arapça yazılı bebek tişörtü satan lc waikiki'den açıklama

şanşa bak ki bizde de 2trilyon arap, afgan, pers filan var. hepsi de arap alfabesi kullanıyor.

t: şanslı bir firmanın tatlı bir tasadüfü. *

yanlışlıkla zengin olup büyüyecekmişsiniz, ayağınıza gelen fırsatı tepmişsiniz. yurtdışından daha çok arap burda. hiç mi araştırma yapmıyorsunuz bu nasıl kurumsallık.

gerçek anlamda boykot görmedikçe böyle şeylere devam edecek olan firmalardan sadece birine ait açıklama.

watsons arapça katalog çıkardığında belirli bir kesim ortalığı ayağa kaldırdı. sonra geri adım attı watsons ama bence o boykot artarak sürmeliydi. aynı hafta önünden geçerken içeriye baktım özellikle, insanlar vardı alışveriş yapan.

boykot denen şey böyle yarım bırakılacak bir şey olmamalı. sağlam bir zarar ettirene kadar devam edilmedikçe hiçbir anlamı olmaz çünkü ve bugün geri adım atan adam yarın ilk fırsatta aynı şeyi yine yapar. ondan gören diğer firmalar da yapar.

toplu bir bilinçle hareket edilmedikçe daha çoook duyarız böyle haberleri.

kıyafetin dili, dini atanıyor sanırım, tuhaf. arkadaşlar globalleşen dünyada yaşamaya bu kadar tepki gösterirseniz mağaraya sığınmak zorunda kalabilirsiniz.
lc waikiki'yi tercih eden milyonlar var. bu eleştiriyi getirmeden önce markanın yaşadığı radikal devrimi araştırmanızı öneririm. ''ama arapça yazı kabul edilemez'' demeden önce markanın siyasal islamcıların eline geçiş süreci, büyüme süreci ve her yanı sarması sürecini araştırın.
adamların elinde muazzam bir lojistik ve depo imkanı var, türkiye'de hangi bölgede kim bu markanın temsilcisi bir bakın! ortadoğu'da özellikle yakın komşularımızda yaşanan güvenlik-ekonomik kriz sebebiyle fabrikalar çalışmıyor. tekstil konusunda türkiye direkt ortadoğu'ya ihracat yapıyor. bakan nebati'nin tekstil kralı olduğunu unutmayalım. neyse herörörörö arapça yazı kaka olsun.

lc waikiki tam 1 yıl öncesine kadar kendisinden bir tık üst segmente hitap eden mango- inditex gibi markaların daha ucuzunu üretiyor, orta-alt sınıfa çok tatlı bir şekilde alışveriş imkanı sunuyordu. kalite konusu tartışılır, dikiş hataları, fason üretimin getirdiği sıkıntılar, mağazalarında havalandırma sıkıntısı vs vs. bir sürü sıkıntıyı içerisinde barındırıyordu. yine de bir kota, bir elbiseye döviz kuruna endeksli ödeme yapmak yerine waikiki'nin tercih edilmesi makuldü. bu sene içerisinde marka inanılmaz bir zam yolunu tuttu. fiyatları inanılmaz derecede arttı.
orta-alt sınıfa hitap eden, kalite konusunda hiç bir ilerleme kaydetmeyen bu marka ithal *ürünlerle aynı fiyatlarla satışa çıkmaya başladı. alışveriş konusunda tercih edilmemesini tavsiye edebilirim.
türkiye bir fason cennetidir, alışverişlerinizi çıkın pazardan yapın, yine de bu markaya para kazandırmayın derim. fakat arapça yazılı ürünleri boykot için boş bir bahanedir. bir ürüne para veriyorsanız eğer o ürün sizi tatmin etmeli. hak ettiği fiyatlara inmediği müddetçe batmalarını temenni ediyorum.

arapça yazıyı eleştirenlerin yüzde doksanının ismi muhtemelen arapça*. evlerinde muhtemelen bir allah muhammed figürü, biblosu, tablosu vardır.
sabancıların desteklediği ve bir koldan ortak oldukları les benjamins'i boykot etmeye ne dersiniz*. ürünleri incelerseniz arapça yazılı bir çok ürün görebilirsiniz ama ağlamayın, okay*

fark edilene kadar yapağımızı yaptık , fark edilince sistemsel bir hata. yersen.

açıklamanın yalan olduğunu düşünüyorum. bu kadar net bir prensibiniz varsa bunu dağıtımcılarınız ve tüm personeliniz de bilmeli ve bu "hata"yı fark etmeliydi. kısacası, yemedim. tepki yedikten sonra kıvırtmak, hiç yabancı gelmedi ülkemizde.

buram buram faşizm kokan bir süreç. bir firma öyle veya böyle piyasaya sürdüğü bir ürün için böyle bir açıklama yapmak zorunda kalıyorsa bunun adı faşizmdir. bu yüzden kimse erdoğan gittiğinde iskandinavya olacağız diye hayal kurmasın. çünkü faşizm bizim ideolojimiz, sadece direksiyonu tutan eller değişiyor motor hep aynı.

istanbulda yaşıyorum ve sokağa çıktığımda herkesin önünde ya mavi yazan kıyafetler var ya da kocaman ingilizce yazılı kıyafetler.
hadi mavi bizim ürünümüz ona sözümüz yok ama ulan çatır çatır ingilizce yazılı kıyafetler giyerken gayet böbürleniyorsunuz "olm les benjamin" bu falan diye, konu arapça olunca mı problem oldu?

olayım lc waikiki savunmak değil ama lütfen bir penisi eleştirirken biraz objektif olun.

çince, arapça yazabilir bir kıyafette neden insanlar rahatsız oluyor anlamadım. keşke saçma sapan ingilizce şeyler yazacağına orijinal japonca cümleler felan yazsa kıyafetlerimizde.

önce tabelalar,sonra ilanlar,sonra hastaneler,okullar vb. her yerde arapça tabelalar ve işaretler.izmirde basmaneye garajdan aktarmali gittim gecen gün.servisten indiğimde her yerde arapça tabelalar.şam veya beyruta gelmis gibi hissettim kendimi.ki burasi kurtulus savasinda düşmana ilk kursunu sıkan hasan tahsinin memleketi.insan hayretler icinde kaliyor.ülkenin adı türkiye,en kalabalik sehir merkezlerinde her yerde arapca tabelalar.gettoda veya banliyölerde demiyorum bakin sehirin merkezinde.kimse bu manzaralarla karsilasmak zorunda değil.sözlükte kimilerinin isine gelmeyince elestiri yapanlara irkci yazmislar.varsin yazsinlar sorun değil.lcw bir savunma yazisi yazmak zorunda kaldi çünkü bu bnce bilincli yapilan bir algi reklami.tepkiler cogalinca çark ettiler.

hicbir zaman lcw kullanmadim.tesadüfen de olsa şu zamanlarda doğru yaptığımı anlıyorum.

bu olaya ingilizce güzellemesi yapanlar bu arapları ülkemize musallat edenler kadar var yani. ılıklardan geliyor hep söylüyorum başımıza ne geliyorsa. evine al desen buharlaşırlar ortalıktan. ülkemi, dilimi satmıyorum koruyorum. ülkemde gerekli kuralları yerine getiren turistler harici mülteci istemiyorum. burasu tatil köyü değil. bunu seve seve öğreneceksiniz.

hocam garip değildir istanbul anadolu yakasında türkten fazla arap var zaten. kendi ülkemde mülteci gibi hissediyorum.

ülkede arapların olması değil arapça yazılı tişörtün olması mı rahatsız etmiş insanları. ona bakarsan ingilizce yazılı tişörtleri uzun zamandır kullanıyoruz kimsenin gıkı çıkmıyor. kendi kendimizle çelişiyoruz gerçekten.

lafı boşuna gevelemeyin. vatanseverler sığınmacıları da dillerini de görmek istemiyor.

eeee, japonca veya çince olsa bayıla bayıla giyersiniz, bu da iki yüzlülük.

hala arap üzerinden milleti kışkırtmaya çalışanlar var la. lisan lisandır. arapça en şanlı lisandır bize göre. dilimizi satmıyoruz demişler lol. diliniz için naptınız da satmıyorsunuz oğlum? bugün felsefe kitaplarını zor çeviriyorsun yarım yamalak uydurma türkçenle. bizim hangi türkçeyi sevdiğimiz belli. sizin türkçenizde 'hiçbir şey' bile diyemezsiniz. * lol

yanlış konulara takılarak hatalı tepkiler vermek ve asıl olayı kaçırarak suçlu konuma düşmek herhalde tr tipi muhalif kesimin en büyük sorunu.

dünya'nın her yerinde her büyük firma çeşitli farklı dillerde kıyafet basımı yapar. arapça'ya yönelik ekstra hassasiyet komik kaçıyor. aynı firmanın ürettiği ingilizce yahut fransızca baskılara laf ediyor musunuz? yoksa farkında bile olmadığınız bir faşizmden mi muzdaripsiniz?

öte yandan söz konusu firmanın iktidar çevrelerince kayrıldığı, ülkedeki yolsuzluk zincirinin tekstil ayağında yer aldığı ve şimdiye kadar milyonlarca dolar usulsüz kazanç sağladığı gerçeği kimsenin dikkatini çekmez. eleştiri bu noktadan yapılmaz.

ama o da ne! arapça basılı t-shirt çıkartmışlar. tabii bu büyük mesele...

herkes kafayı yedi, olm niye yapıyorsun açıklama falan, manyaklara kudretli olduğunu hissettiriyorsun

yersen güzel bahane...