ayrıldıktan 2 ay sonra nişanlanan kız

sanırım acelesi var. ne diyelim. sanmıyorum ama allah mesut eylesin.

%90 nispet yapıyordur ama kendine eder. vardığı tip de şeref yoksunu biridir muhtemelen.

kendine saygın yoksa karsindaki insana saygın olsun biraz. nereye yetisiyorsun yani kaciyor mu adam tamam asiksindir deli divane ama yinede bu yapilmaz

demek ki aile, yuva, çocuk istiyor ve zaman kaybetmek istemiyor. ne yapsın, oturup yas mı tutsun.

bu durum her zaman her iki tarafa da acı vermez. ayrılan kişi yüksek ihtimal kız olduğundan dolayı genelde umursamaz. erkeğin tepkisi de ya mutluluk dilemek olur ya da sövmek olur.

mevzuda bahsi geçen kız yine 2 ay beklemiş, bu da bir şey. haftasına nişanlananı, ayı dolmadan evleneni gördü bu gözler. en hızlısı da boşanma dilekçesini verdiği gün ilişkiye başlayanıydı.

tüm bunlara kıyasla ayrılıktan 2 ay sonra nişanlanan/evlenen/ilişkiye başlayan bana tuhaf gelmiyor. ayrıca her ilişkinin dinamikleri de farklıdır. bazısı 5 yıl sevgililiği kısa bulur bazısı 5. haftada evlenir. çokta takılmamak lazım.

mantıklı düşünmeye başlamış olup, hayatına yön verme işine girmiştir. ama 2 ayda nişanlılık nedir, biryerlere birşeyler mi yetiştiriyor.

ailesi tarafından sizden ayrılıp zorla bir başkasıyla nişanlandırılmış olabilecek kız.

hayattaki olaylarda her ihtimali düşünmezseniz herkesten nefret edersiniz yavaş yavaş.

belki bitirdiği ilişkide uzun süre acılar çekti ve içinde duygu kırıntısı kalmadığı için bitirdi. 2 ay uzun bir süre. yeniden bir insan tanınıp aşık olunabilir, nişan çok basit bence. normal bir durum.

kızın halihazırda var olan ilişkisine reklam arası olarak gitmişsin haberin olmamış.

ahlak, zayıfların güçlüler tarafından ezilmesini engellemek için üretilmiş kurallar manzumesi.

kadın , “seçen” taraf olduğu için güçlü , erkek “seçilen” taraf olduğu için güçsüz.

bu nedenle kadınları ahlak yargıları ile kontrol edilebilir kılmaya yönelik olarak kullanılan toplumsal kurallarımız / algılarımız var.

nefret , sevgiden daha güçlü bir duygu çünkü sevginin sahtesi olabilirken nefretin sahtesi olmuyor. bir kadın sevmediği halde çıkarı için seviyor gibi davranıyor ama nefret etmediği halde nefret ediyor gibi davranmaya ihtiyaç duymuyor.

seviyormuş gibi hissediyorken de nefret etmeye başlayabiliyor çünkü sevgi azalıp bitecek sonra nefrete dönüşecek diye bir şey yok zira bir kadın bir nedenle bir anda bir erkekten nefret etmeye de başlayabilir.

biz erkekler için bu durumda olması gereken (ahlak) bunu bize söylemesi ve ilişkisini bitirmesi ama bir erkekten intikam almak isteyen kadın ilişkiyi bitirmek yerine her şey yolundaymış gibi devam ediyor ve başka bir ilişki zemini arıyor.

böylece hem nefret ettiği erkekten intikam alıp kendince skoru eşitliyor hem de ayrılık sonrası travmasını başkasının ilgisi / sevgisi ile çok daha kolay atlatıyor.

şimdi , erkekler için bu aşağılık bir durum ama kadınlar için sadece zayıflar ve güçlüler var.

kadınlar ağlak erkek sevmez. sadece zayıflar ağlak davranır. güçlüler umursamaz olur.

eğer ayrıldığı kişi bu durumu kabul ederse ve çok umursamazsa kadında düne kadar sünepe bulduğu kişiye karşı yeniden bir şeyler uyanabilir.

sevmeyecek miyiz elbette seveceğiz ama ahlak anlayışına göre insan seçeceğiz ve aşık olduk diye gözümüze çarpan göstergelere gözümüzü kapatmayacağız. sizin yanınızda başkasına gülümseyen bir kadınla birlikteyseniz , bir durup düşünün ben nasıl bir insanla birlikteyim diye. bunu aşık olduğunuz için veya görmezden gelmek daha kolay / güvenli olduğu için görmezden gelmeyi seçiyorsanız daha sonra neden 2 ay sonra veya 2 gün sonra başkasını buldu, ne ara tanıştı vs demeyin.

ailesi sinsice baskı yapıp ayırmıştır.

1 ayda evlenen biliyorum.

bu kızda kendimi gördüm. yaşasın her şeyi çabucak unutmak.

ayrılmadan birkaç ay önce aldatmıştır.

bu kadar uzun süre beklediğine göre kesin iyice emin olmak istemiştir sevdiğine.

2 ay yine iyiymiş ya dedirten kızdır. 1 hafta sonra evlenen ex'im var. ama o konuda salaklık bendeymiş.

artık kadınlar yollarını devam etmeyi becerebiliyor.
erkekler saplanıp kalıyor eskilerde.

artık neden yapıldığını ve arkasından konuşulacak kadar kötü bir durum olmadığını anlamış bulundum.
hakikaten insan yaşamadan bilmiyor.
bi anda evlense fena da bitmiş ilişki ardından normal birine bir ilişkiye hasret kalınca bari beni seviyorsa ve tabii çalışıp ayaklarının üstünde duruyorsa tamam yani görücü usulü gibi mantık evliliği yapılır. sonradan sevebilirsin zaten. saygı ve sevgi oldukça gözünüzü kör eden aşkın "bazen" pek de önemi olmadığını anlıyorsunuz.
güvenebileceğiniz, sırtınızı yaslayabileceğiniz bir insan öyle gerekli ki hayatta.

(bkz: çivi çiviyi söker)