asıl sen kimsin

karşıdaki bireyden daha üstün olduğunu anlatmaya çalışmayın.

sen kimsin sorusuna verilen en popüler cevap

tanımadığım yabancı bir numara beni arayıp sen kimsin diye sorduğunda verdiğim tepkidir. kimi aradığını bilmeyene söylenir.

-sen kimsin?
-asıl sen kimsin lan!
-kimsin ulan sen hee!
-asıl sen kimsin alüminyumuna koduğum!
akabinde,
fighhhtt!

numara yanlış çevrildiğinde geçen diyalogtaki soru.

kavgaya başlamadan önce sağ el sertçe karşındakinin yüzüne yaklaştırıp avuç gergin bir şekilde açılır. baş parmak yukarıyı gösterirken diğer 4 parmak kavga eden kişiyi gösterir durumda iken;
-kimsin olum sen?
soru cümlesi ile kavganın ilk fitili ateşlenir ve karşı tarafa söz hakkı verilir.
eğer karşıdaki kişi de kavgaya istekli ise
- asıl sen kimsin?
diyerek ateşe benzin döker.
sonrasında;
-sen benim kim olduğumu biliyon mu lan lavuk?
tarzında atışmalardan sonra etraftaki izleyiciler sabırsızlanmaya başlar. kameraya çekenlerin telefonları hafıza doluyor uyarısı almaya başlayınca her iki tarafa da ara gazı verirlir ve nihayetinde tavşan çiftleşmesi kadar sürecek olan kavga başlar ve biter.
o sırada yanlışlıkla sağa sola bakınırken kavgayı kaçıranlar bu duruma çok sinirlenir ve müsabakanın tekrar yapılmasını isterler. ancak ne yazık ki; tavşanlarımızın güçleri sadece 5 saniye kavga etmeye yetecek kadardır. ama çenelerinin maşallahı vardır. yanlarından tutanlardan aldıkları güçle birbirlerine gün görmemiş küfürler tehditler sallarlar.
ama ikisi de bilir ki; bu sözlerin hepsi boştur.
ikisi de akşam kahvede yeteri miktarda hava atacak kadar küfürleştikten sonra olay sona erer ve herkes dağılır. ilk 2 saat kahvede hararetli tartışmalar olur. şahıslar bu olayın ekmeğini en az 2 ay yerler. her sohbette konu kavgaya getirirlir ve " lavuğa dedim ki; lan bak seni burda bi s*kerim, bir daha bu mahalleye besmele çekmeden giremezsin" vs.
2 ay sonra tekrar gündem olabilmek için yeni bir konuya ihtiyaç vardır.
konular, sorunlar, belalar da böyle tipleri çok sever. hemen şıp diye belanın üstüne bodoslama atlarlar. böylece bir kuyuya atılana kadar yaşayıp giderler.

şu veya bu nedenle, uyum ve gelişim yeterliği gösterememiş toplumlarda daha sık görülen bir feryatlaşma tavrıdır. kimse ne kendisinin ne ötekilerin 'kim' olduğunu gerçekten bilmediği, anlayamadığı ve kabullenemediğinin bir göstergesi olarak bağrışıp durur biribirine: kimsiin, asıl sen kimsiinn.. hatta kendinin kim olduğunu karşısındakine soran bile vardır: sen benim kim olduğumu biliyor musun..!! hiçbiri 'biz kimiz yav gerçekten, biz'miyiz her şey bir yana, biz olamadıktan sonra ötekinin kim olduğunu zaten anlayabilir miyiz ki' diye sormaz nedense..

seni hiç alakadar etmez

millet vekilinin tandıdığı olunca bir şeyler değişir mi

asıl sen kimsin?