bu seferki insanları değil dometesleri vurmuş*.

antalya'da üreticilerin başı israil'den gelen tohumlarla dertte. üreticiler, tohumlardan çıkan 'israil virüsü' nedeniyle sıkıntı yaşıyor. koronavirüs gibi diğer bitkilere de hızla bulaşan bu virüs bölgede endişeye neden oldu. virüsün tespit edildiği seralar 14 gün karantinaya alınıp ürünler imha ediliyor. ziraat mühendisi abdulhamit yeter, konuya ilişkin yaptığı açıklamada "'domatesin koronası' diyoruz bu virüse. çok sinsi bir virüs. sera içinde yapılan işlemlerle her yere yayılıyor. şu anda başlangıç aşamasında ama böyle giderse 3 yıl içinde yiyecek domates bulamayız" dedi.

türkiye'nin turizm kadar örtü altı üretimde söz sahibi olan antalya'da üretilen yaş meyve ve sebzeler, 40'tan fazla ülkeye ihraç ediliyor. iç piyasada da tüketilen bu ürünlerin büyük kısmını ise domates oluşturuyor. farklı çeşitlerle üretilen domates, kentteki sebze üretimin yaklaşık 3'te 2'sini oluşturuyor. antalya tarım ve orman müdürlüğü'nün 2019 yılı verilerine göre, kentte 2 milyon 508 bin ton domates üretildi.

buradan
devamını gör...
virüs denince yemin ederim tansiyonum çıkıyor artık. bu seferki sebze virüsüymüş. ama en sevdiğim yiyeceği etkilemiş.
devamını gör...
yerli ve milli laflarını ağızlarından düşürmeyenlerin yerli ve milli olan herşeye düşman olmasının bir sonucu işte.
devamını gör...
ata tohumu kullanıp tohumdan yetişen bir bitkinin içerisinden çıkan tohumlarla yüzlerce yeni bitki elde etme şansımız varken daha az emekle daha fazla ürün elde etmek için bunu kullanmayıp ordan burdan ithal tohumlarla iş yapmaya kalkarsak olacağı budur. insanoğlu yaşamının sonunu kendi elleriyle gün gün hazırlıyor. bu durum ilk etapta sadece bizi etkilese de gidişat bu yönde olmaya devam ederse bu ve benzeri durumlar sonucunda dünya üzerinde insan yaşamının son bulması kaçınılmaz.*
devamını gör...
insanoğlu artık o kadar iğrenç bi mizah üretiyo ki.. olaylar kendiliğinden komik olarak geliyo artık öyle bi durum yani.
devamını gör...
milli tüm değerlere düşman olmanın doğal bir sonucudur. işte böyle her cephede ve alanda yıkıma uğrarsınız. bir ülkenin milli duyguları, üzerine oynayabileceğiniz son şeydir.
devamını gör...
israil'in neye faydası vardı ki şimdi olsun. varlığı zarar ülke.
(bkz: israil)
devamını gör...
genetik bilimi ile uğraşan kişiler evinin mutfağında mı bilimsel araştırma yapacak. imkan var mı, destek, ödenek nerde? ver yetkiyi gör etkiyi.
devamını gör...
ooh. orama da virüs burama da virüs. virüs içinde yüzer olduk.
devamını gör...
sıcak denizlere niye iniyorsun ulan israil dölü?
devamını gör...
sadece tohumla çözülemeyecek gibi duran net bir bioterör. çünkü israil kendisi bunu beş yıl önce aynen yaşamış. yani bal gibi biliyor gönderdiği tohumun ne olduğunu. hayli zayıflamış olsa da... mevcut haliyle yine de bugüne kadar tek avantajımız olan ziraatı vurabilir. umarım ülkenin ziraat yönünden en stratejik yeri olan ceylanpınar'a girmemiştir bu tohumlar.


hastalıklı bitkinin sağlıklı olanlarla temas ettirilmeden sera dışına çıkarılıp, yakılarak imha edilmesi ayrıca özel ilaçlarla toprağın ve bitkinin dezenfekte edilmesi gerekiyor. karantina durumu ise ‘eyvah’ dedirtiyor. ürünün hiçbir kısmına dokunmadan sera dışında yakıp imha etmelidir. tabi bu da yeterli olmuyor. sera toprağının ısıtılması ve 50 derecenin üzerine çıkarılması lazım.


buradan

ek: biraz önce de katar kızılayı'nın gazze'deki binasını vurmuşlar lan. bu lanet ülke yok olsa da insanlık rahat etse artık yahu.
devamını gör...
seneler önce (60'lı yıllarda çoğunlukla) köylülerimizin bütün tohumu ithal tohumlarla değiştirildi, bizim köylülerimiz de daha çok hasat uğruna orjinal tohumlarını kaybetti maalesef.. kanserin artışı ile orjinalliğinden eser olmayan tohumlar arasında ilişkinin olduğunu düşünüyorum, haberi okuyunca bu da yetmemiş galiba diye düşündüm..
devamını gör...
bir virüsünüz eksikti alüminyum heh tam oldunuz!
devamını gör...
ülkedemizde 1970'li yıllardan beri yürütülen tarım politikaları ile yerli tohumun kullanılması sık sık ve bazen uzanca zamanlar yasaklamıştır.
hatta yerli tohum kullanımı hapse girme sebebi bile olmuştur.
ak parti'nin suçu günahı nedir peki?
en azılı kanun ve yasakları kendileri, özellikle meclisin aktif olarak çalıştığı dönemlerde gece yaralarında çıkardılar.
mehdi eker döneminde tarım arazilerini kullanılmamasını teşvik eden yasalar geçirildi, her arazi sahibine, metrekare başına işlensin veya işlenmesin para ödendi.
bizim insanımız kolay parayı sever demek yerine, tarımda gelir-gider dengesizliği insanları bezdirmişti demek istiyorum.
mehdi bey 4 koca yıl bakanlık yaptı, sistemin içinden geçti.
fakıbaba, soğan ve patates fiyatlarının uçtuğu dönemin komik* tarım bakanı.
yok yahuuu patetes bu kadar pahallı mı sahiden açıklaması, televizyon tarihinde göreceğimiz en skandal yorumlardandı.
eker ve fakıbaba'nın en büyük ortak özelliği ise ülkemizin güneydoğu illerine mensup olmalarının yanısıra büyük tarım arazilerinin sahipleri olmalarıdır. dejavu gibi bir şeydi ama kimse ölmedi.
gelelim bugünün bakanına, kendisi uzunca yıllar kanada ve dubai merkezli dondurulmuş patates firmasında üst düzey görevlerde bulunmuştur.
bir göreve getirilen adamın gbtsini incelerim, huyum kurusun. yap-satçı zihniyet için nadide bir parçaydı ve kaçırılmadı, hemennnn bakan yapıldı kendileri....
19 sene içerisinde eğitim kadar radikal değişiklikler tarım ve köyişleri bakanlığında da yapıldı.
tarım ve köyişleri bakanlığı
gıda, tarım ve hayvancılık bakanlığı
tarım ve orman bakanlığı

(bkz: tohum) konusuna geri dönersek eğer israil tarım üzerine kurulmuş bir ülkedir.
yahu tamam hakkı olmayan toprakları kanlan almış filan felan falan, geçiniz bu hikayeleri, kibbutz, tarım gücü ile büyüdü ve gelişti. gıda konusunda o kadar hassas bir ülkedir ki dünyanın en sağlıklı meyve ve sebzelerini yiyebileceğiniz organik ürünlerin ülkesidir.
ülkemizde yerli tohum konusuna müdahale avrupa desteği ile 2018 yılından beridir özellikle kırsal yörelerde yürütülmektedir.
muazzam bir teşvik var bu alanda, kırma tohum yaratılıyor.... çok büyük paralar kazanılıyor, akıl alır gibi değil.
yıllarca yerli tohumu yasaklayan zihniyetlerin bir araya gelip yerli tohum üretmeye çalışmaları sizce de çok mantıksız değil mi?
bu konuda en güzel çalışma sadece izmir belediyesi tarafından yürütülmektedir. ülkenin geri kalanında pompalanmaya çalışılan yerli tohum hikayelerine inanmayın.
hollanda tohumu değil israil tohumu alırsanız elbette sizi firüssslerler.
adamlar ehli sünnete her alanda savaş açmış.
bu bir biyolojik savaştır, kazanan mescid-i aksa sahibi olacak.
gazanız mübarek ola.....
suphannalla kardeş, kırk yıl düşünsem aklıma trump'ın çin virüsü göndermesi kadar yaratıcı virüs etiketi gelmezdi.....
umarım filistinli kardeşler, türk bayraklarını kuşanıp yürüyerek veya arabalarıyla hayatımızı kurtarmak için kritik hamleler yaparlar, ameno.
devamını gör...
#938894 yazarında domatesleri dometesleri diye yanlış yazmasının etkisiyle domestos olarak okudum ve dedim alla alla domestos'u da mı israil ürünü sandılar da sokağa falan döktüler. meğerse bitkileri de vuran virüsmüş. yakında objelere buşaşan virüste çıkar ya da virüslerde insan gibi gelişmiş yaşam formuna dönerler şaşırmam artık.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"antalya'da ortaya çıkan israil virüsü" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim