avrupa'nın en obez ülkesinin türkiye olması

yemek kültürüne olan düşkünlüğümüz ile orantılı olduğunu düşündüğüm olaydır. bu aşkın katili sensin hatay, antep ve (bkz: karadeniz mutfağı)

haber

keşke güzel şeylerde de birinci olmayı başarabilsek.

at sırtında koşturan göçebe genleriyle ekran karşısında karbonhidrat tıkınmamız sonucunda oluşan durumdur. yemek üstüne tatlı yeme alışkanlığının bırakılamaması ve sağlıklı yiyeceklerin ekonomik olmaması bu durumu artıracaktır.

hayatımızı simit ve çay ile devam ettirdiğimiz düşünülürse çok normal olduğu anlaşılır.
peynir 100 tl
zeytin 60 tl
kıyma 100 tl
tavuk 60 tl
meyveler ort. 10 tl
sebzeler 15 tl
gücümüz anca ekmekle, simite yetiyor.

birde millet aç diyorlar.....
(bkz: ekmek) (bkz: karbonhidrat) (bkz: şeker) (bkz: yağ)

şahsen bu kategoriye uymadığımı bildireceğim başlık.

nedeni makarna ve ekmektir. çünkü akp sayesinde en ucuzu odur.
insanlar tüm gün bu besin değeri düşük ama zararı epey yüksek olan besinler ile besleniyor. sonuç itibari ile de kilo alıyorlar.

spor yapamıyorlar, çünkü park yok. her yer beton. spora gidemiyorlar, çünkü çok pahalı.

et alamıyor, yumurta alamıyor, baklagillerden hiç birini alamıyor.

ulan böyle bir halk niye obez olmasın ki.

not: abd'de de korkunç bir obez tehdidi var. ama oradaki olayın nedeni hunharca hamburger tüketilmesi. yani bizim hayalini gördüğümüz şeyleri, bu insanlar ekmek yer gibi yiyiyor. hali ile en az ekmek kadar sağlıksız olan bu menüler, içinde ette ihtiva etse, ekmeği, yağ içindeki patatesi, mayonezi derken, bunları davul gibi yapıyor.

mesela uzakdoğu memleketine bakın. hemen hemen hepsi filinta gibi, tığ gibi, taş gibi. pirinç yerler, yağsız şeyler yerler. hamur işinden olduğunda uzak dururlar. et yürü şey yerler ama buharda pişirirler vs.

hamur aşlarının çoğu bile pirinç unundan yapılır mesela. pek tabii düzenli spor yapmaları da cabası.

uzun lafın kısası; obez olan ülkelerin sosyolojik, kültürel ve ekonomik çıkarımını yapınca, ortaya cidden ibretlik şeyler çıkıyor.

avrupa'dan sayılabilmemiz için iyi şeylerde sonuncu veya kötü şeylerde birinci olmamız gerekiyor galiba. başka türlü ne yapsak da bizi avrupa listelerinde göstermiyorlar. beyazın yanındaki siyah gibiyiz, daha güzel görünmek için bizimle takılan güzel kızın çirkin kankası gibiyiz.

hamburger siparişini beklerken bu başlığı görmem beni üzdü. şimdi mutlu olmak için mecbur yenecek o hamburgerler.

bastılar makarnayı, bastılar makarnayı, dobi oldu herkes.

bu obezite hali çok fazla yemek yemekten, pizzalar, hamburgerler çok ucuz olduğu için havada uçtuğundan değil.

ekmeğe makarnaya vurursan. böyle olursun. bizimki fakir obezitesi.

tlc de yayınladıkları obezleri saymamışlar herhalde
ben türkiye'de böylelerine rastlamadım.
bu obezlik neye göre ölçülüyo kiloların ortalaması falan mı?

lavaş, makarna, pilav, baklava. kahvaltı simit, poğaça. çorba dediği tarhana: unlu un. ona da ekmek banıyor. her sofrada da kola var.

normal yani.

türkiyenin avrupa ülkesi olmadığı olayını hatırlatmak istediğim başlık. obezlik konusunda bi fikrim bilgim yok onu yeni duyuyorum.