bunun takipçisi olsun, yoksa ortalık malum "köpektapar" insan artıklarına kalıyor. sonra bazı caniler çıkıp onlarca hayvanı katlediyor ve hepimiz üzülüyoruz. ülke gündeminden bazı haberleri şöyle bırakalım, belki aramızda olan bazı "köpektapar" arkadaşlar, "köpekler insanlara saldırmaz, mutlaka o insan ona bir şey yapmıştır" gibi saçma sapan argümanlar ile başlık altında bitmesinler.

bu güzelim çocuklardan biri yakınınız olsaydı, pek saygıdeğer köpektaparlar?

bunlarda köpeklerin doğal yaşama verdiği zararlar. ama köpektaparlar anlamaz, onlar sadece ego masturbasyonu yaparlar

başıboş köpek ısırması

kesin yaşlı amca köpeklere bir şey yapmıştır dimi köpektaparlar?

8 yaşında çocuk istanbulun göbeğinde başından ısırılmıştı, beyoğlu köpektapar belediyesinin açıklamasını hatırlarsınız

14 yaşındaki çocuk suçludur zaten kessssiiiiinnn

mehmet serbes'in konu ile alakalı yazısı

bu adama sokakta yürürken saldırmışlar, ama adam kesin kötü niyetlidir değilmi köpektaparlar?

al bak burada 30 koyunu telef etmişler, sorsa doğanın dengesi der köpektaparlar!

veee bingo!! beslediği köpekler tarafından boş arazide öldürülen bir genç kız!
devamını gör...
hayvan hakları yasası çıkmadığı sürece devam edecek olan vahşetlerden sadece biri.

işlerine geldiğinde saniyesinde kanun çıkaranlar, neden senelerdir hayvanlarla ilgili bir madde kanun bile çıkarmıyor? bu sorunun cevabını çok merak ediyorum.
devamını gör...
imrahor vadisi genellikle eymir gölüne gitmek için kullanılan bir yol. gerçekten çok fazla köpeğin bulunduğu bir yerdi. bundan rahatsız olan kişi ya da kişilerce yapıldığını düşünmek yanlış olmaz.

köpeksiz sokaklar istiyoruz evet ama bunun yolu katliam yapmak olmamalı. bu hayvanlar kısırlaştırılmalı ve sokağa atanlara ağır cezalar verilmeli.

büyük, yavru demeden hayvanlara kıyan kişiler yarın bizi de keser. doğru dürüst cezası da olmadığı için çok rahatlar. umarım ankara büyükşehir belediyesi bu konuyla da daha önce yaptığı gibi ilgilenir.

buradan
devamını gör...
birinin de çıkıp söylenmeyenleri söylemesi gerekiyor. devletin yapması gereken tehlikeli hayvanların uyutulması işlemini vatandaş gerçekleştirmek zorunda kalmış. ayrıca hayvanlara eziyet çektirmek istenmediği ve profesyonelce bu işin yapıldığı belli oluyor. kimse kusura bakmasın ama burada bu iş son çare olarak yapılmış gibi görünüyor.

evet katılıyorum, kısırlaştırma yoluyla bu iş devlet veya belediyeler eliyle halledilse çok daha güzel olur. ancak çalışması gereken yerler çalışmıyor işte, bir mahallede 30 köpekten bahsediyorsunuz. dahası da var belli ki.

başıboş köpek sorununun neden olduğu vakalar yukarıda bahsedilmiş, bana kalırsa bahsetmeye gerek bile yok. çünkü bazı arkadaşların tuzu kuru. her köpeği patilerine bebek ayakkabıları giydirdikleri kanişleri gibi zannediyorlar. köpek sorunu yoksul mahallelerin ve fakir anadolu ilçelerinin sorunudur. kendisi veya bir yakını köpek sürüsü tarafından parça parça edilmeden bu insanlara işin ciddiyetini anlatamazsınız.
devamını gör...
yazık günah caniler.
devamını gör...
dünya tüm canlıların birlikte yaşayabildiği şekilde yaratılmıştır. dünyada bulunan tüm canlılar paydaşımızdır.patili dostlarımızın öldürülmesi vicdani , insani ve ahlaki açıdan korkunç bir durumdur . yaşatan bir hayvan yasasının çıkması elzemdir . allah aşkına hesap gününde bu 30 canlının hesabını nasıl vereceğiz ya . bunun yapanın derhal psikolojik destek alması ve toplumda sistemli bir şekilde uzaklaştırılması gerekmektedir .
devamını gör...
bu masum canlılardan ne istiyorsunuz hayır size ne gibi bi zarar vermiş olabilir ? bu ülkede kadın olmak, çocuk olmak, hayvan olmak demek öldürülmek demek. bunu yapan cani allah belanı versin, geberme sürün.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"ankara'da 30 köpeğin öldürülmesi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim