aracın camına not bıraktı diye tutuklanan adam
başlık "earl" tarafından 31.01.2021 10:32 tarihinde açılmıştır.
1.
ordu'nun ünye ilçesinde, yanlış yere park edilmiş bir aracın camına bıraktığı not nedeniyle tutuklanan tekniker süleyman uysal adlı kişi.
peki ne var bunda?
cevap verelim; notu bıraktığı araç bir yargı mensubuna aitmiş.
yargı mensubu, aracındaki notu görünce hemen kamera kayıtlarını inceletip, bunu yazan kişinin süleyman uysal olduğunu öğrendi. ve ardından da uysal hakkında gözaltı kararı verildi.
halen ünye emniyet müdürlüğü'nde tutulan süleyman uysal'ın yarın savcılığa sevk edileceği öğrenildi.
kaynak: odatv4.com/evine-polis-daya...
peki ne var bunda?
cevap verelim; notu bıraktığı araç bir yargı mensubuna aitmiş.
yargı mensubu, aracındaki notu görünce hemen kamera kayıtlarını inceletip, bunu yazan kişinin süleyman uysal olduğunu öğrendi. ve ardından da uysal hakkında gözaltı kararı verildi.
halen ünye emniyet müdürlüğü'nde tutulan süleyman uysal'ın yarın savcılığa sevk edileceği öğrenildi.
kaynak: odatv4.com/evine-polis-daya...
devamını gör...
2.
ülkemizde çok sıradan, bir o kadar normal olaydır.
devamını gör...
3.
şahsım devletinde sıradan bir gün.
devamını gör...
4.
kibirden geberecek bazı insanlar dediğim başlıktır.
devamını gör...
5.
tam da artık hiçbir şey beni şaşırtmaz derken daha çok şaşırtan türkiye cumhuriyeti'nde sıradan bir olayı anlatan haber. artık haber değeri de taşımamalı bunlar.
devamını gör...
6.
adalet dağıtacak şahısların sanki,babalarının işyerini işleten zengin veletler gibi, ben yaptım, işe aldım, işten çıkardım,oldu zan ediyorlar hukuku, ama suç onların değil?suç parayı verenin istediği hukuk fakültesinden mezun olmalarını sağlayan sistemde, orda adalet dağıtacak siniz sözünü yanlış anlamışlar, parayı verdik adaleti'de aldık zan ediyorlar.
devamını gör...
7.
adalet ne güzel anında işliyor ülkemde. demek ki bir yargı mensubuna dokundurmak gerekiyor; cinayetleri, tecavüzleri, kadınlara şiddeti... o zaman kimse cezasız kalmayacak.
devamını gör...
8.
adam kadı ise demek ki.
devamını gör...
9.
t.c. simülasyonunda sıradan bir gün. haksız olmalarına rağmen bulundukları makam sebebiyle insanların hakkını yiyorlar. gerçekten yazık.
devamını gör...
10.
daha önce de yazmıştım ülkemizde yargı altın çağını yaşıyor.
eşit: adam tutuklanmamış göz altına alınmış yazacakları karakolda bir gece gözaltında kalmaya davet ediyorum. şartlar o kadar kötü ki tutuklansanız sevinirsiniz.
eşit: adam tutuklanmamış göz altına alınmış yazacakları karakolda bir gece gözaltında kalmaya davet ediyorum. şartlar o kadar kötü ki tutuklansanız sevinirsiniz.
devamını gör...
11.
savcı'nın adalet dağıtması gereken yeri şaşırması bu nasıl bir ego böyle savcısın sen sadece o.
savcı
savcı
devamını gör...
12.
gözaltına alınan şahısla ilgili manülatif bir şekilde tutuklanmış gibi başlık açılması.
devamını gör...
13.
bir yakın akrabam savcı, hepimize hayatı zindan ediyordu ta ki emekli olana kadar.
kahvaltı sofrasına pijamayla oturamıyorduk, oğlunu okula makam aracı götürüp getiriyordu, gecenin köründe eve polisler geliyordu eşi polislere kahve börek, kurabiye filan ikram ediyordu savcı bey giyinene kadar.
15 temmuz fetö darbe girişiminden birkaç yıl önce emekli olduğu için "ucuz atlattı" diyoruz aile arasında. tam bir görev adamıydı. siyasal islamcıları hiç sevmezdi.
yüzü asla gülmezdi. hep asık suratlıydı. komik tiyatro oyunlarına gitseler bile gülmüyormuş adam. gece gündüz sigara ve rakı içerdi. şimdi ülser tedavisi görüyor zaten.
kocaman evlerde oturdular hep. öyle büyük bir kütüphanesi vardı ki ev taşırken hamallar lanet okuyordu adamcağıza.
bir gün evlerine hırsız girmiş ve eşinin bütün altın takılarını çalmış. polisler hemen parmak izinden buldular hırsızı. emniyet müdürlüğünde savcı bey gecenin köründe herkesi hazır olda bekletiyor tabi. polis memurları merakla soruyorlar hırsıza:
- lan salak mısın savcının evine girilir mi?
- ne var lo lo lo, savcı diye girmeyecek miyiz evine yani?
herkesin içinde kahkaha fırtınaları kopuyor ama suratlar kıpkırmızı. orda da gülmemiş bu savcı bey. aklıma geldikçe ben hala kahkaha atıyorum.
memleketin hırsızı bile savcıları ve hakimleri umursamıyor. bunların borusu anca vatandaşa memura öter.
emekli olunca hediyeler gelmez oldu, telefonlar çalmaz oldu. savcı bey, evinin geniş salonunda bir ay boyunca her gün kahvaltıdan sonra volta atıp tesbih çeker olmuş. hayatını mı sorguladı o dönem ne yaptı bilinmez.
kahvaltı sofrasına pijamayla oturamıyorduk, oğlunu okula makam aracı götürüp getiriyordu, gecenin köründe eve polisler geliyordu eşi polislere kahve börek, kurabiye filan ikram ediyordu savcı bey giyinene kadar.
15 temmuz fetö darbe girişiminden birkaç yıl önce emekli olduğu için "ucuz atlattı" diyoruz aile arasında. tam bir görev adamıydı. siyasal islamcıları hiç sevmezdi.
yüzü asla gülmezdi. hep asık suratlıydı. komik tiyatro oyunlarına gitseler bile gülmüyormuş adam. gece gündüz sigara ve rakı içerdi. şimdi ülser tedavisi görüyor zaten.
kocaman evlerde oturdular hep. öyle büyük bir kütüphanesi vardı ki ev taşırken hamallar lanet okuyordu adamcağıza.
bir gün evlerine hırsız girmiş ve eşinin bütün altın takılarını çalmış. polisler hemen parmak izinden buldular hırsızı. emniyet müdürlüğünde savcı bey gecenin köründe herkesi hazır olda bekletiyor tabi. polis memurları merakla soruyorlar hırsıza:
- lan salak mısın savcının evine girilir mi?
- ne var lo lo lo, savcı diye girmeyecek miyiz evine yani?
herkesin içinde kahkaha fırtınaları kopuyor ama suratlar kıpkırmızı. orda da gülmemiş bu savcı bey. aklıma geldikçe ben hala kahkaha atıyorum.
memleketin hırsızı bile savcıları ve hakimleri umursamıyor. bunların borusu anca vatandaşa memura öter.
emekli olunca hediyeler gelmez oldu, telefonlar çalmaz oldu. savcı bey, evinin geniş salonunda bir ay boyunca her gün kahvaltıdan sonra volta atıp tesbih çeker olmuş. hayatını mı sorguladı o dönem ne yaptı bilinmez.
devamını gör...
14.
bu ülkede sosyal sorumluluk, bir arada yaşama kültürü, başkalarının hakkına saygı, düzen ve nizama uyma, kişisel hakların korunması vb değerlere sahip çıkma koruma demek ki suç oluyor.
içinizden biri çıkıp adamın arabasının sileceğine zarar verilmiş (adam tanımını aşağılama olarak gören, kamu görevlisi görmüş duymuş bu gözler olarak; yanlış anlaşılma veya anlamama bilgisizlik içinde olunmamalıdır. adam tanımı aynı zamanda bir erdem ifadesidir) sileceği kırık diye adamı karakola götürmüşler diyebilir.
öyle olsa bile avukatı ise süleyman uysal'ın sileceğin kırık olmasıyla herhangi bir ilgisinin bulunmadığını, sadece notu yazdığını belirtmesine rağmen gözaltına alındığını, cama bırakılan notun ise 'imzasız mektup yoluyla tehdit” suçu sayıldığını söylediğini hatırlayınca...
yazıda "arabayı koyduğunuz alan yol geçişi, bilginize" olup, silecek değil de cam kırık, araba hurda olmuş olsa bile kişi bununla suçlanamaz.
burada suçlanan kişi vatandaşlık haklarını görevini ifa etmiş, suçlayan kişi bu durumu elinde ki kamu gücü-görevi ile engelleme, gücünü gereksiz yere kullanarak kişilik haklarına tecavüz etmiştir.
aracına zarar veren kişi hakkında bir delil olmadan kişiyi karakola çağırmak ifade alma olamaz.
neyse, söylenecek çok şey var da...
bununla geçmiş olsun diyelim.
ya adam not yazma yerine kendisi "komşu, aracınızı daha düzgün ve uygun şekilde park ediniz" deseydi ne olurdu?
tehdit yerine saldırı diyerek tutuklanıp hapishane de olurdu demek.
içinizden biri çıkıp adamın arabasının sileceğine zarar verilmiş (adam tanımını aşağılama olarak gören, kamu görevlisi görmüş duymuş bu gözler olarak; yanlış anlaşılma veya anlamama bilgisizlik içinde olunmamalıdır. adam tanımı aynı zamanda bir erdem ifadesidir) sileceği kırık diye adamı karakola götürmüşler diyebilir.
öyle olsa bile avukatı ise süleyman uysal'ın sileceğin kırık olmasıyla herhangi bir ilgisinin bulunmadığını, sadece notu yazdığını belirtmesine rağmen gözaltına alındığını, cama bırakılan notun ise 'imzasız mektup yoluyla tehdit” suçu sayıldığını söylediğini hatırlayınca...
yazıda "arabayı koyduğunuz alan yol geçişi, bilginize" olup, silecek değil de cam kırık, araba hurda olmuş olsa bile kişi bununla suçlanamaz.
burada suçlanan kişi vatandaşlık haklarını görevini ifa etmiş, suçlayan kişi bu durumu elinde ki kamu gücü-görevi ile engelleme, gücünü gereksiz yere kullanarak kişilik haklarına tecavüz etmiştir.
aracına zarar veren kişi hakkında bir delil olmadan kişiyi karakola çağırmak ifade alma olamaz.
neyse, söylenecek çok şey var da...
bununla geçmiş olsun diyelim.
ya adam not yazma yerine kendisi "komşu, aracınızı daha düzgün ve uygun şekilde park ediniz" deseydi ne olurdu?
tehdit yerine saldırı diyerek tutuklanıp hapishane de olurdu demek.
devamını gör...