balgam atan japon kadın

bu sabah itibariyle dikili'de bir çadır kampında karşılaştığım kadındır.

ırkçı ya da cinsiyetçi değilim. hiçbir zaman da olmadım. bütün ırklara ve cinsiyetlere eşit mesafede durup mark twain etkisi altında kalarak insandan daha kötü bir şey olmadığını bilerek ırkların ve cinsiyetlerin üstünde bir tavır yakınıyor ve dünyalılardan tiksiniyorum.

bu kamu spotu paragraftan sonra bu sabah denk geldiğim andan bahsedebilirim. biliyorum, sözlük yazarı arkadaşlarımın tamamı güzel bir pazar sabahı böyle iç açıcı bir başlık görünce okumadan edemeyecekler.

çadırdan çıkıp kahve içip arkadaşımla sohbet ederken yaklaşık 1.80 boylarında bir japon bizim oturduğumuz sandalyelerin önünden geçmeye başladı. önümüzden geçme eylemi uzun sürdüğü için bu cümleyi kurdum.

sonra birden yüzü kusmaya çalışan kedilere benzedi. tuhaf hareketler yaptı. ben bu duruma anlam vermeye çalıştım. çünkü ben şahit olduğum durumlara anlam vermeye çalışırım.

sonra -ismini bilmediğim için böyle yazıyorum - japon kadın bir anda yere yumruk büyüklüğünde bir balgam fırlattı. ağzıyla aduket attı sanki. sanki yıllardır bu anı bekliyordu o balgam. sanki ent'ler barajın sularını serbest bırakmıştı.

sonra gayet sakin bir şekilde yoluna devam etti. yolu açık olsun. ben de arkadaşımla bu konu üzerinde biraz değerlendirme yaptıktan sonra bir tanım yazmaya karar verdim.

bu arada kadın japon olmayabilir ama çinli de olsa, koreli de olsa japon japon'dur.

bu tanımı hayatında ilk kez balgam atan bir japon kadın görmüş ve uzun zamandır tanım yazmamış bir yazarın heyecanına verin.

ben japonları çevreye ve insanlara saygılı bir topluluk zannediyordum. çin malı japon olmasın o? ya da burada bizimle fazla zaman geçirip huyumuzu suyumuzu kapmış olabilir.